/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 401.
    0
    Yaz reis hadi
    ···
  2. 402.
    +5
    geldim beyler yazıcam şimdi
    ···
    1. 1.
      0
      Hadi seri
      ···
  3. 403.
    +6
    yazıcı olmanın iyi bir yanı da haber merkeziyle falan sürekli içli dışlı olmaktı tabi. Haber merkezi deyip geçmeyin askerle gelen tüm postalar burdaki askerin elinden geçer. Dolayısıyla bizimkilere telefon edip, birkaç giysi göndermelerini ve arasına da cep telefonumu koymalarını istedim. Telefon geldiğinde çok mutlu olduğumu hatırlıyorum. Evi aramak istediğimde ankesörlü bozuk mu, sıra var mı derdi kalmamasının yanı sıra sınırsız ferre izleyecek olmak çok güzel birşeydi. sırf askerde ferre ve film izleyecem diye çarşıdan 64 gb sd kart almıştım. Bu arada taklu tuvaletlere sıçmaya da alışmış, ve o tuvaeletteyken telefondan oyun oynar hale gelmiştim. Şimdi düşünüyorumda ben yıllardır gitar çalan, mesleği sanat olan, dil bilen, 7 nesil istanbullu biri olarak alıştıysam herkes o ortama alışır.
    ···
    1. 1.
      +1 -1
      Aismayip ne yapican mk alisican tabi
      ···
  4. 404.
    +9
    Bu arada yapılan iğnelerden midir olayın stresinden midir bilmem ama gerçekten insan agibini düşünmüyor acemilikte hiç. düşünsen de hiçbitak olmuyor. Yemekler şap yokmuş onu öğrendik.

    Yemek demişken. Mardindeki ilk birkaçgün de yemeğe gitmedim. ilk gittiğim yemekte ıspanak, makarna falan çıkmıştı. Titiz adamım ya bizi bulur, çatalı sapladım ıspanağa kaldırdım, bot bağcığı gibi birşey çıktı içinden. Bıraktım tabi hemen yemeği. Bizim devreler "olm nöbetçi astsubaya söyleyelim bak" falan dediler. Tamam dedim. Elimde tabuldot gittik arkadaşlarla komutanların masasına. Nöbetçi astsubayımıza tekmil verdim, komutanım bir maruzatım var dedim. Bi yandan da ıspanak yiyo herif. Komutanım dedim bakın bu çıktı ıspanaktan. Bağcığı gösterdim. Bekliyorum ki yemegi yapanları çağırıp gibertecek. Komutan ne dese beğenirsiniz?

    -eeeee yani??? dedi.

    Yemin ederim beyin durdu. Söyleyecek hiçbirşey bulamadım. Oğlum hadi gibtirin gidin yemek yiyecez şurda dedi güldü. O günden sonra orda bir daha yemek yememeye karar verdim.
    ···
  5. 405.
    +6
    burda mısınız? yazıyorum ama ses yok *
    ···
  6. 406.
    +8
    Gün geçtikçe üst devrelerin parayı bulduğu yolları öğrendik. Mesela biri dışardan kaçak dürüm getirtiyordu. Gizli geliyor ya bir de, kimse görmeden lüpletip yatıyosun. 6-7 kilo aldım o sebeple. Lan o zamanlar baymıştı ama mardinin dürümleri de baya güzel. Benim tabi parada pulda gözüm yok. Dürümcü askerle kanka oldum ama tek istediğim dürümcünün ona özel olarak yaptığı çift lavaşlı bol dönerli dürümden 2 tane yapmasını istemek oldu * . Yanında da cin biber kıyagı yapıyordu tabi. Velhasıl kelam sistemi oturtmuştum.
    ···
  7. 407.
    +7
    Bir diğer sıkıntı ise Hamamdı. Nispeten küçük bir hamam ve açıkçası pislik içindeydi. Oraya da birkez yıkanmaya gittim, son oldu. düşünsenize bütün tugay oraya geliyor yıkanmaya, kıllarını kesenler falan iğrenç. Bölükelrde duşluklar vardı ama sıcak su yoktu. Dolayısıyla kimse kullanmıyordu. Arkadaşlar 11 ay soğuk suyla yıkandım her gün. Şampuan köpürmüyordu. Hadi yaz günü neyse mardinin sıcağını bilen bilir, iyi geliyordu ama kışın da keskin bir soğuğu var mardinin. Kışın o suda yıkanmak ölüm gibiydi. Titreyerek giriyordum yatağa yıkandıktan sonra.

