Anneme bir sorun olup olmadığını sorduğumda ise hiç bir sorunun olmadığını iş arkadaşlarıyla konuştuğunu belirtmişti, şüphelenmeye başlamıştım ancak neler olduğunu daha sonradan öğrenicektim. Dayım tahliye olduğu vakit geldiğinde annemle cezaevi kapısında onun çıkmasını beklemiştik. Bizi görünce çok sevindi ancak direk anneannemi sormuştu hasta olduğundan bahsetmiştik ancak, öldüğünü söyleyememiştik, duyunca kahroldu dizlerininin üstüne çöküp bir çocuk gibi zamanında benim ağlamalarım gibi ağlamaya başlamıştı. Taksiye atlayıp eve geldik bu arada babamla annemin olaylarındanda haberi yoktu çünkü uzun süredir cezaevindeydi, ilk başlarda anlatmak istemedik kötü bir şey yapar diye ancak daha sonrasında annem bir bir anlatmıştı. Dayım deliye dönmüştü adete babamı öldürmeyi kafasına koymuş gibi ancak anneme çaktırmamaya çalışıyordu. Babamın nerde olduğunu sordu ancak bilmiyorum cevabını alınca ben bulurum o huur çocuğunu diye cevap verdi.

Okullar tekrar başlamıştı, 2.dönem yeni nakil gelen Aysu adında bir kız geldiğini söylediler ama ilk gün gelmemişti. Listede adı vardı fakat kendi sorunlarımdan merak bile etmemiştim kimdir nedir diye. Ertesi gün geldiğin de adeta başımdan vurulmuşa döndüm. Aman Allah'ım böyle bir kız olamaz demiştim. 1.60 boylarında beyaz tenli beline kadar siyah saçları olan kahverengi gözlü sevecen bir kıza benziyordu. Sınıftaki tüm erkeklerin ilgisini ilk günden çekmeyi başarmıştı diyebilirim. Herkes nerden geldiğini ve bir sürü soru sorararak onu meşgul ediyordu. Yanına gidip bir hoşgeldin bile diyememiştim. Daha önce ilk görüşte bu kadar tutulduğum birini hatırlamıyorum ama kız beni farketmemişti bile. O gün eve geldiğimde yatağımdan çıkamamıştım bile kendimi düşünmekten alıkoyamıyordum. Annem ise bir şeylerin ters gittiğini farkına varmıştı ki yanıma gelip neler olduğunu sordu. Kavga ettiğimi düşünmüştü ama alakası yoktu. Bir şey yok diyerek yolladım yanımdan o da daha fazla sorgulamadan gitmişti yanımdan.

Bu arada beyler annem bir kıyafet fabrikasında işçi olarak çalışıyor değinmeyi unutmuşum.
Ertesi gün okulda konuşma fırsatımız oldu Aysu ile, babasının asker olduğunu Gaziantep'ten tayini çıktığını öğrenmiştim. Gözlerine bakarken adete kendimi kaybediyor konuşmakta güçlük çekiyordum. Bu dönem iyice aklım başımdan gitmişti dersler ağırlaşmaya başlamıştı ancak ben derslerle alakayı kesmiş kendimi tamamen Aysu'ya adamıştım.
Benimle pek fazla ilgilenmese de ön sırada oturduğu için ara ara muhabbet eder olmuştuk. O aralar ben 178 boylarında beyaz tenli zayıf çelimsiz biriydim, çok tipim olmasada idare eder bir yüzüm olduğunu söyleyebilirim. Aşk konusunda pek bir tecrübem yoktu ama bu ilk sayılmazdı. O aralar sigaraya daha çok bağımlı hale gelmiş, her boş zamanımda Neşet Ertaş dinler olmuştum. Dayım halimi anlamış olucakki aşıksın sen olum saçma sapan davranmaya başladın demeye başlamıştı. Gün geçtikçe ben Aysu'ma daha çok bağlanır olmuştum. Ama bunu ona belli etmiyordum.

Okuyanlar kendini belli etsin lütfen, trenddeyiz ancak 27.sırada ilk partı şukularsanız sevinirim.

