/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +12 -4
    Edit:Hikaye bitmiştir.Son entryde açıklama var okuyunuz.

    Zamanın ne kadar önemi kalmasada sene 2022.Dünya\\\'nın gördüğü en büyük virüs salgınının görüldüğü günden itibaren tam iki yıl geçti.ilk zamanlar da normal salgınlar gibi düşünürken şimdi ise olanlara inanmak pek hayli güçlenmişti benim için. Virüs, çıktığı günden itibaren hızlıca yayılmıştı. Hükümetlerin aldığı tedbirler sayesinde bir kaç ay içinde normalleşmişti herşey. Yani biz öyle düşünüyorduk. Hükümetler aşıyı birbirlerinden önce bulmak için yarışır hale gelmişlerdi.O gün yine haberleri takip ederken aşının Amerika tarafından bulunduğu konuşuluyordu bütün televizyon kanallarında. Aşının seri üretime ne zaman geçeceği, güvenilirlik ve en önemlisi fiyatı konuşuluyordu. Devletlerin ekonomik gücü yerinde olanları halkı için belirli sayıda sipariş yapmıştı ve dağıtıyordu halkına ücretsiz.Bir yandanda kendi labaratuvar ortamında inceliyorlar dı ve çözmeye çalışıyorlar dı.1 hafta içinde vaka sayıları gittikçe azalmaya ve tedavi olanların sayısı artmaktaydı. Fakat bütün hastalar taburcu olduktan sonra baş ağrısı, mide bulantısı, yüksek ateş gibi vakalarla hastaneleri işgal etmişler di.Fakat doktorlar ve bilim adamları aşının yan etkileri olduğunu savunuyor ve endişelenecek birşey olmadığını söylüyorlardı. Fakat aşı hastaları mutasyona uğratmış ve bu hastalar, yamyamlık belirtisi,kan kokusuna hassasiyet gösteriyor ve saldırgan hareketlerde bulunmaktaydılar. işte nasıl dünya şimdiki halini aldı diye sorarsanız aşının insanları mutasyona uğratması ile başladı herşey.

    ufak bir edit: (bkz: limonika) nick6 girebilirsiniz.
    ···
  2. 2.
    +7 -1
    Sabah yüzüme vuran güneş ile uyandım.Bir kaç saniye esnedim ve kalkıp yüzümü yıkadım. Kahvaltı hazırlamak için buzdolabını açtım ve yiyilebilecek tek şeyin donmuş çikolata olduğunu gördüm. Ekmek arasına katık yaparak kahvaltımı yaptım ve her zaman ki gibi dışarı ufak bir yürüyüşe çıktım. ilginç bir şekilde kalabalık olan caddelerin sokakların hepsi bomboştu. Merkes.sessizliğe bürünmüştü. Biraz garipsemiştim fakat umursamayıp yürümeye devam ettim yeni bir sokağa girmiştim ki karşıdan bir kadının başını tutarak geldiğini gördüm. Hafifce bağırıyordu acısından. Yanımdan geçti gitti.Tam sokağı dönüyordum ki birşeyin düşme sesini duydum. Kadın bayılmıştı galiba. Hemen yaklaştım ve müdahale etmeye çalıştım. Kadın uyanmış fakat hırlamaya benzer sesler çıkarıyordu.Tam o sırada birden bana saldırmaya başladı.Ne olduğunu anlamamıştım fakat bir korku ile hemen kaçmaya başladım zaten evden çok uzaklaşmamıştım. Apartmana vardım ve hemen evime girip kapıyı kitledim. Kadın neden bana saldırmıştı bir anda ve neden beni ısırmaya çalışıyordu. Mesajıma gelen bir cevapla kendime geldim. Mesaja baktığımda; “hükümetimizin vereceği ikinci bir karara kadar evden çıkmak yasaktır. Yasağı çiğneyenler görüldüğü yerde infaz edilecektir” bu mesaja çok şaşırmamıştım. Cünkü virüs çıktığından beri sıkça sokağa çıkma yasağı ilan ediliyordu fakat.Bu sefer ne kadar süreceği ile ilgili bir bilgi yoktu ve neden yasağa uymayanlar anında infaz edilecekti?Bu beni şaşırmıştı. Bunun arkasında nasıl bir önemli sebebin yattığını bilmek istiyordum ve merakla televizyonu açıp haber kanallarını gezmeye başlamıştım. Haberlerde bir insanın yerde yatan bir insanı yediği görüntüleri dolaşıyordu. Bilim adamları aşı sonucu bir mutasyon olduğunu itiraf etmişler ve tedavi gören aşıyı kullanan herkesi dünya nın ve kendilerinin iyiliği için eve hapsetmelerini kapılarını kilitlemesini söylemişti.
    ···
    1. 1.
      +1
      Rezervasyon
      ···
      1. 1.
        0

