/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +44 -9
    1915 Yer Çanakkale,

    Gavur burnumuzun dibine kadar girmiş gece saat 05:30 civarı sıcak bir çatışma içerisindeyiz. Gökyüzünde ay yok heryer kapkaranlık, sadece havada çarpışan mermiler, ve bizim içimizdeki vatan sevgisi aydınlatıyordu ortalığı. Bir yandan düşman'a ateş ederken diğer yandan siperdeki Mehmetçiğe sesleniyordum.

    Not: Uzun soluklu olacak kör olmayın diye kısa part attım iyi okumalar.
    ···
  1. 2.
    +3 -1
    rez ÇANAKKALE GEÇiLMEZ!
    ···
  2. 3.
    +10
    Hadi Aslanlarım göz açtırmayın şunlara, siperden kafasını çıkaramıyacak kimse. Kafasını kaldıranı vurun. Günlerdir ardı arkası kesilmeyen çatışmalar, tüfeğimin kavrayan ellerim mosmor olmuştu artık, ama aklımızda tek bir şey vardı. gavur Çanakkale'nin son kalesini YIKAMAYACAKTI.

    Mehmetçiğime telkin vermeye devam ediyordum.

    Hadi Aslanlarım mahkum edeceğiz onları siperlere. O sırada bir er yanıma geldi.

    -(Beni dürterek) Kumandanım, bir gazeteci geldi siperdekilerle mülakat yapacağım diye tutturdu. Mani olamadım.
    +(Bir yandan tozun dumanın arasında gazeteciyi görmeye çalışırken diğer yandan,) Geç benim yerimi al. (Diyerek gazeteciye doğru yöneldim.) [ G - GAZETECi ] [B - BEN]
    ···
  3. 4.
    +1 -3
    Şimdi bu cemor yerleri kendine göre keser
    ···
  4. 5.
    +2
    Devam et reis ben okuyorum kimseyi gibleme usta bir hikayeci ol işini yap severek takip ediyorum seni.
    ···
  5. 6.
    +7
    G- Yüzbaşı Vardvan,
    B- Demek hatırladın.
    G- Unutamayacağım kadar tatsız bir gündü, ama her tatsız şey iyi bir şey'e de yol açarmış derler değil mi? Burdayım işte, yaptığımız münakaşa beni buraya kadar getirdi.
    B- Evet her şer de bir hayır var derler, yaptığımız münakaşa beni de buraya getirdi. (Birbirimize tebessüm ederek tokalaştıktan sonra.)
    G- Siz yüzbaşı değil miydiniz?
    B- Rütbe azaltmadan siperlere inemeyeceğimi anladım diyelim. Ama sende değişmişsin. Eski kibirli havandan eser yok gibi.
    G- Cephe benide adam etti diyelim.
    B- Hahahahaha Eder.
    G- Ben cephe hikayeleri dizisinden bir yazı tasarımı hazırlıyorum gazete için. Sizin hikayenizi de mutlaka yazmak istiyorum. Buraya kadar bunun için geldim. Umarım bu sefer anlayışla karşılarsınız.
    B- Biz bu çocuklarla şafakta taarruza çıkacağız, güneşin doğmasına da bi yarım saat var heralde. O zamana kadar sana, dilim döndüğünce anlatmaktan memnuniyet duyarım.
    G- Çok sevinirim.
    B- Bende, bende...

    Yarım saatlik sürenin içinde anlatmaya başladım en başından.
    ···
  6. 7.
    0
    Devam et hocam güzel gidiyor.
    ···
  7. 8.
    +6
    Yaptığımız münakaşadan başlıyorum anlatmaya .

    Birkaç ay öncesi;

    Subaylarıma eğitim veriyorum.

    Sizler, mezuniyet arifesinde olan, şanlı Osmanlı Subaylarısınız. Bir çoğunuzun ilk kıtası cephe olacak, bu sebeple eğitiminiz ölümcül öneme sahip. Askerin düşecek yılmayacaksın, hastalıktan kırılacaklar yılmayacaksın, düşman topları siperlerinizi dövecek yılmayacaksın, ayağın, kolların, bacakların bütün uzuvların tek bir noktada toplanacak.

