/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 126.
    0
    rezervation
    ···
  2. 127.
    0
    Yaz baba
    ···
  3. 128.
    0
    devam et mına kodumm
    ···
  4. 129.
    0
    REZZAK6
    ···
  5. 130.
    0
    Devam et ibine
    ···
  6. 131.
    0
    Ahanda buraya da rez
    ···
  7. 132.
    0
    bin etti bıraktı. yazsana amk
    ···
  8. 133.
    0
    Rezzers
    ···
  9. 134.
    +6
    Kusura bakmayın beyler, şehir dışındaydım, daha seri ilerleyeceğiz bundan sonra. ilk defa bunları yazma cesaretini buldum kendimde, yarım bırakmaya niyetim yok..

    Eve gittim, Duygu kapıyı her zamankinden daha neşeli, mutlu ve umutlu açtı. Gülücükler saçıyor, dibimden ayrılmıyordu. internetten yemek tarifleri almış, soslu tavuk falan yapmış. Bu durumun bir güzelliği de şuydu aslında, yemeğim hazır, ne zaman acıksam yine önüme yemek geliyor ve bulaşık temizlik gibi dertlerim yoktu. Ayrıca çok güzel bir kadın yatakta da sürekli hizmetimdeydi. Böle bir öğrenciliği kim istemezki. Ama bazen fazla mutluluk insana fazla geliyor. "Allah'tan belanı mı istiyorsun" derler ya hani, sanırım onu istiyordum.

    Duygu sofrayı kurana kadar biraz küçük kızıyla oynadım. Acayip zeki ve tatlı bir çocuktu. Yemekten sonra odaya çekilip biraz müzik dinledim. (Sagopa Kajmer - Pavlov'un köpekleri) o sıralar bu şarkıya takmıştım, takunu çıkartana kadar dinliyordum..

    O gün evde harika bir gün geçirdiğimi hatırlıyorum. insanların hayatlarının belli dönemlerinde yaşadığı salt mutluluk anları. Hiç bitmeyecek ve hiç geçmeyecek sanırsınız. ciks kısımlarından hoşlanmayan arkadaşlar için bugün ki gibişi detaysız geçeceğim. Sadece tam bir saat zütümü yalattığımı hatırlıyorum ve sonrasında defalarca tekrarlayan sevişmelerimiz..
    ···
    1. 1.
      0
      Evde çocuk varken nasıl gibişiyonuz
      ···
  10. 135.
    +2
    Gece Ecem'den mesaj gelmişti. "Selam, napıyorsun?" Bugün beklenmeyen bir şekilde öpmüştüm, normal şartlarda eve geçip telefondan işi bağlamak gerekir. Ancak ben Duygu'ya daldığım için onu tamamen unutmuştum. O olay üzerine gayet samimi bir mesaj gelince, tahminlerimde yanılmadığımı anladım. Cevap yazmadım, sildim mesajı. Cevap yazsam geri cevap gelecek falan yakalanmak istemiyordum.
    Haftanın 4 günü ders saat 08:00'de, ilkokul çocukları gibiydik, iğrenç bir şey. Sabah derse gidince, Ecem fakülte girişinde oturuyor, sigara içiyor. Beni görünce ayaklandı, anlaşıldı beni bekliyor..
    - Naber ?
    + Uyanmaya çalışıyorum. Senden naber ?
    - iyi.. Dün mesaj attım cevap vermedin ?
    + içiyordum ya, görmedim valla. Geç farkettim..

    Dersliğe doğru yürüyoruz, tam dibimde yürüyor, gözümün içine bakıyor.. Beynimi defalarca kez gibeyim, tutuverdim elinden.. Sınıfa doğru yürüyoruz. Bir şekilde evle bunu idare ederim diye düşünmüştüm ama üniversite hayatımın 2 yılını gibişimin başlangıcıydı bu. Ve benimle beraber 2 farklı hayatın da gibilişi.
    ···
  11. 136.
    +3
    Sınıfa girerken elini bıraktım, sakın ha kimseye söyleme.. Şimdi arkadaş grubumuz bozulmasın dedim. Tamam dedi, salak bir mutlulukla girdi içeriye. Her zamanki yerime oturdum. Müge oturduğu yerden beni kesiyor, bakışlarındaki kırgınlıksa hissediliyordu. O gün ise benim içimde havai fişekler atılıyor, aşırı enerjik ve mutlu hissediyorum. Sebebi ise yaşadığım yeni heyecan, Ecem..

