/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 276.
    0
    Rez kardeş
    ···
  2. 277.
    +3
    1 saat sonra çıkıp Pınar'ı aldım. Üstünde siyah bir elbise, elinde de altın işlemeli bir çanta vardı. Çantanın üstünde yine o kurt. Abin gelmiyor mu diye sordum. Daha sonra gelir o dedi. iyi peki dedim. Pınar geldikten sonra umurumda değildi. Tanışmak istemiyorsa tanışmayacaktık. Restoranta gidip oturduk. 10 dakika sonra da Sabri ile sevgilisi geldi.
    ···
  3. 278.
    +4
    Pınar'ın abisini aradım. Telefonu meşgul çalıyordu. Neyse oturalım biraz daha birazdan söyleriz yemeği dedim. 30 dakika öyle oturup konuştuk. Artık herkes, sıkılmıştı. Sonra Sabri acil bir işi çıktığını söyleyip kalktı masadan. Sabri ve sevgilisi kalktıktan 15 dakika sonra Pınar sonunda abisinin büyük ihtimalle gelmeyeceğini söyleyince yemeği söyledik. işte günlük sohbetleri falan ederken birden Pınar'ın telefonu çaldı. Arayanın kim olduğunu bilmiyordum ama Pınar yerin adresini verdi. Daha sonra "Abim, sonunda geliyormuş" dedi. "Çok dakikmiş" dedim. "Yaa ne demezsin" dedi. 5 dakika sonra siyah bir mustang hızla gelip restoranın önünde durdu. Arabadan abisi indi. Karşılamak için ayağa kalktım. Elini kemer tokasına zütürüp bir silah çıkarttı. Pınar'a döndüm. Donup kalmıştım. Yanımıza geldi. "Kaldır lan ellerini" dedi. Pınar "ne yapıyorsun abi" diye Korhan'ın üzerine atladı. Korhan elinin tersi ile Pınar'ı itti, Pınar masaya çarptı. Ellerimi kaldırdım. Üstümü arayıp silahı çıkarttı. "ibrahim'in ne planladığını biliyorum binin evladı buradan sağ çıkamayacaksın" dedi. "Ne diyorsun sen kardeşim". Bir eliyle namluyu üstümde tutup, bir eliyle de benden aldığı silahı gösterdi. "Bak bu bizim ailenin simgesidir. Bunu sana ya ibrahim bini ya da babam vermiştir. Babama sordum. Tanımıyorum öyle birini" dedi. "Bir anda ortaya çıkıyorsun. Kardeşim ile sevgili olduğunu söylüyorsun. Üstünden de bu silah çıkıyor.Sen öldürecektin değil mi lan şerefsiz Pınar'ı" diye devam etti bağırarak. Ellerim hala havadaydı. "Bak kardeşim istersen Pınar'a sor beni onun koruması olarak işe aldılar. Bana inanmıyorsan ona sor." dedim korkuyla. Kafasını Pınar'a çevirdiği gibi elinden silahımı aldım. Daha sonra ne olduğunu anlayamadan silahın kabzası ile kendi silahını tuttuğu diğer koluna vurup silahı yere düşürdüm. Yere doğru bir hamle yaptı ancak silahı üzerine tutup "Sakın" dedim. Pınar ise korku ile bizi izliyordu. Restoranın ortasında silahlı iki adam vardı. Silahı yavaşça ayağımla çekip arkama attım. "Bak eğer istersem şu an ikinizi de vurabilirim. Ama sen bunu ne anlattığın hakkında bir şey bilmediğimin teminatı olarak kabul et ve olabilecek en kısa şekilde bana olayı anlat. Çünkü arkamızdaki garson şu anda polisi çağırıyor ve 5 dakika sonra polis geldiğinde ikimizin de başı belaya girer." dedim olabilecek en sakin sesle.
    Tümünü Göster
    ···
  4. 279.
    +4
    Yerden silahını aldı. Arabasına bindi. Ben de masaya para bırakıp , Pınar ile arabaya bindikten sonra onu takip etmeye başladım. Biraz gittikten sonra anayoldan sapıp, bir patikadan bir tepeye çıktı. Daha sonra arabadan indi. Ben ve Pınar da arabadan inip onu takip ettik. Telefonumu, silahımı ve üstümde herhangi başka silah türü bir şey var ise bırakmamı istedi. Pınar'a da aynılarını söyledi. O yaptı. Ardından ben de çıkarıp hepsini yere bıraktım. Burayı kısa geçeyim isterseniz. Korhan bir süredir ibrahim'i takip ediyormuş, ibrahim ise babasının düşmanları ile birlikte. Pınar'ı öldürmenin planlarını yapıyormuş. Yani o yemeğe çıktığımız günkü adamlar hatta ilk tanıştığımız gün yanlışlıkla Pınar yerine Pınar'ın arkadaşını vuran adamlar da ibrahim'in adamlarıymış. Daha sonra ise ailenin silahlarının bulunduğu dolaptan bir silah eksildiğini farketmiş Korhan. Babasına sorduğunda babası haberi olmadığını söylemiş. Ondan sonra ise ilk aklına ben gelmişim.

