1. 1.
    -1
    öncelikle takip için: http://inci.sozlukspot.co...±na-yaÅŸadım/@ampaparasi

    hiç hayatımı kontrol altına alıp kendi isteğim doğrultusunda bir şey yapamadım.

    küçükken sorarlar ya büyüyünce ne olacaksın diye ben bilgisayar mühendisi olmak isterdim hep. oyun oynuyorum falan ya oradan bi sempatikliğim var, büyüyünce "oyun yapacam abey" modundayım yani. sonra gibik eğitim sistemi bana hedeflerimi, hayallerimi unutturdu.

    daha 13-14 yaşında köpek gibi ders çalışıp iyi bi anadolu lisesine girmekti hedefim ve istanbulda hatırı sayılır bi anadolu lisesine kapağı atabildim. ama dediğim gibi tüm hayallerim uçtu gitti.

    liseye girdikten sonra ilk sınıfta bi kıza aşık oldum. evet beyler. hayatımda, ortaokuldaki "elele tutuşup eve yürümelik kız arkadaş"larım olmuştu. erkekleri bilirsiniz kafamız basmaz o yaşlarda o işlere, daha çok oyun çocuğuyuzdur. onları ilişkiden sayarsak başlama sebepleri kızlar oldu hep, kısacası ben hiç "yürüyemedim" hatunlara. neyse, lisedeki kıza dönelim. evet bu kıza hakikaten tutulmuştum. sınıftan da biraz soyut kaldım hep. yaşıtım olan binler devamlı karı kız gündemini takip ederken ben hep uzak kaldım. asosyalim kanımca. ama nedense hatunlar hep etrafımda oldu. o zamanlar kalorifer yanında en arkada otururdum, daha doğrusu uyurdum. tenefüs aralarında falan ben kafayı koyup uyurdum bütün kızlar etrafıma gelip dedikodu yaparlardı. aşık olduğum kız da bunlardan bir tanesiydi. kıza yazma sürecim zaten tam facia..

    pek becerikli deÄŸilim uzun hikaye yazma konusunda ama dinleyen varsa devam edeyim.
    ···
  1. 2.
    0
    kimse kolay olacak demedi sen büyüdükçe evler küçülecek, caddeler daralacak demedi. sevdiğim insanlar da yaşlanacak, bazen kimse hatırladığım günlere güzel demeyecek, tek başıma, unutulmuş bir filmi yeniden yeniden ve yeniden izlerken o filmi bana sevdiren, aynı sahnelerde benimle gülmeyecek, ağlamayacak.
    ···
  2. 3.
    -1
    @2 az iç şu mereti, ciğerin soldu lan.

    yok mu dinleyen?
    ···
  3. 4.
    0
    özet geçebilecek?
    ···
  4. 5.
    0
    @3 o kadar dibe batmışım ki hiç ışık ulaşmıyor ne de bir ses..
    hayatım gün geçtikçe saçma sapan bi hal alıyor, işler kontrolümden çıktı, bayır aşağı yuvarlanıyorum...
    inanmak istiyorum hala, umut etmek istiyorum lakin dedim ya karanlık, ışık yok ses yok.
    karanlıkta yüzleşiyorsun gerçekle okadar çok yüzleşiyorsun ki artık acıtmıyor seni ne yazık ki
    ve hala göremiyorum çarpıpta yükselişe geçmek istediğim o sert acımasız vahşi dibini bu kuyunun
    kurtulmak istiyorum arada ve kalbim ortaya çıkıyor. gerçek ve bir o kadar ürkek..
    ama güneş çıkacak fiziki olarak yarın. ve ben yine takmak zorunda kalacağım o demirden maskeleri
    kilitleyeceğim kalbimi derinlere kimse ulaşamasın görmesin incitmesin artık diye
    inan yapabilsem hiç durmayacağım hazır açılmışken kalbim akıtacağım karanlığı benliğimin derinliklerinden ama ne yazık ki olmuyor..
    istemezdim sizi kendi karanlığıma çekmek sanki kendimin ki yetmezmiş gibi.
    ···
  5. 6.
    0
    anlat bin için acımadananlat
    ···
  6. 7.
    -1
    ben 14 yaşında kütür kütür karı gibiyodum aq konu kilit.
    ···
  7. 8.
    +1
    ooo panpa hos geldin gunaydin dicemde hic uyumamissindir
    ···
  8. 9.
    0
    neyse dinleyen panpalar ve kendim için devam ediyorum..

