1. 1.
    +2
    evet, inci edebiyat topluluğu açılmıştır panpalarım... sevdiğiniz şiirler yazılar ukteler vs edebi herşey olabilir.

    SEKE SEKE

    çatlak yüreğimle türkülü yollara
    düştüm ki o kadar olur
    seke seke ben geldim
    gibe gibe gidiyorum...

    - CAN YÜCEL
    ···
  1. 2.
    +1
    Anamın ipiyle indim gökdelen ddıbınızdan
    Kelebek gibi girdim kelebek cdıbınızdan
    Taksinize mülkünüze dairenize...
    Heceleyerek üzerinde ayak ve el uçlarımın
    Belledim seyyarenizi ve kelimelerinizi...
    Gözlerinize baktım, mukaddes ciltlerinize, büfelerinize
    Vesairenize...
    Şiir fenerimle de baktım, son çığlık!
    Aşk yokmuş sizde beş paralık!
    Gidiyorum ben boşçakallar
    Sıçmışım ortalık yerinize
    Kıçımın fosforuyla aydınlanın siz artık

    can babadan devam edelim
    ···
  2. 3.
    0
    devam edin lan
    ···
  3. 4.
    +1
    @3 ---

    Şık olmalı kadın dediğin!

    Gelişi,
    gülüşü,
    bakışı,…
    duruşu…

    Hatta,
    Gidişi bile!

    -Cemal Süreya
    ···
  4. 5.
    +1
    ürkek bir serçe gibi eğme başını.
    kaldır başını ve dimdik dur.
    bu senin değil, ülkemin ayıbı.
    hırpalanmış yerlerinden öperim çocuk.

    -Nazım Hikmet
    ···
  5. 6.
    +3
    arkadaşlar bugün cemal süreya'nın ölüm yıl dönümü. lütfen 1 dakikalık saygı duruşuna davet ediyorum sizi.
    ···
  6. 7.
    0
    zütünüzü gibim
    ···
  7. 8.
    +2 -2
    Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
    Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
    O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
    O benimdir, o benim milletimindir ancak.

    Çatma, kurban olayım, çehrene ey nazlı hilal!
    Kahraman ırkıma bir gül... Ne bu şiddet, bu celal?
    Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal;
    Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklal.

    Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
    Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
    Kükremiş sel gibiyim: Bendimi çiğner, aşarım;
    Yırtarım dağları, enginlere sığmam taşarım.

    Garb'ın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar;
    Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
    Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
    Medeniyet! dediğin tek dişi kalmış canavar?

    Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın;
    Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
    Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın...
    Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

    Bastığın yerleri toprak! diyerek geçme, tanı!
    Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
    Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
    Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

    Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
    Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
    Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda,
    Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

    Ruhumun senden ilahi şudur ancak emeli:
    Değmesin ma'bedimin göğsüne na-mahrem eli;
    Bu ezanlar -- ki şehadetleri dinin temeli --
    Ebedi, yurdumun üstünde benim inlemeli.

    O zaman vecd ile bin secde eder -- varsa -- taşım;
    Her cerihamda, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
    Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım!
    O zaman yükselerek Arş'a değer, belki, başım.

    Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
    Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
    Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
    Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
    Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklal.


    Mehmet Akif ERSOY
    ···
  8. 9.
    +1
    Daha hiç, hiçbir şey, daha hiçbir şey yok, sade birkaç
    nazar, sade birkaç tebessüm fakat ruhum, fakat
    hayatım bütün senin, bütün seninle meşgul, bütün
    seninle muattar...
    Daha hiçbir şey yok, hayalin bile benim değil, hayaline
    bile hakkım yok! fakat ruhum bütün hicran, bütün
    hicranla mâl-âmâl, bütün hicranla meshüf ve
    mütehassır

    -mehmet rauf
    ···
  9. 10.
    0
    rezerved
    ···
  10. 11.
    +1
    Düşlemeyi bıraktım.. Bağırmayı da.. Ağlamayı da bıraktım.. Sigarayı bırakamadım.. Okumayı bıraktım.. Düşünmeyi bırakamadım ..