Bu arada babamdan bir haber almıştım, can yoldaşım Tuna eski evimizin camlarının kırıldığından bahsetmişti, galiba babam da delirmeye başlamıştı. Bunların tüm suçlusu babannem olucak o kahpe yüzünden olduğunu tahmin edebilirsiniz. insan çocuğunun hayatını neden mahveder ki ? Okul'a artık severek gidiyordum. Aysu'da yavaş yavaş benimle daha çok ilgilenir olmuştu bu durumun farkına varan Tuna bana alttan alttan bu kız sana aşık oldu oğlum haberin olsun diyip duruyordu. içten içe sevinsem de saçmalama oğlum ne alakası var diyip duruyordum. 2.Dönemin son sınavlarına girdiğim de kendimden utanmaya başlamıştım çünkü yüksek notum olmamakla birlikte neredeyse hepsi zayıftı. Rehberlik hocam beni çekip bir kenara konuşmuştu. Başladım anlatmaya başımdan tüm geçenleri pür dikkat beni dinliyordu. En sonunda kendisinin bana yardımcı olabileceğini tanıdık birinden burs talep edeceğini ve derslerim konusunda yardımcı olabileceğini söylemişti ama hepsini reddetmiştim. Çünkü artık dayım yanımızdaydı ve paraya çok ihtiyacımız yoktu.

Bu arada annemin bir başka biriyle görüştüğünü öğrenmiştim ve dünyam yıkılmıştı, annem bunu nasıl yapar diye düşünmekten kafayı yemek üzereydim. Beni herşeyden çok seven annem benimle ilgilenmez oldu, işten çıktıktan sonra bir yerelere gidiceğinden bahsedip telefonu kapatırdı yüzüme. işte o gün dayımla konuşmaya karar verdim. Dayımın haberi yoktu bu olaydan ancak anneme zarar vermiceğini düşünerekten konuyu açtım. Dayım annemin daha genç olduğunu başında birinin olmasını gerektiğini ve senin ihtiyaçlarını karşılayan birisini bulması çok normal dedi. işler git gide değişiyordu. Babam dan nefret ederken anneme karşı da bi kızgınlığım oluşmuştu. Gece geç saatte gelen anneme durumu sorduğumda biriyle tanıştığını çok iyi biri olduğunu bahsetti. içim elvermesede yapabilecek bir şey yoktu artık.
Beyler çalışıyorum patron kızmaya başladı akşam 5 gibi devam edicem.

Annemin nikah günü geliyor, evlenirken giyemediği bembeyaz bir gelinlik var üstünde, ağlıyorum lanet olsun bu kadar güzel miydi annem ? Konuşacak dermanım yok yeni peder bey de oldukça zengin ve yakışıklı eski karısı ölmüş duyduğuma göre çocuğu doğururken çocuk ta 1 ay sonra vefat etmiş. Ulan diyorum kadere bak adama da üzülmüyor değilim. Ama annem başkasının kollarına gidicek beni çok seven annem geceleri beraber uyuduğum, öpmeye kıyamadığım annem başkasına ait olucak artık. Dayım da morali bozuk ama çaktırmamaya çalışıyor. Annemin ağzından çıkan o evet sözcüğü kulağımda yankılanıyor adete, sağır olucak gibi hissediyorum. Bir o kada çaresiz bir o kadar kimsesiz hissediyorum. Anneanem de yok artık kiminle nerede kalıcam ben ?

