O mesajdan sonra kafam allak bullak olmuştu. Sabah çıkıp işe gittim. Arkadaşlarım akşam yapacağımız eğlenceyi planlarken ben uzaklara dalıp gidiyordum. Bir yandan Ebru’nun bana oynadığı oyunlar, bir yandan da dün aldığım mesaj zihnimi meşgul ediyordu. Parçaları birleştirmeye çalıştım. Fakat korkudan başka bir şey hissedemedim. Akşam 7 de arkadaşlarla evde toplandık. Tabii bende hâlâ bir durgunluk var. Biralarımızı ve çerezlerimizi yavaşça tüketirken bir ara Ebru lavaboya gitmek için izin istedi. Ebru’nun gitmesinden cesaret alan Serkan;
-Abi neyin var?
+Yok lan bir şey
-Abi geçen zütürdüğüm karı mı kaldı aklında? Eğer öyleyse bir daha gideriz üzülme bu kadar(sırıtarak)
Gülüştük.
Tam bu esnada Ebru ile ikimizin yatak odasından hıçkırıklı ağlama sesleri gelmeye başladı. Yerimden fırladığım gibi odaya koştum. Yaklaştıkça sesin ağlamaktan çok sitemkâr bir inleme olduğunu anladım. Sanki uzun zamandır neredeydin be gibi bir böğürme sesi geliyordu. Birisi kusuyor gibiydi. Hızla kapıyı açtım. Bir de ne göreyim. Bizim bu huur çocuğu Cenk 3-4 tane arkadaşını toplamış bizim Ebru’yu amdan zütten ağızdan burundan her yerden cayır cuyur gibiyorlar. Ben de diyorum bu böğürme sesleri nereden geliyor. Sakince biramı almaya dönerken daha şoke edici bir durumla karşılaştım. Bunca yıllık dostum Serkan tam arkamda bana bakarak yannanını sıvazlıyordu. Offlayıp pufladım. içeriden günlüğünü getirip bana yıllarca aşk beslediğini okudu. Artık sahiplenmem gereken kişi Serkandı. Bu parttan sonra hergün iş çıkışı Serkan’ı gibiyorum şimdiden söyleyeyim. Okumak isteyenler devam etsin. Şukulamayanın çükü kopsun.

Binler şuan meşgulüm saat 9 civarı seri partlar atmaya başlarım rezlerinizi ve şukularınızı esirgemeyin. Devam ediyorum...

Binler mesajın kimden geldiğini bilmiyordum tahmin de etmek zordu. Biraz geçmişe gittim ve mesajı atan kişinin Cenk olabileceğini düşündüm. Kafama fazla takmadım binler çünkü o muallaknin gücü kesinlikle bana yetmezdi çocuğu tanıyorum yani sırf bi kız ondan ayrıldı diye yaşadığı yeri terk edecek kadar güçsüzdü. Korkmadım hayatıma devam ettim. Yemek günü geldi çattı. Sonunda Ebru'yu bizim ekiple tanıştıracaktım. Güzel bi pilav köfte, yanına kola bir de adını unuttuğum değişik bi tatlı yapmıştık. Harbiden nefisti. Beklemeye koyulduk diğerlerini. ilk Serkan ardından bizim kızlar beraber geldi. Yemekler yenirken bi ara konu liseye geldi. Benim lise yaşamım gayet güzel geçmişti. Serkan başını eydi anlatmadı. Onu da dinleyeceğiz bi gün sonuçta deyip üstüne gitmedim. Ve büyük bi tesadüf olmuştu ki Ebru'yla Ayça aynı liseden çıkmıştı. Baya kaynaştılar ben de Serkan'la konuşurken Sude de arada sırada bize katılıyordu. Bi ara konu Ebru'yla benim evliliğimize geldi. Gayet memnun olduğumuzdan bahsettik. O sıra Ayça'nın yorumları Serkan'ı üzer nitelikteydi.
"Yok canım ya evlilik bana göre değil. Yani şuanlık kesinlikle düşünmüyorum. Anca böyle deli divane gibi aşık olmam lazım... "
Serkan'a baktım acının tatlı tebessümünü gördüm yüzünde. Bekle Serkan kardeşim konuşucaz bu mevzuları merak etme...
Binler rez ve şuku sayısı aşırı azaldı, bunu yapmak zorundayım. Rezlemeyen ve şukulamayanın çükü kopsun binler. Hadi selametle...