    Dostlar, Ecem yurtta kalıyor, benim ev dolu, bir türlü o istediğim an oluşmuyor, ancak gruptana ayrılır ayrılmaz buluşuyor ve park bahçe AVM neresi olursa geziyoruz. Bu süre zarfında her ne kadar çok beğenmesem de, Müge'nin de yanına gidip geliyorum, cinsi munasebetlerimiz devam ediyor. Müge'yi de Ecem'i de sıkı sıkı tembihliyorum. Kimse bilmeyecek.. Duyulursa beni kaybedersiniz.. işte bu beyler cesaret yada çok akıllılık değil. Bu cahillik ve salaklık. Evdekiyle beraber 3 kızı idare ediyordum ve bu kendimi harika hissettiriyordu. Kendimi eşsiz, olağanüstü hissediyordum ve bu böyle sürüp gidecek sanıyordum.

    Tabiki gitmedi. Birgün Müge beni aradı.
    - Nasıl yaparsın ya ? Nasıl ? Ne salakmışım. Kimseye söyleme diyorsun Ecem'le flört ediyorsun, benimle takılıyorsun nasıl bir adamsın sen ?

    Belli ki bizi görmüştü. Bazı anlar vardır hayatınızda en doğrusunu sanırsınız ama en yanlış kararı vermişsinizdir. Karşınızdakine karşı davranışlarınızda kendinizi hiç onun yerine koymazsınız. Ben olsam ne yapardım demezsiniz. Benim gözümde Müge bir huurydu ve bu bana herşeyi yapma hakkı veriyordu.

    + Sen istiyorsun, ben gelip seni gibiyorum. Sen zaten nişanlı değil misin kızım ? Bana neyin hesabını soruyorsun ?
    - huur çocuğusun sen. Görüşeceğiz seninle.

    Telefonu kapattı. Muhakkak Ecem'e söyleyecek. Ona fırsat vermeden Ecem'i aradım ve durumu tabi ki işime geldiği gibi anlattım :

    + Ecem, beni iyi dinle. Ben okulun yeni başladığı sıralar bir tak yedim, hata ettim.. Mügeyle birkaç kez takıldık.. Birlikte olduk. Biliyorum yanlış kız nişanlı. Sonrasında pişman oldum zaten bir daha görüşmedim. Sana da bu yüzden kimseye söyleme dedim, huzurumuz kaçmasın diye. Ama bu şimdi beni takmış kafaya. Bizi beraber görmüş sanırım. Muhtemelen seni arayıp saçma sapan konuşacaktır. Gerçekleri benden duy istedim...
    ···
  12. 137.
    +2
    Müge, doğma büyüme Hatay'lı.. Beraber takıldığımız süre zarfında daha çok muhabbet ettik. Nişanlıymış, o zaman öğrendim. Aslında hayat dolu bir kız, sevmeye bile başlamıştım. Keşke bana zarar vermeye çalışmasaydı. Biraz acıyordum bile ona. Hayattaki mutsuzluğu onu bazı arayışlara itmiş. Bir erkeği bağlamanın en iyi yolu altına yatmak olarak bellemiş kafasında. Bir huur sever mi ? Severmiş. Hem de çok severmiş. Ben ona karşı aslında en başından beri dürüst oldum. Yani sadece gibmek için görüşüyordum ve o bunu biliyordu. Ama sevmiş, bağlamaya başlamış. Ve bizi Ecem'le görünce buna dayanamamış.

    Tahmin ettiğim gibi, Müge Ecem'i arıyor ve herşeyi anlatıyor. Aslında doğruları söyleyen o. Bu şerefsiz ikimizi de aynı anda idare ediyormuş diyor. Ecem inanmıyor.. Benden önce yaşadıkları beni ilgilendirmez diyor kapatıyor telefonu..