    Uyumayı unuttum, yıkanmayı, kedilerimi sevmeyi, yemek yemeyi de.. Zaten mutfak leş gibi, izmaritlerle dolu tabaklar, saçlarımı kazıttım.. Kimseyle konuşacak birşeyim kalmadı.. bekliyorum...

    Yolum düşmüyor artık deniz kenarına kaç zamandır martıların seslerini de unuttum üstümde bir gece öncesinden kusmuk lekeleri bulunan eski hırkayı giymekte rahatsız etmiyor artık bunları benden nefret et diye yazmıyorum ama istersen edebilirsin buruşmuş kağıtlarla dolu çalışma odam(ız) o çok istediğin(miz) cam kapaklı kitaplığın camları kırılmış ayağıma batınca farkettim tarçın beni görünce korkuyor eskiden eve gelince kucağıma çıkar beni teselli ederdi balkon penceresine ekmek kırıntısı koymadığım için kuşlarda yok artık

    "Şu sigarayı bırak artık" diyordun ya bana, bende bırakabileceğim halde bırakmıyordum. Senin benim için üzülüyor olmana içten içe sevindiğimden.. "Ben ölürsem üzülür müsün?" dediğimde "Saçma saçma konuşma Allah aşkına" deyip beni hafifçe itelediğinde, ben içten içe gülüyordum. Gece uykunda dönüp bana sımsıkı sarıldığında, hani ben hafifçekaçmak isterken -ki sen uykunda bile- beni tutardın ya, ben içten içe sıcacık...

    Sokağa çıkmak arkadaşlarla buluşmak konuşmak içmek bunların hepsini unuttum telefonumu kapattım sonra da kaybettim zaten kaybolması iyi oldu aslında akşam olunca sıkılıyorum biraz zaten uyumadığımdan sokakta sesler azalınca sanki hava da temizleniyor herşey çekilince köpekler bazen hiç susmuyor bazen kediler atışıyorlar

    "Aslında herşey çok başka olurdu.. biraz çaba gösterseydin" demiştin ya bana -üzüntülü- hani hiç sesimi çıkarmamış ve pencereye dönmüştüm.. Kapı sesiyle saç tellerime kadar biriken ağrıyı atmak istercesine haykırarak.. Her neyse.. Ben beklemeye devam ediyorum, senin burada kalman doğru olmazdı zaten.. Hoşçakal diyememiştim ya sana,

    Hoşçakal...


    -Oğuz Atay
    ···
  11. 12.
    0
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  12. 13.
    0
    @6 şukuyu kap
    ···
  13. 14.
    0
    Âlemin bağ-zârını gibeyim
    Sünbül ü verd ü nârını gibeyim
    Andelib-i nizârını gibeyim
    Hâsılı nev-baharını gibeyim !

    Bana yoktur lüzumu gülşeninin,
    Şeb-i tarîk ü rûz-ı rûşeninin
    Ne gulâmının ne de zenninin
    Hepsinin tâ mezarını gibeyim !

    Ağlamam ben, ben erkeğim erkek,
    Hayli güçtür bana cefâ etmek,
    Minnet etmem bu ömre de felek,
    Atını al, tımarını gibeyim !

    Güççedir bu fakiri aldatmak,
    Yüzdürüp sonra kündeden atmak,
    Gözünü aç da sen bana bir bak,
    Ben senin i'tibarını gibeyim !

    Saki-i mâh-rûyına sıçayım,
    Gülünün reng ü bûyuna sıçayım,
    Mutrîbin hâyâ-hûyuna sıçayım,
    Sâgar-ı neşvedârını gibeyim !

    Yok sâfâsı hezâr-ı dem-gerinin,
    Gül-sitanda şükûfe-i terinin,
    Bezm-i sahbâ-yı rûh-perverinin
    Neşvesiyle hümârını gibeyim !

