Beler az önce çok hüzünlü bişi okudum sözlükte. Yemin ederim bu hikayeyi gibtir edesim geldi. Bu tarz abaza hikayeleri nedense sarmıyor beni ama devam etmeye çalışacağım. Bugünlük son bi part atıcam binler. Şukulamayan ve rezlemeyenin çükü kopsun. Başlıyorum...

O gece bol bol dertleştik, her ne kadar direkt söylemese de asıl sorunun cinsellik olduğunu anlamak zor değildi. Muhtemelen bu durumla ilgili bir şey söylemişti Selda abla, Mahmut abinin de bu durum zoruna gitmişti. Konuşurken arada sırada elime ve bacağıma dokunması, uyurken giydiği şey ve konuşma tarzı benim yarak hazretlerini uyandırmaya yetmişti. Ciddi manada bu kadının her şeyi beni kendine çekiyordu. Aniden dudaklarına yapışmamak için çok zor tuttum kendimi. Gecenim sonunda bana teşekkür etmiş, sarılmış ve yumuşacık olan o memelere azda olsa temas etme hakkı kazanmıştım.
O gece hiç gelmedi Mahmut abi, biz kahvaltı yaparken ancak gelebilmişti. Geldi ağzına bir iki bi şeyler atıp yeniden çıktı. Bu süre zarfında da konuşmayı geç, göz göze bile gelmediler Selda ablayla Mahmut abi. O an durumun ciddiyetini kavramıştım. Ama benim işime gelirdi bu. Mahmut abi uzaklaşırsa Selda abla erkek arayışı içine gircek, muhtemelen de bana odaklanıcaktı. Yani en azından ergenliğin kafasıyla ben böyle düşünüyordum. Beklediğim gibi de oldu. Artık konuşurken daha fazla temas ediyordu bana. Sanki inadına beni azdırmak için bana frikik veriyor gibi hissediyordum. Önümde domalmaları olsun, çaktırmadan yaptığı ince bel altı esprileri ve ardından bana göz kırması. Bunlar bile o dönemler otuz bir çekmeme yetiyordu. Yine bir gece su içmeye kalktığımda Selda ablayla Mahmut abinin odasından sesler geliyordu fakat bu seferki ağlama sesinden daha farklıydı. Sanki biri içerde kısık sesle ferre izliyormuş gibi sesler geliyordu. Kapıya yöneldim, hafif bakındım göz ucuyla. Kapı açıktı. Biraz yaklaştım. Sesler artık daha net gelmeye başlamıştı. Duyuyordum. içerde biri ahlıyordu bildiğin...
Rezlemeyen ve şukulamayanım çükü kopsun binler. Hadi selametle...

Binler özelden sorusu olan varsa sorsun. Her türlü soruyu net bi şekilde cevaplayacağım. isteyene de spoiler veriyim. Hadi bekliyorum pm'lerinizi. Selametle...

içerde ahlayan kişinin Selda abla olduğunu anlamam çok zor olmadı. Hafif göz ucuyla baktığımda kendini parmaklıyodu. Dedim "ananı gibeyim offf" 10 dakikaya yakın kapının ucundan izledim, arkası dönük olduğu için görmüyordu. En sonunda bitirdi. Nefes nefese kalmış gibi görünüyordu. Cidden fena şekilde azmıştım binler. ilk işim gidip banyoda attırmak oldu. Geri yatağıma dönerken Selda ablayla karşı karşıya geldik. Üstünde sadece südyeni ve kilodu vardı. Sordu:
-Cbwer hala uyumadın mı sen?

Rezlemeyen ve şukulamayanın çükü kopsun binler. Hadi selametle...

