Beyler Arife günü sizi bekletmemek için isimizin en yoğun olduğu gün işimizi bırakıp size yaziyoruz okuyan yok heralde 50 sukuya devam pirimci değilim sadece emeğe saygı

üst edit : HiKAYEM BITMISTIR beyler yazmayı unuttum hikayem hiçbir saptirma olmadan 4 Temmuz 2015 günü yaşanan olayları ele almaktadır .

Öncelikle herkese merhaba anlatacağım bu hikaye Ankaranın kecioren ilçesinde 4 Temmuz 2015 tarihinde gerçekleşen kabus bir gecesidir

Sabah Saatleri 06 :00 Ise gitmek için kalktım üstümde inanılmaz bir ağırlık vardı sanki ogun bişey yatagimdan cikmamam için zorluyordu beni. magazaciyim bilenler bilir avmler 10 da açılır bizim ise stok sayimimiz vardı evde kimse yoktu neyse geçelim bunları ağır adımlarla banyoya yürüdüm kapısı kapaliydi ben açık diye hatirliyordum uyku sersemi umursamadim tam karşımda yüz aynası vardı ama tuhaf bir şekilde aynanın buharlandigini hatta banyonun Buharlı olduğunu farkettim aynı anda sanki bir elin bana dokundugunu hissettim hızla arkami döndüm (okuyan olursa rez ve sukularla belli edin)

Terlemistim nefes nefese kaldigimi farkettim korkmaya baslamistim çok fazla dindar bir insan değilim ama fatihayi bilirim hemen onu okudum kapıdan dışarı çıktım kapının tam önünde bir kedi miyavliyordu hemen kapıyı kapattım evdede durmak istemiyordum evin arka kapısından çıktım evin bahçe duvarında çok çirkin bir karga vardı sigara yakarak devam ettim herzaman önünden yurudugum boş bi ev vardı önünden geçerken dikkat ettim kırmızı sprey boyalarla tuhaf şekiller çizilmişti (beyler okuyosaniz bi yaşam belirtisi verin)

Bu şekiller ilgimi çekmişti ama çok tuhaf sekillerdi ilk defa goruyordum böyle şekiller devam ettim nereye gittigimi bilmeden yuruyordum insanlar bana tuhaf tuhaf bakıyordu sanki onlara kötü bişey yapmış gibi sürekli tuhaf hayvanlar görüyordum böcekler büyük büyük sinekler oldukça farkliydi bu hayvanlar bi park bankinda oturdum sürekli fazla terliyor yapayalnız hissediyordum

Arkami döndüğümde sanki kapıdan bişey çıkar gibi oldu evin heryerine baktım hiçbişey yoktu geri banyoya döndüm musluklari ve havalandirmalari kontrol ettim musluklar kuru havalandırma kapaliydi geri aynaya döndüm havluyla cami sildim beyler yalan söylemiyorum yemin ederim aynada aynı o fotoğraftaki gibi ama ondan değil bişey gördüm bagirmaya başladım ev mustakildi hemen banyodan dışarı çıktım (beyler okuyorsaniz devam edelim boşa anlatmayalim amk)

Çok rutubetli bir evde önceden rituellerin gercekstigi belliydi yerde pentagram ve kan izleri vardı alışmış gibiydim böyle şeylere girmiş ve korkumu yenmis gibiydim okun işaret ettiği odaya girmeyi istemiyordum çok kötü kokular aldım en üst kata çıktım evin heryeri orta katı gösteren ok isaretleriyle doluydu köpeklerin dışarda uludugunu duyuyordim dışarı cikamazdim orta kata kafamı bile çevirmeden çıktım

Babanla alakalı bi durum var ama dillerinden anlayamiyorum bu kabile senden ve ailenden nefret ediyor dedi hemen telefonu elime aldım babamı aradım çok iyi konusuyordu bir saat önce bana küfürler eden adamdan Eser yoktu birden bayilmisim rüyamda akyurtta (bu arada beyler akturtluyum ) boş bir evin bahçesinde bir mezar vardı ismim yazıyordu mezarın içinden çığlık yeteeeeerrr diye sesler geliyordu mezarın üzerinde yılanlar vardı düğüm olmuslardi yaklaşık 100 yılan vardı heryerden ses geliyordu

