1. 126.
    0
    kadınlar, tanrının yaratma sanatını gösteren nadide eserlerdir. onların ruh hâlini anlamak için , kadın olarak doğmuş olmalısınız. çünkü bir kadını , ancak başka bir kadın tam olarak anlayabilir.

    kadınlar türlü türlü ruh hâlini aynı anda barındırabilirler, ve size görmek istediğiniz şekilde yansıtabilirler. halbuki neler geçiriyordur o an aklından. bilinmez maalesef.
    tuğçe de aynen öyle yapmıştı bana. hastanede o hâlde yatarken bir anda işim çıktı demek, şüphe uyandırıcıydı. çünkü tek aşkım orada yatarken başka işim olamazdı.
    restaurantta da aynı şekilde çıkınca , benden iyice şüphelenmişti. belki de kendisini aldattığımı düşünmüştür, veya daha değişik birşeyler geçirmiştir aklından. onu da bilemiyorum. ama bildiğim tek şey vardı ki , beni takip edebilecek kadar şüphe duymuştu...

    kapı tıkırtısıyla irkildim. ve arkamı döndüğümde , tuğçe karşımdaydı...

    ne olduğunu anlayamadım maalesef . donup kalmıştım. o da karşısındaki manzarayı görünce adeta dili tutulmuştu.
    karşıda yatağa bağlı bir adam vardı ve kafası gözü kan revan içindeydi...
    bir açıklama yapmam gerekiyordu. ama ne anlatacaktım ki?
    o esnada tuğçe de sandalyeye oturup ağlamaya başladı...
    onun gözünden akan her yaş , benim kalbime atılan zehirli ok gibiydi sanki .
    yalan söyleyerek onu kandırmıştım ve bu da onu beni takip etmeye itmişti.

    gücümü topladım ve bari şimdi yalan söylemeye kalkmayayım. herşey ortada zaten diye düşünüp , karşısına bir sandalye çektim. ve konuşmaya başladım...

    o ana kadar olan biten herşeyi anlattım. o yatakta yatan adamı bile açıkladım.

    gözlerini sildim ve onu öptüm. olaya tanık olduğu için onu öldüremezdim. çünkü ona aşıktım. ve dudağımdan şu sözler döküldü:

    - sensiz yaşayamam . sana zarar vermeye kıyamam. bunun için hapse girmeye razıyım. polisi ara ve ihbar et. ama hapiste mutlaka ziyaretime gel tamam mı ?
    dedim ve boynumu büktüm...

    ---

    fakat hiç ummadığım bir cevapla karşılaştım:
    -aşkım , ben de sensiz yaşayamam. benden uzakta olmana dayanamam. ne yaşarsak yaşayalım, aynı yolda yürüyeceğiz .ne yaparsan yap senin yanındayım . gel bu işten kurtulalım ve hayatımıza devam edelim. ben senden asla ayrılamam .

    dedi ve ağlayarak bana sarıldı...
    söylediklerine çok şaşırmıştım, bir yandan da sevinmiştim. çünkü sevdiğim kişi, hep benim yanımdaydı ve ömür boyu da öyle olacaktı.
    ona birkez daha bağlanmıştım.
    işte o benim gerçek hayat arkadaşımdı...

    ---
    cesedi bir çuvala koydum ve aşağıya taşıdım ama adamın arabasının yanında bir araba daha vardı !
    bu kimin arabası diye sormaya kalmadan,
    - hayatım şaşırmana gerek yok , bu benim iki gün önce kiraladığım araba. seni takip etmek için kiralamıştım.

    kadınlara gerçekten akıl sır ermiyor. iki gündür gizli gizli takip etmiş beni. ama sonunda benim yanımda olduğunu söylemesi, beni bağlayan şey olmuştu.
    takip etmiş olması önemli değildi. hâtta onun yerinde olsaydım ben de takip ederdim
    diye düşündüm...

    arabaya cesedi yerleştirdik. ve o kendi kiraladığına bindi, ben de adamın arabasına bindim ve yola koyulduk.
    önceden planladığım bir şarampol vardı. oraya doğru yol aldık...

    ---

    oraya vardığımızda plana göre davranmaya devam ettim. cesedi çuvaldan çıkarıp, şoför koltuğuna bindirdim. ve el frenini indirip arabayı şarampole doğru ittim.
    bayağı yüksek bir yer olduğu için orayı tercih etmiştim.
    araba aşağı uçunca planda olmayan birşey yaptım. kiralık arabaya bindim. ve oradan hemen uzaklaştık.

    ---
    planda olmayan bazı şeyler , insanın yararına da olabiliyor doğrusu.

    bir cinayetin iyi şeylere neden olamayacağını kim söylemiş?
    sevdiğim kızın ,doğru insan, gerçek aşk, hayat arkadaşı olduğunu anladım. daha güzel ne olabilirdi ki?
    ama bir yandan onu da bu işe bulaştırmıştım.
    artık o da bir suçluydu. yardım ve yataklık etmişti. ama olsun. o , en ufak hatada kendi hayatının mahvolacağını bilerek bana yardım etmişti. ve ben de onu hayatım pahasına koruyacaktım...
    ---
    kanlı çuvalı da çöpe atıp yaktıktan sonra, arabayı da pırıl pırıl temizledik. kanlı çuval girmişti çünkü içine. arabayı iyice temizledikten sonra, yerine teslim ettik.
    ve artık gerçekten, memleketlere gitme vakti gelmişti.
    ertesi gün , biletlerimizi alıp vedalaştık. ve evlerimize doğru yola çıktık...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster