/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +157 -16
    Fake Taxi tadında Taksicilik Anılarımı Anlatıyorum

    Güzel bir yaz gecesinden bütün inci ahalisine merhaba dostlar, sahur için mahallemizin Milli davulcusu Sedat amcayı beklerken sizlere güzel bir hikaye yazmak istedim.

    Taksim'de Marmara otele bağlı bir taksi durağında Sebahattin abinin (namı diğer Sebo) tuningli faça erasında gece ve bazende gündüz şoförlüğü yapıyorum.

    Biraz kendimden bahsetmek istiyorum, klagib bir inci halkının vatandaşı olarak taksime binen marjinal bozuntularına ve gevşek, yavşak tayfaya übersonik ayarlar verebilen, mahalle esnafı Tuncer abimizin dükkanında sattığı ithal gömlekleri giyerek tarzına tarz katıp ortalığı tozu dumana takan, vitesi 3 ten 2 ye çekmekte master yapmış, siyasi konulardan uzak tek başına yaşayan kendi yağında kavrulan ve idolü fake taxi şoförleri olan bir arkadaşınızım.

    Ehh tabi birazda mesleğin bana kattığı olgunluktan dolayı olsa gerek gözü açık birisiyim, lakin Arap turistler kadar değil şu aralar sözde müslüman tayfayla başım belada. Araplar Katar'a bu gavatlarda bana ambargo uyguluyorlar. Bende bu huurlar yüzünden biraz turist katili oldum sayılır. Mesela size şöyle açıklayım Taksimden, Beyoğluna gitmek için ilk önce küçükçekmecedeki tünellerden geçiyorum. Birde aşağı caddeye inmek için taksime binip sıramı bin edenlere bozuğum yok diyip verdikleri kağıt paraları cebe indirmekte kendimce ustalaşmış birisiyim diyebilirim.

    Sanırım biraz mesleğin vermiş olduğu hınzırlıkla şerefsiz olmuş sayılırım.

    Taksime binen güzel hatunlara ise, uçak yolculuğu yaparlarmışçasına hizmet veririm. Ancak hizmetlerimin karşılığını bahşiş veya kibar davranışlar ile alamazsam bütün camları kapatırım kaloriferi son ayar açarım ve içeri yumurta kokusu tadında ossurarak cezalarını veririm.

    Kendi kendimin hammurabisi olmuşum diyebilirim. Devam edeceğim.
    ···
  2. 2.
    +50 -3
    Neyse devam edeyim, hiç unutamadığım bir günü anlatarak başlamak istiyorum, 7 Haziran sabahı seçimler var tabi, önemli bir gün, bende bugün de iyi para kaldırırım mantığıyla diğer şoförü ne yapıp edip ikna etmiştim, neyse 6 haziran akşamından yarın için hazırlıklara başladım nede olsa yarın taksiye hevalide binecek, çomarıda binecek, Atatürkçüsüde binecek, ülkücüsüde binecek.
    Akşamdan biraz düşündüm yarın bunlar seçim heyecanıyla ne yapcaklarını bilemezler dedim bunların huyuna suyuna gidersek güzelce yevmiyemizi çıkartırız diye iç geçirdim.

    Aklıma flash belleğe partilerin müziklerini atmak geldi, nerden geldiyse dıbına koyum, çomarlar için uğur ışılaktan dombra falan indirdim, hewaller için Bismilli zekonun efsane patlamalık daye daye halay müziğini, bozkurtlar için biraz Türkü birde Er-Turran şarkısını indirdim, Atatürkçüler içinse zaten izmirin dağları ile onuncu yıl marşını indirdim ki zaten bu müzikler kafadan 20 lira bahşiş almamı sağlayacaktı.

    Birazda bunların huyuna suyuna gidip her dediklerine he, haklısın, yürü be dersem, bu parti olmazsa zaten bu ülke gitmez yürümez diyerek bahşişi iki katına çıkartıp akşama 2 şişe ekstradan bomonti alırım diye iç geçirdim. Ve müzikleri flaşa attım uyudum.
    ···
  3. 3.
    +36
    Neyse hastanenin çıkışında bi dayı el etti aldım taş çatlasın 40 lı yaşlarda, bu sefer sormadım nereye gidiyon diye hacı emmi moralimi gibib atmıştı.

    Dayı: Selamu Alekuğm gardaşım

    Ben: Aleyküm Esselam abim nereye doğru sürüyüm.

    Dayı: Hasan süğeşli ilkokuluna doğru sürde şu oy işini hallidek işimiz gucümüz var gardaşım geç kaldıkki zaten sorma hele.

    Ben: tamam abi sağdan giriyorum.

    Neyse beyler, bu dayımızıda göz ucuyla kestim biraz sakal yok bıyık var, bıyıklarınında uçlarını almamış, belliydiki bu dayımız kurtçuydu.

    Hemen ani bir hamleyle teyibe yönelip Ali Kınıktan ismini hatırlamadığım bir parça açtım, birazda ses verdim ve mırıldanarak gidiyorduk.

    Dayıyı bi 5 dakika sonra fark ettimki kaşlarını çatmış bana göz ucuyla bakıyo bende ona bakarken kafalarımızı aynı anda çevirip göz göze geldik,

    Dayı: babuş daha iyi bişeyler yokmu dedi.

    Aha anladım amk bu dürzü hdpkkıydı kaşları çatmışki görmeniz lazım sanki teyibi ikiye bölecek pekekent, neyse huyuna suyuna gidiyimde az para koparak şundan diye iç geçirdim ve bismilli zekodan indirdiğim daye daye parçassını açtım zangır zangır bas vura vura gidiyoruz dayının yüzü yumuşadı bende fırsat bu fırsat diyerek muhabbete daldım.

    Ben: Yav kusra bahma dayım, yanlışlıkla açmışım şu dürzüyü sonra seni dinliyo zannettim dokunmaya yeltenmedim pek teyibe.

    Dayı: Yoh gardaşım yoğk, sıkıntı yok, Senden bezdensen heral, bismilli zekoyu dinliyen

    Ben: Tabikide abem, bugün Allah'ın izniylen %10 u geçeceğiz heral.

    Dayı: Tabi yiyenim büyük bir yoğunluk var, selo mitinglerde boyunu gösterdi yeterince bu iş bugün tamamdır.

    ( Ben içimden ana avrat dümdüz giderken bu gavata, ne yapalım katlanacaz 3 km daha ekmek parası diyordum kendi kendime.)

