1. 551.
    0
    @459 sende haklısın panpa buna şükür diyelim. hikayenin devdıbını merakla bekliyoruz bu arada enfektelerin anasını gibeyim
    ···
  2. 552.
    0
    iyi çatışırım panpa yaz.
    ···
  3. 553.
    0
    @460 entry numaranı gibiyim panpa bu arada 7799 ne amk istesen yapamassın.

    beyler yeni part sabah geliyo. uykum geldi beynim çalışmıyo amk. öptüm
    ···
  4. 554.
    0
    kalemine sağlık panpa
    ayraç : sayfa 19
    ···
  5. 555.
    0
    Benide ekle panpa
    ···
  6. 556.
    0
    up up up
    ···
  7. 557.
    0
    ++++++++++++++++++++++++
    ···
  8. 558.
    +1
    Benide yaz ama sonlara dogru yaz.. Zombie king olarak ahahahaahahah
    ···
  9. 559.
    +1
    up devam
    ···
  10. 560.
    +1
    up amk up up
    ···
  11. 561.
    +1
    ekle panpa
    ···
  12. 562.
    0
    up up up up
    ···
  13. 563.
    0
    arada up up up
    ···
  14. 564.
    0
    arada up up up up
    ···
  15. 565.
    0
    dıp tıs dıp tıs dıp tıs
    ···
  16. 566.
    +1
    son up ve part geliyo
    ···
  17. 567.
    +5
    ... sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. kardeşini kendi elleriye vurmuştu ve teknik olarak öldükten sonra vurduğunu bilmek de ona pek yardımcı olmuyordu. dünya daha normal bir yerken, yani insanlar ölen yakınlarının kafasını uçurmak zorunda kalmazken yedikleri içtikleri ayrı gitmezdi. henüz 20 lerindeki bu gençler her sevinçlerini her üzüntülerini ve her aşk acılarını birbirleriyle paylaşırlardı. hallowen normal geçen son gecelerinde içtenlikle onları sevdiğini söylemişti. bunda biraz da rakının etkisinin olduğunu biliyorlardı tabi ama yalan da değildi hani. mugibi bop'u teselli etmek için söyleyecek söz düşündü ama aklına bir şey gelmedi. rakat ise boş koltuklardan birine uzanmış tavana bakıyordu. salavat konuştu en sonunda; 'biraz uyuyun beyler, yarın erken kalkıcaz.' mugibi gözlerini hallowen'dan alamıyordu. çöktüğü yerden ayağa kalkan bop onu kolundan çekerek diğer koltuğa oturttu. zoraki de olsa bölük pörçük bi uyku yaşadılar sonra. uykularını bölen hem ölümün acısı hem dışardan gelen hırlama ve öğürmeye benzer seslerdi. mugibi gözünü açtığında diğerlerini salondaki ufak yemek masasında iştahsızca bir şeyler atıştırırken buldu. onlara katıldı ve cebindeki çikolatadan bir ısırık aldı. diğerlerine kaydı gözü tekrar. sinirle ayağa kalktı; 'beyler bu böyle olmaz. hayatımızın geri kalanında hallowen ı hiç unutmıycaz elbette ama bu dikkat gibikliği hepimizi bitirir. kendinize gelin artık'. 'eğlenelim mi lan daha... ' diye cevap verecekti ki rakat, mugibi sözünü kesti; 'eğlenmeyelim kardeşim. ama kendimizi toplayalım birazcık. hallowen hepimizin kardeşiydi eyvallah ama o da bizim aklımızın başında olmasını isterdi... '. 'onu böyle yem mi yapıcaz?' dedi bop, 'burda köpek leşi gibi mi bırakıcaz?'. salavat ayağa kalktı bunun üzerine, içeri gitti. gurubun şaşkın bakışları altında elinde 2 çarşafla geldi ve diğerlerinden yardım istedi. böylece hallowen'ı çarşafa sardılar. 'saklamamız lazım' dedi rakat ve en uygun yerin üzerinde öldüğü çekyatın altı olduğuna karar verdiler. hallowen'ı dikkatlice yerleştirdikten sonra işlerini şansa bırakmamak için çekyatın üzerine bulabildikleri herşeyi yığdılar. 'daha iyi' dedi salavat, 'beyler bi süreliğine hallowen'I unutun. onun yasını tutacağımız zaman da gelecek. ama biz hayattayız ve önemli olan nasıl öyle kalacağımız. şimdi plan nedir?' diye bitirdi sözünü. bop temkinle balkondan dışarı baktı ve içerdekileri döndü; 'bi kaç tane enfekte görüyorum. ' dedi. diğerleri kalkıp yanına gittiklerinde 3 tane saydılar. yani en azından görebildikleri kadarıyla o kadar vardı. plan basitti; balkondan yavaşça inip onları çim ve otlardan oluşan bahçe duvarına çekip bi şekilde 'öldürmeye' karar verdiler. ilk olarak salavat indi mümkün olduğunca az ses yaparak. onu bop rakat ve mugibi izledi. yaprak ve sarmaşıkların önünde aralarında birkaç metre bırakarak sırayla dizildiler ve enfektelerin dikkatini çekmeye çalıştılar. işe yaramıştı enfekteler kendilerine en yakın bulunan adama doğru gidiyordu. ilk olarak rakat satırla birinin kafasını tam anlamıyla ortadan ikiye ayırdı. salavat kendine doğru gelenin gözüne mugibinin verdiği bıçağını öyle bir hırsla soktu ki enfektenin kafasına sapına kadar giren bıçağı iki eliyle zor çıkardı. bop kendininkini indirmek için silaha davranmştı . ama mugibi onu engelledi ve beyzbol sopasını tıpkı bir beyzbol topuna vurur gibi yanlamasına enfektenin kafasına geçirdi. sopanın üzerinde ki 3 çivi köküne kadar adamın şakağına saplanmıştı. 'kurşunları idareli kullanalım moruk ' dedi mugibi ve ellerini bir basamak gibi kilitleyerek bop'un sarmaşıkların öte tarafına geçmesine yardım etti
    Tümünü Göster
    ···
  18. 568.
    0
    bitirme amk
    ···
  19. 569.
    0
    up up up
    ···
  20. 570.
    0
    sen yazmaya devam et akşam toptan okuruz biz
    ···