Cümleye öyle bir girdin ki gibilen sensin sandım amk

gibicenmi napcan aq sakin

yalanına sokuyumcuları temsilen geldim başlığa. hepsini okudum ve yalanına sokuyum brazzers bile böyle konulu çekemiyor.

daha da bir şey olmadı o gece. ve bugüne kadar. o geceden sonra hiç konuşmadık. 1-2 mesaj attım onlara soğuk cevap verdi. daha sonra hiç yazmadım. sanırım pişmandı. bugün mesaj attı. havuz için. yarın havuza gidiyoruz. ve beni havuza kendisi davet etti. yarın ne olur bilmiyorum ama eminim ki o gecenin acısını çıkartıcam. bu başlığı editlerim yarın. rez alın edite

i- yakışıklım benim. sana güzel kız bulalım diyorum ama sen beğenmezsin öyle hemen
- sen varsın ya ablacım. hem senin gibisi varsa bul diyeceğim ama sen eşsizsin. güzellik abidem benim.

neyse beyler. eşini görmeye ve kuzenim i.Ablayı ziyarete evlerine gittim. 2 çocuk doğurmasının etkisiyle biraz göbeği var. kalçası büyük. göğüsleri de çok büyük değil ama ele sığmayan cinsten. 2 çocuk doğurduğu için vücudu diriliğini kaybetmiş gibi ama kıyafetlerinin içinde pek öyle durmuyordu. giydiği siyah blüzun yakası hafif açıktı. göğüs çatalı görünüyordu.

o an rahatladım. hayır bilemedin diye cevap attım. enişte bey halen karı kızdan muhabbete giriyordu. salak yanında gül gibi afet karısının kıymetini bilmiyordu. mesaj geldi tekrardan. "uçları?" diye ama fotoğraf yoktu bu sefer. hayır diye cevap attım. oyunu sürdürmeye çalıştım

enişte beye ayıp olmasın diye 2. şişeyi nasıl açalım diyecektim ki kalkıp kendisi getirdi sallana sallana. 2. şişenin yarısındayken enişte kadınlardan konuyu açtı. ulan avrupada da ne hatunlar var. benimki de avrat mı be eheheheh gibi pis bir gülmeyle ortama sıçtı resmen. neyse o anlatırken mesaj geldi whatsapptan. i. ablam fotoğraf atmış. hemen karşımda oturuyor ve pijamanın üstünde sabahlık var. sabahlığı hafif aralayıp göğüs çatalının fotosunu atmıştı. altına da "en sevdiğin yer?" yazmıştı.

bezi tekrar eline aldı. bende çayı alıp yere koydum yavaşça. eğilip silmeye başladı. eğildiği an göğsünün çatalı görünüyordu. bi kaç saniye ovalama hareketiyle bluzun önü iyice gevşedi memelerinin sallanmasından. ve işte karşımdaydı. hepsi görünmese de çatalından daha fazlası görünüyordu. yarısı diyebiliriz. ama uçları görünmüyordu. 30 saniye kadar sildikten sonra "yeterli mi" diye sordu. yoruldun mu dedim? "hayır" dedi. bence silmelisin dedim. gülümsedi yine

okşarken gibimi zütüne bastırıyordum. beyler yalan söylemiyorum normalde geç boşalan biriyim fakat o an boşalmam an meselesiydi. üzerimde pijama. i.ablamın pijamasının üzerinden gibimi bastırıyordum. sen çıkartsana şunu dedim. önce durdu, sonra eğilip yavaşça dizinin altına kadar indirdi pijamayı. karanlıkta seçemiyordum pek banyonun ışığı aydınlatıyordu içeriyi ama lacivert yada siyah dantelli gibi bir boxer vardı.

sonra iki elimle zütünü avuçlayıp ayırmaya çalıştım. "karar verdin mi sevdiğin yere" diye sorunca. henüz bir şey görmedim ki güzelim diye arkadan kulağına fısıldadım. elimi ön tarafa göğsünün altına göbeğine doğru atıp ayva göbeğini okşamaya başladım.

bana seslenmesiyle yüzüne baktım. " keşke çıkarsaymışım kolum yorulmazdı" dedi.
tek diyebildiğim çıkart o zaman oldu. nasıl böyle bir şey dedim bilmiyorum. gibtiri çekeceğini düşünüyordum ki bezi bırakıp bluzunu bir çırpıda çıkarttı. dolgusuz mavi bir sütyenle karşımdaydı. bluzu çıkarırken saçları dağılmıştı. eliyle onları düzeltmesine bende yardım ettim.

