1. 1.
    +31
    ne pis geyiğin varmış bilader

    edit: ne değerlenmiş buralar amk
    ···
  2. 2.
    +38 -14
    otobüsteki yaşlı teyzeye yer verirken aslında onu öldürmek istiyorum.'teşekkür ederim evladım' derken nefesi ceset gibi kokuyor. ondan öyle iğreniyorum ki 'ne demek teyzeciğim, buyrun' deyip sevgiyle gülümsüyorum. çünkü başka türlüsü elimden gelmez. yüzde kırkı su olan biramı içmek için o taktan yere oturduğumda elinde bardakla dilenmeye gelen sıçan yavrusundan iğreniyorum. tekmeyi koymak geliyor içimden. onun yerine bardağa bir lira atıyorum,'hadi bakalım, dolaşma bu saatte buralarda' diyorum. garsona 'hesabı rica edebilir miyim' diyorum. oysa ki 'hadi yine gibtiniz müşteriyi sulu biraya sekiz lirayla' demek istiyorum.o da 'tabii efendim' diyor 'üç kuruş karşılığı sana efendim diyen ağzımı gibeyim' yerine. hayatı seviyorum binler.
    ···
  3. 3.
    +27 -7
    çocukları sevmiyorum. hatta onlardan nefret ettiğim bile söylenebilir. hele ki biri ağzını am gibi açıp anırmaya başladığında o ağıza balyozla vurmak istiyorum.o ses kulaklarımı gibiyor. çirkin suratına elimin tersiyle geçirmek istiyorum veledin. onun yerine babasıyla göz göze geliyorum ve gülümsüyorum 'çocuk işte, şeker şey' ifadesiyle. kimi zaman böyle yapmacık gülümserken mağaza vitrinlerindeki yansımamı görüyorum. gülümseyen bir züt deliğinden farksızım.
    ···
  4. 4.
    +19
    bazı kadınlar ilk tanışıldığı an bir melekten farksızdır. neşelidir,hayat doludur, espirili ve anlayışlıdır.onu arabanızla eve bırakırsınız, 'minibüsle giderdik' der. trainspotting izler,the notebook değil. onunla pes oynayabilirsiniz. sevişirken daha önce farkına varmadığınız yerlerinize dokunur. kışın renkli, komik görünüşlü bereler takar ve makyajsızdır. tekilaları ardı ardına zütürür ve bardağı masaya çarpar. sarhoş olup kahkahalara boğulursunuz. aşık olursunuz. aradan aylar geçer. aynı kız, artık okul çıkışı onu almaya arabayla değil, otobüsle gitmenize surat yapıyordur. seviştikten sonra üstü kapalı olarak ne zaman evleneceğinizi sormaktadır. içki midesine dokunuyordur,siz de içmemelisinizdir.ne zaman kız kıza eğlenmeye çıksa makyaj yaptığını farkedersiniz. olur olmaz yerde, özellikle topluluk içinde sizi ezmeye çalışır. kontrolün onda olduğunu göstermek istemektedir. kolayca kurtulamazsınız çünkü ayrılık lafı eder etmez ağlamaya ve onu kullandığınızı ima etmeye başlar. şeytan kendini mükemmel biçimde gizler. sizi tatlı diliyle kandırırır.ben gerçek bir melek tanımıştım. sonrası mı? hayat bana gösterdi ama vermedi ne yazık ki.
    ···
  5. 5.
    +34 -18
    ne demektir bilir misiniz beyler? hadi bunu tartışalım
    ···
  6. 6.
    +14 -3
    giberim toplumuda saksonuda yaşdıbınıda kuru dıbınıda. hakkaten geyiğin hiç çekilmiyor amk
    ···
  7. 7.
    +11
    her şeyin yolunda gittiği izlenimi veriyor bazıları. çok gülüyor, çok konuşuyorlar. kendilerine güveniyorlar. sigara içmiyorlar. scuba divingle uğraşıyor bile olabilirler belki. kız arkadaşları var, erkek arkadaşları var. herkes birbirini çok seviyor. üstleri başları temiz, düzgün ve pahalı. inançlılar da üstelik.ama muhafazakar değiller. zihinleri her türlü gelişime açık. eğitimililer.her gün toplumsal sorunlardan bahsediyorlar aynı masada.o kadar aydınlar ki,bazen bakarken gözlerim kamaşıyor.ama eve gidip kan işeyip işemediklerini bilmiyorum. işkence videoları izleyip ereksiyon haline geçip geçmediklerini de.belki de dövülmekten hoşlanıyorlar. belki kendi kuzenlerine ilgi duyuyorlar. belki de gece uyumadan önce yatakta cenin pozisyonu alıp korkudan tir tir titriyorlar.
