/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 136.
    0
    Rezervasyonu
    ···
  2. 135.
    0
    gibmemiş sanırım yazıyor hâlâ
    ···
  3. 134.
    0
    Anani gibeyim niye biraktin gavat oglu gavat
    ···
  4. 133.
    0
    Beyler hikayenin devamı olmayacak. Belli ki tutmadı. Birkaç farklı hikayeye giricem. Onlar tutar ve biraz tanınırsam bu hikayenin devamı gelir. ilginiz için teşekkürler.
    ···
    1. 1.
      0
      lan pekekent sırf seni şukulamak için hesap açtım
      ···
  5. 132.
    0
    Devam et bin
    ···
  6. 131.
    0
    Çalıntı olunca tutmuyor tabi
    ···
    1. 1.
      0
      Çalıntı mı ulan amk çocuğu sen çalıntı olduğuna dair kanıt göster sözlüğü bırakıp gitmezsem şerefsizim
      ···
  7. 130.
    0
    Nedense şu katil hikayeleriniz hoşuma gidiyor amk
    ···
  8. 129.
    0
    Devam et dıbına koymayayım bence iyi anlaşma
    ···
  9. 128.
    +4 -1
    Panpa devam etmek isterdim ama okuyan yok adam akıllı toplasan 2 kişi var
    ···
    1. 1.
      0
      Kardeşim şuku için anlatma ya şu an o 3-5 kişinin heyecanla okuduğu hikayeyi bırakıyosun biliyorum emeğinin karşılığını almak istiyosun ama o 3-5 kişi için bitir. Bekliyorum kardeşim
      ···
    2. 2.
      0
      muallakliği ben böyle nitelendiririm aga
      ···
  10. 127.
    0
    aga senin dıbına koyim 6 da mesai bitiyor sıkıldım amk
    ···
  11. 126.
    +3
    "Buz gibi bu huur çocuğu." "Emre kes sesini metrelerce yüksekten atladık. Su olmasa atlanayacaktık sonrası ölüm zaten." Korumalar hızlıca peşimizden geleceklerdi. Koşarak arabaya döndük ve bastık. Havaalanına doğru gidiyorduk. Tahmin ettiğim gibi Can ölmüştü. Elimizden geldiğince hızlı gidiyorduk. Ellie parçayı görünce eline aldı ve korumasına baktı. "Cem arabanın üstüne çık gelirlerse okunla indir." "Tamamdır." Camdan arabanın üstüne çıktım. Tam o esnada araba ani bir fren yaptı ve ileri uçup yerde yuvarlandım. Emre de benim gibi yuvarlanıyordu. Onuda kapıyı açıp atmış olmalıydılar. Basıp gittiler. Arkalarından bakıyordum. Uçak ilerlemeye başlamıştı bile. Kapısı açıldı ve araba uçağın içine girip havalandı. "huur çocukları bu iş burada bitmedi. Bitmeyecek." Emre'nin yanına gittim ikimizin de bir şeyi yoktu ufak sıyrıklar vardı. "Emre hadi. Saklanalım. Bizi görürlerse işimiz biter." "Tamam koş." Güneş yeni doğuyordu. Var gücümüzle koşuyorduk. Sadece kaçmak için değil, intikam için.

    SON

    Not: Beyler hikayenin devamı da var da çok az okuyucu var. Takip eden kişi sayısı 3 ya da 5 kişi bu yüzden devdıbını anlatmama gerek yok. 2 bölümden oluşuyordu hikaye 2. bölüme girmiyorum. Okuduğunuz için teşekkürler. Sağlıcakla kalın.
    ···
  12. 125.
    0
    oruloruloçadam kardeşim devam etmezsen nickinle ilişkiye giriceğim sardı işteyken okuyoruz işte moruk hızlı biraz
    ···
  13. 124.
    +5
    "Atalarımın izinden gideceğim ve neslinizi ben bitireceğim." Gözlerime bakıyordu. Bileğimden bıçak fırladı ve boğazını deşti.

