bir kızı tavlamak mı istiyorsunuz

deneyci olan kadınların taktiği bazen, birkaç kişiyle aynı anda çıkıp, bi erkeğin açığını diğeriyle tamamlamak olur. yatırımcı olanlar, bi kişiyi ele alır ve onu mükemmelleştirmeye çalışır.
iki tip kızı da görmüşsünüzdür belki. bir sürü erkeğin peşinden koştuğu, hepsine çaktırmadan pas veren kızlar, veya tek bi erkeğe bağlanıp onu düzeltmeye çalışanlar. deney ya da yatırım. d veya y.

geciktiğim için özür dilerim, pc dondu 2 sayfa yazıyı tekrar yazmak zorunda kaldım..

şimdi gelelim diğer bir konu; ciks algısı...
şunu bilin öncelikle; kezbanımızın ffiziksel olarak tatmin olmaya ihtiyacı olduğu zaman sosyal problemler ortaya çıkar...
din, mahalli baskılar, diğer erkekler, kankaları, sosyal ortam vesaire...
bu tatmin etme olayına "evlenme" olarak bakan birçok ahlak polisi doluşur etrafına..
türk kızlarında yani bizim kezbanlarda gibiş çok önemlidir gençler, bir kere giberseniz sizi kolayla unutmaz...
bizim burdaki amacımız ciks değil, kölelik beyler hatırlatayım... kezbanlara değil, arka fondaki stoya'ya oynuyoruz...
ciks algısı bu konudaki kilit noktadır.
sevdiğiniz kezbanla buluşursunuz, sevişme aşamasına gelirsiniz...
bundan sonra, yolumuz düzlüktür beyler, basacağız gaza...
neyi nasıl yapacağımızı gösteren levhalar artık burada...
kızın beynindeki "neden bununla sevişeceğim" sorusuna yanıt olan önemli ipuçlarını, ufaktan onun beynine işleyeceğiz..
şimdi, bu ciks algısının açacağı nedir? strateji beyinde neye göre kurulur? buraya dikkat, bütün yaklaşma tekniklerinizi değiştireceğiz çünkü...

kızlar için ciks= duygusal birleşme(aşk zımbırtısı) + fiziki tatminliktir. yani bir kız duygusal birleşmeyi de, fiziksel tatmini de sever..
tecavüzün neden zevk vermediğini anlamışsınızdır umarım...
ancak ciks yapmak, kızlara bazen olumsuz sonuçlar doğurabilir.
sonucunda kaşar damgası yemeye ve duygusal çöküşlere sebebiyet verebilir...
her algıda olduğu gibi bu algıda da 2 ayrı strateji vardır arkaşlarım.
bu da ciksin kızın kafasında nasıl bir yer kaplar bize gösterir..
yine örnek vererek gidelim...
diyelim ki oda arkadaşlarınızla, birden fazla kişiyle bi evde kalıyosunuz.
birinin bi parça pizzası fırında kalmış. o pizzayı istersiniz, fakat bu sefer de "fırsatçı, açgözlü" gibi damgalar yersiniz.
fakat gönül mahkemeniz, o kalan pizza için en uygun kişi olarak sizi seçer.
misal bi tane oda arkadaşınız bu esnada eve geliyor, ve kayıp keki görüp sinirlenip, üzülüyor.
iki şansınız var. ya reddedersiniz, salağa yatarsınız "pizzayı ben yemedim, ne olduğunu bilmiyorum" dersiniz...
ya da yaptığınız şeyi meşru kılmaya çalışırsınız. "ee ne var dıbına koyim, bi parça kekin muhabbetini mi yapıcaksın" gibi...
kezbanlar için de ciks aynen bu mantıktadır...
eğer kız birisiyle sevişirse ve sonra kamolarıyla takılırsa, meraklı melahatler ona "noldu* naptın?" gibisinden sorular sorar...
kız ya reddederek; "sadece takıldık ya, sinema falan işte" der...
ya da yaptığını meşrularştırıp " evet yiyiştik, aöaa ama çok sarhoştum sanki vatan hainliği yaptım" der ve geçiştirir...