    Neyse kırmızıda bekliyoruz ama kamera olmadığı için Polis memuruda var heybetlide birisi kolları açmış kasılmış 2 metre rahat var maşallah,

    neyse velhassıl kelam

    Dayı : Şunnaa bak hele nasılda Ğkasılmış, züttüne koydduğğhum, gözlükleride takmışki hele sanki bana bürokrat,

    Ben kendi kendime kısa süreli bir şoku atlattıktan sonra bu kinin, öfkenin nedenini sorguladım düşünürkende adrese varmıştık 15,75 kuruş tutmuştu dayı cepten direk şıp diye 20 liği çıkardı bereketini gör hadi Allaha emanet dedi, o biraz ilerledikten sonra Er turan şarkısını açıp biraz ilerleterek en güzel gaza getirici yerini açıp teyibi 35 e dayadım. ama nasıl bas falan vuruyor,

    Patinajla bir kalkmışım ama varya dayı bir bakakaldı ben o gazla sanarsın sefere gidiyorum. Ama arkamdan bayağı sövmüş olacakki birde verdiği bahşişi parayı haram etti heralde. Neyse taksiyi bölüp plakaya ortak olmadığına dua edelim
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      Rezervasyon
      ···
    2. 2.
      +1
      Yazsana oc
      ···
    3. 3.
      +1
      Rezzz gelsin
      ···
    4. 4.
      +1
      Ulan eiahsoaheohaishsh
      ···
    5. diğerleri 2
  4. 4.
    +32 -4
    Devam ediyorum,
    Sabah kalktım işte, o günün verdiği heyeceanla hemen bir duş aldım ardından, Tuncer abimden aldığım dar kesim gömleği giydim, altına dar kesim siyah bir kot, hemen ardında kısa bir kahvaltıdan sonra flashıda yanıma aldım, aşağı indim bir sigara yakarak diğer şoförün taksiyi getirmesini bekledim, 5-10 dakika sonra getirdi taksiyi Ziya abi, ama suratı biraz asıktı, çünkü oda biliyor bugün yapacağım hasılatı. Neyse biraz muhabbetten sonra o dolmuşa binerek kendi yoluna gitti, ortam hareketliydi, velhassıl kelam besmelemizi çektik, marşa bastık sallana sallana gidiyoruz bu arada sabah saat 9.10-20 civarı, bahçelievlerde oturuyorum bu arada, neyse biraz ilerledim yaşlı bir amca ama öyle pekte bunak tiplerden değil, durdurdu taksiyi, kapıları kitledim, yanına durdum ilk önce nereye gideceğini soracağım 5 dakikalık mesafeye gibseler gitmem.

    Amca : Selamın Aleyküm gözel yiğenim

    Ben: Aleyküm selam amcam ne tarafa?

    Amca: yiğenim hastaneye doğru gidiyom. Bağcılara aydın doğana doğru.
    " kendi kendime hay amk senin dedim içten içe ama sivtahdır diyip aldım bunu öne.

    Tekrardan :

    Amca: Selamın aleyküm yeğenim, vallah allah razı olsun 3 dene dahğksiciye el ittimde biride durmadı yonanın toğumları. Allah tuttuğunu altın iylesin yiyenim.

    Ben: Sendende Allah razı olsun amca, biz öyle müşteri ayırmayız dedim, ( halbuki karpuz seçer gibide müşteri seçerim )
    " Şöyle gözümün ucuyla amcayı hafiften süzdüm çember sakallı, bıyıklı birisiydi ",
    " kendi kendime aha çomar bu dıbına koyum dedim " Ardından verdim. hemen teyipten " uzun adam dombrayı seside 20 ye 25 e çektim zangır zangır gidiyoz. Az daha gaza gelsek camlardan sarkıp tekbir getiricez dıbına koyum.

    Neyse tahminim doğru tutmuştu en azından bi 10 lira falan bahşiş yapıştırır bize hacı emmim diye tahmin ettim. Sonra biraz teyibin sesini kısarak

    - Ben: Hayırdır hacı emmim hastamı var dedim.

    - Amca: He yiyenim var.

    - Ben: kim hasta emmi ?

    - Amca :ben hastayım gara yiyenim.

    - Ben :hayrola emmi geçmiş olsun neyin var hele ?

    - Amca: böbrek nakli yaptıracam yiyenim.
    " orada donup kaldım dıbına indiriyim."

    - Ben: haa oldu amcam o zaman .

    Muhabbetin şokuyla gidene kadar hiç konuşmadık bu muallakle, püfür püfür rüzgar eserken, bizim uzun adamın marşı arkadan çalıyor bir vaziyette hastanenin acilinin önüne çektim taksiyi, güvenlikler müziğin sesine duymuş olacaklarki hemen hazırola geçtiler ülkeyi artık nasıl bir züt korkusu sarmışsa dıbına koyum.

    Neyse amcam geçmiş oldun allah acil şifa versin dedim amcada sağul sağul yiğenim diyerek cüzdanına yöneldi taksimetre 15 lira tutmuştu ben bi 20 verir üstüne bi 5 daha verir diye tahmin ediyodum.

    Amca 10 lira çıkardı, 5 tanede birlik çıkardı züt cebinden al yiğenim Allah işini rast getirsin dedi, al bu parayı zütüne sok emmi diyemeden benden hızlı bir vaziyette benim sağol amca dememe kalmadan acilden girdi dıbına koyum.

    Ben o kadar muhabbetin müziğin karşılığı bumu dıbına koyum diye amcaya ıhtan ıhtan söverken yola yavaştan koyuldum ...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      aydın doğanın yanında oturuyorum annskim MDSLFGSDKF
      ···
  5. 5.
    +29 -2
    Bir yandan o korkunç ipneden kopardığım bahşişe sevinirken bir yandan da taksiye ortak olabilirdi diyip korkuyordum. Böyle böyle nasıl bir badire atlattığımı düşünürken, yavaştan yavaştan durağa doğru sürüyordum, durağa yakın bir yerde, bir kadın ile genç bir çocuk bekliyordu, kadın el etti durdum, hiç nereye gideceklerini sormadım, kadın kokoş tiplerdendi, çocuksa takım elbiseliydi belliki zenginlerdi. iyi bir muhabbet, doğru tahminli bir şarkı ve sınırsız hizmet sağlarsam güzel bir bahşiş koparabilirdim.

