1. 26.
    0
    @60 moruk bu öyle bi lanetki bırakmıyor dıbına koyim peşimizi. bi insanın şansı hiçmi dönmez. ya diyorum acaba şansımız döndüde bizmi göremedik düşünüyorum yok amk hep uğursuzluk hep lanet. bazen düşünüyorum allahın bana garezimi var diye...
    ···
  2. 27.
    0
    @57 hayatımın özetini geçtim amk da napim.
    ···
  3. 28.
    0
    kimseyim den sonrasını okumadım
    ···
  4. 29.
    0
    - başlık takip
    ···
  5. 30.
    0
    @54 panpa aklıma geldikçe birde moralim bozuldukça anlatıyorum rahatlatıyor biraz hemde..
    ···
  6. 31.
    0
    vay amk panpa anlat dinliyoz ya deli gibi okudum amk
    ···
  7. 32.
    0
    @51 moruk şans bi insandan yana olmazmı hiç amk. öyle bi şekilde gelmişimki dünyaya lanet tepemde 24 saat
    ···
  8. 33.
    0
    reserved
    ···
  9. 34.
    0
    şimdi sizlere tekrar bana mutluluğu biraz olsun tattıran onunla yaşadığım güzel günlerden birkaçını anlatacağım.
    çekingen biri olduğum için sevgili olduğumuzdan yaklaşık 1 hafta sonra ancak okul dışında bir yere davet edebilmiştim. cumartesi sabahları tek başıma oturduğum ve sessizliğinde huzur bulduğum bir bank vardı evimin yakınlarında. dalge geçebilecek veya bana sataşabilecek kimsenin olmadığı, beni kimsenin görmediği bi banktı bu. hayatım boyunca sürekli birşeyleri dert edip düşünmüşümdür, sürekli sorunlara çözüm bulmaya çalışmışımdır,ama o ıssız bank hayatımda tek huzur bulduğum yerlerden biriydi. sanırım bunun bir nedenide şudurki o bankla aramızdaki tek ve en büyük ortak nokta ikimizinde yalnız olmasıydı. etrafta ondan başka bank yoktu...

    ilk buluşma için onu oraya çağırmıştım. orayı bilmediği için minibüsten indiği yerden onu ben alacak ve daha sonra en sevdiğim yere zütürecektim. minibüsten indiğinde yolun karşısında onu bekliyordum. belliki oda utanıyordu yüzüme çok zor bakıyordu. bense zaten heyecandanne yaptığımı bilmiyordum bile. yanıma geldi "hoşgeldin" dedim. "hoşbulduk" diyebildi sadece. "gidelimmi" dedim. "gidelim" dedi. yanyana yürümeye başladık ne elini tutabilcek kadar cesaretliydim nede konuşabilcek kadar rahat. fakat yanımdan yürümesi bile beni mutlu etmeye yetiyordu. banka geldik ve oturduk. elini tutmayı o kadar çok istiyordumki fakat buna cesaretlenemiyordum. yalnızca oturup karşıya bakıyorduk. biraz bekledikten sonra "burası benim en sevdiğim yer" dedim. "okulda onca güzel kız varken neden ilk konuştuğun kız ben oldum" dedi. şaşırmıştım. hiç böyle bir soru beklemiyordum. normalde bana sorulan sorulara çok çabuk cevap bulabilirim fakat bu soru karşısında ne diyeceğimi bilemiyordum. ona sadece "bilmemki sanırım sadece seni gördüğüm için" cevabını verdim. bu cevapdan anlatmak istediğimi anlamış olmalıydıki birden elimi tuttu. daha sonra bende onun elini avuclarımın arasına alıp sımsıkı tutmuştum. hayatımın en mutlu günüydü...
    ···
  10. 35.
    0
    devam ediyorum arkadaşlar aklıma geldikçe olaylar anlatacağım sürekli.

    kuzenimin bir turizm şirketinde bilet kesicisi olarak çalıştığı sırada, benimde iş aradığım dönemler, yani bundan yaklaşık 1 sene önce, acilen istanbuldan ankaraya gidecek bir otobüste muavin ekgibmiş ve eleman yokmuş. gece saat 1 civarı otobüs 1 saat içinde kalkacak beni aradı benimde paraya ihtiyacım olduğu için gittim. normalde daha önce muavinlik yapmadığımdan sadece kuzenimin bana anlattığı kadar biliyordum. yolcuları saydım kontrol ettim servis yaptım daha sonra şoförün yanına geçtim ve oturdum.

    sabah 6 gibi ankara terminaldeydik. 3 katlı baya büyük bir terminali vardı ankaranın. yolcular indi daha sonra paramı alacaktım. 40 lira olarak anlaştığım tek gecelik seferin 20 lira olduğunu öğrendim, belkide yalan söylenmişti bana. belkide şoför kendi cebine atmıştı o parayı. fakat hiç önemi yoktu itiraz edip 20 liramdanda olmak istemiyordum. ama nerden bilebilirdimki daha sonra o terminalde karşılaşacağım durum bunların hepsinde kötü olacaktı.