    ···
  8. 8.
    +17 -7
    sabah duşa girdiğimde suyun vücudumla ilk temas anı beni delirtiyor .dışarı çıkınca diğer insanları vücudumdan çıkacak herhangi bir kokuyla rahatsız etmemem lazım, çünkü ben medeni bir huur çocuğuyum. oysa yağlı saçlarımla huzuru yakalamıştım. onları yıkamak zorundayım çünkü toplum içinde yaşamak bunu gerektirir.
    ···
  9. 9.
    +9
    ilkokuldayken bir bine annesi 'beslenme teneffüsü' nde mcdonaldstan hamburger falan getirirdi. genelde bende yiyecek pek bir şey olmazdı. çok çok bayat ekmek arası peynir falan.onu da kendim hazırlardım zaten. beslenme örtüm buruş buruş ve leş gibi olduğu için yemekten sonra dışarı çıkmayıp defterime yüz kere 'beslenme çantamı temiz ve düzenli tutmalıyım' gibisinden şeyler yazmayı alışkanlık haline getirmiştim. neyse,bu binin annesi ne zaman sınıftan içeri adım atsa içim cız ederdi. çünkü bu,birazdan o hamburgerin dayanılmaz kokusunu alacağım anldıbına gelirdi. kadının elinde bej renkli ve sarı-kırmızı logolu kese kağıdını görünce içim daralırdı. işte saçları amerikan traşı kesilmiş bininin yanına gidiyor, işte abartılı tavırlarla öpüp seviyor, işte beslenme örtüsünü oğlu için seriyor ve işte o mükemmel, pofuduk,yusyuvarlak hamburger orda. üstelik de yanında kola var. üstelik de tatlı olarak donut var.ben hiç donut yememiştim o zamanlar.bir iki kere hamburger yemiştim ama nasıl olduysa. yerden para bulmuştum sanırım bir defa.. neyse.işte bin hamburgerden koca bir ısırık alıyor.o hamburger benim olsa onu ufak ufak ısırırdım, böylece çabuk bitmezdi. bazı insanlar gerçekten kadir kıymet bilmiyor.
    ···
  10. 10.
    +8
    bir kız arkadaşım var. sevgilim değil, sadece kız arkadaş. üniversitede bir oda arkadaşı varmış. tarabyada mı öyle bir yerde villada oturuyormuş. saçları yumurta sarısı olan şu tikilerdenmiş kız.iki bin liralık çantayla gidermiş okula. misler gibi parfüm kokarmış.ama bir sorunu varmış kızın. kapı açık sıçmaktan hoşlanıyormuş. çünkü sıçarken sohbet etmeyi ve müzik dinlemeyi severmiş. üstelik kendi burnu koku almıyormuş çocukken geçirdiği bir hastalık yüzünden ama züt kadar yurt odası yaşanmaz hale geliyormuş kokudan. kız bundan zerre rahatsızlık duymuyormuş. çatır çatır, osurarak sıçıyormuş. üstelik sıçtıktan sonra zütünü sildiği taklu tuvalet kağıtlarını klozete değil, çöpe atıyormuş görülecek şekilde.ah şu üst tabaka. onları hep sevmişimdir. züt kadar dünyamızda kapı açık sıçar,her yeri kokutururlar. güzel ve zarif görünürler, bakımlı görünürler ve prada parfüm kullanırlar. bizse durmadan kokarız. onları rahatsız eder ve iğrendiririz
    ···
  11. 11.