    "Madem öyle neden gidip yeni silah almadı" diye sordum. O sırada uzun süredir konuşmayan Pınar araya girdi "Tüm banka işlemleri benim elimin altında. Büyük bir harcama görseydim. Nedenini sorardım." Aslında mantıklı sayılırdı ancak yine de boşlukta olan kısımlar vardı, sonuçta Pınar'ın koruması olmuştum. O sırada bir silah satın alsa ve böyle anlatsa hiç dikkat çekmez diye düşündüm. Kafam çok karışıktı. Olanları tam anlamaya çalışırken birden telefon çaldı. Telefona uzandım. ibrahim yazıyordu. Korhan'a baktım "hoparlöre al" dedi. Açıp hoparlöre aldım

    +Yeğenim nasılsın ?",
    -iyiyim ibrahim Bey vallahi siz?
    +Pınar ile birlikte misin
    Korhan'a baktım evet dercesine kafasını salladı
    -Evet efendim
    +Mesajı aldın değil mi ? Bu akşam halledeceksin. dedi.
    Mesaj neydi ki ? Korhan'a baktım yine evet manasında kafasını salladı.
    -Aldım efendim, siz rahat olun.
    +iyi bakalım yeğenim artık bırak efendim falan demeyi. Bundan sonra insanlar sana efendim diyecek.
    -Tamamdır efendim. Başka bir isteğiniz var mı ?
    +Yok aslanım hadi kapatıyorum bak. Bir terslik çıkarsa hemen ara.