Günler geçiyor annem yeni eve taşınıyor, benide yanına almak istiyor ancak peder bey istemiyor gibi. Bende yüzsüzlük edip gitmiyorum onların yanında. Ölen anneannemin evinde dayımla kalıyorum. Artık okulun son günleri Aysu ile bir hayli yakınlaştık. Gözlerine bakarken adete kayboluyorum. Sesi içimde yankılanıyor. Artık itiraf vakti geldi praseodimyum diyorum kendi kendime. Çekiyorum okul çıkışı kenara yürümek istediğimi söylüyorum. Olur yüreyelim diyor. 10 Dakika boyunca sesimi çıkarmadan yürüyorum. Hadi praseodimyum ne diyeceksen de diyor. Üzülsem de başlıyorum anlatmaya onu ne kadar çok sevdiğimi annemin de artık gittiğini yanlız kaldığımı ve çaresiz olduğumu.
+ Ama ben seni arkadaşım gibi görüyorum praseodimyum.
Eyvah ! Ne yaparım şimdi ben bütün melekler terk ediyor beni . ilk baş anneannem daha sonra annem ve en sonunda onunla konuşurken bile sesimin titremesine sebep olan Aysu'm.
Yıkıldım galiba. Terkediyorum oracıkta onu ağlayarak Tuna'yı arıyorum ormana gelmesi için. Sağolsun her istediğimde gelmiştir. Param yoktu o gün. Olsun dedi ben alıp gelirim gitti 3 bira aldı geldi tüm parasıyla hem içtik hem ağladık beraber.

Acılarım artık dinmiyor. Ne kadar alkol alsamda geçmiyor yüreğimin sızısı. Siz hiç duvarlara bakıp sabahlara kadar ağladınız mı ? Dayımda eve uğramıyor artık. Okulum bitti daha 15 yaşında bir çocuk için fazla değil mi tüm bunlar ? Karnede 2 zayıf. Sınıfı zor bela geçiyorum. Annemle konuşuyoruz ara sıra burs kartıma aylık 500 lira yolluyor. ilk başlarda istemesem de o adamın parasını, mecbur kalıyorum. Dayımda gözükmüyor pek ortalıklarda asi duygularıyla kime zarar veriyor acaba ?
Sonradan öğrendim dayımın niye hapise girdiğini.
Sevdiği kadın Necla ;
Lise sonda iken tutulmuşlar birbirlerine ama kızı zorla başka biriyle evlendirmişler. Dayımda gitmiş babasını vurmuş. Neden babasını vurduğunu sorduğumda ise
Necla'nın bir suçu yok evlendiği kişininde tek suç o pekekent para avcısı babasında demişti. Vay be dayım ben de mi sen gibi kör kütük aşık olucaktım ? Kendime zarar mı vericektim yoksa ?

Bir an için kendime zarar vermeyi gerçekten düşündüm ama bir kız için değmiyeceğini annemle konuştuktan sonra anladım. Annem gerçekten yalvarır duruma gelmişti kendileriyle kalmam için ama nafile istemiyordum. Dayımda artık benle içmeye başlamıştı, eve günde 4 bira girer 2 2 içer sızar kalırdık. Tatilde olduğum için annemin yolladığı 500 lira yetiyordu ancak çalışmam gerektiğinin farkına varıp, pastanenin bulaşık yerinde çalışmaya başladım günlük 50 lira alıyordum ancak ellerim buruş buruş aynı kalbim gibi *
Biraz para biriktirdikten sonra eski telefonumu değiştirme kararı aldım ve yeni bir telefon aldım. Bu süre zarfında sevdiğim kadından haber yok annemle ise 3-4 günde bir telefonda görüşüyoruz, dayım ise 2 günde 1 eve geliyordu. ayda bir temizlikçi çağırıyorduk kadın sabahtan akşama kadar zor bitiriyordu ev işlerini, internetten öğrendiğim kadarıyla anneannemin ütüsüyle ütü yapmayı öğrenmiştim. Bu süre zarfında pastaneden ayrılıp düğün salonunda çalışmaya başladım.

Gece ancak 2 gibi geliyordum işten, dolapta önceden doldurduğum biralardan 1 tane içip yatıyordum. Ertesi gün annemin babam tarafından tehtid edildiğini öğrendim. Şok olmuştum birden bire neden tekrar hayatımıza girmeye çalışıyordu bu adam ?
Akşam saatleri 10-11 gibi çalışırken bilmediğim numara aradı. Babam olucak o şerefsizmiş. Yeni numarası olduğundan haberim yoktu ve açmış bulundum.
+Babam:Seni çok özledim oğlum görüşelim lütfen.
- : Ne istiyorsun söyle annemden benden düzelen hayatımızdan ne istiyorsun yine şerefsiz ?
+ : Oğlum çok pişmanım nolur affedin beni annen evlenmiş yeni haberim oldu. Annene bir zarar vermek istemiyorum sadece seninle konuşmak eski günlere dönmek istiyorum.
- : Çok geç her şey için, annemi aldatmadan önce düşünücektin.
Dıt dıt dıt ...
içimde ki kini kusamamıştım babama karşı onunla buluşup öldürmeyi bile düşünmüştüm ama sonradan vazgeçtim.