ve silmeye devam etti. benimki o kadarcık kısa sürede kalktı tabi hemen. silerken arada bir göz göz geliyoruz ve gülümsüyorduk. 1 dakika kadar sildi. sonra tekrar gözümün içine baktı. bu sefer gülmüyordu. o bakışı unutamam. kızmak falan değildi o bakışı. silmeye devam et diyebildim bana baktığında. bi kaç dakika daha geçti aradan. ben hiç yüzüne bakmıyordum artık. direkt olarak sallanan memelerine ve bluzdan görünen kısmına bakıyordum.

arkanı dön dedim ikiletmedi ve döndü. zütünü avuçladım. hıh diye nefes aldı sadece. pijamanın üzerinden o zütü avuçladığımda sığmadı avucuma. iki elimle sağ yarısını avuçladım. sonra sol tarafını.

çayı getirirken "eniştem gitti istersen çayımı sehpaya bırakabilirsin güzellik dedim gülümseyerek
o da olur paşamm dedi
çayımı sehpaya bırakırken eğildi ve hafifçe göğsünün çatalı göründü. ilk baştaki gibi değildi bu sefer daha azı görünüyordu. çayı bıraktı yerine otururken seslendim. sehpayı silecek misin tekrardan?
i- çok mu istiyorsun sehpayı silmemi?
- evet. ama çok leke var. iyice ovalaman lazım burayı.
i- silelim o zaman dedi

mesaj gelmedi daha fazla. enişte viskinin dıbına koydu resmen. zütüyle içti. 2. şişeden 1 bardak anca içebildim. neyse salonda bana yer yapıldı. yatağın içindeyim dönüp duruyorum. aradan 1 saat geçti ki banyonun ışığı yandı. enişte kusuyordur kesin dedim. ses yok. mesaj geldi. "?" şeklinde. gelsene diyebildim. banyodan çıktı geceliği üzerinde. baş ucumda ayakta duruyordu ve neresi peki diye sordu? ayağa kalktım ve dudaklarını öpmek için hamle yaptım. ama kaçtı.

biraz daha sıvazlayınca son bi kaç damla daha eline aktı. ve ohh çektim derinden. "yüzüme baktı sıpa ortalığı batırdın dedi kalktı gitti.. pişmanlık ve heyecan bir aradaydı o an bende. üstümüzü düzelttik. o odasına gitti. ben yüzümü yıkayıp balkona çıktım. enişteyi beklemeye başladım. kafamda garip sorularla... devdıbını isteyen olursa anlatırım. ama uzun uzun yazarım. ve yarın i. ablam ben eşi ve iki çocuğu havuza gidiyoruz.

bunu söylediği an yüzüm güldü. çünkü enişte bey akşam yemeği için ekgib malzemeleri almaya gidecekti. ve çayını içince kalkıp gitti. ablam yine karşıma oturdu. i- çayını tazeleyeyim mi* - evet güzellik bir çay daha alayım. kalktı yerinden ve bardağı almak için sehpaya doğru hamle yaptı. işte o an elinden tutmak geldi içimden ama korktum yapamadım. bardağı alıp mutfağa doğru giderken arkasından - hey maşallah be ablama bak diye gülerek seslendim. dönüp sıpaa yaaa gülümsedi.

"geleceği zaman haber ver" dedi. emrin olur sultanım dedim. ve diğer elimle de memesini okşamaya başladım. 2 elimle deli gibi okşuyordum. "noldu" dedi. tadını çıkarıyorum dedim. "yardım edeyim dedi ve elini gibime atıp yavaşca okşamaya sıvazlamaya başladı.

bende çıkarttım hemen altım çıplaktı. çekyata oturdum. arkası dönük ayaktaydı. kocaman zütü karşımda boxerın içindeydi. aramızdaki tek üstteki sabahlıktı. sabahlığın altına kafamı sokup zütünü öpmeye niyetlendiğim sırada çocuklardan birinin anne diye mırıldanmasıyla i. ablam toparlandı hemen. ve gitti.

enişte gelmeden ortalık silinmiş temizlenmişti. çayı dökmüşüm boşalırken. i.ablam sofrayı kurmuştu. çocuklar mutfakta yedi yemeğini.ben utancımdan kafamı kaldıramıyordum. o ise hiç birşey olmamış gibi yemekleri servis etti. yemekler yendi. enişteyle oturduk. yurtdışından viski getirmiş şişe şişe. onları içmeye başladık. övünmek gibi olmasın iyi içerim. birinci Jack bitti. enişte bey saçma sapan gemi anılarını anlatıyor. i.ablam da pijamasıyla yanımızda çerezlerden yiyordu. arada sohbete giriyor ama benden tık yok. utanıyorum halen.