0
devlet bahçeli'nin anayasa değişikliğinde erdoğan ve ak partiye destek vermesi sebebiyle görevinden istifa eden eski mhp genel başkan yardımcısı ve istanbul milletvekili atilla kaya tarafından kaleme alınan ve zehir zemberek cümleler içeren basın açıklaması.
aynen şöyledir:
başkan’na açık mektup
“neyin ‘türk tipi’ki başkanlığın da ‘türk tipi’ olsun?”
sayın başkan;
ikimiz de biliyoruz ki, ne sizin duymak istediğiniz ne de benim söylemek istediğim hitap budur. sizin bir parti sözcüsü gibi meydanlarda dilendiğiniz “devlet başkanı” hitabıdır; benim gönlümden geçen ise, bağımsız türk yargısının karşısına çıktığınız gün, onurlu bir türk savcısının dudaklarından dökülecek olandır. merak buyurmayınız; bulunduğunuz makamda halen akp genel başkanı’ymış gibi davranmanıza dair söyleyecek sözüm yok. zira, üzerine aldığı görevi “tarafsızlıkla” yerine getirmek için namusu ve şerefi üzerine ettiği yemini zevkle çiğneyebilecek tıynette bir insana etki edecek kudrette bir söz yok. öte yandan; ‘tarafsızlık’ı bir kavram olarak algılamanızı beklemek de -entelektüel düzeyiniz göz önünde bulundurulduğunda- size haksızlık olacaktır.
sayın başkan; ,
başkanlık hırsını bir zırh gibi üzerine geçirmiş pgibolojinizin size söylettiği garip sözler ve yaptırdığı garip işler vardır. nedamet getirip bunlardan kurtulmayı dilerseniz, sarayınızda saraçoğlu’dan farklı uzmanları danışman olarak istihdam etmenizi tavsiye ederim. zira sağlığınızı tehdit eden haller, otlarla şifa bulacağınız türden değildir. bu kabilden bir hâl “türk tipi başkanlık” lakırdısını dilinize pelesenk edişinizdir. sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim: sizin neyiniz “türk tipi” ki, başkanlığınız da “türk tipi” olsun! ne oldu ki; bırakın sahiplenmeyi hatta söylemeyi- “türk” sözünü duymaya bile tahammülü olmayan, anayasa’dan “türklüğü” çıkartmayı siyasi gayretlerinin baş hedefi gören siz, “türk tipi” bir yönetim modelinden bahseder oldunuz? kalkmış, “bizim tarihimizde, genlerimizde, geleneğimizde başkanlık sistemi var” diyorsunuz. siz değil miydiniz; türk milleti’ni 36 etnik parçaya bölen. şimdi, hangisinin tarihinden, geleneğinden bahsediyorsunuz? “tarih”, “gelenek” yetmezmiş gibi bir de ırkçı duyguları okşamak için genlerden söz ediyorsunuz. siz değil miydiniz onları ayakları altına alan? biz sizi tanıyoruz. siz, elinizden gelse, adında “türk” geçiyor diye “türkü” bile söyletmezsiniz. ama adadaki dostunuz ciddiye alırsa alınabilir, dikkat.
