1. 26.
    0
    (bkz: tipsizim allah görse evrime inanır)
    ···
  2. 27.
    0
    ağır ağır çıkacaksın bu hayat merdivenlerinden
    eteğinde güneş rengi bir yığın yaprak
    ve bir zaman sonra bakacaksın semaya ağlayarak
    ···
  3. 28.
    0
    TENKiT ANLAYIŞI

    Ahmet Haşim, Emil Varhaeren' in çocukluğunun geçtiği muhiti canlı, doğayla iç içe bir levha şeklinde tasvir eder. Varhaeren' in çocukluğundaki bu muhit, onda güzel izlenimler, hayaller, duygular, hisler uyandırır. Rahipler başlıklı şiir kitabında da çocukluğunun güzel izlenimlerini güzel, ahenkli bir dille anlatır. Ahmet Haşim de bu yönüyle Verhaeren' e benzer. Aralarındaki fark çocukluklarının geçtiği muhittir : Biri Belçikalıdır, biriyse Bağdatlıdır. O, dış dünyayı değil; dış dünyanın kendinde bıraktığı izlenimleri şiirine yansıtır.
    Haşim, Varhaeren' in Sembolist olduğunu söyler. Sembolizm sadece bazı soyut düşüncelerin biçimlerle veya kişilerle ifadesi olsaydı yeni bir meslek olmazdı. Çünkü Eski Mısırlılar, Yunanlar, Romalılar birtakım mücerret duyguları bazı şekillerle ve şahıslarla sembolize ediyordu. Tüm kavimlerin şiirlerinde ve dillerinde temsiller vardır. Şekilsiz tasvir ve istiaresiz, sanatsız edebiyat düşünülemez. Sembolizm, bunlarla birlikte sanatta şahsîlik, edebiyatta serbestlik, kafiyenin kurallarını terk; hüsne, garipliğe, tecerrüde gidiş olarak tanımlanabilir.
    Sanatta şahsîlik; şairin kendine has olanı, kendini başkalarından ayıran özellikleri ortaya koyması ve başkasına benzemek için bunlardan taviz vermemesidir. Divan şairleri bu görüşe uymaz.
    Edebiyatta serbestlik; özellikle klagib vezin kuralları arasında şairin yeni teknikler denemesidir.
    Kafiyenin kurallarını terk; kafiyesizlik, mısra sonlarında benzer kelimeleri ve kuralları terk etmek demek değildir. Şairin kendi ölçüsüne yer vermesi demektir.
    Gariplik, Ahmet Haşim' in "göllerde bu dem kamış olsam" gibi ifadelerine sahip olmaktır.
    Tecerrüde gidiş, şiirin anlamından çok mübhemiyetini işlemek; hatta konusuz şiire gidiş olarak ifade edilebilir.
    Ahmet Haşim' in Verhaeren' den söz ederken kullanığı sıfat tamları orijinaldir ve kendi üslubuna uyan tamlamalardır (gümüş böcekler vb). Verhaeren, duyulmamış benzetmeler yapar. Şiirleri mugibî parçası gibi ahenklidir, renklidir. Şiiri, uyandırdığı hislere göre bir mugibi parçası gibi değişim gösterir. Gece anlayışını etkileyici bir biçimde, orijinal hayallerle anlatır (eflatun sis). Onun da ilhamı Ahmet Haşim' inki gibi gece gelmektedir. ee serbest müstezatı da kullanmıştır.

    Hanry de Regnier günlük hayata lakayt kalır. Bu, günlük hayatı tasvir eden Realist edebiyatla uyuşmaz. Şiirlerinin faydalı olmasıyla değil; güzel olmasıyla ilgilenir. Ahmet Haşim göl imajını, Henry de Regnier' i anlatırken ona uygular. Onun da şiirleri mugibi parçasını andırır. Bir şiir, içinde farklı vezinler barındırır. Şiirlerinde benzersiz ifadeler ve eşsiz renkler kullanır. Şiirlerini serbest biçimde yazar. Serbest müstezat Fransa' da Sembolizm' le birlikte ortaya çıkar. Bu ölçüden önce Fransız şiirindeki mıralar, en çok on iki heceyle yazılabiliyordu. Serbest ölçüyle birlikte hece sayısı keyfîliğe bağlanmış oldu.

    Ruh- ı bî-kayd Fırsatıyla başlıklı yazısında Tahsin Nahit (Mina Urgan' ın babası) ve Tevfik Fikret yoluyla Fecr-i Âti ve Servet- i Fünun topluluklarının karşılaştırmasını yapar. Tahsin Nahit' in Ruh-ı bî-kayd şiirini beğenir. Yazıya, Tevfik Fikret' in Rübab-ı Şikeste' sini tenkit etmekle başlar.
    Rübab- ı Şikeste' de şiirde aradığı özellikleri bulamaz. Asabî bir mizaca sahip olan Ahmet Haşim, Tevfik' in bu yapıtında durgun bir resim tablosuyla karşılaşmış gibidir. Yapıt belirgin, çok şekilli ve düzgündür. Ahmet Haşim' in aradığıysa fırtınalı ruh haline bağlı olarak karmaşık, bulanık, seyyal bir vezindir.
    Fikret' in yapıtında soluk renkler vardır. Ahmet Haşim' in şiirlerinde hakim olan renkler kırmızı ve aydınlık-karanlık zıtlığı gibi renklerdir.
    Tevfik Fikret bir peygamber, mürşid, ahlakçı tavrı takınmıştır. Ahmed Haşim' e göre şair de herkes gibi iyi ve kötü yönleriyle sıradan bir insandır. O, çirkin ve zayıf yönlerini saklamaz. Nesrinde bu, daha belirgindir.

    Piyale Mukaddimesi ( Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar) ' yle ilgili uzun bir yazı yazmıştım. Ancak yanlışlıkla sildim...
    Tümünü Göster
    ···
  4. 29.
    0
    Asosyal , içine kapanık şair. Şimdilerde dünyada olsa kesin incici olurdu.
    ···
  5. 30.
    0
    Aruzu çok sever
    ···
  6. 31.
    0
    ''Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
    Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
    Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak"
    ···
  7. 32.
    0
    ···