    Tüm bunlar olurken ben evi yine ihmal etmiştim. Duygu ise perişan haldeydi. Fevri tepkilerimden çekindiği için bişey de diyemiyordu. En masum yalan ve bahanelerle beni eve çağırıyordu..
    - Aşkım müsait misin ? Başım çok dönüyor sanırım bayılacağım, eve gelir misin ?
    - Aşkım az önce bayıldım çok kötüyüm eve gelir misin ?
    - Bebeğim annem aradı çok ağır laflar etti hiç iyi hissetmiyorum gelir misin ?

    Başıma bir bela yada sıkıntı geldiğinde bunu hiç kimseyle dertleşmeyen birisi olduğum için, bunlar bana bahane geliyordu. Ve 10 kere arıyorsa, 1 kere anca gidiyordum.
    ···
  13. 138.
    +3
    Ecem'i hala gibememiştim. gibebilecek miyim onu da bilmiyordum, çok huur diyebileceğiniz tipte bir kız değildi. Yani daha önce hiç gibişmemiş olma ihtimali bile vardı. Bu durum benim ona karşı hissettiklerimi yoğunlaştırıyordu. Ecem aklımdan çıkmıyor, okula gidip onu göreceğim anı iple çekiyordum. Duygu'yla cinsel hayatımız yine bitmiş, kardeş kardeş uyur olmuştuk.

    Bir süre sonra Ecem'le derslerde beraber oturmaya başladık. Müge ise yoktu, gelmiyordu derslere.. Sınıfta herkes Ecem'le benim çıkmaya başladığımızı öğrenmişti, sınıfın ilk çifti falan diye şakalar dönüyordu.. Bir gün Ecem'le aynı sırada oturuyoruz, benim elim Ecem'in omzunda.. Ve içeriye Müge girdi.. Biraz yürüdü ve bizi o halde gördü. Durdu kaldı yerinde, sadece bize bakıyor.. Derken tak diye düştü bayıldı. Büyük bir korkuyla fırladım yerimden. Kafasını yere vurmuştu. Bir kaç erkek birlikte kaldırıp çıkardık. Yolda biraz kendine geldi, gözünü açtı ve beni taşırken görünce bastı yaygarayı.
    + Bırak huur çocuğu dokunma banaaaaaa
    + Haysiyetsiz onursuz herif dokunma banaaaaa

    Tüm fakulte Müge'nin bana küfürleriyle yankılanıyordu. Bıraktım yere. O bana küfretmeye devam ediyor. O an için onu öldürmek geliyordu içimden. Şimdilerde ise o kadar kızgın hissetmiyordum. Benim başıma gelse ne yapardım bilmiyordum.

    Müge'nin bu durumu tabiki okulda duyuldu, hocalar da duydu. Sonra odaya çekip sorgulamışlar. Müge'de herşeyi anlatmış. Tabi biraz da abartarak.. Hep ben mi olayları işime geldiği gibi döndüreceğim, değil mi ?

    O günden sonra okulda hayatım zehir oldu. Müge desen perişan halde, dersle okulla bağı koptu. Arada geliyor, bizi yanyana görüyor ya bayılır yada ağlama krizleri geliyor. Feminist hocalardan 3 tanesi ise kafayı bana taktı. Her fırsatta laf sokuyorlar ve imalı imalı görüşeceğiz diyorlar. Üniversitede hocaların öğrencilere yapamayacakları şey yok.. Korkmuyor değilimdim.. Konuşmayı denesem, ne diyecektim ? Konuyu nasıl açacaktım ? Bir süre sonra Müge hiç gelmemeye başladı ve sonraları duydum ki okulu bırakmış, memlekete dönmüş.
    ···
    1. 1.
      0
      Seriiii bin seriiii
      ···
  14. 139.
    +1
    Devam habibi
    ···
  15. 140.
    +2
    Rezzz devm eros kilikli ibis
    ···
  16. 141.
    +3
    Müge'nin durumuna çok üzülmüştüm. Başlarda ayılıp bayılırken ilgi çekmeye çalışıyor, çingenelik yapıyor beni rezil etmeye çalışıyor derken, bildiğim okulu bırakmıştı kız. Müge'nin sınıftaki diğer yakın arkadaşları, 7-8 kişilik bir grup Ecemle ve benimle konuşmuyorlardı. Sınıfı toplasan zaten 20 kişi yok. Nerdeyse sınıf 2'ye bölünmüştü. Ne derslerden ne okuldan gram keyif almıyordum. Artık günlerimizin büyük çoğunluğunu Ecem'le beraber geçiyor, sürekli dersleri asıyorduk. Tüm devam haklarını sonuna kadar kullanıyorduk. Ecem'i bulduğum her fırsatta mıncıklıyor, elliyordum (tramvay, sinema, park vb. ) Evsizlik büyük dert..

