1. 1.
    0
    Evet beyler soruları alayım...
    ···
  2. 2.
    0
    @2 peki
    ···
  3. 3.
    0
    @3 uydurma değil 1912'den beri var olan bir ideoloji. Ve bu ideoloji geleceğin devrimci ideolojisi. ayrıca bu gün tunus bunu kullanıyor.
    ···
  4. 4.
    0
    @6 o onların sorunu panpa
    ···
  5. 5.
    0
    @7 hayır kardeşim alanlara göre uzman ve nitelikli bir parlamentel sistem kurulması. Seçim yok , kura yok. Bilim ve gelişimcilik var. ikdisadi birim ordünalyüsü ekonomi bakanı , milli takım teknik direktörü spor bakanı oluyor en basit anlayabileceğin halde...
    ···
  6. 6.
    0
    @10 tunusta uygulanmaya çalışılıyor ama tam olarak onlarda uygulayamıyor.yok ama olamayacağından değil . yani bu fikir bir ütopya değil. sadece günümüz dünya konjektüründe kansız yoldan iktidarı ele geçirmesi zor yani . malum bilimle uğraşan adam ne anlar gerillla savaşından , devrimden , ihtilalden.
    ···
  7. 7.
    0
    @11 asla meritokraside sisteme insan yine bir güç tarafından yetiştirilir. Bu tek taraflı sistem olur. Yani Osmanlı devşirme sistemi veya roma yönetimi buna örnek olabilir. Fakat sınıfsal eşitlik yoktur.

    Teknokrasi ise sıfırdan kişileri aynı statüde geliştirmeye yönelik bir eğitime dayanır. Yani mesleki konjektürün en üst seviyesindeki zat yönetimde söz sahibi olur. Yükselişte basamaklar ve imkanlar eşittir. Kayırma veya seçme yoktur. Dediğin gibi elitizm yani nitelikli insanlar yönetimdedir. Fakat temel esas devlet ile beraber millettir. Yani devlet bağıl sistemlerden çok millete göre odaklanır.
    ···
  8. 8.
    0
    @14 kardeşim iyide demokrasininde örneği yoktu. Hanedanlığında yoktu. Cumhuriyetinde yoktu. Teokrasinin nereden başladığını kestiremiyoruz ama büyük ihtimalle onunda yoktu. Yerleşik hayata geçilince zengin kavramı oluştuktan sonra aristokrasi diye bir şey çıktı . Onunda örneği yoktu. Bir yere bakıp örnek alıp sömürmediler köleleri.

    Yönetimle ilişkilendireceğin bir çok alan var kardeşim. Gençlik bakanlığı ile spor bakanlığının aynı olduğu parlementer sistemden daha çok yönetimle alakaya girebilecek yöne elverişli bu sistem.

    Tarihçiyim ve analiz olarak dış siyasetden anlarım. Tüm akademik düzeyde bilgi sahibi olan siyasal tarihçiler anlar. Dış işleri bakanı olarak ben mi daha yararlı olurum yoksa 4 sene o koltuğa oturmak için türlü yalan dolan söyleyen zatlar mı ?
    ···
  9. 9.
    0
    @16 Aslında pratikte monarşiyi andıracaktır. Sadece propaganda olmayacak dolayısıyla taraftarlık olmayacaktır.

    Şöyle yani ;
    Yürütme'de görevlenecek elbet bir zat gereklidir. Fakat dediğin gibi insan doğası gereği bir karışıklık söz konusu olabilir. Fakat yürütmeyi parlementodan ayırır ve devirleşmesini düzene oturtursak elbette insan doğasına aykırı tarafını yıkmış olur ve monarşi gibi tek bir kişinin başta olmasının kusuru olmaz.

    Bu aslında kağanlık sistemini andırıyor. Bilgeler meclisi - töre- beylikler bunları bir arada yürütmeyi sağlayan han. Sosyolojik olarak bizede uygun diye düşünüyorum.

    Bu arada gecenin yarısı beyin fırtınası yaptığın için sağol panpa güzel oluyor.
    ···
  10. 10.
    0
    @17 aya çıkanlarda bir fikir akımının dahilinde çıktı.
    ···