    nerde kalmıştık..(gemide geldi aklıma amk) he ilk vurulduğum hatun diyordum. evet beyler, aşk meşkle kafa bulup taşşak geçen eleman olarak büyük konuşmuşum demek ki. yaş da daha kaç sanki 50 yaşındayız. bu hatunu daha ilk görüşümde kalbimden vurdu beni.
    beyaz tenli, dalgalı-kıvırcık arası saçları, kumral, yeşil gözlüydü. ilk defa midemde garip hisler oldu. hani derler ya karnımda kelebekler uçuşuyo diye hakikaten ne takmuş anladım. bahsettiğim gibi kızlarla konuşma konusunda pek iyi değildim. ama o zamanlar msn moda. sınıfta kağıtlar uçuşuyodu. özellikle kızlar ha bire sınıfta yoklama kağıdı gibi kağıt gezdirip msn topluyordu. aralığın soğuğunda kaloriferın sıcağı uyuşturmuştu beni, her zamanki gibi uyuyordum. kolumu 1 elin dürttüğünü hissedip uykulu gözlerle kafamı kaldırdım. hoşlandığım hatun bana elindeki kağıdı uzatıp o tatlı sesiyle msn adresini yazar mısın diye seslendi.
    ben bi anda suratıma soğuk su vurulmuş gibi sıçradım hala hatırlarım heycandan elim titreye titreye çirkin el yazımla msn adresimi yazdım kağıda. teşekkürler akşama eklerim seni dedi.

    ben tekrar kafayı sıraya vurup uyku moduna geçer gibi yaptım ama uyuyamadım beyler. içimde devamlı "oha lan, msn adresimi aldı" modunda heycandan kafayı sıyırdım resmen. abazalık falan değil beyler. ben efendi adam oldum hep, en azından öyle olmaya çalıştım. 16-17 yaşında gibişmedim. ilk seviştiğim insan aşık olduğum kişiydi, kerhane merhane tayfası vardı çevremde hep ama hiç öyle birisi olamadım.
    ···
  9. 10.
    0
    benim evim okula baya yakındı. okuldan çıkar çıkmaz eve gidip bilgisayarı açıp direk msn'e girdim ve bekledim.
    başlığı açtığımda bu kadar yazmayı düşünmüyordum bile yazdıkça uzuyor baya. olabildiğince kısa geçmeye çalışıcam. o akşam 9 gibi malum hatun ekledi selamlaştık, havadan sudan konuştuk. bundan sonraki günlerde de hep benzer şekilde geçti. konuşmalarımız zamanla daha samimi oldu fakat gerçek hayatta sanki başka insanlar gibiydik. her akşam birbiriyle devamlı konuşan insan nasıl olur da böyle yabancı olabilirdi birbirine gerçek hayatta akıl almıyor.

    aşağı yukarı 1 ay süren konuşmamızdan sonra okula geldim. keyfim yerinde, sınıfla biraz daha kaynaşmışım asosyalliği atmışım üzerimden kendimce. öğle arası oldu kantine bi şeyler almaya iniyordum ki merdivenlerde ne göreyim? ne görecem amk tahmin ettiğiniz üzere bu hatunu o zamanlar 11. sınıflardan bi elemanla gördüm. hasgibtir çektim içimden, yok lan öyle değildir dedim. bi arkadaşla baya samimi olmuştuk o zamanlar ki hala en yakın arkadaşlarımdan birisidir kendisi. kızdan hoşlandığımı kimse bilmezken ona sordum böyle böyle durum var diye bana evet kanka, x ile o eleman çıkıyorlarmış.