        OHAAAAA

        ···
      2. 2.
        0
        Noldu pampa seni şaşırtan ne
        ···
    2. 2.
      +1
      Rezervatullah
      ···
  3. 3.
    +6
    Şimdi olaylar karşısında tepki vermeye başlamıştım. Sabah beni kovalayan kadın da bir mutasyonluydu. Hemen napacağıma karar vermeliydim. Durumlar çok ciddiydi ve uzun vadede yapacak hiçbirşeyim yoktu. Dolapra donmuş çikolata dışında başka birşey yoktu. Perdeyi aralayıp dışarı baktığımda her sokak başı tam teçhizat en az bir asker duruyordu.Tek asker değil polis, bekçi de vardı. Devlet bütün güçlerini kullanıyordu. Bunları düşünürken aklıma hemen böyle bir durumda elektrik ve suların kesilme durumunun olduğunu hatırladım. Evdeki bütün kap ve şişelere su doldurdum ve bir odamı erzak için ayırdım. Elektrikler kesilirse evde birçok mum ve pilli elfeneri vardı.
    ···
  4. 4.
    +6
    Kerem motorla önden gitmeye başladı.Şuan görünürde yol boştu ve 2.30 saatimiz vardı yetişmek için. Gökyüzüne pencereden baktım ve helikopterler gelip gidiyordu. Büyük ihtimalle gelenleri taşıyorlardı üsse. Askeri üssün ne kadar güvenli olacağını bilmiyordum fakat sığınacak bir yere ihtiyacımız olduğu kesindi. Arkada hazır boşken kızla tanışmalıyım artık dedim.
    -Başın iyi mi?
    -Sağol, daha iyi. Teşekkür ederim beni kurtardığınız için.
    -Kusura bakma tanışamadık telaştan, benim adım Emin.
    -Memnun oldum benim de Gamze.

    Biraz sohbet ettik ve bütün ekiple tanıştı teker teker. Kızı kurtarmıştım o an.Fakat şuan ne halt yiyeceğimizi bilmiyordum daha ne kadar beraber kalırdık? Askeri üsse gidince acaba bizi ayırırlar mıydı?Ben kıza karşı hiç bir şey hissetmemekteydim. Sadece hayatını kurtardığım için ,aramızda bir bağ oluşmuştu.Biz havadan sudan konuşurken. Mehmet söze girdi bi anda.

    (M)-Beyler Kerem yavaşlıyor galiba bir şey var.
    (A)-Ne oldu ki acaba?
    (B)-Beyler bekleyin ben bir yanına gidip sorayım.
    Arabadan çıktım ve yürümeye başladım. Yanına gittiğim de;

    (B)-Kerem neden durdun?
    (K)-Dostum uzağa bak.
    (B)-Bakıyorum ama birşey göremiyorum.

    Kerem o an dürbün verdi bana ve baktığımda manzara korkunçtu.

    Belediye önüne doğru koca bir sürü gidiyordu. Büyük ihtimalle oradaki insan kokusunu almış ve ya helikopter vs birşeyin sesi ile oraya yönelmişlerdi. Sürü çok büyüktü ve üstlerinden geçemezdik.Son bir helikopter kalmıştı ve 2 grup asker son gelecek bir kişi olursa diye bekliyorlardı.Bir saat içinde oraya varmassak büyük ihtimalle daha fazla beklemeyeceklerdi. Hemen plan yapmalıydık. Arabanın yanına gittim ve olanları anlattım.

    (M)-Arabayla daha fazla hareket edemeyiz o zaman.
    (B)-Evet ama dar sokaklardan motorla hızlıca gidebiliriz.
    (A)-Mantıklı ama bu bir saat içinde 5 kişi nasıl bir motorla gideceğiz.
    (G)-Bence(ilk kez fikir veriyordu, hepimiz ona doğru bi anda döndük ve şaşırarak yüzüne baktık.)
    Bence her sefer de 2 kişi zütürmek yerine, Biraz zorla 3 kişi binebiliriz.Bu sayede iki sefer gidip gelmede hepimiz orda oluruz.

