1. 151.
    -1
    senin ananı babanı gelmişini geçmişini bugününü yarınını geleceğini karını dostunu eşini ex aşklarını varsa çocuklarını yoksa büyükbaba ve annelerini, dayını halanı teyzeni amcanı enişteni kayınçonu baldızını, her türlü akrabanı köylünü yakınını uzağını, fikirlerini, davranışlarını, karakterini, ruhunu, kişiliğini, sıfatını, zamirini, yüklemini, yaptıklarını, yapacaklarını, eylemlerini, böbreğini, dalağını zütünü, dıbını, yurdunu, akciğerini, bağırsaklarını, ayakparmaklarını, kulağını, burnunu, ağzını yüzünü dişlerini acı acı gibeyim. ananın dıbını giberim huur çocuğu takun torunu itin sıçtığı. senin anana da kız kardeşine de ablana da teyzene de halana da sülalendeki bütün dişilere de yannanımı tattırırım, gibtikten sonra da amlarını bıçakla kesip köpeklere yediririm. huur çocuğu. ananı öyle giberim bacını öyle sektiririm ki gibik ananın huur anası ah keşke lex steele bana da kaysaydı der. ananın dıbına çam dikerim huur çocuğu. anan spermimle abdest alır sülalesini develere gibtirdiğimin çocuğu. doğmamış bebeğinin zütü benim kobram ile tanışır doğar doğmaz. hatta senin karının amından giber blow job yapmadan karının ağzını spermimle doldururum. ananı menopoza sokmam anana sokarım. bu yüzden baban gibimi yalar böyle bir teşekkür ritüeli olan gibik bir aile işte bu huur çocuğunun ailesi. anan geneleve gitse genelevdekiler namuslu kalır ananın yanında. ciğerlerine sıçtığımın evladı ananın dıbına buldozerin topunu sokayım. sonuç olarak ananın cinsel hayatını renklendirdim, baban yıllardır bunu yapamadığı için, hatta seni de ananı başkasına gibtirerek bir bin olarak dünyaya getirttiği için daşşaklarımı yalayarak bana şükranlarını sundu. bu işin sırrını sordu. babanın suratına sıçarak sırrımı paylaştım. doğmamış çocuğunun suratını gibtiğimi de atlamamalıyım. ve senin ananı gibe gibe patlatırım, mezardan çıkartıp ananın zütünü keserim. senin gibi orrrospu çocukları boş lakırdılarıyla sözlüğün takunu çıkarttılar ve ben senin gibi binlerin anasının dıbına oklava sokup sülalesine gibe gibe orgazm yaşatıcam. daha sonra da onların kuyruklarını zütlerine sıkıştırıp gittiklerini izliycem.
    ···
  2. 152.
    0
    ···
  3. 153.
    0
    @2 nin butun gibertme haklarina el koymus yazardir. aferindir. *