    Kadın, Bülent Ersoy'un kaynakçı gözlüklerinden takmıştı boynunda pembe kütük kalınlığında yumuş yumuş bir fular vardı. elinde yelpazesi, kolundada aynısını tahtakale çarşısından 20 liraya alabileceğiniz pahalı bir çanta vardı, Erkek ise pahalı bir markadan giyinmiş olduğu takım elbisesiyle ön koltukta bürokrat havaları içinde taktığı rayban gözlükleri ile ortalığı kasıp kavurduğunu falan sanıyordu heralde züt oğlanı.

    Ben: Evet beyfendi ne tarafa doğru süreyim acaba

    Genç: Villa Bosphorusa doğru gidelim şoför bey.

    Ben: Tamamdır abim.

    Böyle dikiz aynasından falan bunları keserken muhabbete girmek için yol arıyordum, ama bunlar pek benim tarzda tipler değildi, biraz egolu insanlardı.

    Ben: Maşallah nede yakışıklı oğlunuz var Allah bağışlasın ablam. Yakışıklıda Allah esirgesin. ( Biraz sırıtarak olumlu cevap bekliyorum)

    Kokoş Karı : Ayyyhh.. Sen ne diyosun beğğ ucuz şey seni. Ne demek oğlunuz hıı, eşim o benim eşim. Haddini bil terbiyesiz.

    (Kokoş karı bu soruma çıldırmış olacakki, Banu Alkanın bayılma klişelerinin taklidini yaparak yelpazesini sıkı sıkı sallamaya " ayy, offf, poff " gibi bizim tırcı dayımız muhittin abinin ford cargosunun ventil seslerini çıkarmaya başladı. Ama ne yalan söyleyim taklitte başarılıydı.

    Ben: Pardon hanımef.. ( diyecekken genç bana ufaktan bir bakış atıp kaşlarını şöyle aşağı yukarı kaldırarak boşver demeye çalıştı, önüne dönerek elini ağzına kapatıp ciksi birde gülüş attı.)

    Ben anladımki bu alagavat bu kokoş karıyı parası için gibiyordu.

    "Kendi kendime helal olsun lan dedim. Sonuçta bu adamında ekmek kapısı buraydı. O da yolunu bulmuştu dıbına koyum. Diyecek birşey yoktu.

    Bunların Atatürkçü olduklarından emindim lakin ne benim şarkı numaramı yerlerdi nede bende şarkı açacak hal kalmamıştı. Bu kokoş karıya çok ters düşmüştüm.

    içimde bulunduğum durumun heyecanı ve şaşkınlıyla dalmış olacağımki sessiz bir ossuruk salmışım, etrafı çürük yumurta kokusu sardı, arkada hızlanmış olan yelpaze turbo moduna geçmiş, genç ise gözlüğünü çıkarmış camı açma peşinde ehuhuheuueh dıbına koduklarım şimdi düştünnüzmü elime diye bir iç geçirdim.

    Soğuk su almıştım bakkaldaba yanıma, 2-3 katı fiyatına satarım müşterilerime diye,

    Ben: Hanımefeni şeker fabrikası çalışıyor herhalde etraf kötü koktu buyrun bi soğuk su için dedim.

    Kokoş karı: Ayy teşekkür ederim dedi

    Genç: Abi banada bi tane verirmisin

    Ben: Tabi abim buyur kurban olduğum ne demek. ( Eeee kaz gelecek yerden tavuk esirgenirmi.

    " Verdim bunlara suyu lıkır lıkır içiyorlar dıbına koyum, en azından bi 10 lira su parası alırım diye arkaya Ankara'lı Turgut'tan kaymak lazımı açtım. Genç biraz güldü belliki oda benim kafadaydı.

    Neyse, kokoş karı ikramımdan ötürü olacakki Turgut reise pek ses etmedi.

    "" Gideceğimiz yere gelmiştik, Restaurantın kapısına çektim taksiyi, valeler geldi taksinin kapılarını açtılar, karı indi çocuk hemen inmedi elini cüzdanına attı, taksimetre 30 kağıt falan tutmuştu, 50 lira çıkardı su parasını söylemem izin vermeden hadi abim hayırlı işler dedi, ufakta bir bin gülüşünden sonra indi. Belliki akşama şakşuka vardı.

    Ben bu sevinçle durağa doğru giderken aynı zamanda önünden geçtiğim restaurantların camlarına yansıyan taksimin fırfırlı jantlarına bakarak gururlanıyor ve arkada dj armyden açtığım parçalarla patlıyarak ıhtan ıhtan ilerliyordum...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Ahahshahshs devam panpa
      ···
  6. 6.
    +29 -1
    Başka bir müşteri almadan taksi durağına kulağımda hissettiğim şampiyonlar ligi müziği ile vardım, taksiyi çektim sıraya, bizim çaycı neco geldi hemen yanıma,

    ( Necodan bahsedecek olursak, kendisi abilerim abilerim diye yanıp tutuşur, bir o kadar heycecanlı, henüz ehliyetini almamış tam bir Akasya durağındaki gavar Ali Kemal'in bir nevi kopyasıydı, tek farkı hafif seyrelmiş saçları ve Sivas'lı olmasıydı. Kendisi tam anlamıyla bir çomardı.)

    Neco: Selamün Aleküm abim, naptın, yıkayıverimmi taksini

    Ben: Yok sağol yeğenim, Ziya abin yıkatıpta teslim etti. Hadi sana kolay gele

    Bu ufak ve gereksiz muhabbetten sonra duraktan içeri girdim, Cumhurbaşkanının balkondan halkı selamladığı gibi taksici abilerimi, arkadaşlarımı selamladım. ve mutfağa giderek demli bir çay doldurdum kendime,

    " Havadan sudan muhabbetler edilirken, herkes birbirine ya kılıçdaroğlunda vasıf yok ya da adam çalıyor ama yapıyor be abicim diye laflar atarak sırasını bekliyordu.