    başımdan aşağı kaynar sular döküldü. dıbına koyayım hayatında aşık olan panpalar bilir sevdiği insanı başkasıyla görmenin ne kadar acı bi şey olduğunu. elim ayağım titredi bi süre. ama çaktırmadım, giberim dedim şu zamana kadar yalnızdık da neyimiz ekgibti diye kendimi avutuyorum, "sana kız mı yok amk" hesabı, yersen tabi.
    ···
  10. 11.
    0
    baya bi süre geçti aradan onun arkadaşı vardı hande diye, onunla baya samimi muhabbetimiz oluşmaya başladı. o zamanlar penguen alırdım, ki hala fırsat buldukça alıp okurum. sınıfta yan yana okuyoruz gülüyoruz akşam eve gidiyoruz konuşuyoruz. her şey güzel derken handeye tutulmaya başladığımı farkettim.

    ben handeye açılmayı düşünürken msn'de konu döndü dolaştı sevgili mevzularına geldi.

    b: ben, h: hande olsun.

    h: kız arkadaşın yok mu senin ya hiç konuşmadık bunları?
    b: yok ya, senin ?
    h: malesef :/ hoşlandığın birisi de mi yok
    b: var aslında
    h: kim o talihsiz kız ya ? :Dd
    b: ..
    h: noldu?
    b: sensin.
    • *hande çevrimdışı oldu.**

    bu da böyle trajikomik bi anımdır amk. kız bildiğin çevrimdışı oldu lan. kesin arkadaşlarına oha ampaparasi bana hoşlandığını söyledi falan demiştir. neyse rezil olmak gibimde değil derdim ama gibimdeymiş, yani uzun vadede öyle olduğunu gördüm. okula gittiğimde her gün beraber takıldığım insanla yabancı haline geldik. ben utancımdan bakamıyordum o da bir şeyler söylemek istermiş gibi suratıma bakıp bi şey diyemiyordu.

    beyler düşünsenize amk hayatınızın en atik olması gereken çağlarınızda 2-3 ayda üstüste gib gibi olaylarla karşılaşıyorsunuz.
    ergenliğin etkisinden midir bilmem ama özgüvenim darma duman oldu. bu olayların etkisini atlatmam 1-2 sene sonra geçti oraya da geleceğim ama dediğim gibi çoğu benim kontrolümün dışında oldu, kendi hayatımda figüran oldum resmen.
    ···
  11. 12.
    0
    dinleyen yok lan. siz de haklısınız amk. sabahın köründe okunur mu bu, kör olur insan.

    dinleyen olursa devam ederim.
    ···
  12. 13.
    0
    okuyorum kardeÅŸ devam et
    ···
  13. 14.
    0
    okuyorum
    ···
  14. 15.
    0
    handeyle aramız normal insan gibi olmaya başlamıştı. ama hala soğuktu. gün geldi kız bana konuyu açtı,
    "ya ampaparasi, sen bana öyle dedin ama ben seni arkadaşım olarak görüyorum" dedi. ben de "tamam sorun değil, arkadaşlığımız bozulmasın. heralde devamlı birlikte vakit harcayınca öyle etkilendim sanırım" diyip, utana sıkıla konuyu geçiştirdim.

    handeyle zamanla aramız düzelse de hiç bir zaman eskisi gibi olamadı. ben de bahsettiğim arkadaşım vardı onunla daha çok vakit harcadım, muhabbet geyik falan o seneyi iyi kötü 1 zayıfla geçtim.

    olabildiğince hızlı geçmeye çalışıyorum. ama olmayan özgüvenim iyice dibe batmıştı, beyler. hakikaten taktan bi şey. eli yüzü düzgün çocuğum aslında, tipsizlik de değil. neyse ilerledikçe olayların aslı ortaya çıkacak zaten (:

    ikinci sınıfa geçtik. 2. sınıfta bölümlere ayrılıyorsunuz eski binler bilir. demiştim ya bilgisayar mühendisliği hayalim vardı hani unuttuğum, tm'ye geçmek için başvursam da müdür yardımcısı beni sayısal yapmış amk. gibeyim belki de kaderimi değiştirdi zütoşlar ama şuan ki konumumdan memnunum.