    herkesi hunharca giben @2 avcisidir bay tahsin. affetmez
    ···
  4. 154.
    0
    @127 adam haklı beyler
    ···
  5. 155.
    0
    çok gibik biri güldürüyo bin beni
    ···
  6. 156.
    0
    acaip bir bin ulan @2 leri bin ediyo ama gülüyorum
    ···
  7. 157.
    0
    senin ananı babanı gelmişini geçmişini bugününü yarınını geleceğini karını dostunu eşini ex aşklarını varsa çocuklarını yoksa büyükbaba ve annelerini, dayını halanı teyzeni amcanı enişteni kayınçonu baldızını, her türlü akrabanı köylünü yakınını uzağını, fikirlerini, davranışlarını, karakterini, ruhunu, kişiliğini, sıfatını, zamirini, yüklemini, yaptıklarını, yapacaklarını, eylemlerini, böbreğini, dalağını zütünü, dıbını, yurdunu, akciğerini, bağırsaklarını, ayakparmaklarını, kulağını, burnunu, ağzını yüzünü dişlerini acı acı gibeyim. ananın dıbını giberim huur çocuğu takun torunu itin sıçtığı. senin anana da kız kardeşine de ablana da teyzene de halana da sülalendeki bütün dişilere de yannanımı tattırırım, gibtikten sonra da amlarını bıçakla kesip köpeklere yediririm. huur çocuğu. ananı öyle giberim bacını öyle sektiririm ki gibik ananın huur anası ah keşke lex steele bana da kaysaydı der. ananın dıbına çam dikerim huur çocuğu. anan spermimle abdest alır sülalesini develere gibtirdiğimin çocuğu. doğmamış bebeğinin zütü benim kobram ile tanışır doğar doğmaz. hatta senin karının amından giber blow job yapmadan karının ağzını spermimle doldururum. ananı menopoza sokmam anana sokarım. bu yüzden baban gibimi yalar böyle bir teşekkür ritüeli olan gibik bir aile işte bu huur çocuğunun ailesi. anan geneleve gitse genelevdekiler namuslu kalır ananın yanında. ciğerlerine sıçtığımın evladı ananın dıbına buldozerin topunu sokayım. sonuç olarak ananın cinsel hayatını renklendirdim, baban yıllardır bunu yapamadığı için, hatta seni de ananı başkasına gibtirerek bir bin olarak dünyaya getirttiği için daşşaklarımı yalayarak bana şükranlarını sundu. bu işin sırrını sordu. babanın suratına sıçarak sırrımı paylaştım. doğmamış çocuğunun suratını gibtiğimi de atlamamalıyım. ve senin ananı gibe gibe patlatırım, mezardan çıkartıp ananın zütünü keserim. senin gibi orrrospu çocukları boş lakırdılarıyla sözlüğün takunu çıkarttılar ve ben senin gibi binlerin anasının dıbına oklava sokup sülalesine gibe gibe orgazm yaşatıcam. daha sonra da onların kuyruklarını zütlerine sıkıştırıp gittiklerini izliycem.
    ···
  8. 158.
    0
    efsane @2 ler gibsin seni
    ···
  9. 159.
    0
    adam refreshten hızlı.
    ···
  10. 160.
    0
    yeni bir huur çocuğu
    ···
  11. 161.
    0
    adamın sözlükteki tek işi @2 zevkini gibmek. başka bir yerde yorum desen görmedim. paso @2 leri gibiyor dıbına koyduğum
    ···
  12. 162.
    0
    binin evladı. gib kırığı.
    ···
  13. 163.
    0
    amı olsa gibilesidir hatta yok züttende giberim ben bunu
    ···
  14. 164.
    0
    lan yeter şu kanunnameni yazma her tarafa bin
    ···
  15. 165.
    0
    mitoz kişilik bölünmesi yaşıyor manyak. bi atımı getirin sefere çıkıyoruz diyor, bi kanunname yazıyor. şunu bi gibin de kendini bulsun.
    ···
  16. 166.
    0
    birçok beşiktaşlı futbolcu vardır. bakın beşiktaşlı diyorum, Beşiktaş'ta oynamış değil. simge isimlerden bahsediyorum. ve ben ciksenlerin sonundan itibaren bunların pek çoğunu uzaktan yakından takip etmişimdir. ama bana "hangisi?" diye sorsalar düşünmeden "nihat" derim. ve nihat gözümdeki bu değerini tek bir hareketiyle kazanmıştır. sahada yaptıklarından filan bahsetmiyorum. bu sezon Beşiktaş'a gelsin, tek bir maçta düzgün oynayamasın umrumda olmaz. her neyse uzatmadan mevzuya girelim. nihat'ın yeni yeni palazlandığı dönem. o zamanlar tüm futbolcular televolelerde türlü türlü şebeklikler yapıyorlar. gazetecilerle iyi geçiniyorlar (ne demek istediğimi biliyorsunuz) filan falan. gazeteciler de yıldızları züt etme sevdasında sürekli. tuttukları mankene atatürk'ün doğumgününü soran zütten doğma tipler dolu etrafta. bunlardan bir tanesi maç sonrası nihat'ı görüyor. manzara şu; nihat az önce maçta harikalar yaratmış, sahanın yıldızı resmen ve tüm gözler üzerinde, herkes kutluyor. eh bizde bir oyuncu topu zütünde başında iki dolaştırırsa havaya girer ya, nihat'ın da bunu yapması lazım. ama ne yapıyor bizim nihat, takımın malzemecisiyle beraber yüklenmiş koca bir sandığı otobüse doğru aheste aheste yürüyor. gazetecimiz "eki eki nihat, malzemeci oldun, sana mı taşıtıyorlar" gibisinden giydirmeye çalışınca nihat tüm doğallığı, insanlığı, mütevaziliğiyle ve elindeki sandığa ihtimam göstererek "görevimiz abi" diyor. tüylerim diken diken. sanki Beşiktaş şampiyonlar ligi finalini almış gibi seviniyorum. beşiktaşlılığın ne demek olduğunu bir kez daha bir kez daha tadıyorum.

    işte bu yüzden dostlar orası burası ayrı oynayanlar, kan rengi günden güne değişen profesyonel-amatörler dünyanın en iyi topunu da oynayacak olsalar yakıştıramıyorum Beşiktaş'ıma. övünmek gibi olmasın biz karakartallıyız.
    ···
  17. 167.
    0
    adam 2 nin dıbına koymak için yaratılmış
    ···
  18. 168.
    0
    bu pgibolojik hastalığa sahip kişiler kontrol edemedikleri ama sürekli tekrar ettikleri alışkanlıklar ve huylar geliştirirler. çoğu kez bu zararsız ama garip huylar kişinin kafasındaki yoğun karışık duygularını kontrol edebilme ve düzenleme amacı ile başlar. tekrar eden davranışlar ve düşünceler kişi için büyük bir endişe ve mutsuzluk kaynağı olmaya başladığı zaman ve kişinin normal yaşdıbını belirgin bir şekilde aksatmaya başladığında hastalık ortaya çıkar. her ne kadar obsesif-kompulsif bozukluğa sahip hastalar sahip oldukları bu düşüncelerin, dürtülerin ve ihtiyaçların hiç bir mantıklı sebebi olmadığını bilseler ve durdurmaya çalışsalar bile kontrolleri olmadığını hissederler

    yaygın saplantılar aşağıda verilmiştir
    bulaşıcı hastalıklar ve mikroplardır, kişi tokalaşmak ile hastalık kapmaktan korkar.
    sürekli endişe etmektir, örneğin ocağı açık unutmak, ütüyü üzerinde bırakmak, kapıyı kitlemeyi unutmak gibi.
    aşırı düzen ve temizlik, örneğin kişi her gün evin her tarafının tozlarını alır ve eğer bir yer ekgib kalırsa büyük bir sıkıntı ve rahatsızlık yaşar
    zarar verilmesi, örneğin sürekli olarak birisinin çocuğuna zarar vereceğinden korkmak
    ciks. sürekli zihinde belli ciks görüntülerinin yer alması sonucu kişinin bu düşüncelerin dışarı yansımasından korkması.