    Parçayı bulmuştuk ama korumalar geliyordu seslerden anlaşılıyordu. Can başarılı olmamıştı anlaşılan. Ölmüş olmalıydı. Parçayı cebime koydum ve ikimiz de buz gibi esen kulenin tepesindeydik. Korumalar bizi gördü ve silahlarını çıkarırken ikimiz de birbirimize baktık ve geceyi yararak karanlığa atladık.

    http://c12.incisozluk.com...11503/4/2153714_o330b.jpg
    ···
  14. 123.
    +9
    "Plan belli. Ben ve Emre kuleye tırmanıcaz. Can ise korumaların dibinde olmalı eğer yakalanırsak korumalar gelmeye çalışacaktır asansörle çıkarlar asansör ipini kesse yeterli. Sen ve koruman arabada bekleyin." Saat gece 9 olmalıydı. Serin bir havası vardı. Hemen başka bir binaya çıktık. Zıpkınlardan bizde de vardı. Binalara çıkmak çok kolay oluyordu. Saat kulesine yakın ve yüksek bir bina seçmiştik. "Çalışmaların işe yaramış sana artık yetişmiyorum." Güldüm. Zıpkını hedefledim ve saat kulesinde ki bir çıkıntıyı hedef aldım. Ardımdan Emre geliyordu. Çıkıntıya tutunduktan sonra tırmanmaya başladık. Saatin önüne gelmiştik. içeride 7 kişi vardı. Tırmanıp diğer tarafa geçtik. Bulmak üzereydiler. Yapacak bir şey yoktu. 2 bıçağımı çıkarttım. Aynı şeyi Emre de yaptı ve üzerlerine atladık. ikisini atladığım gibi başlarından içeri sokmuştum Emre de aynı şekilde öldürmüştü. "Cem ve Emre. Cormac ailesini öldüren atalarının son nesli. Nasılsınız?" "Parçayı ver. Ben de seni öldürmiyim." "Öyle mi?" ciddi olduğumu kanıtlamak zorundaydım. Bilegimde ki zımbırtıyı uzattım iki yay açıldı ve bir ok fırladı. Fırlayan ok diğer koruman anlına girdi. "Öyle." Emre de diğerini almıştı. Onlar da bizim gibiydiler belliydi. "Bak bende ne var Cem. Argus bunu iyi bilir." Çıkarttığı tüfek Cormac ailesinin tüfeğiydi. "Tahmin et başka kim son nesil?" O esnada tüfeği bana doğrulttu ve direk sütunların arasına saklandım. Doldurduğu sürede şansım vardı. Çıkıyormuş gibi yapıp kendimi gösterdim ve tekrar ateş etti. O esnada çıkıp saldırdım bıçağım tüfeği tutan kolunu deşti. O esnada tekme geçirdi karnıma. Nefessiz kaldım bıçak darbesinden kurtulmak için yana yuvarlandım. Yumruk yumruğa girmeye başladık. Yumruğunu kaçırdı ve karnına yumruk attım etrafında dönerken cep silahını çıkardı. O esnada dizine tekme atıp silahı elinden aldım ve göğsünden vurdum. Yere düştü. Aynı anda Emre de rakibini düşürmüştü. Tek fark benim ki canlıydı. Önünde çömeldim. "Adın ne?" "Shay Cormac büyük dedemin adı. Bilirsin."
    ···
  15. 122.
    +9
    Beyler yanlış anlamayında hayatımda bu kadar giblenmeyen bir hikaye görmedim ard arda atıyorum partları gelen yok belki 2 kişi heyecanlandıktan sonra beklemeyin diye atıyorum partı millet heyecanlandırıyor aradan 3 saat geçiyor öyle yazıyor amk adama yüzlerce şuku entry giriliyor adamın yazdığı hikaye ise gibemediği kuzenini gibtiğini anlatıyor
    ···
  16. 121.
    +7