    Yazları... Nem olmadığı için güneş vurduğu yeri yakıyor direk. Akiamları uyumak mümkün değil. Yatağa yatıyorsun. 5 dakika aynı vaziyette dur yatakta terden vücudunun rengi çıkıyor. Öyle bir sıcak. En son birtane usb vantilatör bulmuştum kademelerden birinde onu aldım. Babama telefon açtım 12 V akü göndermesini söyledim :D şaşırdı tabi adam ama izah edince anladı. Ve müthiş klima sistemimle geceleri uyuyabilmeye başladım. Şöyle ki sabahları yazıhanede aküyü şarj ediyordum. Bir camsil şişesine su dolduruyordum. Yatmadan evvel yataga biraz sıkıyordum. Sonra üstüme sıkıyordum. Vantilatörü ranzaya sabitliyordum. Akü bitene kadar uyuyordum zaten...
    ···
  8. 408.
    +3 -1
    http://imgim.com/3AAgkr.jpg

    Bahsettiğim vantilatör ve kurumaya bıraktığım don :D
    ···
    1. 1.
      +1
      Helal olsun panpa way aq
      Peki komutanlar izin veriyor muydu böyle şeylere yoksa?
      ···
    2. 2.
      +1
      yok panpa, yat içtimasından sonra ayarı çekiodum.
      ···
      1. 1.
        0
        Anladım panpa
        ···
  9. 409.
    +14
    arkadaşlar gelince ses edin de yazmaya devam edeyim. Kendi kendime konuşuyormuşum gibi hissettim *

