1. 1101.
    +2
    ...

    Hüsranla sonuçlanmıştı buluşma, tam da tahmin ettiğim gibi,
    Fazla karışmamıştı ortalık ama günlerdir heyecandan titreten gerginlik geçmişti,
    Yine eski berduş moduna döndüm ondan sonra,
    Özge’den tamamen umudu kesmiştim,
    Arada arıyodu,
    Yapmaya çalıştığı iyiliğin hatrına açıyodum, havadan sudan konuşuyoduk,
    Filiz o 2. mülakatına girdiği şirkette işe başladı bir hafta sonra,
    1 ay geçmedi ayrıldı,
    Bi kaç ay sonra da bir bankada işe başladı,
    Özge bir girişimde daha bulundu benden habersiz bu bir iki aylık süre içerisinde,
    iyice düşünmüş taşınmış olacak,
    Nasıl bir konuşma yaptıysa,
    Filiz benimle buluşmayı kabul etti,
    buluştuk,
    Konuşamadım uzun süre, gözlerine bile bakamadım,
    Ağlayıp sızladım, zırladım, onsuz olamayacağımı söyledim sonra,
    Eskisi gibi tepkiler vermedi,
    Sana güvenmiyorum olmaz demedi,
    Tekrar birlikte olamayız demedi,
    Sen sözünü tutmadın demedi,
    Hiçbişey demedi,
    Donuk donuk gözlerime baktı,
    Ufak bir parıltı yakalamaya çalıştım,
    Yakalayamadım,
    Ama umutlandım sessizliğiyle,
    Cesaretlenip mesajlar göndermeye başladım buluşmadan sonra,
    Bakışları gibi soğuk cevaplar aldım hep,
    Bu süre zarfında filiz kendini iyice toparlayıp, küllerimi mariana çukurunun üzerinde savururken,
    Ben Somalili çocuklara benzemeye başlamıştım,
    işe başlamaya karar verdim, yoksa başka türlü olmayacaktı,
    Duvarda parçaladığım majezik dolu bardak bir gün artık mideme inecekti bu gidişle,
    Geliyorum ben Yusuf Amca dedim, tabii ki dedi, başladım işe,
    işe verdim kendimi, gece 9 lara kadar çalıştım,
    Her boş anımda mesaj attım filiz’e
    Süslü laflar arıyor, bulamıyor, deliriyordum,
    Genelde halini hatrını soruyordum, iyice yavanlaşmaya başlamıştım
    ilk buluşmadan sonra cesaretimi toplayıp bir kere daha görüşmeye çağırdım,
    Tamam dedi, hiç kıvırmadan kabul etti,
    Hatta onu iş çıkışı almama bile müsaade etti,
    Hastaneden çıktığım gün buluştuğumuz cafeye gittik,
    Çok güzel bir konuşma yaptım,
    Hayatımı, o ana kadar yaşadıklarımı, her şeyi detayıyla anlattım,
    Tabii ki gerekli yerleri – özge gibi – sansürleyerek.
    Onsuz asla yaşamak istemediğimi,
    Eğer yaşamım böyle devam edecekse bana zindan olacağını,
    Onun da hâlâ bana karşı bişeyler hissettiğinden emin olduğumu
    Dersimi çok iyi aldığımı,
    isterse karşılığında neyle karşılaşırsam karşılaşayım aynı konuyla ilgili her şeyin üzerine yemin edebileceğimi söyledim,
    Elimde çiçeklerle kapısına gittiğimde haline içimin kavrulduğu, acıdığım, yerin dibine girdiğim filiz şimdi aynı bakışlarla bakıyordu bana,
    Uzun konuşmamın bitmesini bekledi,
    Son cümlemin bitişiyle beynimde bildiğim duaları etmeye başlamış,
    Gözlerine, dudaklarına kitlenmiş söyleyeceği tek olumlu kelimeyi, cümleyi bekliyordum,
    “bana biraz süre ver” dese ömrümün sonuna kadar her günümü bayram havasında yaşayarak bekleyebilirdim onu,
    Bakışlarındaki acıma ifadesi daha bir arttı
    -özge yi senin gönderdiğini biliyorum! dedi sadece
    Dinamit koymuşlardı cafeye,
    Paramparça oldum,
    Gövdemden ayrılan başım sokakta, kolum bacağım tavanda, kalbim filiz in üstünde yapıştı kaldı,
    Aynı yerde, aynı noktada bir 10 senesini daha bırakmıştım hayatımın,
    Cafeden nasıl çıktık, nasıl eve bıraktım onu, sonra nasıl döndüm,
    Kesinlikle tek bir anını bile hatırlamıyorum,
    -özge yi senin gönderdiğini biliyorum dedi ve sanki orada film koptu.