    Kapandı. Korhan bana "Mesaj neydi" dedi. Bilmediğimi söyledim. inanmış gibi görünmüyordu ama gerçekten bilmiyordum. "Ee ne yapacağız" dedim. Korhan "Onun bize gelmesini bekleyeceğim bizim çocuklardan 10-15 tanesini çağıracağım sen de "yapamadım efendim" diyeceksin. Adresi vereceksin o bize gelecek işini bitireceğiz." saçma bir plandı ama o an çok fazla seçeneğimiz olmadığı için olabilecek en iyi plan buydu.
    Tümünü Göster
    ···
  5. 280.
    +3
    Adamları arayıp anayola gelmelerini istedik, hemen sonra ibrahim'i arayıp durumu anlattım. Geleceğini söyledi. 20 dakika sonra ise whatsappa bir mesaj düştü. Açtım baktım, fotoğrafta irem vardı. Yatakta yatıyordu. Gözlerime inanamadım. 2 dakika sonra telefon çaldı. Arayan o'ydu. "Bana ihanet ediyorsun değil mi ? Sana yeğenim demiştin oysa. O adamların hepsi bana çalışıyor, oradan kaçamayacaklar. ikisi de.Senin yerini de biliyorum.Bu ihaneti canınla ödeyeceksin brk4ever." dedi ve kapattı. Korhan'a durumu anlattım. Beni neden diğerlerinden ayrı tutmuştu anlayamadım. Senin yerini de biliyorum derken neyi kastetmişti ? Gerçi o anda düşüneceğim son şey olmasına rağmen aklıma takılmıştı. yannanı yemiştik, tek çıkış yolumuz o anayoldu.Bir plan yaptım. Korhan'ın arabasının camları siyah olduğu için içinde kim olduğu gözükmeyecek böylece, ben çıktıktan sonra onlara eğer peşimden geliyorlarsa 1 gelmiyorlarsa 2 diye mesaj atacaktım. Onlar da benim arabayla oradan uzaklaşacaklardı. Yerdeki eşyalarımı alıp, Korhan'ın arabasının sürücü koltuğuna oturdum. Adamlar 10 dakika içinde gelecek olsalar bile hala kaçma şansımız vardı. Patikada araba bir iki patinaj yaptıktan sonra hızlanmaya başladı. 2 tane siyah range gözüküyordu uzaktan. Gaza biraz daha yüklendim.
    ···
    1. 1.
      0
      Panpa rez okuyorum haberin olsun
      ···
      1. 1.
        0
        Tamamdır baco geldim devam ediyorum buralardaysan 2 entry kaldı zaten.
        ···
    2. 2.
      0
      Ben burdayım aga sen devam et nasıl ediyosan eyvallah yeni hikayeni de takip edicem
      ···
  6. 281.
    0
    burdayız pnp
    ···
    1. 1.
      0
      Bitti panpa sadece bir entry daha var onda da sonrasındaki olayları anlatacağım.
      ···
  7. 282.
    +2
    Arabalar yolun çıkışında iki yanda durmuşlardı. Biraz daha yüklendim. Artık ibre 90'ı görmüştü ve araba toprak zeminde olduğum için titremeye başlamıştı. Arabalara yaklaşırken bir şeyi farkettim. Hepsinin elinde bir silah vardı ve camlardan çıkarmışlardı . Kafamı önümü görebilecek kadar eğdim. Arabalar hareket etti. Gaza yüklendim. Aralarından geçebilirdim. ilk ateş sesinin ardından camlara kurşun yağmaya başladı. Bir tanesi hemen üstümden geçip, yanımdaki koltuğun kafalığını yerinden çıkardı. Üzerime cam parçaları düşüyordu. Ancak vücuduma pompalanan adrenalin ile bunu hissetmem imkansızdı. Anayola çıkarken frene yavaşça basıp direksiyonu sağa doğru çevirdim. Aynadan arkamdan geldiklerini zar zor görebiliyordum. Yüzüme vuran rüzgarın etkisi ile önümü göremez olmuştum. Sol elim ile direksiyonu tutarken, sağ elim ile ön camdaki kopmak üzere olan kırıkları temizlemek için cama vuruyordum. Bir iki vurduktan sonra geri oturdum. Biraz gittikten sonra yavaşladım. Peşimden geldiklerine emin olmam gerekiyordu. Kısa bir süre sonra dikiz aynasından baktığımda zar zor iki arabayı da görebiliyordum. Biraz daha gittikten sonra telefonumu çıkardığım sırada, bir anlığına dikkatimi kaybettim. Önüme bir araba kırdı, hemen direksiyonu anlık bir refleksle sola çekip şerit değiştirdim.O sırada telefonu düşürmüştüm. Eğilip aldım kafamı kaldırdığımda karşımda 2 tane araba duruyordu. Zar zor frene basabildim ancak önümde duran golfe çarpmıştım. Onların korna sesleri arasında Pınar'ın numarasına "1" diye mesaj attım. Daha sonra arabadan çıktım. Adam arabadan inip hakaret etmeye başladı. "Sakin ol abi, bak bu kartım. Bu şirkette çalışıyorum." Cüzdanımı çıkarıp 100 lira hariç içindeki tüm parayı adama uzattım 700 liraya yakın para vardı. "Bak sadece sen sessiz ol, konuşma ben halledeceğim." Zaten ufak bir çarpışmaydı. Adam ne olduğunu anlayamamıştı zaten. Hemen 30 saniye sonrasında ise, Range Roverlar yanaştı. Adama göremeyecekleri şekilde sus işareti yaptıktan sonra, beklemeye başladık. Arabanın yanına geldiler, daha sonra jöleli uzun saçlı bir tanesi gelip arabanın sahibini sordu. Ben öne çıkıp " Bir genç kızla oğlan bizim arabaya vurup gittiler abi şu tarafa doğru." Yolun karşısını işaret ettim. "Sonra bi araba onları aldı. Polisi çağırdık şimdi bekliyoruz " dedim. Bir telefon konuşması yaptıktan sonra arabalarına binip uzaklaştılar. Yanımdaki adama teşekkür ettim. Zaten adam olayın şokundaydı.

