/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 151.
    +1
    Beyler okuyan var mı el Omar burdamisin kanka. Kusura bakmayın 2 gündür aktif yazamıyorum fakat acısını çıkaracağız. Alın size mega part. Yarin öğlen 12 3 part atacağım haberiniz olsun kontrol edin.

    Durumlar çok kötüydü fakat iyi sıyrılmıştık. Mehmet’i hemen yatırdık ve ayağını sardık bandajla. Ayağı bayağı kötüydü.Bu halde yürüyemez di çok belliydi.Onu üsse kadar idare etmeliydik. Aylaklar arkamızdan koşuyordu fakat bizi yakalayamazlardı. Traktör yüksekti ve hem söför yeri camlarla kapalıydı hem de biz kasadaydık. Traktörün benzini bitene kadar devam ettik yola. Ankara'nın merkezine doğru girmiştik ve artık meydan çarşı gibi bir yerde olduğumuzu anlamıştım.Bir evin içine girip dinlenmeliydik. Açık bir dükkan kapısı gördüm ve Mehmet i koluma taktım ve hepimiz dükkana girdik. Gazete kağıtları ile kapalıydı dükkan camları. Kapıyı kapadık ve Mehmet'i orada ki bir sandalyeye oturttuk. Dükkanda içki vardı. Mehmet’e isterse acısını alkol ile azaltabilrceğimizi söyledim. Kabul etmedi. Zaten kabul etmesini beklemiyordum kendisi çok muhafazakar dı. Kaç gece kalkıp namaz kıldığını görmüştüm. Dükkandan bisküvi aldım bir iki tane ve yemeye başladım.Çantamızda erzak vardı fakat yemek yapacak kadar vaktimiz yoktu. Askerlerle dükkan dan bir kaç şeyler atıştırmalık aldık ve yedik.Biz tam hazırlanırken çığlık sesleri yükseldi.Bir erkek sesi siz gidin diyordu. Gazetenin yırtık olduğu bir bölümden baktım ve 8-9 kişilik bir sivil grup vardı.Bir sürü onları koşarak takip ediyordu ve öndeki bir erkek elindeki balta ile arada bir dönüp vuruyordu aylaklara. Sivil grup çelik bir kapılı bir depoya doğru yönelmişti. Ondeki adam onlara zaman kazandırıyor du kendisini feda ederek. Onlara yardım etmeliydik. Hemen komutanla hazırlandık.3 yan dükkanda bir nargile kafe vardı 5 katlı, aslında kafe 2 kattı fakat üstünde başka kafeler ve restoran vardı ve aynı merdiven ile çıkılıyordu..ilk önce bütün tezgah lari ve masaları dükkan kapısının önüne barikat olarak koyduk. Askerler tam teçhizat bizi korumak için biz dışarı çıktığımızda koruma ateşi açacaklardı ve bize doğru gelen aylakları indirecekler di.Hemen raftaki bütün alkolleri aldık ve çantaya koyduk.Bir tanede çakmak aldım.

    3 den geri saydık ve hemen tezgâh üstünden atladık askerler ise camları kırıp tezgahları arkamızdan kapıya doğru ittiler. Barikat hazırdı ve bize doğru gelen aylakları indiriyorlar dı. Baltalı adam hariç sivil grup depoya girmiş ve kitlemişlerdi. Hemen adama seslendim ve aynı zamanda el işareti ile onu bize doğru çağırdım. Takip et diye bağırdım ve bize doğru karşı sokaktan koştu. Butun sürü bize yönelmişti fakat askerler sayesinde bize en yaklaşan 30 m ötemizde ölüyordu. Hemen kafeye girdik ve 2.kata çıktık.ilk şişeyi oradaki 2 sandalye üzerine döktük ve sokağı 2 ye ayıracak bir şekilde tam ortaya fırlattık. Sokak dardı fakat 2 sandalye ile iş bitmezdi. Zippo çakmağı yaktı komutan ve sandalyeleri attığımız yere doğru fırlattık. Bende bir dandik çakmak daha vardı yedek olarak. Sandalyeler alev aldı ve sokağın ortasında öylece yanmaya başladı. Simdi ise kafedeki bütün şeylere içkiyi döküp sonra sokağı kapatacak şekilde yanan sandalyelere doğru beraber güçlü ce fırlatıyorduk. Sokağı tamamen ateş le ortadan ikiye ayırmış tık. Telsiz ile komutan askerleri buraya çağırdı ve üst kata mevzilendik. Sokağı ikiye bölmüş tük üstten gelen sürüyü durdurmuştuk fakat sesleri duyan diğer sürüler ile sokağın iki tarafından akın ediyorlardı.Alt taraftan gelen szombiler içinde ateşten bir barikat kurmalıydık. Bütün koltukları üst kattan aşşağı atıyorduk. Fırlatabileceğimizi fırlatıyorduk fakat çok ağır olanları direk balkondan 2.kattan aşşağı sürükleyip atiyorduk. Bize ateşten geri kalan kısım için çok dar bir geçit kalmıştı fakat bir süre kimse aşamazlardı o alevleri. Hemen baltası olan adamı o deponun önüne gönderdik.2 tarafı alevlerle kaplıydı fakat hızlı yürürlerse o dar alev geçidinden geçebilirlerdi. Hemen gitti ve içerideki gruba seslendi. Grup kapıyı açmaya çalıştı fakat kapı sıkışmıştı.