    Siperde kaybolacaksın.
    Nişan al, ATEŞ.
    ASKER KAAAAAALK!, taaruza katıldınız 5 siperden birini aldınız. 4 Tanesi düştü, Bu bir kolun kaybı demek, bu bir cephe'nin, bir kolordu'nun, bir Ordu'nun ve Vatan'ın kaybı DEMEK!.

    +200 Düşmana karşı 20 askerle nasıl savunma yaparsın?
    -(... )
    +200 Düşmana karşı 20 askerle nasıl savunma yaparsın?
    -(Siper gerisinee... )
    +YANLIIIIIIIIIIIIIIŞ!
    +CEVAP VER.
    -(Tel örgü çekerim.)
    +YANLIŞ!
    +YOKMU CEVAP VERECEK BiR OSMANLI SUBAY'I ?
    -(... )

    20 OSMANLI ASKERiYLE 200 DÜŞMAN'A KARŞI YAPABiLECEĞiNiZ TEK ŞEY. Mümkün olduğunca geç ölüp, siper'i teslim etmemektir.

    Eğitimde merhamet, Vatan'a ihanettir. Bu gece hepiniz sabaha kadar siperde kalacaksınız. O vakit, Belki size sorduğum sual'lerin cevabını bulursunuz.

    +Sabah'a kadar kimse yerinden kıpırdamayacak anlaşıldı mı?
    -Emredersiniz, Kumandanım şu yukardaki bey, David gazeteciymiş. Sizinle mülakat yapmaya gelmiş.
    +Vaktim yok.
    -Kumandanım, kendisi Miralay Hüseyin bey vasıtası ile gelmiş.
    +Kamelyaya geçsin.
    -Emredersiniz Kumandanım.
    ···
  8. 9.
    +1
    Tüylerim diken diken oldu adamsın devam.
    ···
  9. 10.
    +6
    D- Merhabalar David ben.
    B- Miralay bey'in yakınıymışsınız duydum.
    D- Evet doğrudur, aşşağıda pek hoşlanmadınız ama bi fotoğrafınızı alabilir miyim?
    B- Bi dakika önce mülakata başlarsak sevinirim.
    D- Hay hay, ben Ahval gazetesini temsilen buradayım. Size de savaşla ilgili bir takım suallerim olacaktı.
    B- Evet, bekliyorum.
    D- Konuştuğum bazı Zumreler itilaf devletlerinin Osmanlı'ya medeniyet getireceğini düşünüyorlar. Sizin bir Subay olarak bu konudaki fikriniz nedir acaba?
    B- Bu ne manasız bir sual?, düşman her gittiği yere felaket getirir. Bize niye başka bir şey getirsin ki?
    D- Benim bu sual'i size yöneltmekteki mantığım, Osmanlı'nın batı medeniyetinin çok gerisinde kaldığı. Bu savaş gerekçesiyle bazı gelişmelerin yaşanılacağının konuşulmasıdır, bende askerimizin görüşünü merak ediyorum.
    B- Benim böyle mesnetsiz lakırdılara harcıycak vaktim YOK.
    D- Bu sual'in nesi mesnetsiz anlıyamadım pek?
    B- Düşmandan medet ummak acizliktir. Görüyorum ki mesleğinizin pervası vatansever hislerinizi alaşşağı etmiş beyefendi.
    D- Vatan perverliğimi sorgulamak haddinize değil Yüzbaşı. Ayrıca ben burda masalarda sıklıkla dile getirilen bir husus'u sordum sadece.
    B- Gazetecilik, balo masalarını fotoğraflamaya benzemez beyefendi. Bu çocuklar, Azrail'in ayağına davul zurnayla gidiyorlar. Siz de onları takip edip cepheye giderseniz, ordan havadisler getirirseniz, o vakit sorularınız daha manalı olacaktır. Sizi temin ederim.
    D- Tutmuş burda bana akıl veriyorsunuz, ama kendinizin gidip cephede bir gün yüz günü görmüşlüğünüz yok? öyle değil mi...
    Evet sizi araştırdım Yüzbaşı ben gazeteciyim benim mesleğim bu. Ayrıca bir gazetecinin cephe görmemiş olması gayet normaldir. Ama ordusu savaşta olan bir Subay'ın gidip düşman'a bir kurşun sıkmamış olması kusura bakmayın son derce garip.
    B- Bu suali benim cepheye gitmeme müsade etmeyen üstlerime sorun lütfen.
    D- Kusura bakmayın bende böyle bir bahanenin arkasına kolaylıkla saklanabilirdim.
    B- Benim ki bir bahane değil, bir gerçek, ben bir subayım beyefendi. Burda Vatan'ıma hizmet ediyorum.
    D- Bende bir vazifeyi yerine getirmeye çalışıyorum.
    B- Suallerinizin cevabı cephededir, eğer bi zahmet cepheye giderseniz düşmanın bu Ülke'ye neler getirdiğini kendi gözlerinizle görür sünüz.
    D- Sizde madem bu kadar Vatan perversiniz o zaman gencecik çocuklardan evvel, bizzat kendiniz gidip düşmanın önüne atlayın olur mu.
    B- Bu hususu size daha önce belirttim, Umumi karargah izin vermiyor.
    D- Gayrimüslim olduğunuz için mi?
    B- Eğer cepheye giderseniz orda öyle bir ayrım olmadığını göreceksiniz.
    D- Ben o cepheye gideceğim Yüzbaşı, fakat umarım sizinle de orada karşılaşırız.
    B- Umarım karşılaşırız...
    D- Size iyi günler...
    B- ...
    Tümünü Göster
    ···
  10. 11.
    0
    Hadi reis 15 dk oldu.
    ···
  11. 12.
    +4 -1
    Abim öldüğünden beri sürekli cepheye gidip gavurla savaşmak istemiştim, ama umumi karargah buna izin vermiyordu. Abime çok düşkündüm, ama nasıl oldu da abim ingiliz saflarına geçti hala inanamıyorum. Belki de umumi karargah cepheye gitmeme bu yüzden mani oluyordu, son bi kez konuşmak için karargaha gittim. Kapıyı çalmadan sinirli bir şekilde içeri girdim ve direk söze başladım.