    4-5 ay kadar iş-sigara-alkol-ev-mesaj yazmaya çalışıp göndermeye cesaret edememek sarmalında geçti hayatım,
    Aslı da işe girmiş, eski sıklıkta görüşemiyorlardı artık filiz le,
    Haber kanalları iyice daralmıştı,
    Filiz in çalıştığı şubeye göndermeye başladım sık sık Oktay ı,
    Durumuyla ilgili bilgiler aldım,
    Cep telefonuyla gizli resimler çektirtip resimlere saatlerce baktım,
    Yemek aralarında, ara sıra işim var diyerek ben de çıkıp şubenin önünden görünmeyerek geçmeye çalıştım,
    Göremedim, çıldırdım,
    Oktay ın çektiği resimlerle nice geceler nice 70 likleri tek başıma bitirip ertesi gün işe kalkamadım,
    Midemin ağrıları, baş dönmeleri standartlaştı,
    Hiç umursamadım, hiç hastaneye gitmedim,
    Volkan, ilker, hasan çok çalıştı çok didindiler sağolsunlar, hiçbi işe yaramadı, yaramadıklarını anladıkça üstelediler, üsteledikçe uzaklaştılar benden,
    5 ay falan geçmişti, annemin evindeydim, yemek yiyorduk,
    Annem acıyan gözlerle halime bakarken aramıştı volkan;
    “benden öğrenmeni istedim, filiz biriyle berabermiş”
    Koşarak çıkmıştım evden,
    Merdivenleri inerken ağlamaktan önümü göremeyip yere düşmüştüm,
    Kolumu kırmıştım,
    Arkadan koşan kardeşlerim ve annem de benimle beraber ağlamaya başlamıştı,
    Kolumun kırıldığını hastaneye gidene kadar anlamamıştım bile,
    Kolumu kesseler hissedecek durumda değildim,
    Uyuşmuştum, kalbim durmuştu!
    Suat’la karşılaştık hastanede,
    Amı zütü kaybetmiş durumdaydım,
    Adam ilgilendi benimle,
    Doktorlarla görüştü, araya girdi, işimin çabuk ve kolay görülmesini sağladı,
    Hayretle izledim yaptıklarını,
    Alçı takıldıktan sonra taburcu olmak üzereyken yanıma geldi,
    Omzuma elini koydu,
    “ödeştik, geçti bitti” dedi “geçmiş olsun”
    Annemin evine geldim sonra,
    Getirildim daha doğrusu,
    Bir süre orada yaşamaya başladım,
    Annem garibim çaresiz aramış bulmuş filiz’in annesiyle konuşmuş,
    Bilmem ben, karışmam, filiz bilir, ama oğlunuz kötü şeyler yapmış demiş canan teyze
    Gençtir, çocuktur, herkes hata yapar, ölüyo oğlum, söyleyin filiz e demiş ben evde alçılar içinde yatarken annem,
    Çok sonraları öğreniyorum bu konuyu,
    Filiz’in kulağına gitmeme ihtimali yok..
    10 gün kadar işe gitmedim,
    Neredeyse hiçbişey yemedim,
    Allahtan annemdeydim, zorla yediriyordu,
    Kendi evimde kesin açlıktan susuzluktan ölürdüm o 10 gün içinde,
    Bankadan biriyle çıkmaya başlamış filiz,
    Daylami uçup gitmiş filizin hayatından tamamen.
    10 gün sonra ölüm modundan %15 yaşar %85 ölü moduyla döndüm tekrar hayata,
    işten başımı kaldırmıyordum ama zerre verimliliğim yoktu o dönem,
    Allahtan çok büyük bir hata yapıp Yusuf Amca’ya zarar vermedim,
    Kafamı toparlamam ne mümkün!
    Oktay yardımcımdı ama artık tamamen filiz le olan tek taraflı koordinasyonumu sağlıyordu,
    Birlikte olduğu çocuğun şube çıkışında arabasına binerkenki yüz ifadesini yakalamıştı bir resimde Oktay,
    Moğolların konserinde, önümüzdeki yere kendilerini davet ettiğimde, dönüp bana teşekkür ederken yüzünde oluşmuş tebessüm vardı resimde filiz’in yüzünde,
    Çocuğa bana baktığı gibi bakıyordu,
    Aynı sıcaklıkta, aynı samimiyetle, aynı aşkla,
    Defalarca döndüm ölümden bu süre içinde,
    intihar etmemiş olmam büyük mucize veya tesadüf,
    10 günlük anne kampından sonra güç bela eve döndüğümde yine sarmıştım alkole,
    Tüm maaşımı tekel bayiine veriyordum,
    Tam midenin iflasına saatler kala tanıştım mrs. Daylami ile,
    ilker’i ayarlamıştım, haftasonu balığa kaçmıştık, bizim yazlığa
    Bi tak yakalayamayınca Ferhat abi’ye gitmiştik balık yemeye,
    Orda görmüştüm..
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster