Beyler wp grubu varsa alın yoksa kuralım

El atayım pampa

Erke yazmışım zaten pampa

işlevini kaybediyormuş

Kullanılmazsa uzun süre işlevini o yüzden kullanın beyler

Part-2

Benim için bukadar endişelenmişti.

B: Şş sakin ol güzelim yok bişeyim.

M: Ya nasıl yok bişeyin kalk hastaneye gidelim burada olmaz bu.

Zar zor ikna ederek goturdu hastaneye, bikaç dikiş atıp bıraktılar dinlenmek için bi odaya aldılar hastanede.

M:nasıl oldu bu anlatır mısın?

B: Arifi gördüm. Bi kafede bi kızla.

M: Karaktersiz herif o yaptı değil mi görür o.

B: Gördü o merak etme o daha kötüdür.

M: Benim için mi daldın orada.

B: Ne farkeder ki yapmaması gereken şeyi yaptı.

M: Çok farkeder mert senin için belki bişe ifade etmiyor olabilir ama benim için çok şey ifade ediyor. Dedi ve gözleri o anda gel sev beni nolur dedi hiç ses çıkarmadan.

B: Evet sen geldin bian aklıma

M:(hafif gülümseyerek) Kahranım oldun yanii.

B: Seni hak etmiyor.

M: Biliyordum.

Herşey o gün o odada değişti herşey tüm dostluklar o odada bitti. mirayla birbirimize söz verdik bırakmamak için.

Herşey çok güzel gidiyordu arif yeniden ortaya çıkana kadar.

Yolunu kesmiş miranın benimsin gibi saçmalıklar uydurmuş, bizde o güne kadar ilişkimizi çok güzel ilerletiyorduk annelerimizin haberi vardı her bi taktan.

Arif çıktı eve giderken karşıma tam o sırada mirayı eve bıraktım mahalleden döndüm arif 4-5 kişiyle onumu kesti.

Ar: Bakın burda kimler varmışşş, bi baltaya sap olamayan balta beyfendide buradaymış.

B: Bende karşımda ölüme susamış 5 it görüyorum. Cami duvarına işeseydinizde gelirdim beyler zahmet etmişsiniz.

Ar: Keslan tatavayı mirayı bırakacaksın

B: Ben bırakınca tutamayacaksın diye mi bukadar kalabalık geldin?

Ar: Komikmiş kardeş.(yaklaşarak söyledi)

Hiç konuşmadan yapıştırdım suratına herkes bi şaşırdı beklemiyorlardı bunu hiç durmadan ard arda 4 5 tokat geçirdim sersemledi dönerektekme attım boynuna doğru bi ses geldi kemik kırılma sesi gibi kormadım değil o sırada sırtıma birisi odunla vurdu. Tektim bariz dayak yersin fakat 3 tanesini indirdim yorgunluktan diğer 2 tanesi vurdu vuracağını sonra hemen kaçtılar arif karşımda yatıyordu.
Hiç bakmadan koştum direk. Her yerim ağrıyordu sızlıyordu. Kapı çaldı polis gelmişti aklıma attığım tekme geldi evet sağlam attım fakat öldürmezdi o tekme bi insanı polis konuştu.

P: Mert Karaca siz misiniz?

B: Evet benim.

P: Mira Özoğlu nu tanıyor musunuz?

B: Evet. Noldu?

P: Arif Refah tarafından saldırıya uğramış ve bıçaklamış arif refahı, Arif Refah öldü fakat vücudunda darp izleri var kamera kayıtlarında sizinle kavga edildiği gözüküyor.

B: Evet doğru aramızda kavga geçti.

P: Bu yüzden incelemek adına bizimle karakola gelip ifade vermeniz gerekiyor.

Dediler ve zütürdüler beni . içeride mirayı gördüm ağlamaktan harap olmuştu gözleri aşkla baktığım gözleri kan kırmızısı olmuştu. Komiserin konuşmasıyla herşey taka sarmıştı.