    ikinci sınıfta hande yoktu. ilk başta bahsettiğim yeşil gözlü hatun vardı. onun ismini vermek istemiyorum ama gizem diyelim. evet 3 tane sayısal sınıfı vardı ve gizem bizim sınıfa düşmüştü. gizemin sevgilisini sordurduğum arkadaş ona da ahmet diyelim ve onun haricinde ileride yakınlaşıp hala kardeşim diyebileceğim arkadaşlarımı ikinci sınıfta edindim.

    neyse, daha 15 yaşındayım dıbına koyayım ama nasıl gibik bi şeyse derslerim iyice taka sarmaya başladı. takıntılı biri olup çıktım.
    hande başka sınıfta olunca uzaklaştık onunla iyice. gizemle yakınlaşsak da hala bi huur çocuğu vardı arada. çok zor beyler sevip de konuşamamak. bana göre değildi iki insanın arasına girmek giremedim de zaten..

    devam edicem, bi iÅŸiyim
    ···
  15. 16.
    0
    Reserved panpa iyi gidiyo devam
    ···
  16. 17.
    0
    nerde kalmıştık. gizem'in ilişisi devam ediyordu ben de yannan gibi okula gidip uyuyup eve gelip sabahlıyordum. okul döneminde bu yapılır mı dıbına koyayım. yıl sonlarına doğru gizem ayrılmıştı o lavuktan ama üstüste iki darbeden sonra konuşacak özgüvenim yoktu kızlarla. bana mı yazıyo lan bu gibi düşündüğüm insan arkadaş olarak görüyorum diyip reddetmişti beni, ki o olaydan sonra gibsen yazmam kimseye dedim.

    yıl sonuna doğru ahmet geldi yanıma "kanka sana bi hatun ayarlıcam ama kim olduğunu sorma" dedi. rulet mi bu dıbını gibtiğim diyemedim tabi ama öyle şey mi olur moruk dedim. ya görücü usülü ama bana güven dedi. ben de olmaz diyip reddettim, kızı sordum söylemedi züt oğlanı. hala taşşağını geçer benimle puşt.

    neyse o zamanki aklımı gibeyim dersler iyice taka girdi, ilk dönem 3 ikinci dönem 4 zayıfla sınıfta kaldım. bütte bile tek dersi veremedim. zengin aileli bi bin vardı bizim birinci sınıftan arkadaş, büt de aynı kağıtları versek de o bi şekilde nasıl olduysa sınıfı geçmişti. ben orta direk ailenin çocuğuyum, babam gibsen para vermez. kal tekrar oku der.

    nasıl olduğunu anlamadan sınıfta kaldım resmen. nerde ortaokul çocuğu ampaparası nerde o ben. sınıfta kalan panpalar tahmin edebilir tekrar ettiğin sene alt sınıfla girilen ilk dersin ne kadar sıkıntılı olduğunu. sanki herkes bana bakıyo gibi hissediyosun, çok taktan. siz siz olun kalmayın sınıfta, hatta ünide alttan ders de bırakmayın. okuyun adam gibi, özellikle liseli binler size diyorum.

    neyse, o seneki matematik hocamızın(ki sınıf hocasının) oğluydu bahsettiğim ahmet. biz geziye gittiğimizde o da gelirdi. bi gün serviste konuşurken bana "sana ayarlayacağım kişiyi söyleyeyim mi?" dedi. ben giblemeden söyle lan dedim.
    "kanka sana gizemi ayarlayacaktım, benden seninle konuşmamı rica etti ama reddedersin diye ismini söylemedi sadece kabul ederse söyle" dedi. haydaa. okulun ilk günü aşık olduğum kız benden hoşlanıyormuş amk. hayatımda ne zaman seçim yapmak zorunda kalsam hiç doğru olanı seçemedim, kısmet. hep böyle oldu, o yüzden figüran oldum diyorum ya. hiç yön veremedim hayatıma, gibeyim.