    Pınar'ı aradım. Ozan'ın evine gitmem gerektiğini ibrahim'in orada olduğunu irem'i öldüreceğini anlattım. O sırada çağırdığım taksi geldi ve telefonumun da şarjı bitmişti.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      devam et panpa
      ···
      1. 1.
        0
        Hikayenin asıl kısmı bitti sadece bir entry daha var açıklama yapacağım ve sonrasını anlatacağım o kadar.
        ···
      2. 2.
        0
        tamam panpa sen anlat ıste bıtene kadar burdayım
        ···
  8. 283.
    +2
    Taksiye bindim. Adam bana bir garip bakıyordu"Nereye abi" dedi. Ozanların evini tarif ettim. Otururken adamın neden öyle baktığını anlamıştım. Üstüm başım kan içindeydi. Kaşım da, camlardan olsa gerek kesilmiş kanıyordu. Adama peçetesi olup olmadığını sordum. Islak mendil paketini gözlerini yoldan ayırmadan verdi. Ama arada dikiz aynasından korkulu gözlerle bana baktığını farkedebiliyordum.E adama hak vermiyor da değildim. Yerin de olsam herhalde ben de öyle yapardım, belki almazdım bile. Sonunda "kaza yaptım birader" dedim bakışlarından rahatsız olup. "O gördüğün yandaki araba benimdi ama bir kaza oldu. Acil bir arama geldi. Telefonla konuşurken de işte." dedim. "Anladım abi" dedi. Yüzümü silip, mendili yaraya tuttuktan sonra, paketten 2-3 tane daha alıp mendilleri üstüme koydum. Daha sonra da paketi ona uzattım. Yeni farketmiştim de ellerim titriyordu.

    Evin önünde indiğimde ibrahim'in arabasını gördüm. içinde de Serkan oturuyordu. Arabanın ön tarafında duran bir şeye davrandı. Herhalde haber verecekti. Silahı çıkarıp ona tuttum. "kapat lan telefonu" dedim. Herhalde dediğimi anlamamıştı ama, elini çekti. Gidip kapısını açtım. O sıra da elini aşağıya indirdiğini biraz geç de olsa farkettim . Üzerine atladım. Silahını çıkarmaya çalışıyordu. Bir yandan sol elimle sağ elini tutarken bir yan da sağ elimdeki silahımın kabzası ile yüzüne 3-4 defa vurdum. Uzanıp silahını ondan önce aldım. Yüzü kan ile dolmuştu. Silahımı ona doğrulttum. Ne yapacaktım ? O sırada, telefonun yanındaki silahı ve kelepçeyi gördüm. Amacı haber vermek değil beni öldürmekmiş "Seko beni mi öldürecektin lan" diye sordum. Kelepçeye uzanırken. Gülüyordu. Bunu direksiyona kelepçeleyip sırf o sırıtışını silebilmek silahın kabzası ile bir kere daha yüzüne vurdum. "Öleceksin" dedi. gibimde değildi. Silahlarını alıp yandaki çalılık alana fırlattım. Kata çıktığımda kapının açık olduğunu farkettim. Silahımı sağ elime alıp sol elimle kapıyı yavaşça araladım. Ozan yerde yatıyordu. Başından kan geliyordu. Ölmüş müydü ? Biraz daha araladım. içeriye doğru bir adım attığımda metalik bir soğukluk ile irkildim. "Hoşgeldin yeğenim" dedi. Arkamı dönmedim. "Ne istiyorsun " dedim ellerimi kaldırıp. "Ödeyeceksin demiştim ihanetinin bedelini. Ama akıllı adammışsın bizimkileri atlattığına göre gerçi teklifimi reddetmen aksini söylüyor ama". "Ne yapacaksın öldürecek misin beni" dedim, ne kadar cesur olmaya çalışsam da sesim titriyordu. Cevap gelmedi. "Tamam teklifin ne ise kabul ediyorum. Yeter ki beni öldürme "dedim kolunun biraz gevşediğini hissedebiliyordum. O sırada bir silah sesi geldi. Hemen dönüp sol dirseğimi kafasına indirdim. Bir el silahını ateşledi. Ama boşa gitmişti. Hemen silahına davranıp elinden alıp yere attım. Beni geriye doğru itip, kapıya yöneldi ve dışarı çıktı ve kapıyı da arkasından kapattı. Ateş ettim. Kaçırmıştım. Hemen dışarı çıkıp peşinden koştum. Derken 1 el ateş sesi daha geldi. Hızlıca merdivenleri inmeye başladım. Ardından bir el daha. Korhan ibrahim'i vurmuştu. O sırada ibrahim'in arabasına gözüm gitti. Serkan'ı da vurmuştu. Namluya yeni şarjörden bir mermi sürmeye çalışırken elimi kaldırıp "Yeter" diye bağırdım. Bitmişti. Her şey bitmişti.
    Tümünü Göster
    ···
  9. 284.
    +2
    https://www.youtube.com/watch?v=PtsMi4dtl1o

