1. 26.
    -1
    24 ocak 1994 - ben ve diğer gönüllülerden ibaret olan deste
    Çeçen mücahitlerine destek olarak yola çıktık.
    500 kişiydik, amma kalbimizdeki ateş 500.000 kişiyi havaya sovuracak güçteydi.
    çünki ruslara nefret ediyorduk.1990 20 ocak tarihinde baküde yapmış oldukları katliam, hocalı katlidıbına
    destek vermeleri ve daha nice sebeplerden ötrü derin bir nefretimiz vardı onlara karşı.
    biz azerbaycan türkleri için milliyetimiz dinimizden önce gelir."çeçenistana gitmeniz için tek bir neden"
    diye bir soru sorsalar "ruslara olan nefretimiz" derdik.
    ···
  2. 27.
    0
    reserved
    ···
  3. 28.
    0
    B 4-3 B 1-4 ÖÇÖÇÖÇÇÖÇÖ o2o3o4 ben hazırım mk
    ···
  4. 29.
    0
    Korku yoktu içimizde, nefret ve savaş ateşi sarmıştı her yanımızı.
    Dağlık Karabağda açık savaş bitmişti.
    O savaşta kaybettiğim silah arkadaşlarımın, akrabalarımın,çoçukluk arkadaşlarımın öcünü almaya gidiyordum
    sanki. nefret insana büyük güç verir demişlerdi de inanmamıştım.
    Şuşa şehrinin işgali beni tam anlamıyla yıkmıştı. Karabağın en güzel yeriyidi Şuşa.
    Şimdi dağıntılar altında, şerefsiz ve soyunun nerden geldiği bilinmeyen bir milletin işgalı aldında.
    Bizim bir atasözümüz var "Vatan toprağından pay olmaz" ama biz onlara bir devlet yaratsınlar kendi vatanımızın parçası olan
    bir şehir verdik.

    Çeçenistan, şimdi sizde sadece "savaşlar olan bir ülke" düşüncesi yarata bilir. ancak böyle olmadığına yemin ederim.
    Bir tarafta insanlığın öldüğü, diğer tarafta ise Allaha olan inamın cihata olan aşkın insanları nasıl ele aldığını görüyorduk biz orda.
    ···
  5. 30.
    0
    http://imgim.com/evstafie...hechnya-palace-gunman.jpg

    bu fotoğraf bizim gelmemizden bir kaç gün önce çekilmiş.o bina başkanlık sarayı binası.
    Groznı savaşı,böyle nitelendiriyorduk olanları.
    aktık bir aydır her gün durmadan,bombalar,roketler atılıyordu başkente.
    biz iki gündür burdaydık.ocak ayının nefes kesen havasına sigara ve çayla direniyorduk.
    yemek mi? yemek umrumuzda bile değildi.istediğimiz tek şey bu savaşın bir an önce bitmesi,
    rus köpeklerinin bir an önce geri püskürtülmesi.
    filmlerden,belgesellerden öğrendiğiniz gibi degildi bu işler.korkunun gözüne dik bakmayı daha karabağda
    öğrenmiştim ben.başkent saldırı altındayken,şehire bombalar yağarken ben silahım sırtımda,elimde sigara
    duvara yaslanmış bombaların nasıl düştüğünü seyrediyordum.
    ···
  6. 31.
    0
    okuyorum devam et
    ···
  7. 32.
    0
    her gün,her gün kayıplar veriyorduk.her saat belki de.
    benimle birlikte gelen arkdaşlarımdan 14`nü kaybetmiştik artık.
    170`e yakın şehidimiz olduğunu söyledi mücahitlerden biri.
    Ağlamaklı oldum, insan hayatı lan bu.tavuk değil ki kes gırtlağı bırak.
    ama sakinleştim, neden mi ?
    çünki savaş bu,savaşta kayıplar olur. yılmayacağım dedim kendi kendime.
    sigarayı kenara attım, silahı çekip başkanlık binasına doğru koştum.
    arkamdan "hey türk nereye, nereye gidiyorsun.dur, bombalar var"
    dediler, geriye bakmadım bile.3 dakika koştum. arkamdan ayak sesleri geldiğini duyduğumda
    durdum.50`ye yakın silah arkadaşım vardı arkamda. gülerek geliyordular.
    içlerinden biri
    "siz türkler bizlerden de deliymişsiniz" dedi gülerek. gülerek karşılık verdim.
    ···
  8. 33.
    0
    rezerved
    ···
  9. 34.
    0
    başkanlık sarayının kuzeyinde rusların tankları duruyordu.
    bir önceki gece gitmiştik oraya. tankları görünce geri döndük, plan yapmak için.
    RPG-26`ları hazırlamıştık dün gece.o tankları imha etmeliydik. daha önce hiç birimiz denememiştik bunu.
    işe yararmıydı bilmiyorduk. amma denemek zordundaydık.
    bu bir savaştı ve biz bunu kazanmalıydık. artık ne dinim ne de milliyetim önemliydi benim için.
    tek yürek,tek yumruktuk biz. arkamdan koşan 50 kişiyi gördüğüm anda "bu savaşta beni kimse durduramaz" dedim kendi kendime.
    sarayın yanına gittik.10-15 dakika saldırının zamanı hakkında konuştuk.