    baya bi sövdüm puşta sonra ayarla bana onu dedim. konuştu kız olmaz demiş. huurya bak amk 3-4 ayda ne değişti? taşşak mı geçiyosun lan benimle, diyemedim. özgüvenim biraz olsun yerine gelmişti. konuşmaya başladık, ikna çabalarım boşa çıktı hep. bahsettim ona onu ilk gördüğüm andan beri sevdiğimi, msn'imi aldığı günü. hatta bi gün ingilizce hocası yanıma oturtmuştu onu o da defterime bi şeyler karalamıştı o sayfayı sakladım ben. o sayfayı gösterdim ona. baya koştum peşinden, çok koştum. hayatımda yapmadığım şeyleri yaptım. her gün 5-6 km yol yürüyordum. şimdiki aklım olsa gibsen gitmem ama ergenlik işte, sigaraya başladım umut fakirin ekmeği amk.

    kızın bahanesi benim neden ona duygularımı belirtmediğimmiş, benim yüzümden neler yaşamışmış, o huur çocuğuyla olmasının sebebi benmişim. bahaneler bak amk. şuan olmaz öss'ye çalışıyorum dedi, gıkımı çıkaramadım ben de. beyler benim gözümde ders ve aile kutsaldır. hiç bi şey diyemem çünkü ben olmazsam hayatında onu ayaklarının üstünde tutacak olgular onlar.
    Tümünü Göster
    ···
  17. 18.
    0
    aylarca msn iletim "öss'nin aq" olarak kaldı. liseliyiz, ne bekliyosunuz dalyaraklar. gizemin doğumgününe 1 hafta kala ben hediye baktım seçtim. para biriktirdim gittim maviden bi bluz aldım. bluzden hediye mi olur amk dediğiniz duyar gibiyim, şuan ben de diyorum ama para biriktirdim dalyaraklar. sigara içtiğin halde lise harçlığıyla maviden alışveriş yap becerebiliyosan. zar zor hallettik hediye işini.

    hatun doğumgününü taksimde fransız sokağında bi mekanda yapıyodu. aldım pakedi çıktım oraya vardım. aşağı yukarı 20 kişiyiz, hatunun etrafında devamlı bi erkek var. biz de ahmetle muhabbet ediyoruz falan. aşağı sigara içmeye indim kafamı bi çevirdim o lavukla başbaşa merdivenlerde oturuyolar. fransız sokağını bilenler bilir merdiven halinde iniyo aşağı sokak. kızla göz göze geldik. başımdan aşağı kaynar sular vol.2 dıbını gibiyim. 2 sene önceye geri döndük resmen. yine elim ayağım titreye titreye yukarı çıktım. ahmet bırak hediyeleri gidiyoruz dedim. çocuk ne oldu kanka diye diye peşimden geldi. inerken gizemle karşılaştım nereye gidiyorsun bu kadar erken dedi sürtük bi de bana. suratına bi bakış attım, anlamış olacak ki beti benzi attı. hiç bi şey demeden çıktık mekandan. ya allah direk nevizadeye. nevizadede bilenler bilir sanat diye bi mekan var attık kendimizi oraya. o gün köpek gibi sarhoş oldum eve gelişim blackoutlarla dolu. dolmuşa binişimi hatırlıyorum sadece bi de kendimi yatağa atışımı.

    ondan sonra öğrendim o lavukla çıkmaya başlamışlar. ben de sildim hatunu o gün heryerden zaten.

    bi önceki seneden akıllanmıştım, bu seferki deprem yıkamamıştı beni. biraz derslere verdim kendimi taktir alamasam da teşekkürle kapattım tekrar ettiğim ikinci sınıfımı.

    üçüncü sınıfa geçtiğimde de sınıfları komple karıştırdılar. sınıfımda komple kalan ve haylaz tipler vardı. bildiğin sürgün edildim dıbına koyayım. çok şükür bi iki arkadaş vardı muhabbetim olan onlar da benimle beraber gelmiş, bizim sınıfın haylazlarını afaroz etmişler. ben de onlardanmışım kısaca. zütünü sık, çalış anadolu lisesi diye gir gördüğün muameleye bak. yapacağınız eğitim sistemini gibeyim. öss'nin de dıbına koyayım.