K: Mira özoğlu na tecavüz edilmiş mert bey pgibolojisi yerinde değil.

Dedi ve beynime kaynar sular döküldü hakimiyetimi kaybettim yere düştüm o sırada içeride başka birr komiserin odasında oturuyordu mira silah sesi geldi herkes otarafa koştu mirayı yere düşerken gördüm hareket edemedim beni ondan başka kimse bukadar sevmemişti kaybedemezdim onu ama kaybettim ogunden sonra tek yaşadım hep okumadım şimdi ise x mağazasının genel müdürü oldum mirayı halen unutamadım...

Mert Karaca ya hitafen...

Part-1(

Biz 3 kişiydik arif ben mira, yokluk zamanlarında geçti hayatımız. Ekmek bulamaz ya hani insan biz o insanlardandık.

Mira, çocukluk aşkım gözlerinde aç olan karnıma bile ziyafet veren bakışları bi aşkımı doyuramadı. Severken acır ya kalbiniz öyle acımıyordu onun yanında.

Ozamanlar 16-17 yaşlarındaydık kanımızın en hızlı aktığı yıllarda. Gençliğimiz çukurca mahallesinde geçti ilk hayata burada açtık gözlerimizi ve halada buradaydık buranın korkutucu sessizliği insanı yer bitirirdi.

Arif, mirayı seviyordu mira da beni ama arifin haberi yoktu tüm bu olandan bi temmuz akşamı mekanımızda buluştuk. Sigara sarıyordum grupta tek sigara içen bendim arif sigaradan babasını kaybedince ağzına bile sürmedi, bende küçük yaşta annemi trafik kazasında kaybettim aynı arabada babamda vardı diz kapağının yarısını kaybetti ve topallayarak yürümeye başladı.

Sigara sarıyordum mekanda arif içeri girdi.

(Ar:arif B:ben M:mira)

Ar: Napıyosun hacı içme şunu içme

B:(sigarayı yakarak) karışma işime.

Ar: Neyin var olum kendine gellan namı diğer baltasın oğlum sen yazık ediyorsun şanına

B: Cebinde kaç lira var

Ar: Neden sordun 15tl

B: 15 tl ilemi şanımız varlan bizim s***git lan şurdan

Ar: Kendine gel lan neyin var senin.

Ozamanlar mira sevdiğini söylemişti bana bizde kardeş dediğinin insanın sevdiğine yanlış bakamazdık yapamazdık.

B: Mira beni seviyormuş al lan neyim var öğrendin mi y***şak

Ar: Fark etmiyorum mu sanıyorsun lan hayvan gibi de belli oluyor lan sen olmayınca kız okula bile gelmiyor. Bana bak baltaa bunun yüzünden uzme lan kardeşini

B: Kolay değil işte.

Ar: Ne yapıyorsan yap. Gidiyorum ben eve

B:s***tir git

Olmuyordu artık yıllarca ekmeğimi paylaştığım insanlar sıkıyordu beni hayat çekilmez hale geliyordu.

Aradan 3 hafta geçti hiçbiriyle görüşmedim okula girdim direk mudur yardımcısı çağırdı yanına devamsızlıktan fırçaladı gönderdi sınıfa.

Mira o gün bi garip güzelliği vardı bitek onun yanı boştu oturmak zorunda kaldım.

M: Neyin var senin, kızgın mısın bana?

B: Yok bileyim.

M: Çocuk değilim farkedebiliyorum artık bişeyleri gizleme artık benden

ilk defa bakmıştım nukadar derince gözlerine içine çekiyordu hayatımı gel diyerek.

B: Yok bişeyim kalkıp gitmemi istiyorsan gideyim

M:yok yok tamam otur.

Olmaz dı bakamazdım kardeşimin sevdiğine gerçi ne kardeşlikti ki tak herifin tekiydin ama severdik birbirimizi mirayı seviyordu harbiden ama uzerdi biliyordum ama ses çıkartamıyorsun işte.

Uzanmıştım sıraya teneffüs ziliyle uyandım sıçrayarak, kabus görmüş gibi oldu bian.

Yanındaymış o sıralar mira elini omzuma attı iyi misin dedi.
Kafa sallayarak geçiştirdim.

Mirayı anlatayım sizlere kumral saçlı dalgalı saçları belinde teni esmer ama yüz hatları belirgin fiziği on numara zaten laf yok ona.

Çıkışa gelmişti arif kapıda bekliyordu gidiyordum tam yanına beklemediğim anda gerilip yumruk attı.

Ar: Bu mu lan adamlığın kardeşimsin diyordun sevdiğimin koynuna mı girdin.

B:(ard arda yumruklayarak yere düşürdüm) bana bak lan bana bak bak suratıma kardeş dediklan biz sana huur çocuğu ne koynuna girmesi yavşak herif

Mirayı aradı gözlerim bu ne saçmalıyor diyerek etrafta yoktu birisi yanına oturduğumu söylemiş olmalı fakat ne alakaydı koynuna girmekle.

Anlam veremedim dediklerine fakat o gün vitmişti arifle tüm bağ biz kardeşimiz sevdiği deyip geçiştirirken onun düşündükleri insanı sinir krizlerine sürüyordu.

2 ay boyunca her gun arife inat mira ile oturdum kızada ters davranıyodum fakat uzaklaşmadı hiç benden ilgimi çekmedi değil hani.

Karne günü iş bulmaya çıktım karne sevmezdim çocuk gibi one öyle.

Arifi bi kafede kızla gördüm, yaklaştım emin olmak için oydu belliydi. Bana yumruklarımdan dolayı balta derlerdi ne alakydı ama bilmiyorum severdim bende lakabımı çocukken başka okulları basardık hepimizin yaptığı gibi.

Hiçbirşey sormadan arife giriştim orada kız çığlık atmaya başladı hâlbuki sevgilisiymiş arifin anlayacağınız arif mirayı seviyorum derke. Başka kızlarla da çıkıyormuş tam olarak benzettim arifi ayırdılar bizi kapı dışarı ettiler hemen beni polis çağırmadılar.

Arifte bana bi kaç yumruk atmıştı sağlam gelmişti teki kaşım patladı mekana gittim orada vardı Bi kaç pansuman aleti tam yaparken mira geldi telaşlı bir şekilde ilk defa bi kız için kavga etmiştik o sırada nira gelmişti aklıma o yüzden saldırdım arife.

M: Noldu Mert bu halin ne anlat hemen.

B: Şşş telaşlanma yok bişeyim merak etme.
Sanki o gün özel di mira çok güzel olmuştu giydiği elbiseyle siyah bi elbise ela gözlerini daha da ortaya çıkarmıştı burdayım diyordu resmen baka kaldım gözlerine yaşlar düşmeye başladı . Benim için bukadar endişelenmişti... (devamı geliyorrr..)

Eyvallah ağa boşver anlama anlaşılacak gibi değil inşallah anlamazsın Eyvallah kardeşim

O ne memedir abla tapasım geldi sana
O ne suzuluştur abla gibesim geldi sen anla
One dudaktır abla ketçap mayonezi ver bana
One patrondur abla merzifondan sana kadar mı abla..

Boşver be ağa içim parçalanıyor hergun

Huur çocuğu mu yok gibtiklerim

Eyvallah

VOLUME-2 (SON)

Ozamanlar bi kitapçıda çalışıyordum yazları daha doğrusu yardım ediyordum sağolsun oda bikaç bişe atıyordu cebime güle güle girdim dükkana. Cemil abi dükkanın sahibi çok sever beni küçüklüğümden beri buraya gelirdim babamla, içeri gülerek girince cemil abi dayanamayıp sordu;

C: Koçum ne bu neşe ya neşeli Mehmet gibi gülüp duruyosun(neşeli Mehmet bizim semtteki bir deli abimizdi sürekli gülerdi yuzu)

B: Ne neşesi abi arkadaşımla konuştum anlattıklarına guluyordumm.