    +7
    orkide vajinaya benziyor. bunu herkes biliyor artık. hatta kadın pedinin ismi ordan geliyor sanırım.ya bizimki neye benziyor? yarrağa benziyor. yannanlarımız yarrağa benziyor. gibmek için gelmişiz dünyaya. birbirinden güzel orkideleri gibip soldurmak için. sahlebin orkideden yapıldığını biliyor muydunuz? sahlebin o yapış yapış, koyu kıvamı vajinal sıvıya benziyor. vajina güzel şeyler salgılıyor kendi başına.ama ne zaman onun içine daldırsak uzvumuzu, orkideler çirkinleşiyor ve iğrenç şeyler çıkıyor içinden. kıçına şaplak atınca anıran iğrenç et parçaları. neden yapıyoruz bunu bilmem. durmadan çıkıyor o yaratıklar. uzak durun orkidelerden amk.
    ···
  12. 12.
    +7
    çocukken bir arabadaydım, hatırlamıyorum şimdi kimin arabasıydı ve nereye gidiyordum. arabaya bindiğim pek nadirdi ama hatırlamıyorum işte. yalnız bir ara arabayı parkedip beni de içinde bıraktılar. o zaman ben arka koltukta ayağa kalktım, boyum züt kadardı yapabiliyordum bunu. donumu indirip cinsel organımı tuttum ve camda durdum öyle bir müddet.bir şeylere sinirliydim ve bu şekilde hıncımı alıyordum.onu herkes görsün istiyordum. daha o yaşta 'gibebileceğimi' öğrenmiş bulunuyordum. gibmek istiyordum elime ne geçerse. elime geçen şey bir ferrero çikolata oldu. nerden nasıl geldiyse amk. benim ufak hazinem.onu elimde sıkıp çatır çutur kırdım ve çikolatayı parmaklarımdan yaladım. ellerim leş gibiydi ve tuzluydu parmaklarım. çikolatanın o güzelim tadını gibip atmıştım.ama daha zevkliydi
    ···
  13. 13.
    +7 -1
    huur neye denir? para karşılığı kendini becerttirene değil mi? bu durumda arabanız, tekneniz ya da bazen sadece tişörtünüzün markası için sizinle takılan ve evlenmeye çalışan kıza da huur denmez mi?para için becerttirmenin evlenerek veya evlenmeden olması huurluk durumunda neden değişime yol açıyor? bir huur tanımıştım, çiçek yerdi.ona hiç bir erkek çiçek almamış.o da çiçekleri yerdi. çiçek almak onu tatmin etmezdi, çiçekleri vazoya koymak onu tatmin etmezdi, çiçekleri koklamak onu tatmin etmezdi.o da yiyordu. sigaradan leke leke olmuş düşleriyle en güzel çiçekleri öğütüyor, eziyor ve pis kokulu midesine indiriyordu.bir gün ona bir orkide zütürdüm.onu yedi ve öldü. zehirlenmişti.pahalı çiçek ağır gelmişti bünyesine. zavallı huurlar..
    ···
  14. 14.
    +6
    şu hamburger olayından aklıma bir şey daha geldi. mcdonalsda doğum günü yapma olayı vardı bir de beyler hatırlar mısınız bilmem. üzerinde sapık görünüşlü o korkunç palyaçonun resminin basılı olduğu ufak kartlar dağıtırdı 'bazı' çocuklar, 'bazı' diğer çocuklara doğum günlerinde. kartın üzerinde genelde 'seni de doğum günüme bekliyorum' gibisinden bir yazı olurdu kendiliğinden, altındaki boş satırlar doğumgünü olan çocuğun annesi tarafından doldurulmuş olurdu 'saat bilmemkaçta bilmemnerdeki mcdonalsta' diye. nerden mi biliyorum? bir defasında bu davetiyelerden bir tanesini yanımda oturan kıza vermişti biri.ben de bütün cesaretimi toplayıp bakmak için izin istemiştim. kız yüzünde nemrut bir ifadeyle uzatmıştı kartı ama elime almama izin vermemişti. zaten hemen çekti.ama o birkaç saniye içinde ben kartın üstündekileri kafama kazıdım. mcdonaldsın maskotları kırmızı bir arabaya binmiş, çimenli bir yolda gidiyorlar. gökyüzünde bulutlar var. maskotlar zorro gibi maske takmış bir adam,o sapık palyaço, patatese benzeyen bir şey ve mor renkli şapkamıs bir şey takmış büyük sarı bir kuş(ya da ördek, emin değilim).