Hemen bahçeye attım kendimi hava güzeldi ama sanki bi kasvet vardı havada yada bana öyle geliyordu bi sigara ictikten sonra geri eve girmeye karar verdim geç kalacaktim yoksa pek böyle şeylere inanmam zaten hayal gördüm heralde dedim uyuşturucu bagimlisiydim sık sık hayal görüyordum ama ilk defa böyle bişey görüyordum eve girdim iki cevapsız arama vardı mudurden geri aradım sayimin iptal olduğunu ve saat 16 00 da mağazada olmamı söyledi uykusuzdum geri yattım

Bu foto ne amk

Bu iş bu gece çözülecek kurtaracagim seni dedi malzeme alacağını söyleyerek gitti ve telefon çaldı arayan babamdi babam =i
Ben =b

i : hemen o adamın yanından ayrıl rezil herif
b : ne adamı ne diyorsun baba
i : kimin yanında olduğunu biliyorum bana söylediler dedi
(aklıma teyzem geldi ama o soylemeyecegini bu tarz şeyler duyuldukca şerlenir kimseye söylemem demişti soylemezdide)
b: neler oluyor baba kim söyledi ne söyledi dedim sesim aglamakliydi
i: eğer ordan gelmezsen bir daha gelme
b: ne diyorsun baba sen hoca bana yardım ediyor .
Hakaretler ederek telefonu suratima kapattı babamdan nefret ettim havada ki kasvet vardı belliydi burda bişeyler olacakti diye düşünürken hoca elinde malzemeler ile geldi

Teyzem sessiz bir şekilde telefon görüşmesi yapmıştı ve karşıma oturdu suratı asilmisti sanki sonra bak beymen sana açık konuşacağım az önce adiyamanda bir hocayla konuştum anlattıklarını ona anlattım ve bana harami kabilesini anlattı Harami Kabilesi
• Bizim alemimize geçmeleri zordur geçenler ise sadece hayvan kılığına girebilir
• Bazıları yarı insana benzer ve bunların en tehlikeliside budur (entry deki resimdeki gibi)
• Bunlar normalde zararsizdir sadece onlara zarar verirsen intikamlari çok ağır olur
• Bu yahudi bir kabiledir en büyük düşmanları müslüman ademogludur
• cinni aleminin en tehlikeli üç kabilesinden biridir
• kabile halinde yaşarlar ve asla birbirlerinden ayrılmazlar

Bu arada beyler (sululuk yapmayin) Teyzemden bahsediyim 40 li yaşlarda evli ikide çocuğu vardı çok dindar bir aileydi ve beni çok severlerdi bu olaylar yasanirken çocuklar yaz kursunda enistem ise isteydi baglum tarafina gittik bir taksiyle yolda bişey olmamıştı ama sürekli at kisneme sesi duyuyordum bi mahallede indik mahalleden hocayı sorduk evini öğrendik hoca bir gecekonduda oturuyordu bahçesinde güzel ağaçlar çiçekler ve her tarafta ip parçaları vardı aslında güzel bir bahceydi huzur veriyordu derken hoca kapıyi açtı selam vererek girdim hocanın bana bakmasiyla Estağfurullah Estağfurullah diyerek geri cekilmesi bir oldu gözlerini büyüterek açtı hemen elini omzuma tshirtime attı sol omzuma Teyzem noldu demeye kalmadan hoca omzumun içine dikilmiş küçük bir kağıt çıkardı

Allah o lanet kabileyi insanlardan korusun oğlum sen naptin dedi hoca sonra titriyordum vucudumu kontrol edemiyordum albino bir erkek çocuğu hocaya doğru yaklaştı 6 yaşlarında türkçe anlıyor ama konusamiyormus sapsarı ve göz rengi maviden griye doğru bir renkti üzerinde beyaz bir gömlek vardı ama uzun ayaklarına kadar arkasından ali hazırlan dedi çocuğa ne hazirlanmasi lan noluyor dedim teyzem sakin olmamı söyledi hayvan oldurdunmu diye sordu hoca özellikle gece Hayır dedim kimseyi oldurmedim seni evime alamam bu kabileye karşı bir koruma yok evimde dedi

Geceyi bekleyelim dedi hoca albino erkek çocuğu ofkeyle bana bakiyordu gözündeki kini teyzemde görmüş olacakki dikkatimi dagitmaya çalıştı teyzem benden bu kadar beymen Allah yardimcin olsun dualarim seninle diyip yanimizdan ayrilmisti biz ise bahçede oturuyorduk hoca acmisin diyince aç olduğumu farkettim hocam zahmet olmasın dedim ama o cocukla yanlız kalmak istemiyordum havada yavaştan karariyordu hoca yemeği getirdi ezan okunuyordu hoca namaz için kalktı çocuk korkunç bi yüz ifadesiyle bana bakiyordu ben ise başka şeylerle oyalaniyordum ezanin bitmesiyle sanki hayal gibi çocuğu bir an önümde gördüm yarım saniyelik biseydi sanki arkami dönüp baktığımda gercektende çocuk yoktu

