1. 51.
    +48
    bütün paramı serkana verdiğimden çay bahçesinde hesabı ödeyecek param kalmamıştı. bende hesabı istemedim. çay bahçesi kapanmak üzereyken hiç müşteri kalmamıştı. garson gelip "kapatıyoruz artık abi" deyince kahkaha attım. "param yok" dedim gülümseyerek. anlayışla karşılayacaklarına emindim. sonra garson yüzünü sertleştirerek içeriye seslendi. "fuat abi arıza var" içerden iri yarı bir adam geldi yanımıza. sevindim. bu güzel çay bahçesinin patronuyla tanışmak güzeldi. üstelik hesabı ödemememe rağmen tanışmak için yanıma gelmişti. ne kibar adam. "senin derdin ne yarram dayakmı istiyorsun ver lan parayı" diye bağırdı. ben gülümsedim. şakacı insanları severim bende bu şakanın karşılığında ona bir iltifat etmem gerekirdi. "güzel çay demliyorsunuz, bundan sonra hep buraya geleceğim" dedim gülümseyerek. adamda gülmüştü. aramızdaki sıcak bağlantı oluşmaya başlamıştı. sonra bir anda boğazımdan tutup beni havaya kaldırdı. ve yere fırlattı. hahaha bedava gondol. lunaparkta bir jetona 2 lira vermekten iyidir. gülümseyerek ayağa kalktım. sonra beni biraz patakladılar. aslında baya patakladılar. ama bu iyiydi. ne zamandır hastaneye gitmiyordum. bu vasıtayla kan tahlili yaptırıp şekerimide ölçtürebilirdim. hem biraz pataklanmam pgibolojik açıdan banada iyi gelmişti. kaslarım gevşemişti.
    ···
   tümünü göster