    Ozan'ı kontrol ettim. Yaşıyordu. irem'de de hiç bir şey yoktu. Hastaneye gittik falan. Kaza yapıldığında dokularımda ezilme olmuş. Ozan'da da pek bir şey yokmuş sadece bayılmış. Daha sonra bazı adamlar gelip etrafı hallettiler. O gün Sabri'nin kuzeni kaza yapmış, şehirdışında olduğu için sonrasında ise eve gidip eşyalarını almış, kaderin cilvesi işte daha sonra telefonu evde unutmuş ancak iphone 4 ü de ikinci telefon olarak durduğu için dönüp almamış. Telefonda, ibrahim'in takip edebildiği bir gps sistemi varmış , adamlar Sabri'nin evine girmişler. Ancak kimseyi bulamayıp geri dönmüşler. Ozan o olaylardan sonra bir daha benimle konuşmadı. Hala aynı evde kalıyorum. Ancak karşılaştığımızda ikimiz de kafamızı eğer geçeriz. irem ise şu an tekerlekli sandalyede. Koltuk değnekleri ile adım atabiliyor.Arada teklese de normale yakın bir şekilde konuşabiliyor.

    Gelelim asıl mevzuya, Pınar'ı iki gün sonra apar topar Amerika'ya gönderdi burada güvende değil diye Korhan olacak şerefsiz. Gitmeden önceki gece bana geldi. Sabah gideceğini söyledi. Sarıldık, ona 2-3 tane kitabımı verdim. Beni unutmasın diye. Oturduk birlikte, ona çalışırken boş bulduğum zamanlarda yazdığım şiirleri okudum. Gözleri dolu dolu dinledi herbirini. Birlikte yattık son defa. Öpüştük gece boyu hüzünlü gülücüklerin arasında. Son defa dinledik kupa kızı sinek valesini. Bizi bizden daha iyi anlatan o şarkıyı. ilk defa sigara içti paketimden çıkarıp. Sarılarak yattım ona. Sabah sessizce gitti, yanağıma bir öpücük kondurup. Uyuyormuş gibi yapmıştım o giderken. Bavullarını topladığının sesini duyuyordum. Hafif açık gözlerim her saniye daha da doluyor, boğazıma düğümleniyordu hıçkırığım. Kafamı yastığa gömdüm, gözlerimdeki yaşlar yastığı ıslatırken, kapının sesi geldi. Haykırmak istedim. Dur demek. Yapamadım. Daha da gömdüm yastığa kafamı hıçkırıklar arasında. Ağladım. Gidiyordu işte. Bir kere daha kaybediyordum birini. Yine hayat elinden en sevdiklerini alıyordu bu küçük çocuğun, ağlayacağını bile bile...

    Kaldırdım kafamı, babam derdi hep pişman olacağın bir şey yapmadan önce say içinden yirmiye kadar diye. 1,2.3... 20. Cama koştum. Arabası gidiyordu. Bağırdım arkasından Pınar diye hıçkırıklarımın arasından boğazım yırtılırcasına . Bir daha. Bir daha. iner diye bağırdım. inmedi beyler. Dizlerimin üstüne düştüm, orada kaldım saatlerce. Kendime yeminler ettim ona ağlarken bir daha sevmeyeceğim diye. Ne kadar kaldım hatırlamıyorum camın kenarında. Uyuyakalmıştım orada. Uyandığımda çoktan akşam olmuştu.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Bittimi la
      ···
      1. 1.
        0
        Bitti kardeşim. Bir entry daha var sadece o kadar.
        ···
    2. 2.
      0
      Panpa kurgu mu bunlar onu merak ediyorum ona göre efkarlanacam
      ···
    3. 3.
      0
      Bi sigara da senin için o zaman kardeşim görüşürüz
      ···
    4. diğerleri 1
  10. 285.
    +4
    HAYATIN GERÇEKLERi