    Edit: Bugün kimse yok yarın buluşalım.
    ···
    1. 1.
      +2
      Devam pampa
      ···
    2. 2.
      +2
      peki reyiz sen nasıl istersen
      ···
  10. 410.
    +2
    reyis sen devam et biz her zaman burdayız (:
    ···
  11. 411.
    0
    Rezzz * çok iyi bir anı
    ···
  12. 412.
    0
    6 gün sonunda fark ettim
    ···
  13. 413.
    0
    Nasilisyersen panpa
    ···
  14. 414.
    +1
    Devam panpa ben hikayeyi yarım bıraktım sanmistim ondan sonra bi kontrol ediyor dedim yaziiyomussun rez
    ···
  15. 415.
    0
    Panpa yaz sen biz okuyoruz
    ···
  16. 416.
    +8
    Yazıhanede klima vardı ama bozuktu dolayısıyla gün içinde de cayır cayır yanıyorduk. Paso pişik oluyordum beyler. Pudra çok önemli o yüzden çok hayatımı kurtardı. * Ben yazıhanedeki işleri çoktan yemiş yutmuştum. Bölük astsubayımız artık sürekli sen geldin de düzen oturdu falan demeye başladı. Yaptığım birşey de yok ha. Sivil hayatımda da işimde falan hep ajanda alıp not tutarım. Orda da öyle yaptım. Mesela her salı ve perşembe bi önceki entrylerde bahsettiğim ekmej yoklaması olayı vardı. Ben perşembe gününün ekmek yoklamasını çarşamba hazırladım ve komutanımıza imzaya zütürdüm. Komutan pazartesinin ekmek yoklaması sanıp " yine geç mi kaldık" dedi. Ben de "Yok komutanım bu yarının ekmek yoklaması" dedim. Vay arkadaş deyip bir keyiflendi adam. Yok işte özlediğim çalışma şekli bu, iyi ki geldin şöyle böyle baya zütüm kalktı. Tamam dedim kendi kendime karada ölüm yok bundan sonra bana.
    ···
  17. 417.
    +6
    Tabi öyle olmadığını anlamam çok uzun sürmedi. Benim komutana gıcık olan komutanlar, kendisine birşey diyemediği için bana sataşıyorlardı. Mesela benden önceki yazıcı içtimadan düşüyordu kendini sürekli. Bu ne demek, yazıhanede sürekli bi asker olmalı, en kıdemli olan kendini içtimadan düşürüp yazıhane görevlisi olarak gösteriyor dolayısıyla günde en az 3 kez yapılan içtimaların hiçbirine çıkmıyordu. E yazıhanenin erbaşı ben olunca ben de kendimi düşürüyordum. Allah sizi inandırsın, usta birliğinde eğitime 3 kez ( o da denetleme olcak diye) içtimaya da toplasan 10 kez falan gitmişimdir.
    Beyler söylemeyi unuttum, nöbete de gitmedim ben. Nasıl gitmedim onu da söyliyim. Meslea perşembe ve cuma gün içi işleri yaptığımdan çarşıları falan yazmak için mecbur 5 ten sonra da çalışıyordum bazen. Bir gün bölük komuranı yüzbaşımız odaya daldı, napıyon lan sen burda dedi. Çarşıları ayarlıyorum komutanım dedim. Aferin lan dedi. Ertesi gün bölük astubayımıza emir vermiş yazıcılar nöbete çıkmayacak onlar zaten akşama kadar çalışıyor diye.
    ···
  18. 418.
    +4
    dedim ya eşeğe gücü yetmeyen semerine vurur, her komutan herkeste cep telefonu olduğunu bilir, doğuda biraz daha serbest bu konularda askerler. Ama görürlerse acımazlar. Mesela birgün benim bölük astsubayım yanımda oturuyor, bir üst yazı yazıyorduk. Telefonum masanın çekmecesinde şarjda. Bizim komutan kaşeyi versene dedi. ben de boşta bulundum çekmeceyi bi çektim billur gibi telefon bizim komutanın gözünün önünde :D Benim komutan adamın dibiydi ama. Kafasını hemen başka yere çevirdi, görmedim hesabı, görse almak zorunda çünkü. Çekmeceyi direk geri kapattım kaşeyi alıp. ikimiz de başladık gülmeye.
    Fakat bizim komutana uyuz olan komutanlar direk bana yükleniyolardı. Hayya bi tane kıdemli başçavuş vardı. Özünde iyi adam ama bizim komutana kıl oluyor. Yazıhaneye daldı. Temel ile ben varım. Çıkartın telefonları dedi. Temel bizde telefon yok komutanım dedi. Ben de hiç düşünmeden şak diye çıkardım telefonu buyrun komutanım dedim. Note vardı o zamanlar bende. Oha amk askerdeki telefona bak bizim telefona bak dedi. Temelin telefonunu cebinden aldı ve benim telefonu geri verdi. Ertesi gün de temele geri verdi tabi.
    ···
  19. 419.
    +6
    Mesela yine bir üsteğmen direk birgün odaya daldı. Çekmeceyi açtı telefonları gördü. Aldı direk telefonları. Bizim bölük astsubayna verirse aynen bize döncek telefonlar bildiği için bölük komutanına gitti. bize yine bölük astsubayımız verdi tabi telefonları. Sonradan duyduk Yazıcılarda bunları buldum komutanım demiş, bizim yüzbaşı da eee ben izin verdim gece bölükte vukuat olursa haber veriyorlar demiş. züt olmuş üsteğmen tabi. Fakat bizim bölük astsubayına da bidaha yakalatırlarsa telefon falan zütlerine sokarım demiş :D
    ···
  20. 420.
    +8
    Odaya klimanın takılmasıyla beraber ben bölük deposundan bir tane kampet aldım, ve komutan gider gitmez kampeti kurup yazıhanede serin odada uyumaya başladım. içtimalardan zaten düşülüyüm. Yat içtimasında bu adam niye düşülü diye sorsa nöbetçi komutan, kararkahta çalışıyor diyor millet. Hakkaten de öyle çünkü mesela tüm yat içtimaları her gün bi birlikte toplanıyor, birleştiriliyor ve nöbetçi amire gidiyor. Ama değmeyin keyfime igtsin, telefondan filmimi açıyorum klimanın altında yatıyorum mis gibi askerlik amk. Fakat bir başka bölüğün komutanı birgün kapıyı bir yumrukladı. Kapı kitli normalde ama adam deli gibi vuruyor. Açmadım. Koğuştan başka yerde uyumanın cezası var çünkü baya da ciddi cezaydı. Herif klimanın dış ünite çalışıyor diye kıllanmış içerdeler bunlar diye gelmiş kapıya kadar. kapıyı dinledm ayak sesi uzaklaşınca direk koğuşa çıktım. Ertesi sabah komutan sordu içerde kim vardı klima açıktı lan dedi. unutmusuzdur komutanım dedim :D Ordan da öyle yırttık.
    ···