-Lavaboya kalkmıştım da Selda abla şimdi yatağıma dönüyodum.
-Ha tamam gece fazla dolanma bak korktum, az önce dolanan sen miydin odamın oralarda?
-Yoo, hayır niye ayak sesi felan mı duydun?
-Bi kaç ses duydum ama kendi kendime duydum herhalde, neyse tatlım iyi geceler.
-iyi geceler.
Gittim yatağıma, zaten horul horul uyuyodu Efe. Bir otuz bir çekmişim hayatımda en çok ileri attırdığım andı herhalde. Titreyerek boşalmıştım resmen aq. O derece yani. Sabah uyandık, kahvaltı felan derken Mahmut abiyle de barışmış gibiydiler. Selda abla da normalden daha neşeliydi. Sanırım Mahmut abi nu sefer zenci bi gibici bulmuştu Selda ablaya. Havuza giricektik klagib olarak. Selda abla giyinmek için izin istedi içeri girdi. Ben de 10 dakika felan sonra lavaboya gitmek için girdim eve. Lavaboya giderken Selda ablayı gördüm, sanırım mayosunu felan deniyordu aynanın karşısında. Baktım yine kapı aralığından südyenini giymemişti. Meme gördüm lan hemde canlı meme. Bildiğin memeydi lan bu ferrelarda gördüklerimizden. Ben şaşkın ve azgın gözlerle bakarken Selda ablanın aynadan arkasına bakması ve göz göze gelmemiz. Ardından benim tuvalete koşup kendimi oraya kitlemem. Sanırım hayatımda o güne kadar ilk kez öyle utanmıştım...
Rezlemeyen ve şukulamayanın çükü kopsun binler. Hadi selametle...

Devam et oç

Rezlesenize huurlar

Rezzzzz

Part atsana aq elim gibimde bekliyorum

Tuvalette yaklaşık yarım saat bekledim, ne yannan yicektim lan ben şimdi. Yakın arkadaşlarımdan birinin annesini düşünerek defalarca otuz bir çektiğim yetmiyormuş gibi bir de onu dikizlerken yakalanmıştım. Yarım saat sonunda ancak çıkabilmiştim. Utancımdan yemeğe bile gitmedim yanlarına. Geçtim odaların birine salak salak düşündüm. O an kainatı, evreni her şeyi sorguladım. Neden öyle düşüncelere daldım bilmiyorum ama gerek var mıydı bunlara? Ben milyarlarca canlıdan en üstün olanı insanoğlundan biriydim ve otuz bir çekip ferre izlemekten başka yaptığım bir şey yoktu. O an otuz birden soğudum ciddi manadan. Dünya üzerinde düşünebilen, sorgulayabilen tek canlı türüydüm ama gel görelimki çoğu hayvandan boş yaşıyordum. Ben bu şekilde düşünmeye devam ederken alttan seslendi yarak hazretleri:
-Cinsellikte hayatın bir parçası, hatta belkide en büyük parçası. O yüzden bu düşünceleri gibtir et otuz bire devamke.
Haklıydı lan. Yarak hazretleri yine haklıydı. Ve bir daha seslendi:
-Lan aptal cbwer, bir çok kişinin hayalini süsleyen Selda maturesinin memelerini gördün amk. Senin büyük bi şehvetle otuz bir çekmen gerekmiyor mu şuan? Hadi yap şovunu ikimizde rahatlayalım.
Büyük bir şehvetle çektim otuz birimi. Ve ilk kez otuz bir çektikten sonra pişmanlık duymadım. Gittim masaya, Selda abla sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu. Bir de sordu nerde kaldın diye. içimden "bre dıbınakodumun huursu az önce oğlunun en yakın arkadaşlarından biri senin memelerini gördü" desemde, dışa vurmadım bunu. O geceye kadar hiçbir şey olmamış gibi devam ettik, havuza girdik, yedik içtik eğlendik kısacası. Geceye doğru havuzda yüzerken Efe dondurma alıcam bahanesiyle çıktı havuzdan. Ben de havuzun önünde oturuyordum. Selda abla yaklaştı yanıma. "Gel cbwer senle konuşalım az" dedi. O an sıçtığımı hissettim. Nabzım aşırı hızlıydı. Kalbim daha da hızlı. Bildiğin sıçmıştım ve muhtemelen konuşmada da sıvayacaktım. Gittim yanına:
-Efendim Selda abla?
-Bu sabah olanlarla ilgili konuşmak istiyorum...

Rezlemeyen ve şukulamayanın çükü kopsun binler. Hadi selametle...