unutma! reddetmak ya da meşru kılmak...


evet kamocanlar, bu geceki son algımıza geldik; ilişki algısı...
kızımız gelecekte nasıl bi ilişki düşünüyor, ilişkiden ne tür şeyler bekliyor vesaire..
burası, kızın hayatını belirleyen kilit noktalardan birisidir..
çünkü kadınlar genetik olarak çocuk sahibi olup onu büyütmeye programlıdır...
empati yeteneklerine ve güçlü hislere sahiptirler...
ancak toplum onları bağımsız, özgür, kendi ayakları üzerinde durabilen birileri olmaya itiyor...
erkekler gibi ağır çalışmalar yapmaya ve kariyer sahibi olmaya teşvik ediyor...
kızların bu algısı gerçekten çok önemidir. çünkü bu algı, kadını etkilemenin anahtarı diyebiliriz...
ne tür erkekleri çekici bulur, ona nasıl yaklaşacağımızı gösteren bir kılavuzdur...
kendimizi ona ailesi gibi mi yosa kariyeri gibi mi tanıtmalıyız?
kadınlar 41. kez tekrar ettiğim üzre genetik olarak yaratma konusunda ısrar eder...
fakat modernleşme ayağındaki toplum, bunu bastırarak kariyer ağırlıklı düşünceler aşılamıştır...
yine 2 farklı bakış açısı var ve bu da bizim o kızın amacını ortaya koyabilmemiz için alfa anahtardır.
bunu da misallendirmezsek olmaz şimdi..
liseye yeni geçecek bir ilkokullu düşünün..
önünde 2 tane seçenek var, ya okuduğu yerde kalacak, eski arkadaşlarıyla takılıp güvende bir aile ortamıyla okuluna devam edecek;
ya da uzak bir yerdeki çok güzel bir okulu seçip gidecek.
ama orda tanıdık kimse yok, böylesine iyi bir ortamı yok..
başarı şansı daha fazladır...

kadın için çıkacağını erkeği seçmek ve onunla sevişmek, örnekteki ilkokullunun okul tercihi gibidir.
çoğu tip, önce ev ödevlerini yapar, sonra kız arkadaşıyla takılır...
şöyle bi toplumsal olay vardır ki, kadınların hayatta iş veya okul dışında geriye kalan zamanı daha fazladır...
bunun nedeni ise kadın için ilişkiye odaklanmak ya da kariyer yapmak başlı başına uzun vadeli işlerdir..
mesela bir kız, avukat olmak istiyor... bu da bu olaya hiç yoktan 4 yılını harcaması demek oluyor...
bu durum, kızın bir çocuk yapmasına engel olur..
ama bir erkek için öyle değil; kızı giber hamile bırakırız, sonra da işimize döneriz...
kadınlar için daha çok sıkıntı verici bir durumdur bu.
bir kız kariyerine (yani okul, eğitim, iş vs..) odaklandığında "gerçekçi" olur.
her şeye gerçekçi bakmaya başlar...
kız ailesine odaklanırsa da hayallperest olur... kafasında sürekli iyi aile tablosu döner, iyi bir eş, çoluk çocuk...

unutma ! gerçekçi ya da hayalperest..

üstte anlattıklarımı özet geçecek olursam ;

kızın üç farklı hayat algısı vardır. ve herbiri için 2 ayrı strateji geliştirir.

zaman açısından, deneyel veya yatırımcı olabilir.
d/y
ciks açısından, reddeden ya da meşru kılan olabilir
d/y - r/m
ve son olarak, gerçekçi ya da hayalperest olabilir.
d/y - r/m - g/h

bu şekilde 8 farklı kombinasyon oluşur...
karışık değil aslında, hepsini öğrenmek gibi bir mecburiyet vermiyorum size...
kafanızdaki kıza uygun olanı ya da ustası olmak istediğiniz tiplerden birine odaklanıp ona doğru gidebilirsiniz...

yarın 8 tipe geçiyoruz, bitiş çizgisine yaklaştık beyler...
bu gecelik benden bu kadar...