    Gamze haklıydı 3 kişi bir motora biraz sıkışıkda olsa sığabilirdik. Zaten ekipde çok şişman olan yoktu.Önce Gazme, Kerem,Anıl gitti.Biz yaya olarak bir kaç çanta ile Mehmet ile onları takip etmeye başladık. Daha doğrusu bir noktada beklemek yerine yayan nereye kadar yetişirsek kardı.
    Tümünü Göster
    ···
  5. 5.
    +6
    Mehmet her sokağın, barikatın teker teker düşüşünü izliyor ve yardımcı olacak birşey düşünmeye çalışıyordu.Son birimin düşmesine az kalmıştı.Çaresiz 3 asker ve polis bir evin çatısına tırmanmaya çalışıyordu. Fakat mutasyonlular onlara yetişmek üzereydi ve zaman kazandırmamız lazımdı. Mehmet bir anda buldum diye bağırdı. Evde alkol olup olmadığını sordu. Alkol kullanmazdım fakat ev arkadaşım kullanırdı. Hemen Mehmet e verdim şişeyi. Mehmet molotof kokteyli yapacağını söyledi. Diğer malzemeleri de halletti. Elimizde 4 şişe vardı. Mehmet 2 tane benle Anıl birer tane şişe aldık. Fakat görüş açımız yetmiyordu. Merdivenlerden koşarak terasa çıkmaya başladık. Eğer kurtarırsak onları grubumuza katılırlardı ve dahada güçlenirdik.Son katıda çıkıyorduk.En önde Mehmet arkasında ben arkamda Anıl. Koşuyorduk.Bi anda bir hırlama sesi geldi ve terastan mutasyonlu çıktı. Bizim kapıcı ydı bu.Merdivenden tam çıkamadan Mehmet’in üstünde atladı. Hepimiz domino taşı gibi yuvarlanıyorduk. Elimizdeki şişelerden biri kırılmıştı ve yavaş ca alkol sızıyordu.