    Hemen baltasını araya koydu ve kapıyı bütün gücüyle zorladı. Dumanlar yükseliyordu hızlı olması lazımdı. Yoksa o sıcaklıkta ve dumanda ölürlerdi. Geri kalan alkollerle önceden yaptığımız gibi diğer sokaklarıda birleşim yerlerini Molotof yapıp kapadık. Sonra ise alev çemberine hapsolmuş hareket edemeyen sürünün üzerine molotofları attık.O ara alev yayılmaya başlamıştı sokakta.Pek yanacak birşey yoktu. Sokaktaki kahve ve restoran ların sokaktaki masaları yanıyordu. Baska yanacak pek birşey yoktu. Büyük bir yangın çıkmazdı hızlıca çünkü hava bozuyordu ve yağmur yağacak gibiydi. Güçlü bir yağmur yağarsa sönerdi alev.Bu sayede sürü de serbest hareket edebilirdi. Yagmur yavaş başlamıştı fakat birden dolu gibi hızlıca yağmaya başladı.O ara adam hala baltayla kapıyı zorluyordu. Hızlı olması lazımdı. Kapı sonunda açıldı ve sivil grup bize doğru koşmaya başladı.2.kata geldiler hepimiz beraberdik. Alevi körükleyip zaman kazanmak için geri kalan içkileride stratejik bölgelere attık. Alev şiddetli yağmura rağmen bu sayede dinç duruyordu bir süre daha fakat bu yaptığımız hareket yüzünden yangın bizim bulunduğumuz kafeye kadar sıçramıştı. Kafede yanmaya müsait çok şey vardı ve üstüne kafenin kendi barı gibi bir bölümü vardı ve içki doluydu. Büyük bir yangın çıkacaktı hızlıca buradan çıkmassak. Dısarı çıkamadık çünkü hem alevler arasında idik hemde sürü tarafından kıstırılmıştık ve çok büyük bir suruydu. Hemen bir üst kata doğru koşmaya başladım ve merdivene varınca hızlıca merdivenleri çıktım. Herkes beni takip ediyordu birşey demeden. Hızlıca bütün katları çıktım. Terasa varmıştık. Aslında terasda bir restoran vardı ve üstü kapalıydı ama diğer binaların terasına atlayabilecek bir mesafe ve açıklık vardı. Sırayla hemen diğer binanın terasına geçtik. Etrafa bakıyordum ve aklıma güvenlik merdiveni olmalıydı felaketler için. Binanin terasına tur attım ve yangın merdiveni ni buldum fakat kilitliydi terasla birleşen kısmı. Baltayı aldım ve güç bela kapıyı kiliti kırdım. Hemen merdivenden inip ara sokağa geçtik. Aylaklar bizi farketmemişti.Bir araç bulmalıydık.O sıra ara sokaktan çıktık ve bir durağın dibine çıkmıştık.Bir minibüs vardı kapısı açık fakat içi boştu. Anahtara baktım fakat üstünde yoktu. Etrafa hemen dağıldık söförü bulmak için. Bakıyordum etrafa fakat tek aylak bile yoktu.

    Umutsuzluğa kapılmıştım.ve ölüm yakındı bir nefes kadar hızlı olmalıydık. Askerlerden biri buldum diye bağırdı. Söför kılıklı bir aylaktan cebinde çıkmıştı anahtar. Zaten tesadüfen orada olan tek aylak oydu. Sivillere sordum hiç minibüs sürmeyi bilen varmı diye. içlerinden biri minibüs şoförü çıktı ve hemen atladı araca. Bindik ve haritayı açtık. Koordinatlara baktık ve üsse doğru hareket etmeye başladık
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Buradayim.
      ···
    2. 2.
      0
      Devam panp. Bu part sardi.
      ···
      1. 1.
        0
        Yeni part girdim panpa
        ···
   tümünü göster