    B- Erken harbiyeyi en iyi dereceyle bitirdim, niçin cepheye yollanmadığımı, neden rütbemin verilmediğini merak ediyorum.
    K- Umumi karargahın takdiri böyle.
    B- Kumandanım, eğer bu husus biraderimle ilgiliyse o cezasını çoktan çekti. O VATAN HAiNi OLABiLiR, AMA BEN VATAN HAiNi DEĞiLiM.
    K- Kimse hain olduğunu söylemedi, Vatanseverlik rütbeyle olmaz, hizmetinden herkes memnun.
    B- Ben rütbe istemiyorum, anladınız mı? BiN TANE SiPERi BiR TANE PAŞALIĞA DEĞiŞMEM.
    K- Sen üstünle nasıl konuşuyorsun böyle, paşa dedene saygımdan laf etmiyorum. Daha emir komuta bilincine bile sahip olamamışsın, Yüzbaşım.
    B- Mektebimi birincilikle tamamladım, sınıfımdaki istisnasız herkes bütün arkadaşlarım minimum cephelere gönderildi. Bense rütbe durdurmakla mükafatlandırıldım Kumandanım. Dediğiniz doğru, Vatan perverliğin rütbesi OLMAZ.! Subaylık vazifemden istifa ediyorum.
    K- istifa mı? Saçmalama.
    B- Kıdemli Yüzbaşılığın aiz olduğu özgürlük haklarımdan feragat ediyorum.
    K- Askeriyede Vatanına hizmet görüyorsun. istifa etsen eline ne geçecek?
    B- Gönüllü olarak cepheye yazılıp, Er olarak savaşmaya gideceğim.

    Aklımda Tek birşey vardı. Subay olarak gidemedim, Er olarak gidip savaşacaktım Çanakkale de.

    Cepheye yazılmak için başvurmaya gittim.