    ankaraya geldiğim otobüsün istanbula geri döneceğini sanıyordum. fakat o otobüs tam hatırlamıyorum tiflistisanırım gürcistanın bi şehrine gidecekmiş. o otobüsle geri dönemedim anlayacağınız. kuzenimi arayıp durumu bildirdiğimde bana terminaldeki yazaneye gidip en yakın saatteki otobüse binmemi söyledi. yazaneye gidip müdürle konuştuğumda akıl almaz hakaretlere uğramıştım. müdür bana defolup başka firmadan bilet alıp geri gitmem gerektiğini söyledi. cebimdeki 20 lirayla ne bir bilet bulabilirdim nede beni istanbula zütürebilecek herhangi bir yol...

    müdür beni yazaneden kovmuştu. dışarı çıktığımda aklımda hiçbirşey yoktu. normalde hayatımda öyle sorunlar yaşadımki kafamda her zaman çözümü bulmak için bir plan olurdu. fakat bu sefer kafamda hiç birşey yoktu. 20 tl ile ankara terminalde üzerimde çalıştığım firmanın gömleğiyle kala kalmıştım. sabah yaklaşık 32 saattir uyumamıştım ve saat 7 bucuk civarıydı. kuzenimi tekrar arayıp ondan sadece istanbulda terminaldeki yazaneye ait olan tüm otobüslerin plakalarını istedim. hepsini tek tek verdi. onunda yapacağı birşey yoktu aslında. onu daha fazla zor durumda bırakmamak için böyle bir istekde bulunmuştum. plakaları aldıktan sonra ankaradaki çalıştığım firmanın otobüslerin durduğu peronda saat 8den öğlen 3e kadar gelen tüm otobüsleri kontrol ettim. çalıştığım yere ait olan otobüs şoförleriyle konuşup durumu anlattım. yalnızca bir tanesi beni anlayıp geri zütürebileceğini söyledi. o adamı çok iyi hatırlıyorum saçları beyazlamış, ne kadar süredir uyumadığı yarım açılmış gözlerinden belliydi. yorgunluğumu anlamış olsa gerek kabinde uyuyabileceğimi söyledi ve tüm yol boyunca kabinde uyuyarak geri gelmiştim.

    kabine ilk girdiğim anı hatırlıyorumda gözlerim dolmuştu o gün bile. bir insanın başına bundan sonra gelebilecek ölümden başka ne olabilirdiki. şanssızlığıma tekrar lanet etmiştim.
    Tümünü Göster
    ···
  11. 36.
    0
    onunla herşey çok güzel gidiyordu. hayatımda mutluluk dediğim herşey onunla geçen zamanlarımda vardı. yazın kayseriye anneannesinin yanına gider genelde. yine geçen yaz oraya gitti. oraya gidince pek konuşamayız ama ben bu duruma anlayış gösteririm. aile büyükleri falan var diye. yalnızca akşamları konuşabiliyorduk. ben onu çok özlüyordum oda beni özlediğin söyleyip duruyordu. derken iki gece üst üste konuşamadık. hiç böyle olmamıştı önceden. ne olursa olsun haber verirdi bana. yalnızca 1 mesaj bile yeterdi. daha sonra 3. gece hiç birşey söylemeden annesi ve teyzesiyle dışarı çıkacağını ve yine konuşamayacağımızı söyledi. çıkma dedim. çıkma konuşalım çok özledim dedim. kabul etti. fakat gece olduğunda ne aradı nede mesaj attı. yine konuşamadık. ertesi gün bana bu baskılardan sıkıldığını söyledi...

    bende hiç birşey sormadan ayrılmamız gerektiğini söyledim. hiç itiraz etmeden kabul etti. daha öncedende ayrılığın eşiğine gelmiştik. fakat yaşadığımız şeyler yüzünden sürekli geri dönerdi. beni sevdiğini anlardım. bu sefer olmamıştı...

    hayatımın mutluluk diye adlandırdığım tek bölümüne böylece sona ermişti. o gece normalde ağlamam gerekirdi. duygusal bi kişiliğim olduğu için ağlamam gerekirdi. nedense hiç ağlamadım ve üzülmedim. sanki hiç var olmamış gibi bitti herşey.

    ama onu okulda ilk gördüğümde o melek yüzlü güzel kızla bir hayatım olabilir diye düşünmüştüm. son gün ise acaba buda lanetin bir parçasımı diye düşündüm. derler ya herşey iyi bir yere çıkar. benim hayatım için bu durum tam tersiydi. mutluluklarım bile kötüye çıkacaktı. önemli olan ne kadar az kötü olacağı ve benim buna dayanıp dayanamayacağım.