Rez seri yaz oç

Hızlı yaz lan hoşuma gitti

Hızlı pnp

-Bak şimdi cbwercim sizi anlıyorum. Ergenlik çağında böyle şeyler çok normal. Yani bunu kesinlikle yanlış anlamadım merak etme. Ayrıca bana sürekli baktığını da fark etmedim sanma ama dediğim gibi sizi yaşınızda normal şeyler. Yani aramızda bi problem yok tamam mı?
O an içimdeki rahatlamayı siz düşünün binler. Kızmayı geçtim sanki bundan zevk alıyormuş gibi birde benle konuşuyordu amk huursu. Teşekkür edip yüzmeye devam ettim. Ama o gün ilk sinyali almıştım. Selda ablayı muhtemelen çatur çutur gibicektim.
Ertesi gece yine çok şaşırdığımız bir şey oldu. Selda ablayla Mahmut abi tekrar bara gitmişti. Takip ettiğimizde çıkarken yine arabalarına muhtemelen bir karı koca alıp bir yere gitmişlerdi. Bu sefer emin olmuştum. Kesinlikle düşündüğüm şeyleri yapıyolardı...

Binler şimdi her okuyan bi kendini belli etsin (rezlesin) sizden bi ricam olucak. Bu hikayeyi daha fazla kişiye yaymak istiyorum. Hikaye trendlerden hemen düştü dıbınakoyim bende anlamadım. Herkes başlığı yaysın dıbınakoyim. Mesela yine inci sözlük kullanan bi arkadaşına veya kuzenine felan önersin hikayeyi. Ya da illa kullanmasına da gerek yok şöyle bi hikaye var diye de yayabiliriz. Bir diğer ricam ise sessizce okuyan binlere. Gidin giriş yapın şukulayın, rezleyin huurlar hikaye tekrar trendlere girer belki belli olmaz. Şukulamayan ve rezlemeyenin çükü kopsun. Hadi selametle...

Kısa tutma oç bari uzun part at

Hadi aq yavaşsın baya

Swinger yaptıklarından emin olduğum Selda abla ve Mahmut abi artık dünyanın en iyi karı kocası gibiydiler. Günler geçiyor, yaz tatilinin de sonuna doğru geliyorduk. Okulların açılmasına yakın Efe bizim okula kayıt aldırmıştı. Aynı sınıfta olucaktık. Hatta aynı sınıfı geç çok yakın iki arkadaş olucaktık. O sene birçok kez Efelere gittim fakat bir kez bile Selda ablaya yan gözle bakmadım. Kendimi zor da olsa hep tuttum. "En yakın arkadaşının annesini en baştan düşünmen bile çok büyük bi hataydı cbwer. "
O 1 sene o kadar çok değiştim ki binler. Yüzümdeki sivilceler kullandığım kremlerle gitmiş, boyum basketbol oynamamla birlikte baya uzamış, cılızlığımda yaklaşık 15 kilo almamla gitmiş bir de üstüne spora başlayınca mükemmel bi fiziğim olmuştu. O seneyi teşekkürle kapamış, bir çok kızla takılmış, eğlenmiştim. Karakter olarak da oturmuş ayrıca özgüvenim de yerine gelmişti. Artık abaza cbwer değildim ben. Okullar tatil oldu, ramazan bayramı, kurban bayramı felan derken her şeyin başladığı bir diğer yazlık maceram başlamıştı...
Rezlemeyen ve şukulamayanın çükü kopsun binler. Yavaş yazdığımın farkındayım her gün düzenli part atmaya çalışacağım. Hadi selametle...