C: iyi bari

Dedi ve kısa kestik sonrası havadan sudan, öğle sıcağında rafları dizerken birden Deniz omzuma dokundu görmeden hissettim sanki bianda döndüm gülümsedi sarıldı özür dilerim özür dilerim diye fısıldadım kulağına, ağladığını hissedebiliyordum omuzlarıma düşen göz yaşlarıyla ellerimle sildim gözyaşını neden bu kadar göz yaşı dokmuştu ki anlam veremedim.

Hiç konuşmadan gozlerimizle anlaşabiliyorduk imzalattığım tişortu giymişti hemen

B: Nasılda yakışmış

(hafif sallanarak o sapsarı saçlarının o güneşle dansından kim etkilenmezdiki )

D: Değerli birinin hediyesi, dedi.

B: Katil mi edeceksin dedim ve gülümsedik

Sonra unutmadan söylemek istedim

B: Akşam bizdesin annem özellikle çağırdı yemeği ben yapıyorum ya şait ol istiyor, dedim ve o kahkahasındaki mükemmel ses tonu bile insanı saatlerce sarhoş edebilirdi.

D: Tamam gelirim dedi ve öpüp gitti

Dediğim gibi sevgiliden öteydik. Akşam oldu sabırsızlıkla eve gittim ve yemek hazırlıklarına başladım yaptım bikaç bişe kapı çaldı gidip kapıyı açtım ve deniz gelmişti durdum ve gülümsemesini izleyip içeri davet ettim hemen evin kızı gibi yardım etti mutfakta bana

Herşey hoş güzel yemekler yendi odama geçtik biz sohbet ettik sonra telefonu kayboldu sandık aradık bulamadık annesini arayıp telefonu sordu anneside evde olduğunu söyledi rahatladık az da olsa, saat geç olmuştu normalde eve ben bırakırdım fakat ogun gelmemi istemedi sanki anlamış gibiydi kötü birşeyin olacağını defalarca söyledim lütfen dedim ama deniz caymadı fikrinden kendi bildiğini okudu gelme dedi çok gitmek istemedim üstüne.

Kapıda uğurladım ardından çıkıp balkondan izledim kaybolana kadar yürüdü ben yürüyüşüne aşık oldum beyler bilseydim yarım saat sonra kaybedecektim daha çok sarılır bırakmazdım onu öyle.

Gözden kayboldu ama 2 saat geçti annesi aradı deniz orada mı diye bi an dondum hayır eve gelmedimi iki saat önce çıktı bizden dedim hayır dedi. Kapatıp sokak sokak aradım bulamadım saatlerce aradım belki telefonuda yanında değildi kafayı yiyecektim.

Bizim evin arasıyla onların evinin arasında kanal vardı venedik misali ama okadar büyük değildi kanal(malatyalı olan bilir.)

Enson eve dönerken o kanalın orada bi kalabalık gördüm fakat bian aklımdan çıkmıştı Denizim kalabalığa odaklandım yaklaştıkça kalbime ağrılar saplanmaya başladı bianda kalabalığı delip baktım ortada yatıyordu denizim dondum dizlerimin üstüne düşüp kaldım gibtiğimin şehrinde bula bula bela Denizimi bulmuştu acıyla göz yaşları aktı gozlerimden anlayamadım ozamanlar ne olduğunu sonra yakınımısınız dedi polis.

Evet diyemeden kafa salladım ona mutakiben anladı yavaşça kaldırdı araca doğru zütürdü sebebini sordum zarzor ağlamaklı

Başını one eğerek

TECAVUZ EDiLMiŞ!!!