    Bende uzaktan bunları izliyor ve hunharca sallama çayımı içiyordum, iki hoşbeş muhabbetten sonra zaten 3.sırada olan taksimin sırasının geldiğini haber aldım,

    Etilere gidecektim, müşteri beni koşu yolu sokağında bekliyormuş, son bir hamleyle bardağında dibinde kalan çay taneleriyle karışık bir yudumluk çayımı tepe diktim, bardağı tezgaha koydum ve durak kapısı açarak dövüş horozları gibi kasıla kasıla ilerleyerek taksime binip , mahalle bir milyoncusundan aldığım mavi filtreli Ay-ben marka güneş gözlüğümü takarak hadi bismillah deyip marşa bastım...
    ···
    1. 1.
      +1
      Seri seri
      ···
  7. 7.
    +27 -1
    Yektenpare bir halde etiler sokaklarından ilerlerken gideceğim adrese varmış bulunmaktaydım, hiçte umduğum gibi bir müşteri ile karşılaşmamıştım, benim tipimde genç bir çocuktu, ama benim gibi tarz gömlek giyenlerden değildi, Lc waikikiden aldığı belli olan yazgılı çizgili bir t-shirt'ü ve altında yırtıksız düz açık mavi renkli bir kotu vardı. Ayağında da herhalde instagramdan sipariş etmiş olduğu ithal orjinal denilen nike ayakkabılardan birisi vardı.

    ithal ayakkabılı çocuk : (Uzatarak) Selamın Aleyküüüüğmm

    Ben: Ve Aleykümesselaaağm, ne tarafa doğru sürelim kardeşim.

    ithal ayakkabılı çocuk: Abi fazla uzak bi yere gitmiyicez. istersen taksimetreyi açma ben sana direk 10 lira vereyim, otobüsle yanlış durakta indimde, aşağıda kafelerden cafe bistroda baristayım da oraya gidicem,

    " içimden hay dıbına lale soğanları ekiyim senin, ne diye yürümüyonda biniyon taksiye diye iç geçirirken taksimetrenin 11 lira falan tutacağını kıvrak zekam ile hemen hesapladım.

    1 lirada başımın gözümün sadakası olsun diyerek, yola koyuldum. 5-6 dakikalık bir mesafemiz vardı. Kendi kendime bin olan sırama üzülürken, bir ses ile irkildim, biri bana ıslık çalıyor zannettim, şöyle etrafıma doğru kısık gözlerle bakarken, aynı sesin yandan geldiğini fark ettim.

    Meğer taksiye binen ithal ayakkabılı çocuğun burnundaki sümükten çıkamayan havanın çıkardığı sesmiş, hay Allah seni napmasın awk derken yekten ufak bir fıs, vitamin niteliğinde sessiz bir koku saldım etrafa, çocuk of pufluyor ama benim yaptığım hınzırlıklara mani olamıyordu.

    ithal ayakkabılı çocuk: Abi camları açabilirmiyiz bunaldımda.

    Ben: Kardeşim grip gibiyim, havada ufak ufak esiyor, açmayalım

    ithal ayakkabılı çocuk: ( Bir of daha çekerek) Peki abim senin dediğin olsun

    " Tabi benim dediğim olacak deyyus, birde bana öneride bulunuyor alagavat "

    Neyse gideceğimiz yere varmıştık, bunu sevinsin gariban diye çalıştığı cafenin otoparkına kadar soktum taksiyi arka kapıdan girersin diye, bunu sevindirdim ve hayır duamı aldım.

    10 liramı uzattı, aldım Karşılıklı, Allaha emanet olları söyledikten sonra bin olan sıramı kurtarmak için hemen durağa gitmemeye karar verdim ve yeni bir müşteri aramaya doğru yola koyuldum...
    ···
  8. 8.
    +27
    Bu mutlulukla , bir yandan Ay-ben marka gözlüklerimle yanından geçtiğim kızlara 32 dişimin hepsini göstererek sırıtıyorum ve yolda gördüğüm yaşlı dayılara korna çala çala yoluma gidiyorum.

    ilerleye ilerleye Tarlabaşına, Harun abilerin yegane krallıklarına geldim ara sokoklardan gasp edilme korkusuyla hızlı bir şekilde geçerken 4 tane harun abi beni durdurdu kapıları kitlemeyi unutmuş olduğumdan hemen içeri daldılar.

    1.Harun Abi: Selam bebeyiim

    Ben: Selam kızlaarrr

    ( Diğerleride merhaba şekerim demekle yetindiler) " üçü arkaya biri yanıma oturmuştu, ama bunlar iyi huylu gibiydi önde oturan yeşil bir askılı gyimişti, altında deri dar pantolon tayt tarzında birşey vardı. Bütün dal daşşak ne varsa belli oluyordu. Diğerleride askılı giymişlerdi 2 sinde etek vardı, diz kapaklarına kadar gelen, diğerinde ise kot pantolon ve kot ceket vardı.

    Yüzlerini jileti bastırarak traş ettikleri ve arko traş losyonu sürdükleri çok belli oluyorldu. iğrençbir görünümleri vardı sanki Beşiiktaşlı Travesti Ela'nın amca oğullarıydılar.

    1.Harun Abi: Ayy şekerim bizim paramız yok. sen şu ileride dur sevişelim ücreti öyle ödeyelim isterse dördümüz birden grup yaparız ( Bunu derken belli olan dal daşşak dahada belirginleşmişti Harun abinin)

    Bende müşteri neyse öyle olan biri olduğum için

    " Ay olurmu hiç öyle şey bende sizdenim ayol ama belli etmiyorum güzelim.." ( Allah affetsin )

    " Bu taksiye binen herkes para verir olmaz öyle şey şekerler. Prensiplerim var benim bee.. "

    (ufakta bir sırıttım) Bunlar bastı kahkahayı gidene kadar gülüştüler, aşağı caddedeki okula oy kullanmaya gidiyorlarmış. Vardık gideceğimiz yere 14 lira tuttu, öndeki 10 lira çıkardı diğerleride bozukluk 4 lirayı tamamladılar. iyi dileklerde bulunup göz kırparak indiler..

    Zütümden adeta soğuk soğuk terler akıyordu sanki içimdeki bütün sıkıntılar bunlar inince onlarla beraber inmişti. 2 dakika ellerimi semaya açarak " Allahım sana şükürler olsun bugünde kestaneyi çizdirmedik " dedim ve hemen gaza kökledim. Yoluma koyuldum.

    Mazaallah ya çizip kabuğunu ayıklasalardı kestanenin.
    ···
  9. 9.
    +25
    Arap pop müziklerini remixleyen bir DJ yin müziğini patlamalık niyetine açtım yana yana müşteri arıyorum beyler, amacım bin olan sıramı kurtarmak. Neyse ilerlerken Conrad Otel var oradan geçiyorum, beni otelin Belboyu durdurdu. Camdan içeri kafasını sokarak abi bi turist var buradan Sultanahmet'e gidecek onu gideceği yere at bi zahmet,

    "Kendi kendime aha gibtim seni turist" dedim. Belboyada yolla gelsin diye bakış attıktan sonra belboy arka kapıyı açtı bindi bu neyse belboya 20 euro bahşiş çaktı benim gözler faltaşı gibi açıldı dıbına koyum yavaştan gaza basıyorum, bu arada pırfena ingilizcemi çoşturuyorum.

