1. 376.
    0
    tasalı bir adam diyorum ama ilk entry'de de melankolik tarafıma rağmen hayat enerjisi patlayan bir yazı ile başlamışım. eskiden yazdığım yazılara bakarken şöyle bir şeye rastladım, belki birilerinin gününü daha iyi yapar diye buraya bırakıyorum.
    insan hayatının her dönemi o kadar güzel ki, geriye baktığında mutsuz olamıyorsun. Her dönemde farklı bi heyecan var çünkü yeni bir şeyler var. Bundan önce hep üniversite hayatının bir son olduğunu düşünürdüm. Tüm eğlencenin bitişi ve sıkıcı bir hayat. Öyle olmadığını bugün fark edebildim. Aslında hepsi yaşadığın andan zevk alabilmekle ilgilidir. Yoksa bütün dönemleri kendine zehir edebilme ihtimalin var. Tüm bunları kelimelere dökmek zor olsa da içinde bir yerlerde hissedebiliyorsun. Yapacak o kadar çok şey var ki. Duvarların arkasına saklanıyoruz bile bile, korkakça. Derin bir nefes çek şimdi içine. O hafif serin yaz akşamında sahilde otur, yıldızlara bak. Aylardan temmuzsa belki meteor yağmuru vardır o akşam. Nasıl keyifsiz olabilirsin ki şimdi? Gelelim hayatın sıkıcı diye beklenilen dönemine, 20li yaşlar sonrası. Beklenilen senaryo okulu bitirmeden sonra bir işe girme ve kariyerinde yükselme girişimlerinden oluşmaktadır. Bir uğraşın olmadığında sıkılmaya mecbursun. Düşünmeden oturduğunda ve boş ekrana baktığında. Kalkıp koşmaya mecbursun ve yorulmak da bahane değil. Yorulsan dururdun, neden şikayet ederek koşuyorsun hala? Dur o zaman. Ya dur ya koş, şikayet etme ama.
    08.04.2013 02:58
    ···
   tümünü göster