DEDi

ozamanlar öperken incinecek diğe dudaklarımı değdirdiğim kızı tecavüz etmişler ve öldürmüşlerdi saçlarını okşarken bi telini kırarım diye yavaşça elimi surduğum Denizimi öldürmüşlerdi acı verici değilmi ızdırap gibiydi ilk önce yaraladı sonra yavaş yavaş oldurdu tüm hayatımı yaşamak nefes alıp vermekse yaşıyorduk ne haddimizeydi ölmek, eli malafatında olan 2 huur çocuğu Benim Ömrümdeki tek Laleye Denizime tecavüz etmişlerdi. O günden sonra kimseyi sevemedim hayattan zevk alamadım hâlâ da oyleyim kimseye bilgi vermezdim hakkımda fakat siz kardeşlerime içimi dökmek istedim affedersiniz beyler ağrıttıysam başınızı, Deniz gitti ama Sizede Deniz gibileri gelir inşallah... Sevin beyler Ölse bile sevin...

Keşke aldatsaydı da olmeseydi hikaye değil bu yaşanmışlık kardeşim

VOLUME-2 (SON)

Ozamanlar bi kitapçıda çalışıyordum yazları daha doğrusu yardım ediyordum sağolsun oda bikaç bişe atıyordu cebime güle güle girdim dükkana. Cemil abi dükkanın sahibi çok sever beni küçüklüğümden beri buraya gelirdim babamla, içeri gülerek girince cemil abi dayanamayıp sordu;

C: Koçum ne bu neşe ya neşeli Mehmet gibi gülüp duruyosun(neşeli Mehmet bizim semtteki bir deli abimizdi sürekli gülerdi yuzu)

B: Ne neşesi abi arkadaşımla konuştum anlattıklarına guluyordumm.

C: iyi bari

Dedi ve kısa kestik sonrası havadan sudan, öğle sıcağında rafları dizerken birden Deniz omzuma dokundu görmeden hissettim sanki bianda döndüm gülümsedi sarıldı özür dilerim özür dilerim diye fısıldadım kulağına, ağladığını hissedebiliyordum omuzlarıma düşen göz yaşlarıyla ellerimle sildim gözyaşını neden bu kadar göz yaşı dokmuştu ki anlam veremedim.

Hiç konuşmadan gozlerimizle anlaşabiliyorduk imzalattığım tişortu giymişti hemen

B: Nasılda yakışmış

(hafif sallanarak o sapsarı saçlarının o güneşle dansından kim etkilenmezdiki )

D: Değerli birinin hediyesi, dedi.

B: Katil mi edeceksin dedim ve gülümsedik

Sonra unutmadan söylemek istedim

B: Akşam bizdesin annem özellikle çağırdı yemeği ben yapıyorum ya şait ol istiyor, dedim ve o kahkahasındaki mükemmel ses tonu bile insanı saatlerce sarhoş edebilirdi.

D: Tamam gelirim dedi ve öpüp gitti

Dediğim gibi sevgiliden öteydik. Akşam oldu sabırsızlıkla eve gittim ve yemek hazırlıklarına başladım yaptım bikaç bişe kapı çaldı gidip kapıyı açtım ve deniz gelmişti durdum ve gülümsemesini izleyip içeri davet ettim hemen evin kızı gibi yardım etti mutfakta bana

Herşey hoş güzel yemekler yendi odama geçtik biz sohbet ettik sonra telefonu kayboldu sandık aradık bulamadık annesini arayıp telefonu sordu anneside evde olduğunu söyledi rahatladık az da olsa, saat geç olmuştu normalde eve ben bırakırdım fakat ogun gelmemi istemedi sanki anlamış gibiydi kötü birşeyin olacağını defalarca söyledim lütfen dedim ama deniz caymadı fikrinden kendi bildiğini okudu gelme dedi çok gitmek istemedim üstüne.

Kapıda uğurladım ardından çıkıp balkondan izledim kaybolana kadar yürüdü ben yürüyüşüne aşık oldum beyler bilseydim yarım saat sonra kaybedecektim daha çok sarılır bırakmazdım onu öyle.