    22:00

    geri döndük, silahları hazırladık. saat 19:35.
    Namaz kıldı arkadaşlarım, yemek yedik. geldiğim günden bu yana 4cü kez yemek yiyordum.
    ···
  10. 35.
    0
    saat 21:45 yoldaydık artık. silahlar sırtımızda.tam donanımla kuzeye doğru ilerliyorduk.
    dilimizde "la ilahe illallah" alnımızdan ter damlıyordu. nedenini hiç birimiz bilmiyorduk.
    soğuk ter, korkudan değildi, emindik buna. hayatımın sonuna kadar anlayamayacağım bunun nedenini.
    22:04 tankların 100 metrliğindeydik.
    Salmana (çeçen silahdaşım) "tehlikeli değil mi? çok yakındayız." dedim
    "bir şey olmaz kardeşim, allahın izniyle altedeceğiz."
    bombalar, silah sesleri susmuştu. önde salman, salmanın kardeşi ve benle gelen bir arkadaşım vardı.
    ateş açmaya hazırlanıyordular.rus askerleri de tankların yanındaydılar. ağaçlıkta sakladığımız için bizi görmeleri mümkün değildi.
    ···
  11. 36.
    0
    devam et gardaş bende gence liyim
    ···
  12. 37.
    0
    ciddiyetle okumaya çalışıyorum ama aydınlatman gereken bir konu var. birinci çeçen rus savaşı 94'te başladı. o dönemde karabağ savaşı devam ediyordu, azerbaycan'da savaşı bırakıp çeçenistan'a mı geçmişler???
    ···
  13. 38.
    0
    @35 1994`te son operasyonlar yapılıyordu. gönüllü olarak çeçenistana gidenler vardı.
    dikkat ederseniz gönüllü olarak gittik yazdım.

    edit: savaş 1994 senesinin aralık ayında başladı.
    ···
  14. 39.
    0
    o stalinin dıbına koyayım panpa size bişey olmasın
    ···
  15. 40.
    0
    http://www.youtube.com/watch?v=xH5gCxd27kk
    ···
  16. 41.
    0
    @37 eyvallah panpa, güldürdün.

    rgp-ler ateşlendi.ama bekledigimiz gibi tankı falan devirmedi.rus askerlerin bir kısmı öldü.
    silahlarımızı alıp taarruza başladık.5-6 kişi dikkatlice davranıyordu sadece, geri kalanlar allah ne
    verdiyse yağdırıyorlardı mermileri. ruslar panikledi, bize de cesaret geldi, ağaçlıktan çıktık.biz çıktıkca
    onlar geri çekildiler. tuzak ola bilir mi diye düşündüm bir an.ama hazırlıksız yakalandılar,ne ara plan yaptılar amk
    dedim kendi kendime.ama bunlar rus, koskoca nazi almanyasını tuzaklarla deviren ruslar.
    evet, tuzaktı.tankların yanında geçtik, kampın içine doğru ilerliyorduk.
    Salman önde gidiyordu, gitmek ne kelime uçuyordu adeta.
    olan da ona oldu.
    ···
  17. 42.
    0
    bekliyoruz panpa
    ···
  18. 43.
    0
    Salman el bombasının pilini çekti, atmak isterken vuruldu.
    düşmedi, bombayı atmak için elini kaldırdı. ikinci kurşunu bacağından yedi.
    yere düştü, bombayla birlikte. kolu yanımıza kadar uçtu.
    son bir umut,"ölmemiştir" dedim kendi kendime, yanına koştum.
    mermiler havada uçuşuyordu. önümüzde kocaman bir alay vardı.
    gömesek de hissediyorduk. geri çekilmek de imkansızdı.
    ateş etmeyi kesseydik ruslar daha da hızlanacak, artık üstümüze doğru gelmeye başlayacaklardı.
    Salmanın yanına koştuk, kardeşi bağırıyordu.
    "Ateş etmeyin !" (ne strelayti)
    ruslara diyordu büyük ihtimal. çünki kendi aralarında hep çeçen dilinde konuşuyorlardı.
    ···
  19. 44.
    0
    reserved
    ···
  20. 45.
    0
    Aslanın (Salmanın kardeşi) kolundan tutup zorla zütürdük. direndi.
    bırakın beni diye bağırıyordu. aldırmıyorduk.onun da ölmesini göze alamazdık.
    sürükleye sürükleye tankların yanına getirdik onu.
    mermi yağmuru vardı sanki, geriye döndüğümüzde bizle gelen 70-e yakın insandan 24-ü yanımızdaydı.
    kimi kardeşini, kimi de en yakın arkadaşını kaybetmişti.
    Kurşunlardan biri kolumu biri de dizimi sıyırmıştı. aksak-aksak yürüyordum.
    o gece sabah kadar uyumadım.50ye yakın kayıp.hem de 1 saatden az bir sürede...
    ···