Sanırım başlık ölmüş amk. 2 3 rez almışımdır yazayım 1 part daha dedim geldim züt gibi kaldım amk

Keşke kaplumbağa gibi yazmasan da herkes okusa trend 1 olsan

devam et bro müsait olduğun kadarıyla

yannan gibi yazıyorum. Doğrudur...

Rez amk eski hikayelerin tadını yakaladım gibi ama tam değil

Günün sonunda herkes dağılıyor ben ise apartmandan çıkmış sigaramı içiyordum. Serkan gitti ilk baş konuşamadım onla. Sude de erkenden çıktı, Ayça'yla karşılıklı içiyorduk. Ayça benden izin alarak bir şey anlatmak istediğini söyledi. Anlat bakalım dedim...
-Cbwer hani biz liseden tanışıyoruz ya Ebru'yla, yani aynı lisedeniz.
-Evet.
-Ya bak beni kesinlikle yanlış anlama ikiniz çok tatlısınız ama Ebru lisede böyle değildi yani nasıl desem haftada 1 sevgili değiştiren tipler olur ya aynen öyleydi.
-Kaşar demek istiyorsun herhalde?
-Ya yok tabi ergenliğin verdiği şeyle olabilir ama yani ne bileyim böyle bi kız kesinlikle değildi çok değişmiş gerçekten...
Biliyorum nickimin hakkını veriyorum kaşar giben cbwer ha...
Eve çıktım, soğuk suyla şöyle bi duş aldım. Ayça'nın dediklerini düşündüm. Ebru'nun lisede kaşar olması ne bileyim inanasım gelmedi. Sonra düşündüm beyler. Cenk'ten ayrıldıktan sonra geri gelmesi gerekmez miydi? Yani Cenk'i tanırdım harbi adamdı böyle aşk meşk için asla yaşadığı şehri değiltirmezdi. Sonra ise aklıma keşke gelmeseydi dediğim bir düşünce geldi...
"Ya bebek gerçekten de Cenk'tense... "
Düşündüm beyler istemeye istemeye düşündüm. Kesinlikle bu durumu çözmeliydim. Araştırmaya başlamalıydım. Cenk'e bir şekilde ulaşmalıydım...

Rezzzzzzz

Eski dostlar sağolsun Cenk'in yerini buldum. Biz şehir değiştirdi sanıyorduk ama sadece daha uzak bir yere taşınmış. Onu da öğrenene kadar baya uğraştım. O haftasonu gidip sorcaktım. Belki kavga çıkacaktı fakat gidip sormalıydım. Gittim yanına binler, çaldım kapıyı. Açtı. Karşımda dünyanın en yıkık insanını gördüm desem yeridir. Kapıyı kapamaya çalıştı ama engelledim. Bana küfredip yumruk salladı onu da engelledim zor da olsa engelledim. Derdimi anlattım. Mesajı atanın o olup olmadığını sordum inkar etmedi. Dediğim mevzuya nasıl gireceğimi bilemedim binler. Soramadım ama ona ait bir şeyi aldım. Dna testi yaptıracaktım, öyle bi arkadaşım vardı. Yaptırdım dna testini. Bebeğin gerçekten Cenk'ten olduğunu öğrendim...

Beyler final yapıcam sizlerin gelmesini bekliyorum her gelen rezlesin son 2 part yazıcam...

Rezzzzzzzz

Rezzzzzzz

kanka ben gideli çok bozmuşsun sıkıldım okurken

rezzzzzzzzz

dıbına koyduğum bunu bitirmeden yeni hikaye anlatmaya başlamış bile her yerden kolpa sıkıyor

Beler bu hikayeyi yazarken yemediğim küfür kalmadı bırakmamdaki asıl sebep budur. Ayrıca yaz felan demişsiniz amk 2 partta nasıl gibtir olup gittiğimi yazcaktım. Yeni başlık açmışsın felan diyorsunuz kolpa vb diyorsunuz ayıp ediyorsunuz beyler. Daha buraya gelip part atmayacağım ne kadar küfür etsenizde canınız sağolsun. Sorusu olan varsa cevaplayabilrim ayrıca özelden dertleşmek isteyenlere de kapım her zaman açık. Hadi selametle binler ne kadar sövsenizde sizleri seviyorum...

Yaw yazsana amk