    Ben: Haloo Halooo ( Hello demek istiyorum o da anlamış olacakki)

    Turist Fisheld Reis: ( Hafif tatlı bir gülümseme ile ) Hello my friend hello

    Ben: Where are ü from mr.

    Turist Fisheld Reis: Scotland friend, Great Britain.

    "iskoçyalı olduğuna kanaat getirdikten sonra, kendi kendime vay dıbına koduğumun godoşları etek giyen ibişler demek sizsiniz diye sesli bir şekilde söyledim.

    Turist Fisheld Reis: That?

    Ben: No problem friend. my little problems

    Turist Fisheld Reis: hmm. okey

    Neyse böyle ufak ufak ilerliyoruz. Canımda sıkıldı ingilizcem kısıtlı tabii hemde.

    Ben: Open radio friend. izin var mı?

    Turist Fisheld Reis: (Hemen düzgün ingilizcemde anlamış olacakki) no problem driver, please open mopen bişeyler dedi tam hatırlamıyorum.

    Açtım number one'ı buda anlasın dinlediğinden yerini yadırgayıp yabancılık çekmesin diye.

    Turist Fisheld Reis : Smoke falan bişeyler diyo ben ilk anlamadım. Sonra Parlament paketini gösterdi. Ben yes yes dedim. Oda sevinmiş olacakki banada 1 dal ateşledi karşılıklı cuğaralarımızı yaktık. Tünele girdik Birden irkildim turist bağırmaya başladı noldu dıbına koyum diyom.

    Turist Fisheld Reis : Oh my goddd, Oh my Goddd, Very good very good diyor

    " Ben korktum dedim bu arkadan benim kaseyi gördüde yoksa banamı iş atıyo zaten etekte giyolar muallaklikte var bunlarda dedim, demesine dedim ama meğer bu dürzü tünelin ışıklarına diyomuş hayran kalmış ışıklara gavat. Bu turistlere anlam veremiyorum dıbına koyum tünel sevdalıları.

    Ben: Yesss yeess sir, U turn and retry again go?

    Turist Fisheld Reis : Yes. its amazing build. Very nice. please my friend.

    "Tekrar bi u çektim ilerden girdim yine tünele kendi kendime söyleniyorum paranın dıbına koyarım diye.

    Neyse turistin şaşkınlık ifadeleriyle birlikte 11 km olan yolumuzu tamamlamıştık. Turistle buraya yazmadığım birçok daha hoşbeş gırgır şamata yarı anlaşılır yarı anlaşılmayan muhabbetler ettik,

    Vardık Sultanahmete bunun indim kapısı açtım sanki 40 yıllık dostummuş gibi sarıldık koklaştık

    Ben: Take care ( Allah'a emanet ol)

    Turist Fisheld Reis: ouww cents to ( Sende )

    Neyse sonra biraz bakıştık, cebinden 100 dolar çıkardı bonkör adamdı Allah var, uzattı parayı

    Ben: Noww friends its big money.

    Turist Fisheld Reis: please please my friend please. Admit it.

    Ben: ( Başımı öne eğdim) Okey friend dedim (mazlumca)

    " Tam ilerlerken geri döndü el çantasındanda iki tane parlament çıkardı bana ateşledi ki deme keyfime. "

    Bu heyecanla nereye gideceğimi bilemeden sağıma soluma ciksi bakışlar atarak taksi durağına doğru yola koyuldum kısa günün karıydı istesem gider eve çeker yatardım taksi yevmiyesini çıkarmıştım lakin daha benzin ve yıkama parası ve benim kazanıp tav edeceğim müşteriler vardı.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      -6
      hadi panpa yaktım parlementı pardon ld yı yaktım parlementı nerden bulacaz bız amk taksıcımıyız
      ···
  10. 10.
    +24
    Biraz dinleneyim devam edicem sarhoşlarla turistlerle birkaç ünlüyle olan bayağı hikayem var. Beklemede kalın...
    ···
    1. 1.
      0
      Rezerved
      ···
    2. 2.
      0
      Rezzersss
      ···
    3. 3.
      +1
      Panpa bak hikayeye baya ısındım her bildirim geldiğinde aha yeni part mı geldi lan diye açıyorum haberin olsun sakın yarıda birakiyim deme giberim
      ···
    4. 4.
      0
      bir buçuk saat oldu panpa nerdesin
      ···
    5. diğerleri 2
  11. 11.
    +21
    ________________________________________________________________________________________________________________
    Neyse beyler dediğim gibi bu parayla günü kapatmış sayılırdım, daha fazla çalışmama gerek yoktu eve gidip butün gün yatağımda uzanıp youtubeda illüminati ifşa videoları izleyebilir veya inciye girip provakatif başlıklar açarak ortalığı birbirine katabiilirdim ama yapmadım.

    Sürdüm taksiyi durağa yolda en az 3-5 müşteriye rast geldim hepside el kaldırıp taksiyi durdurmak istediler lakin onları elimin tersiyle gah gibtirgit dermişçesine iteledim. Ama aralarında çok ciksi bir hatunda vardı bu 3-5 müşterinin içerisinde, onuda elimin tersiyle itmiştim. Ancak daha sonradan çok büyük bir veli nimeti tersleyip günaha düştüğümü anladım, eee nede olsa para insanın gözünü döndürüyor.

    Böyle böyle derken durağa vardım 3 numaralı dubayı necoya çektirtip arabamı oraya soktum, arabayı istop edip oscar ödülü almaya gelen artistlerin limuzinden inişlerini taklit ederek araçtan indim ve ilk defa oscar ödülü almış leonardo di caprio gibi heyecanla durağın kapısından içeri adımımı attım.

    Her zamanki yaptığım gibi herkesi Reisi Cumhurumuz gibi selamlayıp hemen çay ocağının başına vardım. Ben, durak kahyası Nallıhan dayı ve şoförlüğünü yaptığım taksi plakasının sahibi namı diğer Sebo için 3 tane çay kapıp nerede olduklarına baktım, içerde olmadıklarını fark edince kıvrak zekamla hemn dışarıda olduklarını tahmin ederek çaylarla birlik dışarıya çıktım.

    Dışarıdaki çardakta ikisi sohbet ediyorlardı yanlarına ufak ufak adımlarla yürümeye başladım...