Gözden kayboldu ama 2 saat geçti annesi aradı deniz orada mı diye bi an dondum hayır eve gelmedimi iki saat önce çıktı bizden dedim hayır dedi. Kapatıp sokak sokak aradım bulamadım saatlerce aradım belki telefonuda yanında değildi kafayı yiyecektim.

Bizim evin arasıyla onların evinin arasında kanal vardı venedik misali ama okadar büyük değildi kanal(malatyalı olan bilir.)

Enson eve dönerken o kanalın orada bi kalabalık gördüm fakat bian aklımdan çıkmıştı Denizim kalabalığa odaklandım yaklaştıkça kalbime ağrılar saplanmaya başladı bianda kalabalığı delip baktım ortada yatıyordu denizim dondum dizlerimin üstüne düşüp kaldım gibtiğimin şehrinde bula bula bela Denizimi bulmuştu acıyla göz yaşları aktı gozlerimden anlayamadım ozamanlar ne olduğunu sonra yakınımısınız dedi polis.

Evet diyemeden kafa salladım ona mutakiben anladı yavaşça kaldırdı araca doğru zütürdü sebebini sordum zarzor ağlamaklı

Başını one eğerek

TECAVUZ EDiLMiŞ!!!

DEDi

ozamanlar öperken incinecek diğe dudaklarımı değdirdiğim kızı tecavüz etmişler ve öldürmüşlerdi saçlarını okşarken bi telini kırarım diye yavaşça elimi surduğum Denizimi öldürmüşlerdi acı verici değilmi ızdırap gibiydi ilk önce yaraladı sonra yavaş yavaş oldurdu tüm hayatımı yaşamak nefes alıp vermekse yaşıyorduk ne haddimizeydi ölmek, eli malafatında olan 2 huur çocuğu Benim Ömrümdeki tek Laleye Denizime tecavüz etmişlerdi. O günden sonra kimseyi sevemedim hayattan zevk alamadım hâlâ da oyleyim kimseye bilgi vermezdim hakkımda fakat siz kardeşlerime içimi dökmek istedim affedersiniz beyler ağrıttıysam başınızı, Deniz gitti ama Sizede Deniz gibileri gelir inşallah... Sevin beyler Ölse bile sevin...

iki partta bitecek şimdi paylaşıyorum onu da

VOLUME-1(iKi VOLUME OLACAK ZATEN)

Aga 7-8 yaşlarındaydım bi bayram sabahı büyüklerin ellerini öptük felan sonra harçlık kısmına geçtik neyse toplam 70-80 tl topladım(akrabaların durumu iyi değildi.) aldığım parayla markete girdim çocuksun gibeyim çok para senin için 70-80 tl, girdim markete istediğim her taku aldım.

çıktım dışarı sonra kapıda okuldan arkadaşlarımı gördüm pek kimseyle konuşmazdım fakat görürdüm arada onları ordan tanışmışlığım hep, selam verdim gelsene dediler.

oturduk felan tabi heyecanlıyım ilk defa bi kız çağırdı yanına 7-8 yaşlarındasın kim ne anlarki ozaman kızdan felan ama garip oldum utandım.

Adlarını öğrendim ozaman (Deniz ,selim, mert, aslı) Deniz di çocuklumun en mükemmel insanı aynı yaştaydık fakat hep koruyup kollardım

Neyse oturduk bi güzel gömdük malzemeleri sonra Denizle okulda felan konuşmaya başladık ama en ufak yanlış hareket yok daha 8 yaşındayız gibeyim.

Aradan yıllar geçti tabi o geçen yıllarda biz baya baya kaynaştık Deniz le ailelerimiz tanışır oldu, birbirimize gider gelirdik.

Sonra lise için oks ye girdik bizim zamanlarda oks tabi zartzurt yoktu, ikimizde kazandık fakat farklı liseleri kazanmıştık, günlerce gulemedim edemedim onsuz diye düşünürdüm.