    Yaklaşık 2 aylık sürekli böyle geçiyor, evde ise durumlar iyice karışıklaşıyordu. Duygu'yla aramız çok kötüydü ve benim bu hallerim onunda sinirlerini yıpratmıştı ve o eski saygılı ve ince kız hırçınlaşmaya başlamıştı. Bu da kavgaları arttırıyor, tabiatım gereği asla alttan almıyordum. Hatta bir fikir kafama çakılıp kalmıştı. "inceldiği yerden kopsun"

    Sürekli inceliyordu zaten, kopma ise Duygu'nun bizi Ecem'le aşırı samimi şekilde görmesiyle oldu. Biz parkta Ecem'le yiyişirken o da çocuğu gezdirmek için çıkartmış. Bizi gördü. Hiçbir şey söylemedi, çocuğunu alıp ağlayarak uzaklaştı. Allah'tan Ecem birşey çakmamıştı. Bir bahane uydurup ayrıldım parktan ve eve geçtim. Eve gittiğimde Duygu çoktan hazırlanıyordu. 5-10 dk kadar bekledim hiçbir şey demeden. O da bana demiyor, sadece ağlıyor ve toparlanıyordu. En sonunda dayanamadım.
    + işin aslını astarını sormayacak mısın ? Bu kadar basit mi ? Hemen gidiyor musun ?
    - Bize bunu nasıl yapabildin.. diyebildi.. Diğer söyledikleri ise hıçkırıklarıyla kesilmişti. Antalya'da ayrıldığım zamanki haline dönmüştü Duygu. Belki biraz uğraşsam, af dilesem gitmezdi. Ama uğraşmadım. Kalma bile demedim. Vurdum kapıyı çıktım. Daha öncelerine gerek yok, ama tam o ana geri dönebilmek için nelerimi vermezdim..
    ···
    1. 1.
      0
      Rez habibi
      ···
    2. 2.
      +2
      Büyük huur çocuğusun
      ···
    3. 3.
      0
      EVET SENIN ANANI BACINI ARKADASLARINI BAK BU YORUMU OKUYORSAN OKU YANI SENIN VARYA 7 SULALENI gibIM OZELIKLEDE SENI MUJDELEYEN DOKTORUN TA AMINA KOYIM gibTIMIN GAVATI SEN ERKEK DEGIL BI gib OLAMAMISSIN BURDA ANLATIYON AMA SEN VARYA SEN BI CACIK DEGILSIN ABIN SENDEN DAHA IYIYMIS EN AZINDAN KIMSENIN HAYATINI KARARTMAMIS AMINA KODUMUN OGLU BABAN BEN OLSAYDIM SENI VARYA gibE gibE ÖLDÜRÜRDÜM
      ···
    4. diğerleri 1
  17. 142.
    +3
    Akşam eve döndüğümde ev boştu. Duygu gitmişti. O an yediğim taku daha iyi idrak ettim ve pişman oldum. Nerdeyse ağlayacaktım ki o dönemde en son ne zaman ağladığımı bile hatırlamıyordum. Tam Duygu'yu arayacakken Ecem'den mesaj geldi. Evde yanlız olmanın verdiği rahatlıkla aradım.. Konuştuk biraz ve Duygu'yla ilgili duyduğum bütün pişmanlık ve üzüntü kayboldu. Bundan sonraki hayatımda özgür olmanın verdiği huzurla uyudum.
    ···
  18. 143.
    +3
    Önümüzdeki günlerde Ecem'e ev arkadaşım ayrıldı, yanlız kalıyorum artık.. Bize geçelim dedim. Kabul etti.. Bize geçtik, evde biraz takıldıktan sonra ben tabi ki hedefime kilitlenmiştim. Onu yatak odasına doğru zütürdüm. Yatağa uzandık, üzerine çıkıp yavaş yavaş öpmeye bir taraftan da göğüslerini elliyordum. 1.83 lük bir voleybolcu, harika bir fizik, küçük memeler ama olsun. zütcüyüm ben, meme çok önemli değil..
    Deliler gibi öpüşüyorduk. T-shirtünü çıkarttım.. Dar bir kot pantolon giymiş, benim onu çıkartmam imkansız.. Ayağa kalktı ve pantolonunu çıkartmaya başladı. Benim çırıl çıplak olmam 3 sn sürdü.. Sadece kilot ile yatağa uzandı. Kilodunu da çıkarttım. Önümde tertemiz ve küçücük bir am duruyor. Kutusundan yeni çıkmış gibi. Bu am gibilmemiş bir amdı, yada çok az gibilmiş bir am.. Prensimi çıkarttım dıbına sürtmeye başladım, yavaş yavaş ıslanıyordu. Ecemin üzerine doğru eğilip gibimi dıbına bastırmaya başladım. Ecem gözlerini kapatmış bekliyordu..
    + Bakire değilsin değil mi ?
    - Hayır devam et..