    Onlara anlatacak güzel olaylar yaşamıştım o gün... Anlatmak için sabırsızlanıyordum
    ···
  12. 12.
    +18 -1
    Devam ediyorum,

    Durağa doğru yola koyulmuştum, çıstak çıstak ara sokaklardan ilerlerken pekte lüx olmayan ancak içki satışı ve içiminin serbest olduğu mekanların önünden geçiyordum belki bir sarhoş düşürüp ayaküstü geçiririm diye.

    Böyle böyle ilerlerken Remzi Ustanın Balıkçı Mekanı diye gibtiri taktan sırf alkol ve çingene dansözleri için gelinen bir mekanın önünde 1,60 boylarında, 80'lerden kalma parlak gri kumaştan yapılmış takım elbiseli, badem bıyıkları ve boyandığı belli olan simsiyah hafif saçları dökülmüş bir zütveren arabanın önüne atladı bir ileri adım attı bir geri adım attı sonunda kapıya yaklaştı ve açtı kapıyı.

    Sarhoş reis : iyyi akşığamlar şöfer bey, ( halbuki saat daha 14.30 civarı dıbına koyum ehuhehe)

    Ben: (ayıktırmayım diye huyunu suyuna gidip büyük para indirebilirdim bu gavattan düşüncesiyle) iyi akşamlar buyur güzel abim nereye doğru sürelim,

    Sarhoş reis : Zeytinburununa doğru gidelimm evlağğdım. (Daha oturduğu yeri söyleyemiyo içmeye geliyo zütlek)

    " içimden aha gibtim seni sarhoş diyerek adama döndüm bin gülüşü attım ama o dünyadan bi haber, kafayı yaslamış efkarlanmış kendi kendine konuşuyo ben gözlüğün üstünden şöyle bi kafamı eğdim gözümü yukarı kaydırıp bi bakıyım gömleğin cebine diye hafiften bi eğildim bana döndü daha arabayı hareket ettirmeden geldikmi dedi dıbına koyum ahhaahaahhaha"

    Bugünkü mesaiyi anlamıştımki bu abimizle kapayacaktım.

    Yola doğru koyulduk ıhtan ıhtan bildiğim nerde karmançorban uzun soluklu yol var arabayı buralara sokuyorum çıkartıyorum bizim durağın bulunduğu caddede turluyorum bu aradada soruyorum

    Ben: Abi mesafe biraz uzun ücret tuzlu olabilir haberin olsun.

    Sarhoş reis : Aşk olsun biraderim ayıp ettin bak, bana söylenecek lafmı bu şimdi, para sıkıntı deyill, sen beni evime zütür yeter bana.

    "Sen bilirsin gibtim seni diye hunharca içimde fırtınalar koparken taksimetreye doğru bir göz atıyım dedim 80 liralık yer olmuş 180 lira. Acaba bizim sarhoş ayıkırmı derken bir daha baktım buna bu sızmış bile dıbına koyum."

    Gideceğimiz yere 11-12 km bir mesafe kala bu bana bilader sen şimdiden al ücretini dedi cüzdanı bi açtı " Al biladerim benim gözüm seçemiyo pek " dedi, 6-7 tane 200 lük vardı bi tanesini aldım tamamdır abi dedim.

    Aradan bi 5 dakika geçti sarhoş reis yeniden çıkardı cüzdanı

    " Yav yeğenim kusura bakma az kalsın unutuyodum ben inerken belki unuturum sen şurdan taksi parasını al dedi " B

    Ben ilk önce ne yapıyo bu dıbına koduğum acaba benimi test ediyo diye iç geçirirken, Allahım sen affet dedim, bi 200 lük daha aldım. Bu arada kendi kendime gülüyom bu bana bakıyo buda gülüyo dıbına koyum sonra ikimiz susup birbirimize bakıp susuyoz bi anda ikimizde haykırarak etrafı tükürüğe boğar gibi haykırıyoz zütüne koyum, neyse vardık bunun evine bu taksiden iniyo

    Sarhoş reis : Hadi teşekkür ettim ciğerim... ( El sallayarak ufaktan sallana sallana apartmana doğru ilerledi.)

    Ben: Ne demek diye bağırdım duysun diye tam gaza bastım ilerliyicem.

    Arkamdan ses etti taksici taksici duuuuurrr! diye. ilk önce bi züt korkusu sardı ama durdum yanıma geldi aynen şöyle:

    Sarhoş reis : Maşallah biladerim pek gözün açık taksiciymişsin

    Ben: Niye abi

    Sarhoş reis : Niyesimi var be! Ben neyi unuttum

    Ben: Neyi unuttun abi?

    Sarhoş reis : Bak bide neyi diyo ( hınzırca bi gülüş attı). Kalbin pek safmış oğlum senin taksi parasını almadan nereye gidiyon,

    Ben: Hıııı abi ( bu arada soğuk soğuk terler atıyordum ki bir anda rahatladım)

    Sarhoş reis : Durda şurdan bankamatik var ordan para çekip geliyim ( Cüzdandakileri unuttu dıbına koyum) Ama sende benle gel kafam bulanık senin kalbin temiz parayı sen çek.

    Ben: memnuniyetle abim ne demek,

    " Gittik bankamatiğe hemen evinin karşısında zaten, şifrreyi falan söyledi yanımda bir sigara yaktı bekliyo banada ikram etti ama almadım.

    Sarhoş reis : Çek ne kadarsa paranı bide 20 lira fazla çek onuda sigara paran yap,

    Ben: Teşekkürler abi

    Dedim ve beyler tam 2000 liranın içinden 500 lirayı çektim 20 lira bahşiş diyede ekstradan bi 200 daha çektim elime aldım 700 lirayı bu bana bakıyo tamammıyız biladerim dedi.

    Bende tamamız abi al bu kartın hadi yolun açık ols.. demeye kalmadan...

    Sarhoş reis : Dur lan dur cebimdeki şu bozukluklarıda al harcadığım yok zaten dedi 7-8 lirada öyle bozukluk verdi.

    Saolasın abi dedim durumu çaktırmamaya hiç gülmemeye çalışıyorum ama beyler, neyse bu apartmana girene kadar bekledim girdi bende taksime bindim yaylana yaylana gidiyom turist fisheld reisten aldığım parlament paketini açtım 2 taneyi aynı anda yaktım arkaya baslı trap city müziği açtım ıhtan ıhtan çevreme bin gülüşleri atarak yola koyuldum. Ama değmeyin keyfime dünyalar sanki benim olmuştu. Bir yandan Sarhoşu çarpmanın mutluluğu ve vicdan azabıyla karışık anlamsız buruk duygular diğer yanda Allah korkusu aklımı beni ikilemde bırakıp mal etmişti.