    B- Elim ayağım tutuyor, heryerim sağlam. Ne demek seni cepheye yazamam?
    O- Sizinle ilgili emir var Kumandanım.
    B- Ben Kumandan değilim Onbaşı. Şu çocuklardan hiç bir farkım yok şu anda.
    O- Miralay Hüseyin beyin kesin emri var, sizi cepheye yazamam. istifanız işleme alınmamış kumandanım
    B- O halde sana emrediyorum asker, BENi CEPHEYE YAZACAKSIN!

    bir bölük gönüllü Er ile istanbul'dan Çanakkaleye yola çıktım.
    ···
  12. 13.
    0
    Devam panpa.
    ···
  13. 14.
    +5
    Dağ, Taş Cepheye doğru bir grup ilerliyoruz, Birkaç saat sonunda cepheye vardık, Listeye adımızı yazdırıyorduk, Görevli Er sordu adın?

    E- Adın?
    B- Patos oğlu Vardvan.

    (Bir subay yanıma doğru gelerek, Vardvan? Evet buralarda bildiğim kadarıyla bir ermeni köyü yok. Olsada köylüler birbirini tanır, sen kimlerdensin.
    B- Ben istanbul'dan geliyorum.
    S- Neden orda yazılmadın? Bir meselen mi var yoksa?.
    B- Ne meselem olacak, istanbul'da Askerlik şubesi çok kalabalık, Cehennem gibi oralar sıra beklemek istemedim, yola düştüm.
    Yolda çok konuşan bir arkadaş- Yav 2 gündür yol geliriz, savaşmaya niyeti olmayan adamın ne işi var burada. Hem siz bir an önce yazıp verin bizim emrimizi de biz bir an önce gidelim sipere, yoksa düşman yüzü görmeden yollarda telef olup gideceğiz. (Arkadan seslenen kalabalık, Doğru Söylüyor )

    S- Tamam yazın...
    B- Vardvan.

    Ve sonunda Cephedeydim,

    Bölük Çavuşumuz iştima yaparken şöyle bir konuşma yaptı, burası Asker ocağı, ben Asker'in hasını duruşundan anlarım. Aranızda ilk defa askere katılanlar olduğu besbelli. Talim ekgibleriniz burada giderilecek. (Gözümün içine bakarak) Sen pek bi pozlusun ben böyle pozluları çok gördüm. ilk taaruzda ağlamaya başlar böyle senin gibiler. O sırada çadırdan Kumandanımız çıktı baktım Çavuşumuz görmüyor ben girdim olaya.

    B- DiKKAT! , HAZIR OL! Kumandanımız yanımıza doğru yaklaşarak sırayla Tekmil ver Asker, dedi.

    -Mehmet oğlu Süleyman Tekirdağ,
    +Sivilde ne iş görürdün Süleyman?
    -Terziydim Kumandanım.
    +Seni sargı odasına sıhhiye yaptım.

    SEN?

    -Ali oğlu Hasan Zonguldak.
    +Sen ne iş görürdün Hasan?
    -Kömür ocağında çalışırdım Kumandanım.
    +Seni Piyade yaptım.

    Sen?

    B- Phatos oğlu Vardvan istanbul.
    K- Vardvan sen ne iş görürdün sivilde.
    B- Askerdim Kumandanım. Balkan cephesinde savaştım Kumandanım.
    K- Okuma yazarlığın var mı?
    B- Ana dilim dışında Fransızca okur yazarlığım da var Kumandanım. ingilizce konuşulanları da anlayabiliyorum Kumandanım.
    K- Seni de piyade yaptım.
    B- Emredersiniz Kumandanım.
    ···
  14. 15.
    0
    Güzel cepheye vardı sardı panpa yarım bırakma.
    ···
  15. 16.
    +6
    ehöm kimse dinlemiyor sanırım.
    ···
  16. 17.
    +1
    Rez panpA senin hikayeler güzel oluyor
    ···
  17. 18.
    +9
    2 Kişi için yazacağım çünkü okumaya değer bir hikaye bir kişiye de yazarım.
    ···
  18. 19.
    +7
    panpalar işyerindeyim bildiğiniz üzere şarj %7 dalmışım yeni farkettim amk. işten eve geldiğim gibi devam ederim söz tutsun tutmasın önemli değil gerekirse 2 nize özelden mesaj olarak yazarım. zaten evde pcde metin belgesinde olması lazım devdıbının. kusura bakmayın tekrar :/
    ···
  19. 20.
    0
    Trezsdrhk
    ···