hikayem budur

beklemedeyiz.

#12

sabah servis durağında hazarı gördüğümde sanki karşımda bi melek varmış gibi hissettim. hemen yine refleks olarak kocaman sarıldım ona, o da hayırdır bu 3 etti, benden kurtulmak mı istiyosun boğarak diyerek işi şakaya vurdu ve gülümsedi bana. o arada servis geldi okula gittiğimizde hakan eren ve cansu bizi bekliyordu. biraz onlarla sohbet ettikten sonra sınıflarımıza dağıldık. yine tenefüslerde hep beraberdik, dağılmaz bir ekip olmuştuk resmen. bu arada hakan selen diye bi sevgili bulmuştu hazarların sınıfından ki hazarla baya yakın arkadaşlardı, o da katılmıştı ve yine 6 kişilik bi grup olmuştuk. hakanla selen, erenle de cansu sevgili oldugu için biz daha çok hazarla takılıyorduk ve ben gittikçe daha çok aşık oluyordum ona. gecem gündüzüm onu düşünmekle geçiyordu. içim içime sığmaz olmuştu, gruptaki diğer 4 kişinin de fikrini aldıktan sonra hazara açılmaya karar verdim. bir gün okul çıkışı yine onu evine bırakırken parka oturalım mı diye sordum, o da olur dedi. gittim yine büfeden bir şeyler aldım içecek ve her zamanki bankımıza geçtik oturduk. başta havadan sudan sohbet ettik biraz ama benim sürekli elim ayağıma dolanıyordu ve hazar sürekli neyim olduğunu soruyordu ben de bir türlü söyleyemiyordum, sonunda baktım söyleyemiyorum o gün vazgeçtim ve onu evine bırakıp kendime küfrede küfrede eve gittim. bu park olayın üstünden bir hafta geçtikten sonra bizim sınıftan aslı diye bir kız benden hoşlandığını söyledi, sürekli etrafımda dolanıyordu ve zorunlu 7. olmuştu grubumuza ama hazar bundan baya rahatsız oluyordu. aslı gelince kalkıp gidiyordu falan bazen de tersliyordu kızı durduk yere ve hiçbirimiz anlam veremiyorduk erkekler olarak, kızlar ise işi çoktan çözmüştü. aslıyla geçen ikinci haftadan sonra cansu ve selen beni bir kenara çekip hazarın bu anlamsız davranışlarının belki de kıskandığı için olduğunu söyleyip beni derin düşüncelere bırakıp gittiler..

Ananı gibeyim yaş 11 dedin. Hikayeyi Dallas'a benzettin amk

eeeee dinliyorum devam et.

#13

o gün nasıl geçti, ben hazarı eve bırakıp nasıl eve gittim hiç bilmiyorum. kafamda sürekli bir acaba vardı ve bunu anlamanın en iyi yolu hazarla konuşmaktan geçiyordu. saat daha erkendi o yüzden hazara parka gelip gelemeyeceğini sorduğum bir mesaj attım, 5 dakika sonra noldu acil bi durum mu var diye cevap verdi ben de evet dedim ve yarım saat sonra parkta buluşmak üzere sözleştik. ben üstümü değişip parka gittim, hazar daha ortalıkta yoktu o yüzden büfeden içecek bi şeyler alıp her zamanki bankımıza oturdum. 5 dakika sonra hazar geldi, yüzünde endişeli aynı zamanda da meraklı bir ifade vardı bense yine panik içindeydim ama bu sefer kararlıydım, ona söyleyecektim her şeyi. hazar oturduktan sonra yine önce havadan sudan konu açtım ben cesaretim gelene kadar ama bu sefer hazar beni bunun için mi çağırdın rüzgar noldu konuş artık diye tersledikten sonra ben de korka korka konuşmaya başladım.

-hazar biliyorum çok yakın arkadaşız ama şöyle ufak bi durum var ki, ben seni gördüğüm ilk andan beri sana vurgun durumdayım. gecem gündüzüm sen oldun, seni düşünmeden geçen zamanım yok beraber değilken, ben sanırım sana aşık oldum dedim.

hazar önce bi süre sessiz kaldı sonra konuşmaya başladı..

11 yaş zaten 6. sınıf oluyor panpa. ya da ben 11 yaşındayken 6. sınıftaydım bilemem.

lan en heyecanlı yerinde bitirme partı yahuuu

reserved adamın içi şişmiş amk olaylara gel

anlat pampa dinliyoz

La devam etsene amk. ilkokul çocuğu hikayesi dinliyoruz ya la ahaha sardı ama

lan ağlattın ibine hepimizin başına geldi bunlar eskilere döndüm

devaaam

en heyecanlı yerinde bekletme panpa devaam

adam offline beyler yarını bekleyeceğiz galiba.

reserve

beyler geldim kusura bakmayın, internet sıkıntı çıkardı.