    Feleğin uğradımsa vartasına,
    Sıçayım ağzının ta ortasına,
    Bunu yazsın cihan da hartasına,
    Kıta'at ü bihârını gibeyim

    Neyzen Tevfik
    ···
  14. 15.
    -1
    ne alakası var bütün bu olanların
    ananla ne alakası var.
    sen safkan bir huursun en ruhsuzundan.
    çocuğun hakettiği tamlamayı alıp sana layık olabilecek mi?
    mirasını düşün.
    huur çocukluğu yüzyıllarca devam edebilecek mi onu düşün
    ···
  15. 16.
    0
    şakaklarıma kar mı yağdı ne var benim mi allahım bu çizgili yüz
    ···
  16. 17.
    +1
    Beni koyup gitme ne olursun
    Durduğun yerde dur
    Kendini martılarla bir tutma
    Senin kanatların yok
    Düşersin yorulursun
    Beni koyup gitme ne olursun

    Bir deniz kıyısında otur
    Gemiler sensiz gitsin bırak
    Herkes gibi yaşasana sen
    işine gücüne baksana
    Evlenirsin çocuğun olur

    Sonun kötüye varacak
    Beni koyup gitme ne olursun

    Elimi tutuyorlar ayağımı
    Yetişemiyorum ardından

    Hevesim olsa param olmuyor
    Param olsa hevesim
    Yaptıklarını affettim
    Seninle gelmeyeceğim
    Beni koyup gitme ne olursun

    -Atilla ilhan

    'ın kendine yazdığı şiirdir..
    ···
  17. 18.
    0
    haluk ‘un amentüsü

    bir yaratıcı güç var, ulu ve akpak,
    kutsal ve yüce, ona vicdanla inandım.

    yeryüzü vatanım, insan soyu milletimdir benim*,
    ancak böyle düşünenin insan olacağına inandım.

    şeytan da biziz cin de, ne şeytan ne melek var;
    dünya dönecek cennete insanla, inandım.

    yaradılışta evrim hep var, hep olmuş, hep olacak,
    ben buna tevrat’la, incil’le, kuran’la inandım.

    tekmil insanlar kardeşi birbirinin… bir hayâl bu!
    olsun, ben o hayâle de bin canla inandım.

    insan eti yenmez; oh, dedim içimden, ne iyi,
    bir an için dedelerimi unuttum da, inandım.

    kan şiddeti besler, şiddet kanı; bu düşmanlık
    kan ateşidir, sönmeyecek kanla, inandım.

    elbet şu mezar hayatı zifiri karanlığın ardından
    aydınlık bir kıyamet günü gelecek, buna imanla inandım.

    aklın, o büyük sihirbazın hüneri önünde
    yok olacak, gerçek dışı ne varsa, inandım.

    karanlıklar sönecek, yanacak hakkın ışığı,
    patlayan bir volkan gibi bir anda, inandım.

    kollar ve boyunlar çözülüp, bağlanacak bir bir
    yumruklar şangırdayan zincirlerle, inandım.

    bir gün yapacak fen şu kara toprağı altın,
    bilim gücüyle olacak ne olacaksa… inandım.

    -tevfik fikret
    ···
  18. 19.
    +1
    bana yar olmayan devr-i devranın
    izzet-i ikrdıbını gibeyim
    ···
  19. 20.
    +2
    Şekerim çıkmış diyorlar, külliyen yalan!
    Tadı damağımda kaldı sadece birkaç aşkın
    Ve sevdiğim kadının ten tadı,
    Hepsi bundan.

    "Çok sigara içiyorsun Cemal "diyorlar, o da yalan!
    Ben hayallerimi dumanlı kuruyorum
    Ha bir de çok çay içtiğimi söyleyenler var, ne diyeyim…

    Ah be kadınım, sen söylenenlere inanma!
    Ben senin o kekremsi ter kokunda uyurum her gece, her gece...
    Sıcaklığındır bana sobaya atılan bir odunun ısısı.
    Ben seni bahara aldanmış erik ağacı kadar utangaç severim haberinde olsun.

    Bana “şiirlerin neden mısır çarşısı gibi kalabalık ” diyorlar.
    Senden canım hepsi, senin yüzünden.
    Bende tarçın, sende ıhlamur kokusu.

    Sırf bu nedenden...

    CEMAL SÜREYA, 1931- 9 Ocak 1990
    @6 şuku kardeşim
    ···