Beyler ufak bir işim var akşam saatlerinde devam ederiz.
Son 2 senedir kendime geldim ben o yüzden anlatma ihtiyacı duydum sizlere. Sizde emeğimin karşılığını verirseniz çok sevinirim.

Yavaş yavaş yaz tatilide bitmek üzereydi. Birikmiş param ile istediğim her şeyi yapabiliyordum ancak aklımdan sevdiceğim ve annem çıkmıyordu, babam ise bizi rahatsız etmeyi kesmişti ama dayım bir yerden duymuş olsa ki bana sordu üstü kapalı bir şekilde bende geçiştirdim, dayım sinirlidir gidip öldürür diye detaylara girmemiştim. Artık 16 yaşındaydım, sorsalar 30 derdim ama. Bedenim öyle bir çökmüştü ki saçlarım beyazlamaya ruhum solmaya başlamıştı adete.
Okullar açılmıştı bu sene sınıfların karma olacağından bahsediyorlardı ilk 1 hafta eski sınıfımla beraberdim ancak ertesi hafta tüm sınıflar karışmıştı. irem bu sene ki tatlı belam olacağı hissediyordum ama gönlüm kırılmış, aşka olan inancımı kaybetmiştim. irem de aksine çok neşeli pozitif bir kızdı beni ne zaman görse of praseodimyum şu yüzün sirke satmak başka bir şey yapmıyor derdi. Gül ki o güzel gamzeni göreyim der bende hafif bir gülümserdim, hisslerini adeta okuyor gibiydim, gülüşümden öpmek ister gibi bakıyordu bana, zamanla bende sevmiştim, hatta dayım evde olmadığı zamanlar bize gelir yemek yapardı bana sevdiceğim. irem 170 boylarında esmer uzun saçları olan çok zeki bir kızdı, hareketlerimden ruh halimi çözer gibi bir hali vardı. Dedim ya size babamı o gün üst üste gördükten sonra soğudum sevişmekten diye iremi öpmeye çekinirdim bazen babam aklıma gelir tiksinirdim. O ise çekinmeden beni öperdi.

irem bende bir gariplik olduğunun farkındaydı ama üstüme gitmiyordu aile sorunlarım yüzünden.
Günden güne sevdiceğime iyice bağlanıyordum, bu durumun farkına varan sınıf hocam beni rehberlik servisine zütürüp bir konuşma yaptı. Konuşma aynen şöyle :
Rehberlikçi : Oğlum geçen sene derslerin çok kötüydü bu sene geliştin ancak irem'in dersleri çok iyiyken kötüledi sen de farkındasındır bunun. Lütfen görüşmeyin ikiniz içinde çok daha iyi olucaktır.
pekekente bak ulan kız benim derslerimi bile düzeltti 20-30 alırken şuan 60-70 alıyorum, bana ders çalıştırıyor nasıl kötüleşsin kızın dersleri.
Nasıl kötüleşti hocam diye sorduğumda cevabımı aldım.
Geçen sene 100-100 alırken bu sene 85-90 arası alıyor evladım kız tıp düşünüyor. Lütfen geleceğini etkileme demişti.
Oysa ki geleceğini etkileyecek hiçbir şey yapmamıştım ki. Tamam iyi biri olmaya bilirim ancak alkol ve sigaradan başka kötü bir alışkanlığım yoktu ki. pekekent resmen ayrılmam için beni ikna etmeye çalışıyordu. Ne yani babası pekekent kılıklı anneside başka biriyle evlenen çocuğun sevme ihtimali yok mu ? Siz hiç sevmediniz mi ? Ben onu öpmüyordum bile. Anneme anlatmıştım ulan ben gibikler siz kim oluyosunz benim hayallerime karşıyosunuz. Bu derin düşünceler arasında okul terketmiştim. Tuna ile aramız pek iyi değildi irem mevzusu yüzünden çünkü ihmal etmiştim onu. Akşam okul çıkışına tekrar gidip Tuna'yı aldım ve yine her zaman ki gibi ormana gidip Neşet Ertaş eşliğinde bira ve sigaralarımız içip evlere dağıldık. Eve geldiğim de dayımın eli kesilmiş bi vaziyette gördüm. Ne olduğu sordum ancak hiçbir şey demeden geçiştirip gitmişti odasına.
Anneannemi o kadar çok özlüyordum ki, keşke 7 yaşıma dönsem de bunların hiçbiri olmasa diye defalarca ağlayarak dua ettiğimi hatırlarım.
irem ertesi gün moralimden anlamıştı neler olduğunu az çok, okula babası gelmiş o konuşmuş hocalarla istemiyorum görüşmelerini demiş. pekekent madem istemiyorsun gel bana söyle ne diye hocalarımı katıyorsun ki ?