    sürekli olarak bu tür endişe ve korkuları kafasından uzaklaştırmaya, umursamamaya yada bastırmaya çalışırken kişi zorunlu olarak yaptığı alışkanlıklar geliştirir. hastalık kapmaktan korkan bir kadın ellerini günde yüzlerce defa yıkamaya başlar. i̇ş yerinde ciks ile ilgili bir lafın ağzından kaçmasından korkan bir adam sayısız defa 100’den geriye saymaya başlayabilir. belirtiler stresli zamanlarda daha da kötüleşir.

    belirtiler
    sürekli istenmeyen düşüncelerin, görüntülerin, dürtülerin, kuşkuların ve fikirlerin kişinin zihnini meşgul etmesi. çoğunlukla bu düşüncelerin temizlik, hastalıklar ve mikroplar, güvenlik ve ciks ile ilgili olması.
    karşı konulmaz bir şekilde sürekli el yıkamak, saç çekmek, temizlik yapmak, ortalık düzenlemek, kontrol etmek gibi mantığı olmayan davranışları tekrarlamak yada saymak, dua etmek, kelimeleri sessizce tekrar etmek, hesap yapmak gibi zihinsel aktiviteler yapmak

    tedavisi

    i̇nsanların kendilerini bu hastalık ile tanımlıyor olması tedavinin çözümünü zorlaştırmaktadır. tedavinin başarılı olabilmesi için kişinin kökleşmiş davranış şekline, yaklaşımlarına, bakış açılarına, ilişki yapılarına ve kapasitelerine değinilmesi gerekir. genelde okb pgiboterapi ile çözümlenebilmesine rağmen, uzun zaman içinde yerleşmiş olan bu duygu, düşünce ve davranış alışkanlıklarını değiştirmek yoğun ve sürekli tekrarlanan bir tedavi ve öğrenme süreci gerektirir.

    araştırmalar gösteriyor ki tedavi uygulandığı zaman ise hastalığın iyileşme süreci hızlanıyor. özellikle kişi tedaviye gönüllü olarak geliyorsa, iyileşmek için çaba sarfediyorsa ve problemlerinin sorumluluğunu üstleniyorsa hastalığın iyileşmesi daha hızlı oluyor. ama diğer tarafta kişi sorunlarının başkalarından yada çevresinden kaynaklandığına inanıyorsa, sorumluluğunu üstlenmeyi reddediyorsa ve problemlerini çözemeyecek kadar güçsüz ve zayıf olduğunu iddia ediyorsa iyileşme süreci biraz daha uzun zaman alıyor.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 169.
    0
    bende de küçüklüğümden beri var ama ben gecen sene farkettim ve doktora gittim tedavimi oldum terapi oldum doktora gitmekten yorulduk yarım bıraktım tedaviyi ve hala devam ediyo hayat gerçekten okadar üstüme geliyoki allah ki̇msenn basina vermesi̇n.bnm en büyük takıntım korkum sevdiğim insanları kaybetmekten korkuyorum bunun içn bi bastıgım yere bir daha basıyorum ama allaha şükür bir de su güzel yanı var işlerimi daha düzenli yapıyor ve allahtan yardim i̇sti̇yorum belki bu hastalık olmasa dua bile demezdim allah korusun bu daha kötü bişey.. rabbi̇m hepimize yardım e
    ···
  20. 170.
    0
    an essay is usually a short piece of writing which is quite often written from an author's personal point of view. essays can consist of a number of elements, including: literary criticism, political manifestos, learned arguments, observations of daily life, recollections, and reflections of the author. the definition of an essay is vague, overlapping with those of an article and a short story. almost all modern essays are written in prose, but works in verse have been dubbed essays (e.g. alexander pope's an essay on criticism and an essay on man). while brevity usually defines an essay, voluminous works like john locke's an essay concerning human understanding and thomas malthus's an essay on the principle of population provide counterexamples.
    essays have become a major part of a formal education. secondary students are taught structured essay formats to improve their writing skills, and admission essays are often used by universities in selecting applicants and, in the humanities and social sciences, as a way of assessing the performance of students during final exams. the concept of an "essay" has been extended to other mediums beyond writing. a film essay is a movie that often incorporates documentary filmmaking styles and which focuses more on the evolution of a theme or an idea. a photographic essay is an attempt to cover a topic with a linked series of photographs; it may or may not have an accompanying text or captions.
    ···