öyle canlanıdırdım ki o an kafamda o doğumgününü. sanki büyük ve kocaman bir klüp gibi. sınıfın kısa etek giyen, ikisi sarışın üç kızı.ki bunların beslenmelerinde de hep benim tadını hiç bilmediğim şeyler olurdu ve süslü püslü kalemlerle yazarlardı. saçları amerikan traşlı dört erkek. biri sarışın,ben de sarışınım ama o benden daha sarışın sanki. onun gözleri de mavi.bir tanesi, esmer ve gözlüklü ama okula knex mi ne onlardan getirir hep. diğer ikisi de amca çocukları. şişman ve acımasızlar, zengin olmalarına rağmen onun bunun öteberisini çalmaktan hoşlanıyorlar, ama ne yazık ki benim kadar yetenekli değiller bu konuda. işte bunların hepsi toplanmış, hamburger yiyorlar ve kafalarında o karton taçlardan var. büyük ihtimalle çocuk menüsü yiyorlar ve o muhteşem oyuncaklardan alacaklar. çıkışta sinemaya gidilecek.ya da sinemaya önceden gidildi ve 101 dalmaçyalıyı izlediler. işte kısaca bunlar canlandı gözümde o bir kaç saniye içinde.ama yıllarca gitmedi gözümün önünden.
    ···
  15. 15.
    +8 -3
    hayırdır tecavüz mü ediyorlar
    ···
  16. 16.
    +7 -2
    bende köpeğime duman üflerdim panpa sebeplensin diye rahat uyurdu
    ···
  17. 17.
    +9 -4
    her gün bir avuç uyku hapıyla uyuyorum.iki liralık ve adi olanlardan. bir arkadaşımın kedisine uçak yolculuğu sırasında vermiştik aynılarından. içinden şeytan çıkartıyorlarmış gibi bağırıp elimi tırmalamıştı huur çocuğu.bu arada hala karanlıktan korkuyorum. aklıma ölüm geliyor. toprağın altı geliyor. oraya gidenin yolu çıkmaz sokak. orda kalıyorsun.bir takım şeyler uyduruyorlar. insanlar inanıyor. çünkü inanmak istiyorlar. beni tek rahatsız eden çürüdüğümü hissetmek. acaba beni bırakıp gidenler hissediyor mu kalplerini yiyen kurtları?bu sebeple mediamarkttan bir gece lambası aldım. kelebek şeklinde ve üç renkli. neşe içinde uykuya dalıyorum.
    ···
  18. 18.
    +5
    ayıların gibinde kemik olduğunu duymayan var mıdır bilmiyorum.ama belki bazı puştların bu ayı gibi kemiklerinden mücevherlerle bezeli kokteyl karıştıracakları yaptığını,ve zenginlikten ne yapacağını şaşırmış bazı huur çocuklarının bunları servet pahasına satın aldığını bilmiyorsunuz. satın alacak bir şeyi kalmayanların hikayesi diye kitap yazmak istiyorum. zengin kesimi kimse anlamıyor. kimse onları sevmiyor. oysa onların tek istediği içkilerinde ayı gibi aroması. neden bu kadar vicdansızsınız? leave britney alone!
    ···
  19. 19.
    +5
    ayıların insanları kaçırıp karısı yaptığını duymuştum. düşük cümlelerimi gibeyim. neyse.çehov olmaya niyetlenmediğime göre sorun yok. konuya dönelim. ayı seni kaçırıyor, inine zütürüyor. hunharca gibiyor.ama senden hoşlanıyor.bu nedenle zıkkımlandığı şeylerin artıklarını senin tarafa atıyor.ye ve hayatta kal. sonra yine gibil. ölmek iste ama o beş günlük leziz tilki leşine hayır diyeme. kendini tutamayıp ye,hayatta kal. sonra akşam 'kocan' gelip seni gibsin. acıyan zütüne lanet et,ölmeye karar ver. ama kendini tutama. pazartesi günü diyete başlıycam de,başlayama.ne kadar iradesizsin amk. işte senin hayatın dede.
    ···
  20. 20.
    +8 -4
    japon balığıma gizli gizli viski veriyorum.her gün suyuna damlatıyorum. çünkü hayvanları seviyorum.
    ···