#14

önce ağzını açtı, sanki söyleyeceği kelimeyi bulamamış gibi kapadı. benimse bütün duyu organlarım ona dönmüş bekliyordum vereceği cevabı. sonra konuşmaya başladı;

-bi süredir farkındayım davranışlarından dolayı zaten, sonunda söylemene sevindim ama ben hala kendi hislerimden emin değilim. biliyorum uzun süredir beni bekliyorsun ama sabrın varsa biraz daha bekle lütfen, emin olmadıkça sana bir karşılık vermek istemiyorum.

beyler söyledikleri karışısında sevinsem mi üzülsem mi bilemedim bi an. bir cevap vermem gerekiyordu biliyorum ama beynim durmuş gibiydi, beni tepki göstermeye iten hazarın beklenti içinde adımı söylemesi oldu.

-dürüst olmak gerekirse sevinsem mi üzülsem mi bilemedim hazar ama endişen olmasın, ben seni istediğin kadar beklerim ta ki sen emin olup bana bi cevapla dönene kadar. ama bu süreçte senden bir isteğim var, lütfen arkadaşlığımız bozulmasın.

kurabildiğim en mantıklı cümle bu oldu, hazar da teşekkür edip tam aynı şeyı kendisinin söyleyeceğini ekledi ve konuşma orada bitti. biraz daha oturduktan sonra geç olmadan hazarı evine bırakıp eve gittim ve hazarın söylediklerini düşünürken uyuyakaldım..

#15

sabah olduğunda durakta hazarı gördüğümde yüzümde oluşan gülümsemeyi tarif bile edemem beyler size, gerçi onun da yüzünde utangaç bi gülümseme vardı ve çok hoşuma gitmişti. okula gidince bizimkileri bulup ders başlayana kadar klagib sabah geyiğimizi yaptık, hazarla aramızda her şey normaldi ve kimse bir şey çakmamıştı ama eren ve hakan biliyordu durumu. nisan ayının sonuna kadar düzen böyle devam etti, 27 nisanda doğum günüm vardı ve doğum günümden bi hafta önce ne yapacağımızı hakanla eren önceden planlamıştı. selenlerin ev boştu o gün, selenlerde toplanıp kutlayacaktık zaten yaş ne amk ne yapabilirsin ki pasta kesip kola içmekten başka. bu arada hazarla aramızdaki ilişki daha da derinleşiyordu ama 2 aya yakın zaman geçmesine rağmen hala bana cevap vermemişti. 27si cumaya denk geldiği için okul çıkışı pasta alıp hep beraber selenlerin eve geçtik pastayı kesip iki eğlendikten sonra doğum günü hediyesi faslına geçtik. herkes kendince bir şeyler almıştı ama beni en çok hazarın hediyesi meraklandırıyordu. bana hediyemi verdikten sonra sarıldı, öperken de kulağıma fısıldadı;

-paketin içindeki zarfı evde aç..

#16

doğum günü bitse de eve gidip zarfı açsam diye resmen kendi doğum günü partimi trolledim beyler. biraz daha takıldıktan sonra ailemle de kutlama yapacağımı öne sürüp selenlerden çıktım ve koştura koştura eve gittim. eve gittiğimde hazarın verdiği doğum günü hediyesini açtığımda içinden baya güzel bir gömlek ve bir zarf düştü. ellerim titreye titreye zarfı açtım; saat 9da, her zamanki bankta yazıyordu kağıtta o kadar. saatime baktığımda saatin 8 olduğunu gördüm, üstümü başımı değiştirip hazarın aldığı gömleği giyerek parka her zamanki banka gittiğimde hazarın elinde ufak bir kek, üstünde tek bir mumla beni beklediğini gördüm. yanına gittiğimde konuşmama izin vermeden gözlerimi kapamamı bir dilek tutmamı ve mumu üflememi söyledi. ben de dediğini yaparak gözlerimi kapadım, dileğimi tuttum ve mumu üfledim. tam gözlerimi açacakken, dudaklarımda onun yumuşak dudaklarını hissettim kısa bir an için sonra bitti. gözlerimi açtığımda hazar bana sarılmıştı ve tekrar kulağıma fısıldıyordu; beni hala bekliyorsan, cevabım evet..

panpalar 22.30'a kadar seri yazmaya devam edicem sonra halı saha var akşam geldiğimde yorgun olmazsam devam ederim olmadı yarın artık.

ayrıca okuyan bütün panpalarıma teşekkür ederim.