    üçüncü sınıf aslında toparlanmaya başladığım sene oldu. yine en arka iki sırayı bizim dörtlü kapattı. sınıfın diğer köşesinde de yine yeşil gözlü, gizeme nazaran biraz daha kısa, düz saçlı, kumral hatun vardı. onun da adı senem olsun. bizim tarafı kesip duruyordu ha bire. yanımdaki arkadaş da her sınıfta olur ya bi bin arkadaş, hani karıya kıza sarkan öyle bi tipti. onun da adı kaan olsun. isim vermek istemiyorum beyler çünkü özellikle bu hatunun burayı arada bir takip ettiğini biliyorum. kaan bana dönüp "kanka senem ha bire bu tarafa bakıyo lan" dedi. sana bakıyodur dıbına koyayım dedim uykulu gözlerimle. beyler işte erkek milletinin hayatını, özgüvenini gibiyo sürtükler, ben de o hale geldim.

    o günün akşamında senem beni msn'e ekledi, konuştuk o gece aldım lafı ağzından bana yürüyomuş sürtük. niye sürtük dediğime gelicem çünkü 7 ay süren bi ilişkimin sonunda bu kız hayatımdaki en büyük sınavlardan biri birisi oldu.
    Tümünü Göster
    ···
  18. 19.
    0
    sonra gamze diye bi kızla konuşmaya başladım aynı zamanda. kızla tanışmam bizim bonibon adında bi goldenımız vardı. okul yakın olduğu için onu okula getirip salıyodum gezsin koşsun diye. gamzeyle tanışmam da o şekilde oldu, o da bizim okuldandı. sanırım sunum için falan okulda kalmak zorunda kalmış. kız bana abi ayağı çekiyodu sınıfta kaldığım için, kanka ayağı züt ayağı zaten bi tak anlamadım onunla olan muhabbetimden de. çünkü ne emmeye geliyodu ne gömmeye. bana abi çekip, beni başkalarından kıskanıyordu resmen. ama ben malım, sinyal alımı sifir(rakamla 0).

    işler baya açılmıştı. karılarla ilişkilerim hiç düzenli geçmedi şuanki kız arkadaşıma kadar. hep ya çok fırtınalı ya da çok durgun oldu. bu da fırtınalı zamanlarımdı sanırım.

    gamze de mavi gözlü, sarışın fakat çok da güzel olduğunu düşünmediğim bi kızdı. ama gideri vardı yani. gizemden yediğim kazıktan sonra biraz daha akıllanmış gibiydim sanki. pek giblemiyordum olayları. gamzeyi baya bi yokladım ağzından laf alamayınca anladım bunda da hande vakası yaşayacağız, sadece arkadaş olarak görüyor dedim. araya sömestr tatili girdi ve senemle çıkmaya başladık. gamze bunu öğrenince benimle olan muhabbetini kesti. açıkçası ben de çok sorgulamadım, çünkü bana göre arkadaş olarak gören insan bunu sorun etmezdi, başka sebepleri vardır dedim. ama aklıma benden hoşlandığı hiç gelmedi. çünkü malım amk.
    ···
  19. 20.
    0
    senemle ilişkimize gelmeden önce, ilk sene bahsettiğim kız tayfası komple ikiye ayrılmıştı. sebebini bi ben bilmiyomusum okulda resmen. sebebini de senemle olan ilişkim esnasında öğrendim. burcu diye bi hatun vardı o tayfadan, gizemle kavga etmişler ve inanabiliyo musunuz sebebi benmişim dıbına koyayım. burcu da gizem de benden hoşlandığı için komple bozuşmuş bunlar. ben yannan gibi saçma sapan kendime kızarken arkadan dönen olaya bak.

    beyler, benden size tavsiye. sakın kendinizi küçümsemeyin, hiç beklemediğiniz anda beklemediğiniz şeyler olabiliyor. tabi sizin kontrolünüz, hatta bilginiz dışında.
    ···