1. 51.
    0
    sonsuz bir karanlığın içinden doğdum.
    işığı gördüm, korktum.
    ağladım.

    zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim.
    karanlığı gördüm, korktum.
    gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi. ..
    ağladım.
    ···
  2. 52.
    0
    bu onun değilmiş gerçi, yani net değil. zate rumi ye de benzemiyor
    ···
  3. 53.
    0
    rumi diye bilinir batı dünyasında, sen ben mevlana deriz, sallamayız gerisini...

    doğru olsam ok gibi
    uzağa atarlar beni
    eğri olsam yay gibi
    elde tutarlar beni
    ···
  4. 54.
    0
    kültür gülmek demektir arada...
    http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=2354
    ···
  5. 55.
    0
    birer birer öldürdüm rehineleri
    güzellik'i tek bir harfe sığdırdım
    yalnız aşklar kaldı kandan geriye

    kısa bir türkiye, dünmüş gibiyim
    az kullanılmış ilmeklerim başka açıdan
    soyulmuş bir portakalsın soyununca
    bıçaklara kinim bundan

    kocaman bir dünya varmış bu odanın dışında
    ben görmedim öyle diyorlar
    sıkılmış bir portakalsın başka bir açıdan
    baskılara kinim bundan

    çok acıktım, susadım söylemesi ayıp
    başıboş bir giyotin bulurum diye
    taşıyorum başımı pıhtılaşmış gövdemde

    Altay Öktem
    ···
  6. 56.
    0
    idil bunların hepsi başlık mı anacım?
    ···
  7. 57.
    0
    (bkz: postmodern sanatın toplumsal dinamiklere etkileri)
    ···
  8. 58.
    0
    am züt meme okşamak yalamak attırmak... evet biliyorum sizlere göre aşırı kültürlüyüm.
    ···
  9. 59.
    +1
    ben donyanin en gozel garisiyam
    ···
  10. 60.
    +1
    "şelalenin akışından daha heyecanlı
    nedir bu kar yağışı altında dostu uyandırma heyecanı" yazar burda ne anlatmak istemiş;

    a) kalk lan bin
    b) lan amcık bulaşıkları yıkasana
    c) sevgili arkadaşım kalksana
    d) giberim yazarı
    e) plopp!! (pandik efekti)
    ···
  11. 61.
    0
    hayvanlaşır insan arada, başkalarını taciz etme gereği duyar. uyarmalı onları birileri sus demeli, uzaklaştırmalı.
    ···
  12. 62.
    0
    idilcim burası kasıyo msn var mı ?
    ···
  13. 63.
    0
    Eylül'de melül oldu gönül, soldu da lale
    Bir kaküle meyletti gönül, geldi bu hale
    ···
  14. 64.
    +1
    sartre der ki; tüm insanlar birbirinin aynıdır; bir kahraman ya da bir alçak olmak tamamıyla onların elindedir; insan önceden tanımlanmış bir varlık değildir.
    ···
  15. 65.
    0
    sustum bu sabah kalktığımda, karımı uyandırmadan çıktım yatağımdan, duşun altında ağladım göz yaşlarım belli olmasın diye.

    biliyordum birazdan işe gidecek ve patronumun verdiği emri yudumlayacağım, öğlen yeni gömleğimin üstüne tabildot yemeklerinin yağlarından dökecek, akşam servisinde uyuya kalacağım.
    ···
  16. 66.
    0
    eve geldiğimde "hoşgeldin" dedi ufak şeytanım, özledim seni baba diye boynuma sarıldı. işte o an gündüz çektiğim tüm acıların kaybolduğunu anladım. onun için değerdi her şeye, ölüme bile.
    ···
  17. 67.
    0
    önce kızımı yatırdım, saate baktım 10'a geliyordu. sabah kalkmam gereken saat olan 5:30 geldi aklıma, yatmalıydım ama nasıl? hiç uykum yok. karım annesinde kaldı gece, sabah çocuğu okula ben bırakacaktım, sıkıntı bastı mutfağa gittim. bir bira açtım, mutluydum.
    ···
  18. 68.
    0
    Almanya'da Kant'tan hemen sonra gelen ve kendilerini Kant'ın devam ettiricileri sayan bir takım idealist filozoflar var. Bunlar, birazda, belirli bir akım teşkil ederler. Başlıcaları, Fitche, Schelling ve bir dereceye kadar, Hegel'dir. Kant idealist idi, yani onun için geçek, insan zihni tarafından yapılan bir bina idi. insan, Kant'a göre, deney alemini, kenidisinde bulunan somut görüş ile kavram kurma yetilerinin birlikte çalışması ile kurar. Sözü geçen Alman düşünürleri, Kant'tan daha da ileriye giderek bütün gerçekliğin Ben'in bir sınırlaması ile meydana geldiğini (Fichte), yahut Ben ile alemin, aynı olan gerçeğin iki başka görünüşü olduğunu (Schelling), ya da akla uygun olanın gerçek, gerçek olanın akla uygun olduğunu (Hegel) öne sürmüşlerdir. Bunlarda ortak olan yan şudur ki, hepsi Ben'i alemin merkezine almış, Kant'ta hala bilgi kuramı (teorisi) ve eleştirimi olan kuramsal (teorik) felsefeyi, Ben'in, bilincinin, kendi kendisini meydana getirmesinin hikayesi haline sokmuşlardır.
    ···
  19. 69.
    0
    o değil de, ciks ne alemde, sorması ayıp?
    ···
  20. 70.
    0
    Onların bu hoşgörüsüzlüğü insan düşüncesinin bütün tarihi boyunca kendini göstermektedir. Daha başlangıçta insanlar iki kümeye ayrılırlar: Bir yanda, dünyayı açıklamak için insan zekâsını, yalnız ona güvenen kimseler. Öte yanda, inancın duygusal etkilerine ve insan-ötesi açıklamalara bel bağlayan dinci ve mistik kimseler... Birinci kümedekiler maddecilerdir, Tanrı'yı tanımazlar. ikinci kümedekiler ise, türlü biçimler altında, idealizmi tutarlar.
    ···