irem eskisi kadar yakın davranmıyordu artık bana bende öyle çünkü işin içine babası girmişti. Her ne kadar sevsem de kıyamasam da ona yapabilecek hiçbir şeyim olmadığının farkına varmıştım. Hani yavrusu kaybeden kediler olur ya öyle çaresiz öyle kederliydim son günlerde. iremi karşıma alıp veda konuşması yapmak zorundaydım.
Hayatımın en zor günü olmasada yine de zorlanmıştım. Hakkını helal etmesini söyledim bitirmiştim ilişkiyi. Okulun bitmesine 15 gün civarı kalmıştı. Doğru düzgün okula gidemedim, devamsızlığımda pek yoktu zaten son haftalar yazılmıyordu bilirsiniz.
Okul bittiği gün doğruca karnemi alıp ilk baş mezarlığa gittim dayımla, anneannemi ziyarete o kadar çok ağlamıştık ki dayımla dayım annesine ne kadar çok bağlı olduğunu öldükten sonra anlamıştı. Daha sonra annemi arayıp haber vericektim ancak, ulaşılmıyordu kafama pek takmadan eve geldim. Uykuya dalmışım Saat 10 gibi dayım uyandırdı gece. Oğlum kalk anneni hastaneye kaldırmışlar diye apor topar gittik, ne diye devlet hastenesine zütürmezsiniz ki anlamadım 30 dk uzaklıktaki özel hastaneye zütürmüşler. Tabi yeni peder bey zengin ya anasını satayım.
Annemi gördüğümde çok kötü bir vaziyetteydi ne olduğunu anlam verememiştim daha geçen gün konuşmuştuk çok iyi geliyordu sesi. Daha sonradan öğrendim ki göğüsünde kitle varmış. Kanserdi yani anlıcağınız. Hayatımda o gün kadar canım yanmamıştı, ne anneannem öldüğünde ne iremi terkettiğimde. Anne başka bir şey. Allah kimseye anne acısı vermesin.
1 ay içinde kemoterapiye başlamıştı. Güzel saçlı annemin saçları yoktu artık üzülmesin diye ben sıfıra vurdurmuştum dayımla birlikte. Aslan dayım verdiği sözü tutmuştu bana. Artık annem parada yollıyamıyordu, peder bey de gibine takmıyordu galiba beni. Çalışmaya tekrar başladım düğünlerde. Zengin binlerinin içip içip kustuğu masaları temizliyor garsonluk yapıyordum.
Annem git gide iyileşiyordu bu en mutlu haberdi benim için annemi kaybetmeyi göze alamazdım inanın. Hayatımın sonu demekti, daha önce yapmadığım o işi yapmak zorunda kalıcaktım belkide kendime.