    Allah affetsin, sarhoşu çarptıktan sonra Allah'ım sen beni affet diye dua etmeyide unutmadım bu arada...

    Devam edeceğim..
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      Hadi bakalım bekliyoruz
      ···
    2. 2.
      0
      hahahahahaha vay amk ahahahahaha
      ···
    3. 3.
      0
      Ahahahah haykırdım amk
      ···
    4. diğerleri 1
  13. 13.
    +17 -1
    Banada biraz hak verin motor değilim yazdığım zamanda kısa değil uzun yazıyorum.
    Beklemede kalın...
    ···
    1. 1.
      +3
      REZ panpa devam et inşallah senin taksine denk gelmeyiz amk dfh
      ···
  14. 14.
    +14 -2
    Kusura bakmayın beyler Ossura ossura uyurya kalmışım, daha az önce dünyadaki belkide en gibimsonik sesle uyandım " bağcılar marşı olan apaçi müziği " . Sizlere 7 Haziran günümü anlattım şimdi yakın tarhiteki başka bir gibitiri taktan bir maceralı günümü anlatmak isitiyorum,

    Sebahattin abinin taksisinden ayrılmıştım, anlaşamıyorduk, sözleşmemizi karşılıklı fesh etmiştik...

    Mardinli Serhat abinin 34 TDB 22 plakalı, maalesef pekte faça olamayan ve fırfırlı jantları olmayan Fiat Lineasında, gece şoförlüğüne başlamıştım,

    19 Ağustos gecesi saat 11:00' da taksiyi teslim aldım, hadi Bismillah dedik marşa bastık. arabada patlamalık dj army ve birkaç dj nin parçalarından olşan falsh belleğimi ise hemn usb girişine sokmuştum, o ve ben ayrılmaz ikiliydik,

    Durağa hiç uğramadan, ıhtan pır bir vaziyette müşteri aramaya başladım, müşteri araya araya barlar sokağına gelmiştim, bir delikanlı el etti,durdum.

    Delikanlı arka kapıyı açtı iki tane güzelmi güzel ciksi hatun taksime bindi, delikanlı kapılarını kapadı, ön tarafa yanıma geldi.. Tipi aynı şu evlilik programlarına çıkan Burak Özçivit'in yan sanayisi tiplerdendi kendi kafamda ona Burak Özviçit dedim, saçlar dikili siyah gölek bağrına kadar açık üstüne beyaz bir ceket takmış altındada beyaz paçaları kısa dar kesim bir takım pantolonu giymişti, hani şu zütlerini dışarı çıkartıp ortalıkta mahalle abisi triplerinde gezen yavşaklar olurya aynı onlardandı ibine,

    Ciksi hatunlardan ilki ise sarı saçlıydı gözlerine yemyeşil bir far çekmişti benim taksiden daha fazla ışıtıyodu ortalığı, üzerinde 90'lardan kalma çiçekli böcekli herhalde üşümeyeyim diye giydiği kısa bir ceket vardı sırtının üzerine öylesine atmıştı, kollarını giymemişti, üstünde ve altında ayn desende uzun eşofman tarzı ama ismini bilmediğim gece dışarı çıkmalık bir şey vardı, bu kız biraz yobaza benziyordu aynı Çorumlular gibi etrafa yobazca tavırlarda bulunuyordu ama ne yalan söyleyim güzel bir hatundu.

    Diğer ciksi hatun ise simsiyah düz saçlı, anime karakterlerininki gibi bal rengi güzel gözleri olan, dizlerinin hafif üstünde bir etek giymiş üstünde ise siyah bir askılı ve kot ceketiyle tam bir istanbul hanımefendisi duruşu sergiliyordu...

    Çakma Burak Özviçit : (Kalın bir sesle [belliki basbariton] ) Selamun Aleykümm.. Tarabya tarafına doğru sür abim.

    " Ben kafamı ıhtan tamamdır der gibi salladım ve gaza kökledim " yola koyuldum...

    Zütelek aynı buna benziyodu




    Tümünü Göster
    ···
  15. 15.
    +13 -3
    uyumuşum kusura bakmayın devam ediyorum...
    ···
  16. 16.
    +15
    Neyse selamımı verdim, çaylarını uzattım klişe olan " yav ne gerek vardı yiğenim daha yeni içtik " vesaire vesaire sözler söylendikten sonra oturdum yanlarına Sebo reis bana bakıyor ben ona bakıyorum o şaşkın bir gülüşle

    Sebo Reis: hayırdır yeğenim niye burdasın senin saatin değilmi şimdi neçen burada durun?

    Ben: Bugün biraz erken kapattım mesaiyi Sebahattin abim. Al buda yevmiyen.

    " Diyerekten 180 lirasını uzattım " O memnuniyetli ve aynı zamanda gizleyemediği şakınlığıyla bir yandan paraları sayarken bir yandan da

    - Bugünki hasılat ne kadardır cigerem? Malın mazotunu aldııığn? yıkattığn? pek erkencisin içkillendim vollahi? Yoksa bankamı soyduuğn?

    Ben:(sinsi ve aynı zamanda bir o kadar masum bir gülüşle) Yok dayım. Bugün sabahtan belli hiç durmadım, 5 dakika boş gezmedim, mazotunuda aldım, arabayıda şimdi Necati'ye yıkatıcam zaten, başkada bişeyi yok hasılatta (750+ Tl ve extradan 100$ olmasına rağmen) 300 lira dedim.

    Sebo Reis: ( Yüzünü biraz buruşturdu zannımca çıkardığım paranın yüksek olmasına şaşırmış ve

    300 lira kaldırmama rağmen 180 lira vermeme sinirlenmiş olacakki biraz somurttu ve) Yiğenim 200 vereydinya yarın işler düşük olur 160 verirdin yarın.

    Nallıhan Dayı birden atladı:

    Nallıhan Dayı: Belagnı giberim seboo, boduzun dölü çocuğa 120 lira galmış onadamı goz dikiyon ney ellam. Ağzının burnunun ganını birbirine gatarım vallaha bah. Bidaha gormiyim böyle şeyler didiğini çocuğa, bırakta bugünde evine alışveriş neyim yapsın o paraynan. Eksiği gerağ vardır ellağm.