    son bir kaç şey kaldı onlarıda yazıp bitireceğim...
    ···
  12. 37.
    0
    bu teri anlatmak için beni görmeniz gerekir. saçlarım sırılsıklam bir halde 3 gün çalışabildim. daha sonra o iştende ayrılmak zorunda kaldım. örneğin internette bir oyun oynarken heycanlandığımda bile ortada bir sıcaklık yokken terlerim belli olacak şekilde...

    o işten sonra başka bir yerde çalışmadım, çünkü bu terleme konusu hayatımı sanki mahfeden birşey yokmuşçasına karartıyordu, bu sırada hayatımın aşkı dediğim birlikte uyuduğumuz birlikte yanyana uzanıp hayaller kurduğumuz kişiyle devam ediyorduk birbirimizin olmaya...

    burdan sonrasında onunla ayrılma hikayemizi anlatacağım. ve yavaş yavaş günümüze bağlayacağım
    ···
  13. 38.
    0
    1992 den sonrasını okumadım
    ···
  14. 39.
    0
    reklam alanı
    ···
  15. 40.
    0
    rezerve
    ···
  16. 41.
    0
    güzel gidiyo panpada kız durumlarını özet geç la hayatını anlat
    ···
  17. 42.
    0
    güzel anlatıyon panpa

    devam devam
    ···
  18. 43.
    0
    bana onu tarif edin deseniz tarifim aynen şöyle olurdu; yalnızca soluk teninde bile iyiliği görebilirsiniz. böyle bir güzelliğin altında asla kötülük olamaz diye düşünürsünüz. yakın arkadaşıma hemen durumu anlattım. "oğlum ben aşık oldum lan galiba" aynen bu ifadeyi kullanmıştım.

    onu ilk görüşümde etkilenmiştim. tek bir bakış. benim varlığımdan haberi bile yoktu oysaki. olmasınada gerek yoktu zaten. asla onun yanına gidip konuşamazdım. kendimi tanıtıp ondan etkilendiğimi söyleyemezdim.

    bi gün yine öğle arasında geziyoruz okulun bahçesinde, yine onu gördüm. 6-7 kişilik bi grup olarak geziyorduk. ve arkadaşlarım zorlaya zorlaya beni onun yanına gönderdi. asla cesaret edemeyeceğim dediğim şeyi yapmak için...

    yanına gittiğimde yanında 1 arkadaşı vardı. başta ikisi bana bakıyor ve bende konuşamıyordum. kafamı kaldırdığımda gülen yüzünü gördüm. kalbim sanki yerinden çıkacak gibi atıyordu. içimden "hadi kanka yapabilirsin" demiştim. böyle saçma bi motivasyon cümlesi daha olamaz. yaklaşık 2-3 dakika yalnızca bana baktılar ve ben konuşamadım. daha sonra sadece "merhaba" diyebildim. ikisi birden "merhaba" dediler. elimle işaret ederek "ben sizi şurdan gördümde adınızı çok merak ettim" dedim bi heycanla. yanındaki kıza bakamıyordum bile. tamamen ona odaklanmıştım. hayatımda ilk defa mutluluk hissini tadıyordum sanki.

    devamı geliyor.
    ···
  19. 44.
    0
    anlat panpa sardı bayan beni sanki beni anlatıyon

    edit:kaybedenler kulübüyüz biz panpacım
    ···
  20. 45.
    0
    bütün bunların yanında maddi sorunlar her zaman devam ediyordu. taa ki lise bitene kadar sürekli devam etti. lise3e geçtiğimde hayatımda gördüğüm en güzel kızla tanışacaktım. normalde tenefüslerde etraftaki kızlara bakabilen bir insan değilimdir. başım ya yere yada dümdüz önüme eğiktir. şuanda düşündüğümde görmeseydim hayatımda ne değişirdi ki diyorum. bi gün tenefüse sınıf arkadaşlarımla beraber dışarı çıktık. sıradan bi gündü. okul bahçesinde sevdiğimiz altı gölge olan bir ağaç vardı. o ağacın altına oturur müzik açıp dinlerdik. orada öğretmenlerin görmesinede imkan yoktu. bu yüzden orada otururduk.

    günlerden pazartesi saat 12:10 öğle yemeği saati. dışarı çıkmamıştım. daha sonra yakın olduğum bi arkadaşımla beraber yine diğer arkadaşların yanına gitmek için sınıftan çıktık. bahçeye çıktığımda onu gördüm. hiç birşey yapmıyordu. yanında arkadaşları brişeyler anlatırken o sadece dinliyordu. sessiz, masum, sadece dinliyordu... hayatımdailk defa bir kızdan böylesine etkilenmiştim...
    ···