iyileşiyor dediğim annem git gide kötüleşiyormuş meğersem dayım sürekli kandırmış beni tedaviler olumlu sonuçlanıyor diye, ama annemin yanına uğradığımda öyle olmadığını görmüştüm. Kolları morluk içinde göz altları morarmış artık o yüzünde ki sevecen bakış kalmamıştı. Yeni peder bey'de ayrılma işlemlerini çoktan başlatmıştı bile. Sevdiğim irem' de yoktu artık annem de yavaş yavaş eriyordu gözlerimin önünde. Eve bile uğramadım o gün sabahlara kadar olan tüm paramla içtim. Sızmış kalmışım sabah bekçi uyandırmıştı beni parkta. Artık ne göresi gözüm kalmıştı kimseyi. Hayat git gide zorlaşıyordu benim için bir yandan çalışmak zorundaydım. Dayım da üzüntüsünden kahrolmuştu belliki son 3-4 gündür o da eve uğramıyomuş. Tuna artık benle konuşmuyor iyice alkolik oldum diye, hayatım yavaş yavaş sonlanıyor gibi hissediyordum.

Sonlara yaklaştık beyler haberiniz olsun.

Lise 3 e başlamıştım annem ise hala tedavisi devam ediyordu ancak pek bir umdum kalmamıştı, bir ölü öldükten sonra nasıl hissizleşirse bende ölmüş gibiydim adete. Derslerim yeniden sarpa sarmıştı, her şey alt üst olmuş gibi hissediyordum. Çevremde ne bir arkadaş ne bir dost kalmıştı, dayım desen eve uğramıyordu. Evde çürüyüp gidiyordum adete devamsızlık sınıra gelmişti okuldan hocam aramıştı ailemin gelip izin yazdırmasını istemişti. Kimi zütürecektim ki ? pekekent babamı mı hasta annemi mi ölü anneannemi mi ? Dayım desen ortalıklarda yok komşularda ilgilenmiyordu eskisi kadar. Canıma tak etmiş artık annem ölürse intihar etmeyi kafama koymuştum.

Çok yanılmışım aslında, karanlığım birden bire aydınlanmış ben ise olanlarının şokunu atlatamamıştım, güzel annem tedaviye yanıt verme başlamış. Doktoruyla bizzat kendim konuşmadan inanmıyacaktım ama doğruymuş tüm bunlar, 1 sene sonra annem tamamen iyileşti saçları yeniden tel tel çıkmaya başlamıştı. Çocuksu sevinci hala gözlerimin önündedir canım annem. Babamdan 1 senedir haber alamıyorduk öldüğünden yada başka bir ile taşındığından şüphelenmiştik ama ilgilendirmiyordu bizi, annem ayrıldığı eşinden sağlam bir tazminat almıştı daha sonrasında, dayım ise kendine göre birini bulmuş nişanlanmıştı o ara. Ah saçlarına kurban olduğum kadın, ne güzelsin sen öyle, gülüşlerin hep içimi ısıtır. Gökyüzüm aydınlığa gecelerim beyazlığa düşlerim ise özgürlüğe kavuşmuştu artık. Annemin iyileşmesinde ettiğim duaların etkisinin çok büyük olduğuna inanıyorum.
'Karanlık gecelerin sonunda güneşli bir gün doğar.'
Ben yeni yazarınız praseodimyum.
ilk hikayem bitmiştir teşekkürler.

Şuan da ne mi yapıyorum ? Özel bir üniversitede tam burslu mühendislik okuyorum. Babam kumar borcu yüzünden öldürülmüş haberi geldi, mezarına bile uğramadım. Şeytan karıyla 3 senedir görüşmüyoruz. Annemin eski eşide evlenip çoluk çocuğa karıştı. Hayat hikayemi dinlediniz için çok teşekkür ediyorum. Başka bir başlıkta lise hayatımı detaylı anlatmak istiyorum. Çoğu olaya girmedim.
Esen kalın dostlarım.

Tüm herkese desteklerinizden ötürü teşekkür ediyorum. Özelden yazan arkadaşlarım beni çok mutlu ettiniz iyi ki varsınız.