Kuşlara yem veriyordu ama o kuşlar o kadar pis kokuyordu ve o kadar cirkindiki bana doğru baktığını gördüm bekirin bişeyler mirildaniyordu ama arapça degildi daha farklı bir dildi bana istemiyoruz seni diye bağırıp taş atmaya başladı canımı zor kurtardim

Hızla merdivenleri çıktım teyzem orta katta oturuyodu gittiğimde kapı açıktı teyze diye seslendim kimse yoktu eve girdim televizyon açıktı o lanet olası televizyonda o rüyamda olan belgeselin aynısı vardı yemin ederim olduğum yere bayilmisim uyandigimda teyzem başımda beni ayiltmaya çalışıyordu geldiğinde beni köpek gibi havlama sesleri cikardigimi söylüyordu inanamiyordum neler duyuyordum teyzem imanli bi insandı başımdan geçenleri anlattım karşımda korkarak beni dinleyip sen bu sefer ciddisin bu uyuşturucu hayali değil bekle dedi odadan çıktı

Umursamadan gecicektim ama tanıdık bir ses vardı bir ağıt yakiliyordu yaklastim o korkunç manzarayı asla unutamicaktim sanırım üstü gazete kagitlariyla kaplı biri yerde yatiyordu ayakkabilarindan tanıdım bu teyzemdi enistem agitlar yakıyor du kuzenlerim köşede öylece bana bakıp sinsi sinsi gulumsuyolardi onlar kuzenlerim değildi belliydi gazeteyi kaldirdigimda kanimi donduran o görüntüyü görmüştüm teyzemin yüzünü köpekler parçalanmış paramparça olmuştu avcundada kına gibi birseyden bir yazı yazıyordu anlayamadim teyzemin dudaklarindaki hareketlenmeyi görüyordum sanırım sadecede ben goruyordum dudak okurum söyle diyordu

Telefonum çaldı ailem iyiydi bi problem yoktu ne zaman geleceklerini ve urktugumu başımdan geçenleri yüzeysel olarak anlattım babam anladım oğlum diyerek telefonu kapattı sasirmistim sadece dinledikten sonra sadece anladım oğlum diyerek telefonu kapatmisti mahallemizde park görevlisi olan bekir diye deli bir adam vardı kimseyle konusmaz kendi kendine konuşur dururdu

*bütün cinniler aramice ibranice ve suryanice konuşurken sadece bu kabile ermenice konuşur
Şaşkınlıkla teyzemi dinliyordum bana yakın bir zamanda veya geçmişte kedi köpek veya karga öldürüp oldurmedigimi sordu hayvanları severdim Hayır teyze sadist değilim cani değilim ben diyerek ağlamaya başladım Teyzem çaresiz gözlerle beni izliyordu bir süre sonra sakinlestim teyzem Kuran okudu muazzam bir sesi vardı bir kağıda dua yazıp suyun içine attı dua bir süre sonra kağıttan silindi ve o suyu icmemi söyledi suyu içtim sanırım hersey düzeliyor du gözüm yerdeki halının kenarına takıldı halinin kenarında saç gibi birsey gördüm haliyi elimle yavaşça kaldırdım gördüğüm manzara karşısında titremeye başladım

Yine kargaydi hani beyler simsiyah kavgalar olur büyük les kavgası diyorlar sanırım ama bu daha farklıydı çok sivri bir gagasi vardı kafası bedenine oldukça büyük üstünde Roma rakdıbına benzer bir sayı gibi birsey ciziliydi beyaz tuylerle gözleri kömür gibiydi gagsini birbirine vurup değişik sesler cikariyordu hemen dışarı çıktık teyzemi ananeme birakacaktim ısrarla iyiyim diyordum teyzem beni hocaya zütürüp beni kurtaracagini soyluyordu evin yakınlarında bir hoca varmış çok kişiye şifa vermiş dışarda beklememi söyledi eve gidip halının altını temizleyecekti bende bahcedeki köpeğin cesedine bakmak istiyordum ama birturlu yoktu goremiyordum o arada teyzem koşarak geldi halının altında hicbisey yok hepsi kaybolmus kargada yoktu hatta yemin ederim koltuğa damlattigimiz kanlar bile yoktu hızlı adımlarla ilerledik