    Bu olaydan hemen sonra gidip 15 gün izin aldım. 7 gün boyunca her gün içtim. Telefonumu kapatıp, ev telefonun kablosunu kestim. 3-4 kere sabri gelmiş yanıma, ona da açmamışım kapıyı, küfretmişim sesimi duyunca zaten gitmiş. Bir gün yine zilzurna sarhoşum. Sinirlenip kolleksiyon dolabıma yürüdüm ibrahim'den kalan her şeyi yok edecektim. Bıçağı aldım elime, elimi kesti, küfrederek elimden attım. Saatle silahı aldım kucağıma koydum. Camdan aşağı atacaktım. Bir iki çap adım atmaya çalıştım, derken elimden düşürdüm ikisini de. Saat düşüp içi açıldı. içinde bir kağıt vardı. Uzandım aldım elime. Elimin kanı bulaşmıştı kağıda. Okudum. Kısaca anlatmak gerekirse, "ibrahim'in kardeşi yıllar önce Pınar'ın babası tarafından öldürülmüş. O da intikam yemini edip, babasının yanında durmuş. Yıllar boyunca canını yakmak için zaman kollamış. Beni ise Pınar'ı ve Korhan'ı öldürmek için tutmuş. Onlar öldüğünde babasını da o öldürecekmiş , işlerin başına da o geçecekmiş. Ben ise sağ kolu." Güldüm. Yine birisi bize sormadan senaryolar yazıyordu. Kazananlar değişiyor, hep kaybeden ben oluyordum. Ertesi gün Sabri tekrardan eve geldi. Kapıyı yine açmadım. Kapıya tekme atmaya başladı. Bu sefer ısrarcı olacaktı. Kalkıp kapıyı açtım "Hoşgeldin demek istedim ama" dedim. Bana bir tokat vurdu. Kafamı öne eğdim, bir tane daha vurdu "Bana bak" dedi. Cevap vermedim "Bak bana lan, eğer ki kardeşiz diyor isek, her acımızı birlikte paylaşırız. Eğer ki bir daha öyle liseli kızlar gibi gibik triplere girersen seni öldürürüm." dedi bağırarak. Salona geçti. içki şişesini ona uzattım. Alıp, çöpe attı. Daha sonrasında ise beni yatağa yatırdı. Ben yatakta iken evi falan temizledi. O gece bende kaldı. Sabah uyandığımızda ise o yokken içki içmemem konusunda benden söz aldı. iznimin devamında da her gün yanıma geldi. Oturduk, konuştuk. Ben pek konuşmuyordum ama o ise her seferinde geliyordu.

    Tatilim(!) bittiğinde, işyerine gittim. Harap halimi zaten çoğu kişi farketmiş. Ama kimse sormamıştı. Sakallarımı hiç kesmemiştim. Gözlerimin altı mosmordu. istifamı verecektim. Sonradan öğrendiğim kadarı ile işlerin başına Korhan geçmişti. Zaten Pınar'ı da göndermesinin nedeni buydu. istifa durumunu ona anlattığımda bana kendimi toparlamam için bir 30 gün daha izin verdiğini söyledi. Zaman böyle geçti. O halde olunabilecek en iyi şekilde kendimi toparladım. taksa geri döndüm. Kitap okumaya geri döndüm. Pınar'dan beklediğim mesaj da hiç gelmedi zaten. Ben de atmadım. Geri döndüğümde bölge operasyon müdürü olarak terfi aldım. Daha iyi bir maaşım falan olacaktı. Ayrıca Korhan pekekentini de daha az görecektim. Hala orada çalışıyorum. Ayda bir ya da iki kere görüyorum Korhan'ı da. Pınar ise şu anda Amerika'da. instagram'dan numarasını alıp, hikayeyi yazmaya başladıktan 2 gün sonra nasılsın iyi misin gibisinden mesaj attım, Pınar'a o kadar zamandan sonra. Soğuk davrandı.Ben de üstüne mesaj atmadım.

    Sabri ile ise hala sık sık görüşüyoruz haftada 1-2 defa salona gidiyorum zaten. Zaten tek yanımda kalan o bütün bu olaylardan sonra.

    Uzun lafın kısası, hayat sizin için farklı farklı hikayeler yazıyor ,bu hikayelerin kazananı değişiyor her seferinde ama hep kaybeden siz oluyorsunuz.
    Bunu okuyan arkadaşlar, umarım bir daha hiç geceleri uykusuz kalmazsınız birileri için. Esen geceler.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      güzelmiş hikaye panpa su sabri ile kavga olayınız falan vardı anlatsana onuda
      ···
    2. 2.
      0
      amk ya her hikaye hüzün mü olur
      ···
      1. 1.
        +1
        Başka hangi hikayede var ulan böyle hüzün* (bkz: dert yarak gibidir)

        Şaka maka güzel hikaye önerin beyler. Tatile de gidemedim Datça vardı aklımda ama gidemedim bazı işler girdi araya. Can sıkıntısı gitsin.
        ···
  11. 286.
    0
    Guzeldi la tekrar tekrar okurum
    ···
  12. 287.
    0
    Reserved
    ···
  13. 288.
    0
    Rezzzzz
    ···