Ama umduğum gibi olmadı aksine daha sık görüşür olduk, bize gelirdi akşamları sohbet muhabbet geçerdi işte, (şimdi diyeceksiniz huur çocuğu hiçmi gibmedin kızı felan aşırı derecede seviyodum onla gibişmek aklımın ucundan geçmedi).

Bir gün kalbini kırdım Deniz'imin hiç unutmam 14 hazirandı okullar kapanmıştı ozamanlar lise 3 e geçicektik (son seneydi yani ozamanlar), benle zaman geçirmek istiyordu farkediyordum ama mehmetle hakana söz vermiştim aradım Denizi;

(Deniz:D Ben;B)

B:Alo, Deniz ya bugün değilde yarın mı geçirsek beraber zaman?

D:Geçen hafta sen ayarladın bu günü Ömer suprizim var dedin ekiyomusun şimdi?

B:Ya haklısın hâlâ bi suprizim var.(suprizimde en sevdiği sanatçı olan kaan tangozeden imzalı tişört almıştım onu verecektim)

D:Ya napıyosan yap Ömer şimdi ders çalışmam lazım.

B:Ya kırılma be güzelim onca yıldır nezaman yarım bıraktım ki sözümü halletmemiz gereken işler var hakan gille

D: Tamam Ömer kolay gelsin.

(telefon kapandı)

Bianda kapadı telefonu suratıma ne olduğunu şaşırdım haklıydı bişe diyemiyordu, nasıl anlatayım beyler birbirimizi seviyorduk ikimizde biliyorduk elini saatlerce tutmuşluğum bile vardı ama aşkım canım felan sevmezdim öyle şeyleri gibdiğimin dünyasında yapmacık gelir böyle şeyler oda benim gibi düşünüyordu bu yüzden seviyorduk birbirimizi.

Neyse hakanlarla buluştuk hallettik işlerimizi eve dönerken aradım birkez daha telefon komple kapanmıştı yarın alırdım gönlünü emindim bana küsemezdi kusse bile dayanamazdı biliyordum, sabah erken saatlerde gittim kapılarının önüne zile bastım şükran teyze çıktı kapıya beni evladı gibi severdi kapıda görünce

Ş.t: Ömer gel oğlum noldu hayırdır inşallah

B: Hayır hayır şukran teyzem ya dün denizin kalbini kırdım onun için geldim

Ş.t: Yatıyor bekle kaldırayım

B: Yok yok kaldırma bu kutuyu yatağına koy yeter

Ş.t: Peki evladım. Dedi

Hoşçakal deyip ayrıldım evlerinden, bayılacaktı kutuya içine en sevdiği çikolatalardan koydum ve şarkı yazıyordum o benim şarkılarımı çok beğenirdi ona yazdığım şarkıyı ses kaydedip mp3 e attım ve mp3 u koydum kutuya barışacaktı biliyorum.

VOLUME-1(iKi VOLUME OLACAK ZATEN)

Aga 7-8 yaşlarındaydım bi bayram sabahı büyüklerin ellerini öptük felan sonra harçlık kısmına geçtik neyse toplam 70-80 tl topladım(akrabaların durumu iyi değildi.) aldığım parayla markete girdim çocuksun gibeyim çok para senin için 70-80 tl, girdim markete istediğim her taku aldım.

çıktım dışarı sonra kapıda okuldan arkadaşlarımı gördüm pek kimseyle konuşmazdım fakat görürdüm arada onları ordan tanışmışlığım hep, selam verdim gelsene dediler.

oturduk felan tabi heyecanlıyım ilk defa bi kız çağırdı yanına 7-8 yaşlarındasın kim ne anlarki ozaman kızdan felan ama garip oldum utandım.

Adlarını öğrendim ozaman (Deniz ,selim, mert, aslı) Deniz di çocuklumun en mükemmel insanı aynı yaştaydık fakat hep koruyup kollardım

Neyse oturduk bi güzel gömdük malzemeleri sonra Denizle okulda felan konuşmaya başladık ama en ufak yanlış hareket yok daha 8 yaşındayız gibeyim.