sayın başkan;
“bizim tarihimizde esas olan budur” dediniz ya… hani, söyleseniz de bilsek: sizin tarihiniz hangisidir? hangi milletin tarihidir? türk tarihinde de, bu tarihin belli bir döneminden itibaren iman ettiğimiz kur’an’da da esas, yönetimin şekli değil dayandığı ilkeler olmuştur. bu ilkelerin uygulamaları da –ne yazık ki- sizin eylemlerinizle örtüştürebileceğimiz türden değildir. mesela, siz; mete han’ın, attila’nın, bilge kağan’ın türk milleti’ni 36 etnik ve mezhebi parçaya ayırıp bunlardan bir kısmını aşağılayabileceğini düşünebilir misiniz? mesela, siz; sultan alparslan’ın devleti 10 yıl gerçek haşhaşîlere teslim edebileceğini, “ne istediler de vermedim” diyebileceğini, sonra da “saflığımdan yararlandılar” diye bir savunma geliştirebileceğini düşünebilir misiniz? mesela, siz; kılıçarslan’ın haçlı seferleri projesi’nin eşbaşkanı olabileceğini, “kahraman haçlı askerlerin evlerine dönebilmeleri için dua ediyorum” diyebileceğini düşünebilir misiniz? mesela, siz; fatih’in “dindar ve kindar nesil” yetiştirmeyi hedefleyebileceğini düşünebilir misiniz? mesela, siz; yavuz’un “yargının vatana ihanetten başka derdi yok” diyebileceğini, kanunî’nin yasalarla yap-boz oynayabileceğini düşünebilir misiniz? mesela, siz; abdülhamid’in “ben ülkemi pazarlamakla mükellefim” diyebileceğini düşünebilir misiniz? mesela, siz; atatürk’ün anzavur için veya şeyh said için “yani ne istendi de 12 yıllık başbakanlığım döneminde verilmedi” diyebileceğini düşünebilir misiniz? mesela, siz; iranlı dolandırıcı bir tıfılın, o dilinizden düşürmediğiniz osmanlı’nızı rüşvetle esir alabileceğini, dahiliye nazırı’nın onun önüne yatmaktan çekinmeyeceğini, rüşvet ve yolsuzluğun fetvalarla meşrulaştırılabileceğini düşünebilir misiniz? yeri gelmişken; hani 21. yüzyılın kayserili davud’u olduğunu düşünen birini başbakanlık koltuğuna oturttunuz ya… mesela, siz; orhan gazi’nin 14. yüzyılın kayserili davud’unu medreseden çıkartıp devlet işlerinin başına oturtacağını düşünebilir misiniz? yine yeri gelmişken; siz hiç türk tarihinde vatan toprağını savaşmadan bırakıp da atasının türbesini sırtlayıp kaçan sonra bunun büyük bir zafer olduğunu söyleyen devlet adamı gördünüz mü? mesela, siz; emperyalist güçler ve yerli maşaları tehdit ediyor diye medine kahramanı fahrettin paşa’nın böyle bir yola başvurabileceğini düşünebilir misiniz? sayın başkan; bütün bu yapıp ettiklerinizin ardında hangi tarihten alınan ilham vardır? söyleseniz de bilsek allah aşkına. belli ki, bu türk tarihi olamaz. zaten şahsınız ve bağlısı bulunduğunuz zihniyetin varlığıyla ilgili temel sorun kendinizi türk tarihine ait hissetmeyişinizdir. biliyoruz ki, ideolojik mensubiyetiniz buna engeldir. sizin dâhil olduğunuzu düşündüğünüz şey, sömürgecilik sonrası arap kimliği arayışından doğmuş olan ihvan’ın kurguladığı ideolojik bir tarih yorumu ve sınırları belirsiz ‘dârü’l-islam’ kavramıdır. iktidarınız boyunca etkilerine açık olduğunuz liberalizmin “şirket olarak tasarlanmış devlet” anlayışını da eklemek gerek. bunları türk tarihinde bulabileceğinizi sanmak –en iyimser yaklaşımla- türk tarihine yabancılığınızın bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. sayın başkan; bu millet –ne yazık ki- ideolojik tercihlerinizin bedelini ödemek durumunda kaldığı gibi, kendisini dünyanın merkezinde gören egonuzun bedelini de ödemek durumunda kalmaktadır. siz her fırsatta bunun hazzını tadarken, millete acı sonuçlarına katlanmak düşmektedir. örneğin; bir bürokratın vatanseverliğine kefil olup –hatta edep sınırlarını zorlayarak- sahiplenirken bir başkasını vatana ihanetle itham etmek sizin harcınızdır ve ancak bu çerçevede anlamlıdır. terör örgütünün kontrolünde, vatan toprağını bırakıp sandukayı taşıdı diye birisine meydan muharebesi kazanmış komutan muamelesi gösterdiniz. bıraksaydınız bu kadarını merkez bankası bile yapardı. oysa ondan diğerinin tırnaklarına gösterdiğiniz ilgiyi esirgediniz ve onu vatana ihanetle suçladınız.
sayın başkan;