Efe beni yeniden yazlıklarına davet etmişti. "Çok eğlenicez olm baksana ikimizde taş gibi olduk." Harbiden de öyle olmuştuk binler. ikimizde uzun boylu, basketbolcu ve yakışıklı tiplerdendik. Efe sağolsun para hiç sorun olmadı zaten. Planımız ordan 2 kız bulup takılmaktı. Geçen sene de karşı yazlıkta sık sık gördüğümüz Yağmur'la idil'i hedef olarak seçmiştik. Anlatmak gerekirse, ikiside 170 boylarında siyah saçlı, dolgun göğüsleri ve kalçaları olan kızlardı. ikiside bizden 1 yaş küçük olsada aşırı olgun gözüküyorlardı. E bizde fena değildik ego yapmak gibi olmasın ama :D
Bende öyle çok bi tık yoktu, yani amacım takılmak, olursa bi iki elleşmek yiyişmek felandı. Ama Efe... Efe cidden idil'e fena tutulmuş gibiydi. Sürekli ondan bahsetmeye başlamıştı. Aşırı hoşlanıyordu çocuk. Yağmur'a göre daha sexy ve tatlıydı idil ama Efe çok hoşlandığı için hiç sorun etmedim bunu. Sonradan söyledi zaten geçen seneden beri hoşlanıyormuş. Dediğim gibi Efe çok hoşlandığı için çok kasıyordu. Gel gidelim yanlarına dediğimde "Ya terslerlerse kanka çok korkuyom olm" diyip durdu. Anlayış gösterdim, sonuçta çocuk hayatında ilk kez aşık oluyordu. Tamam dedim ben bi şekilde ayarlicam biz o kızlarla takılıcaz sen içini rahat tut yarın gidiyoruz yanlarına. "Kral kankam, eyvallah panpam" felan dedi. O gün o şekilde bitti. Ertesi gün sahilde yine beraber gördük bu ikiliyi, aha dedim tam zamanı yanlarındaki şezlong da boş, gidelim selam verelim. Efe'yi de gaza getirdim ve gittik yanlarına...
Rezlemeyen ve şukulamayanın çükü kopsun binler. Hadi selametle...

Selam verdik oturduk yanlarına. Ee nasılsınız faslını geçiyorum.
-Bir şeyler içelim mi? (Cbwer)
-Olurr (idil)
-Ne getirelim kızlar size? (Efe)
-Bize fark etmez de mi Yağmur?
-Aynen bize fark etmez siz ne içiyosanız getirin.
-Tamam kola getirelim o zaman biz. Gel Efe.
Gittik aldık kolaları. Muhabbeti biraz ilerlettik. Ben Yağmur'a daha yakın olmaya çalışıyordum kurallar gereği. Efe de idil'e daha yakın olmaya çalışıyordu fakat idil biraz ilgisiz gibiydi. Elinde telefon sürekli mesajlaşıyordu. Muhabbet bi yerde tıkanınca aklıma çok iyi bi fikir geldi.
-Siz voleybolcuydunuz de mi? Gelim oynayalım biraz.
-"Olur" diye onayladı herkes. Başladık oynamaya. Efe belliki çok streslenmiş, ona atılan topları çoğunlukla öldürüyor. E hal böyle olunca oyun daha çok üçlü oyuna dönmeye başlamış, arada bir ben pas atmasam Efe topu almaya gitmek haricinde dokunamicak. Neyse biraz oynadık felan, çekirdek felan getirmişler bi yandan çitledik diğer yandan sohbet muhabbet derken, ben Yağmur'un telefon numarasını aldım. Sıra Efe'deydi. Baktım bu mal heyecandan idil'den numarasını istemeyi unuttu, bir iki öksürdüm. O sıra Yağmurla göz göze geldik. O olayı anlamış ve olaya el atmıştı.
-idil sende numaranı versene Efe'ye.
Efe kafasını kaşıyarak ve utangaç bi şekilde aldı idil'in numarasını. Sonra onlar evine dağıldı biz oranın basket sahasında biraz oynayıp yazlığa geri döndük. O gün bir şeyi anlamıştım binler. Efe'yle idil'in sevgili olması çok zordu, idil burnu çok havada olan bi tipti. Hani lisede daha 9.sınıfken 12'lerle çıkan kızlar olur ya aynen öyleydi. Efe'ye içimden üzülsemde bi yandan "inşallah yanılırım lan şu çocuk mutlu olsun istiyorum" diyordum.

Rezlemeyen ve şukulamayanın çükü kopsun. Hadi selametle...

Rezerve