    "Hazır mısınız?" dedi Ellie. Aradan 2 hafta geçmişti. O esnada her gün daha sıkı çalışıyordum. New York'a gidecektik. Parçayı bulmak için. Defne ile hiç konuşmamıştık ciksten sonra. "Uçağa o zaman." 5 kişiydik. Ellie, ben, Emre, Can adında bir Suikastçi genç daha ve Ellie'nin koruması. Uçağa bindik. Herkes gergindi. Uzun bir yolculuk olacaktı. Uçak havalandı. Sıkıcı ve uzun bir yolculuğun sonunda New York'a varmıştık. Bıçağım bileğimdeydi aslında bir tane daha almıştım ve daha gelmiş bir model seçmiştim. Dar siyah kot siyah tişört ve siyah bir kapşonlu hırka. Fırlatma bıçaklarım göğsümdeydi. Özel bir arabaya bindik. 15 dakika süren bir yolculuğun ardından saat kulesinin önünde durduk. Birkaç metre ötesinde durmak zorunda kaldık aslında. Çünkü etrafı korumaları tarafından tutuluyordu. Birisi bizden önce gelmişti. "Tapınakçılar." dedi Ellie. Bela hiç bitmiyordu.
    ···
  17. 120.
    +5
    Arkasını dönüp gitti sonra. Yere oturdum. Kendime gelmeyi bekliyordum. Aklımdan bin bir türlü şey geçiyordu. Kız kimdi? Bizi nasıl buldu? Çaldığımız için bir şey olacak mı? Ayağa kalkabildim ama çok yorgun hissediyordum. Odama dönmek zorunda kaldım. Duş aldıktan sonra yatağımın üstüne oturdum. O esnada kapı açıldı ve içeri giren o kızdı. "Sınandınız. Merak ediyorsan. Ailemiz Suikastçilere bağlıdır. Siz olduğunuzu tahmin ediyorduk ama emin değildik. Bıçağı alıp alamayacağınızı görmemiz gerekiyordu." "Bunun için bana kızgın değil misin?" "Çaldığın şey sana aitti. Senin atalarının. Kendi eşyanı çalamazsın." O esnada sinirden kafayı yiyecek gibi oldum. Kolundan tutup duvara ittim. "Bizimle oyun mu oynuyorsunuz!? Kendi saçma sapan işleriniz için bize ihtiyaç duyuyorsunuz. Sonra bizi öldüreceksiniz değil mi!? Acaba kim bilir kaç kişiye daha yaptınız bunu!" "Hayır öyle bir şey olmayacak. Söyleyecek bir şeyim yok." "O zaman niye buraya geldin?" "Amacım konuşmak değildi." dedi ve beni itti. Kendisi de benimle beraber geliyordu. Kemerimi açmaya başlamıştı. Ben de pantolonunun düğmesini açıyordum. ikimiz de çırılçıplak kaldık. Uzandık. Göğsümü öpüyordu. Bu sefer ben öpmeye başladım ve aşağı doğru indim. Yalamaya başladım. Saçımı çekiyor zevkten ayak tırnaklarını sırtıma batırıyordu. Diklendim ve üzerine uzandım. içine girdim. Zevkten gözümü açamıyordum.
    ···
  18. 119.
    +4
    Okuyan mı var amk 0 şuku son entry
    ···
    1. 1.
      0
      hadi artık devam et zütüme tepsi sokucam
      ···
  19. 118.
    0
    devam etsene bin yarım saat olmuş
    ···
  20. 117.
    +8
    "Sıra parçayı saklamakta Argus." "Evet treni durdur zıpkınla ilerlemeye devam ederiz." Treni durduktan sonra binaya zıpkınları attık ve ilerlemeye başladık. Cormac bize yetişemezdi. Tarikat nereye saklayacağımızı söylemişti. Saat kulesi. Oraya vardığımızda Usta Frédéric bizi bekliyordu. Kutuyu ona verdik ve parçaya baktı. Altın gibi parlıyordu. Boyutu ve şekli zeka küpüne benziyordu. Sonra etraf yine bembeyaz oldu. Koridordaydık. Kendime geldim. Beni çözüyorlardı bu sefer hareket etmedim. "Ellie! New York saat kulesi!" "Biliyorum Cem. Bu arada seni görmek isteyen biri var." Yanında ki kişiye baktığım anda kalbim yerinden çıkacak oldu. Bileğimde ki zımbırıtı çaldığım köşkte ki güneş sarısı saçları olan kızdı. "Odama girip gözlerimin içine bakan demek sendin öyle mi?"

    Ciks nerede diyordunuz. Sabredin demiştim.
    ···