    Giriş izni çıkmıştı. gibimi içine yavaşça yerleştirdim.. Ben bu kadar dar bir am gibmemiştim daha önce. Yavaşça gidip geliyordum ama her hareketimde gibimin her yeri bu girişi ve çıkışı hissediyor, Ecem'in dıbını zor dolduruyordum. Ecem ise çığlık atıyordu. Zevk çığlığı olmadığı kesin, acı çekiyordu. Her gibtiğim kadında zütüne illaki sulanırım biliyorsunuz, Ecemde ise gerek duymadım.. Öyle dar bir am bırakılıp züt gibilmezdi.
    Bir kızı her ilk gibişim gibi, o gün kızın canını çıkartana kadar gibtim ve o yanımda ilk gecesini geçirdi.
    ···
    1. 1.
      0
      Devam zamki
      ···
  19. 144.
    +4 -1
    Devam eden süreçte Ecemle birlikte olma işinin takunun çıkartmış, bir tek tualette ayrılıyorduk. Yurdundaki izin günlerini bitirene kadar gece de benimle kalıyor, izni bittiği zaman son giriş saatine dönüyordu. Beraber olduğum süre zarfında ise evden çıkmıyorduk..
    Ecem aslında tahmin ettiğim gibi bir kızdı. huur asla değildi. Lise zamanında birisine aşık olmuş ve ilk aşkına kızlığını vermiş. Daha sonra terk edilince de başka sevgilisi olmamış. Olduysa da gibtirmemiştir bilmiyorum, çünkü bu amın içerisine yannan girmemiş gibiydi beyler.. Kızın o yaşa kadar büyük bir titizlikle koruduğu o darlığın anasını gibmeye yemin etmiş gibi kızın üzerinden inmiyordum. Evden dışarıya sadece alışveriş için çıkıyoruz, yada ders için.. Bu süre zarfında ise Duygu aklıma bile gelmiyor..

    Okulda işler karışık. Sınıf hala 2'ye bölünmüş durumda ve bu acayip keyifsiz bir durum. Aynı ortamı paylaşmak zorunda olduğunuz insanlarla konuşmuyor olmak tam bir işkence insana.. 3 tane hocam ise Müge yüzünden hala bana takmış durumunda. ::Diğerleriyle aram iyi, ancak o 3 tanesinin sınavlarından 30'ü geçemiyorum. Edebiyat dersinden 90 alıyorum, kompozisyondan 30.. Belliydi ki yannanı yiyeceğiz.
    ···
    1. 1.
      0
      Yaz habibi
      ···
    2. 2.
      0
      Aha hocalara çakmaya başlayacak ithoroz.
      ···
    3. 3.
      0
      Devvvaaaaömmmmmm
      ···
    4. diğerleri 1
  20. 145.
    0
    lan daha seri yazıcam dedin 3 entry girdin gittin
    ···