1. 76.
    +1
    montesquie haklı ise ve herkes hak ettiği şekilde yönetiliyorsa vay halimize.
    ···
  2. 77.
    0
    (bkz: tiyatroya gidin annenizin amcıkları)
    ···
  3. 78.
    0
    hava alanına geldiğimde saatin farkında değildim, uçağımın kalkmasına 1 saat kalmış olmalıydı. etraftaki vedalaşan insanları izlemeye başladım, her elvedanın acı verdiğini gördüm, her merhabanın ayrı bir coşkusu olduğunu da.
    ···
  4. 79.
    0
    budapeşte'de bir gece daha kalmaya karar verdim, amacım şehrin buda tarafını tamamen gezebilmekti ayrıca kahramanlar anıtını da görmemiştim henüz. saat 7'de gün ağırmaya başladığında yola çıktım ilk durak kahramanlar anıtıydı...
    ···
  5. 80.
    0
    reca ederim bu bahsi kapatalim. zira eve gidip ders çalışmam gerekecek küçük hanım.
    ···
  6. 81.
    0
    szent istvan'ın heykelinin önünde durdum, heykelin altındaki duvardaki kabartmalara incelemeye başladım. tasvir edilen olay szent istvan'ın ülkeyi kuruşuydu. hemen anıtın arka tarafındaki parka attım kendimi, buz pateni yapan çocukları izledim. her zaman açık olan paten kiralayıcısı uyanamamıştı bu sabah belli ki, hevesim kursağımda kaldı ve buda kalesine doğru yola koyuldum...
    ···
  7. 82.
    0
    kale çok kötü bir şekilde restore edilmişti, tarihi dokusunu tek yansıtan içindeki kurşun delikleri ile süslü binalardı. en kötü görüntü ise kale içinde hilton otelini görmemle oldu. ne işi vardı onun orada ? sinirlendim, macarların ünlü helvasından satın aldım ve teleferikle aşağıya indim. karşımda parlamento binası vardı...
    ···
  8. 83.
    0
    köprü üzerinden tunayı geçtikten sonra nihayet parlamentonun önüne gelmiştim, hiç içeri giresim gelmedi onun yerine blaha'da tur atmayı tercih ettim, oktagon'da bir cafe'de oturuğ kahvemi içtim, öğlen olmuştu ve tren vakti yaklaşıyordu. prag'a gitmek lazım...
    ···
  9. 84.
    0
    trenden indiğimde prag'da hava kararmıştı. etraf sakin görünüyordu, etrafta dolanan bir kaç adam turistleri kazıklamaya, onları anlaşmalı oldukları otellere zütürmeye çalışıyordu. onlarla göz göze gelmemeye çalıştım, cebimde pek fazla param yoktu. tek başıma yürümeye başladım. old city tarafı yakın olduğu için o tarafta kalmayı uygun gördüm kendime, güzel de bir otel buldum. artık uyumalı sabahın ilk ışıkları beni bekler.
    ···
  10. 85.
    0
    prag'ın a.q ... karı kızı güzel o da h.sonu... sıkıldım
    ···
  11. 86.
    0
    seni seviyorum idil.
    ···
  12. 87.
    0
    ohaa a.q dedi. boşaldım beyler.
    ···
  13. 88.
    0
    prag'dan sonraki durağım torino oldu. hiç sevmedim torino'yu, duomo'da etrafa bakından, kalesinin etrafında yürüdüm, parkta gençlerle basket oynadım. sıkılmıştım geçtim meydanda bir kafeye oturdum, pizza mı söyledim ve onu gördüm...
    ···
  14. 89.
    0
    prag ulan gibimi amin kizi idil, prag ulan!
    ···
  15. 90.
    0
    (bkz: sfenks) (bkz: poseidon) (bkz: demeter) (bkz: hades) (bkz: ares) (bkz: kerberos) (bkz: fresk) (bkz: #1873642)
    ···
  16. 91.
    0
    gecen hafta ukraynanın guzide sahil kasabası yaltadaydım .. iş toplantısı için gittigim yalta izlenimlerini paylaşşam kültürlü kültürsüz tüm ipneler burada sıra olur sevgili idilcim..
    ···
  17. 92.
    0
    çok güzeldi, saçları yansıyan güneşin altında başak gibi parlıyordu. o köşede oturmuş kahvesini yudumlarken ben sadece onu izliyordum. göz göze gelme şansımız hiç olmamıştı, masasındaki kağıtlara odaklanmıştı, bu da merakımı arttırıyordu. garsonu çağırdım ve az italyancamla ona kadını tanıyım tanımadığını sordum, aldığım cevap çok hoşuma gitmişti *
    ···
  18. 93.
    0
    kadın milano'nun ünlü moretti ailesinin küçük kızıydı. yanına mı gitseydim ? yoksa beni farketmesini mi sağlamalıydım? zaman çok hızlı geçiyor ve fikir üretemiyordum. sonunda cebimden bir parça kağıt ve dolmakalemimi çıkardım. kağıda onu etkileyecek bir şey yazmalıydım, düşündüm dakikalarca ve buldum. bu onun da hoşuna gidecekti...

    "fuck milan! forza internazionale"
    ···
  19. 94.
    0
    totti mucize i quem.
    ···
  20. 95.
    0
    kahkaha atmaya başladı güzel kız. o an göz göze geldik, utandım kaçırmak istedim gözlerimi ama kitlenmiştim bir kere...

    yerimden kalktım, birlikte tatlı yer miyiz diye sordum. daha iyi bir fikrim var neden bira içmiyoruz dedi. hemen 2 tane moretti marka bira söyledim, aksi düşünülemezdi.

    anlattık birbirimize hayatlarımızı, hayran oldu sanırım bana...

    iptal ettim "nice" planlarımı. milano kendine bağlamıştı beni.
    ···