    Sebo Reis: ( Utanmış olacakki) Haklsın emmim kusra bakma! Oğlum sende git evine dinlen yat uyu Ziya'yada haber et erken gelsinde erkenden çalışsın oda fazla kazansın çoluğu çocuğu var.

    Ben : Tamam Sebahattin abi dedim.

    " Ayı Sebo, Nallıhan dayımın ettiği laflarla benim yanımda öyle bir mahçup olduki eller dizde dizler çarpık ve bitişik, yüz hafiften kızarmış, kel kafasından damla damla ter akıyor ama laf edemiyor zütelek ahahahha "

    Neyse duraktan birisinin bizim o tarafa işinin düşmesini bekledim, 1 saat sonra Hakan abi var onun Bakırköy tarafına işi çıktı giderken benide zütürdü hoşbeş muhabbetle vardık karşılıklı hadi Allaha emanet olları söyledik, Hayırlı işler dileğimi ilettim ve oradan ayrıldım.

    Eve uğramadan bir hışımla hemen Tuncer abinin dükkanına uğradım, elimde bulunan 100 doları ateşledim Tuncer abiye

    Ben: Abi bana en gerezinden bi kombin yapta alemlerde ismimiz unutuldu sanmasınlar, ortalığı kasıp kavurmaya devam edelim.

    Tuncer Abi: Hemen Aslanım, Beyaz bir pantul, pembe çizgili kareli lacivertte bir gömleğim var hemen getireyimde bir dene hele.

    Ben: Olur abim bu işin doğayeni sensin.

    " Getirdi ürünleri, kabinde denedim tam istediğim gibi cuk diye oturdu üstüme gömlekle pantolon kabinden çıktım Tuncer abi:

    - Vay vay vay vay yegenim gibmedik amcuk bırakmayacan heralde yavv, ne bin bebesin ne geysen cuk diye oturuyor Allahıma, dur sana birde ithal ettiğimiz kemerlerden veremde, 10 km öteden parla

    Ben: Yapma yav abi, getir hele getir.

    Tuncer Abi: Al yegenim denemene hiç hacet yok. al git burdan.

    Ben: Tamamdır abi senin sözüne itimadım sonsuz

    " Dedim ve 100 doları orada bin edip eve çıktım."

    Eve girer girmez direk eşofman takımını çektim ve yatağa atladım ilk bi 10 dakika tavana mal mal baktıktan sonra, kısa günün karını ve o gün yaşadığım maceraları aklımdan geçirirken şizofrene bağlayıp kendi kendime bayağı bi güldüm.

    Böyle böyle düşünürken bonzai mağduru bağcılar kekoları gibi sızmıştım...
    Tümünü Göster
    ···
  17. 17.
    +14
    Ben: Maşşallah abi aynı Burak Özçivit gibisin keşke benimde seninki gibi bi tipim olsa karıya karı demezdim ehuhuhehe.

    Çakma Burak Özviçit : Hoop bilader kızlar var yavaşşşş! ( hafiftende bi göz kırptı bana abilik taslıyor kavat) eyvallahh çevremde zaten hep öyle söyler, başa bela boşver anlarsınya ( deyip bir göz daha kırptı bu dalyanak ama ben buna cin kaptım sanıyorumki bu estağfurullah deyip üsütünlük ancak takva ile olur vs diyecek. ama deyyus aynı zamanda kibirli, dıbına koduğumun çin malı bini )

    Neyse daha bunla gidene kafar fazla muhabbet yapmamaya karar verdim, arada kızları aynadan dikizliyordum ve aynı zamanda bu denyoya güzel bir hesap kitlemek için hesap yapıyordum, bu arada bu bana

    Çakma Burak Özviçit : Sigara serbestmi kardeşim içebiliyomuyuz dedi.

    Ben: Hayır yasak içmeniz halinde cezai yaptırım uygularım ahahaha ( Bu bin herhalde tabii, ne demek, buyur abi falan dememi bekliyodu, asıl bomba bundan sonra koptu.)

    Bunun ağzı açık kaldı bana bakıyor, bende ani bir hamleyle gömleğimin cebindeki Tekel 2000 imden bir dal çıkartıp yaktım, bu ibiş bana kemal sunalın sakar şakir filmindeki kafasına yoğurt baklacı dökülen fuat abi gibi bakıyo dıbına koyum ahahahha. Kızlarda arkada kikirdiyo ama bu ses çıkartamıyo zütelek, bu verdiğim ayarın ardından 4 te olan vitesi 5 attım atarkende hain planımı uyguladım, vitesi 5 e atarken taksimetrenin tuşunada ard arda hızlı bir hamleyle tıkladım taksimetre 15 lira birden atı dıbına koyum haahahhaha. Ama tabi bunlar fark etmedi, gidene kadarda ne bunlar benle konuştu ne ben bunlarla konuştum, gitmek istedikleri yere vardık kızlar kendileri indi bu cüzdanı açtı taksimetreye baktı 75 tutmuştu bozukluğu yoktu mecbur 100 verecekti uzattı Itri Reisi " buyur dedi " benden para üstü beklito dıbına koyum,

    " Bozukluk yok bendede abi " dedim. Kızlarda dışardan buna bakıyolar buda farkına varmış olacakki kızların gözünde düşmemek için kaşlarını kaldırdı öff pöff diye taksiden indi. hahahahhah dıbına koyduğum senmisin beni tiye alıp küçümseyen.

    Bunlar indikten sonra, dj armyden varsa şekerin patlayalım şekerini açtım gaza kökledim patinajla kalktım bunlar bana bakakaldı aynadan görüyordum, o havayla kulağımda şampiyonlar müziği çınlarken bir keyif sigarası yaktım ve başka bir müşteri aramak için yola koyuldum..

    Sizce ben adama para üstü verirmiyim dıbına koyum



    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      Yaz amk yazz
      ···
    2. 2.
      +1
      amk :D adafasfasfea
      ···
    3. 3.
      0
      adam öldü
      ···
    4. 4.
      0
      gasp mı ettiler amk öldünmü devam et rez
      ···
    5. diğerleri 2
  18. 18.
    +13
    Fake taxiyi bilmeyenler varmış
    ···
  19. 19.
    +9
    Güzel ve narin olan 2 . hatun ise bu hatunun simsiyah saçlı versiyonuydu.



    ···
    1. 1.
      0
      sUNUN iSMi NE
      ···
  20. 20.
    +7
    Bor REZervi
    ···