Aradan yıllar geçti tabi o geçen yıllarda biz baya baya kaynaştık Deniz le ailelerimiz tanışır oldu, birbirimize gider gelirdik.

Sonra lise için oks ye girdik bizim zamanlarda oks tabi zartzurt yoktu, ikimizde kazandık fakat farklı liseleri kazanmıştık, günlerce gulemedim edemedim onsuz diye düşünürdüm.

Ama umduğum gibi olmadı aksine daha sık görüşür olduk, bize gelirdi akşamları sohbet muhabbet geçerdi işte, (şimdi diyeceksiniz huur çocuğu hiçmi gibmedin kızı felan aşırı derecede seviyodum onla gibişmek aklımın ucundan geçmedi).

Bir gün kalbini kırdım Deniz'imin hiç unutmam 14 hazirandı okullar kapanmıştı ozamanlar lise 3 e geçicektik (son seneydi yani ozamanlar), benle zaman geçirmek istiyordu farkediyordum ama mehmetle hakana söz vermiştim aradım Denizi;

(Deniz:D Ben;B)

B:Alo, Deniz ya bugün değilde yarın mı geçirsek beraber zaman?

D:Geçen hafta sen ayarladın bu günü Ömer suprizim var dedin ekiyomusun şimdi?

B:Ya haklısın hâlâ bi suprizim var.(suprizimde en sevdiği sanatçı olan kaan tangozeden imzalı tişört almıştım onu verecektim)

D:Ya napıyosan yap Ömer şimdi ders çalışmam lazım.

B:Ya kırılma be güzelim onca yıldır nezaman yarım bıraktım ki sözümü halletmemiz gereken işler var hakan gille

D: Tamam Ömer kolay gelsin.

(telefon kapandı)

Bianda kapadı telefonu suratıma ne olduğunu şaşırdım haklıydı bişe diyemiyordu, nasıl anlatayım beyler birbirimizi seviyorduk ikimizde biliyorduk elini saatlerce tutmuşluğum bile vardı ama aşkım canım felan sevmezdim öyle şeyleri gibdiğimin dünyasında yapmacık gelir böyle şeyler oda benim gibi düşünüyordu bu yüzden seviyorduk birbirimizi.

Neyse hakanlarla buluştuk hallettik işlerimizi eve dönerken aradım birkez daha telefon komple kapanmıştı yarın alırdım gönlünü emindim bana küsemezdi kusse bile dayanamazdı biliyordum, sabah erken saatlerde gittim kapılarının önüne zile bastım şükran teyze çıktı kapıya beni evladı gibi severdi kapıda görünce

Ş.t: Ömer gel oğlum noldu hayırdır inşallah

B: Hayır hayır şukran teyzem ya dün denizin kalbini kırdım onun için geldim

Ş.t: Yatıyor bekle kaldırayım

B: Yok yok kaldırma bu kutuyu yatağına koy yeter

Ş.t: Peki evladım. Dedi

Hoşçakal deyip ayrıldım evlerinden, bayılacaktı kutuya içine en sevdiği çikolatalardan koydum ve şarkı yazıyordum o benim şarkılarımı çok beğenirdi ona yazdığım şarkıyı ses kaydedip mp3 e attım ve mp3 u koydum kutuya barışacaktı biliyorum.

Şimdi kim kimi gibiyorr

Başınızdan geçen takları anlatın

Yorumlayın

Allah bile cinsiyeti ayırmış bizmi ayırmayacağız???

Kurallar var amlılar sevilmez burada

Ama vatanıma bayrağıma sadığım bi kaç serseri yüzünden bıçaklandım neymiş bayrağa ihanet ediyomuşum bakın beyler benim babam kırgız dağlarında şehit düştü bayrağa en çok ben sadığımdır.

Ne diyeydimm huurun evladıı