    Mehmet üstünde mutasyonlu ile sonunda durabilmişti. Hızlı bir tekme ile onu üstünden attı ve kaldırıp apartman boşluğundan attı. Sonunda terasa varmıştık fakat mutasyon sürüsü varmak üzereydi. Hemen barikatın önüne ilk şişeyi yakıp molotofu attık. Barikatı yıkıp geçen sürü alev alıyor ve birbirleri üzerine düşmeleri işimize yarıyordu. Hemen sürünün tam ortasına ve en arkasına attık. Dikdörtgen bir alev kapanına almıştık sürüyü. Askerler şaşırmıştı fakat buna bile vakitleri yoktu. Hemen bir evin balkonuna tırmandılar ve ordanda o binanın terasına çıktılar. Hemen onlara doğru bağırdık ve bizi farkettiler. Telsizden ulaştık. Bize teşekkür ettiler. Onlara bizim olduğumuz binaya gelmelerini söyledik. Fakat tek geliş yolları diğer binalardan atlamaktı. Binalar arasında çok mesafe yoktu. Fakat arada 3 bina vardı.ilk önce çantalarını fırlattılar. Sonra kendileri sırayla atladı. Kimse düşmemişti fakat diğer binanın terasında 2 mutasyonlu vardı. Mermileri yoktu. Yine önce çantalarını attılar. Yardımcı olmamız lazımdı. Hemen Mehmet’in çantasından aldığım tabanca geldi aklıma. Belimi yokladım ve evet oradaydı. Varlığını unutmuştum.Çıkardım ve hemen nişan alıp ateşlemeye başladım. Mehmet kendi tabancasını elimde görünce sinirlendi fakat zamanı şimdi değildi.iyi bir nişancı değildim bu yüzden Mehmet hemen elimden aldı silahı ve mutasyonluların ikisinide vurdu. Artık aramızda bina yoktu.Önce çantalarını bize yolladılar. Sonra teker teker atladılar.ilk iki kişiyi tuttuk ve çektik. Sonuncu asker kalmıştı.Oda atlıyacakken mutasyonlulardan biri ayağını tuttu ve tam atlatacağı sırada kendine çekt. Asker baş aşağı sarkıyordu.Onu tutan tek şey mutasyonluydu bu yüzden vurursak terastan aşşağı düşecekti. Vurmassak ise yem olacaktı. Mutasyonlu bir yandan kendine doğru çekmeye başladı. Ayak bileğinden dizlerine kadar çekti ve baldırlarını ısırmaya başladı.Onu kurtaramazdık. Daha fazla acı çekmesi için silahı aldım ve kafasından vurdum.Hem bu sayede acı çekmeyecekti hemde mutasyona uğramadan ölecekti.
    Tümünü Göster
    ···
  6. 6.
    +5
    Mehmet her sokağın, barikatın teker teker düşüşünü izliyor ve yardımcı olacak birşey düşünmeye çalışıyordu.Son birimin düşmesine az kalmıştı.Çaresiz 3 asker ve polis bir evin çatısına tırmanmaya çalışıyordu. Fakat mutasyonlular onlara yetişmek üzereydi ve zaman kazandırmamız lazımdı. Mehmet bir anda buldum diye bağırdı. Evde alkol olup olmadığını sordu. Alkol kullanmazdım fakat ev arkadaşım kullanırdı. Hemen Mehmet e verdim şişeyi. Mehmet molotof kokteyli yapacağını söyledi. Diğer malzemeleri de halletti. Elimizde 4 şişe vardı. Mehmet 2 tane benle Anıl birer tane şişe aldık. Fakat görüş açımız yetmiyordu. Merdivenlerden koşarak terasa çıkmaya başladık. Eğer kurtarırsak onları grubumuza katılırlardı ve dahada güçlenirdik.Son katıda çıkıyorduk.En önde Mehmet arkasında ben arkamda Anıl. Koşuyorduk.Bi anda bir hırlama sesi geldi ve terastan mutasyonlu çıktı. Bizim kapıcı ydı bu.Merdivenden tam çıkamadan Mehmet’in üstünde atladı. Hepimiz domino taşı gibi yuvarlanıyorduk. Elimizdeki şişelerden biri kırılmıştı ve yavaş ca alkol sızıyordu.
    ···
    1. 1.
      -1
      Rezervasyon
      ···
      1. 1.
        +1
        Yeni partı attım pampa saat 7 ye kadar yazacağım yetişirse 2 part daha atacağım
        ···
  7. 7.
    +5
    Askerler uyuduğu zaman çantalarını karıştırmaya başladım. Kendime beni yağmalamalarına karşı güvende hissedeceğim küçük bir tabanca gizlice aldım. Askerlerin yemek peksimeti olmalıydı diye düşünüp iyice karıştırıyordum çantayı.Tam o anda kafamda bir tabancanın ucunu hissettim. Asker ne yapıyorsun diye kızınca sordu.
    -Çantamızı neden karıştırıyorsun!
    -Amacım size zarar vermek veya ekipmanlarınızı çalmak değil. Buzdolabında yemek yapacak hiçbirşey yok. Akşam uyandığınız zaman yiyebileceğimiz bir peksimet arıyordum.
    ···
  8. 8.
    +5
    Asker silahını indirerek çantanın sağ gözünü aç dedi ve bana yardımcı oldu. içinden kavurma, pilav çıkmıştı.Bu akşam için azda olsa yemeğimiz vardı artık. Geçip salona oturduk.Ona ismi ile hitap edebilmek için ismini sordum. Mehmet’miş ismi.Ben de Emin dedim ve tanıştık
    ···
  9. 9.
    +5
    Hükümetin şuan kısmen felç olduğunu, salgını yok etmek için bütün gücünü kullandığını ve yüksek nüfuslu yerler adeta bir mutasyon yuvası olursa bombalamaktan çekinmeyeceğini söylüyordu. Bunun daha iyi günler olduğunu ve ilerde herşey tam bir kaos içinde sürükleneceğini ve hükümetin git gide anarşi ye gittiğini söyledi. Hayati sebeplerden dolayı daha doğru düzgün tanışmamıştık ve havadan sudan sohbet edecek vaktimiz yoktu.
    Kendisine evde yemeğimin olmadığını ve sizin paketlerinizlede en fazla 1 hafta yeteceğini söyledim.Su sıkıntımız yoktu çünkü devlet henüz suyu kesmemişti fakat elektrikler yoktu. Mutasyonluların ışığa duyarlı olması sebebiyle güvenlik için kesildiğini düşünüyorum. Suyumuz hala akıyordu ve sadece bir odam su doluydu.
    ···
  10. 10.
    +5
    iFTAR PARTI-Finale yaklaşıyoruz.

    Üsse varmak üzereydik ve mutluyduk,iki gün içinde bu kadar aksiyon ve gerilim fazlaydı fakat başarmıştık. Askeri üsde güvende hissetmiyordum nedense. Galiba gelen sürüyü gördüğüm içindi. Helikopter indi 2 asker bize eşlik etti ve bize 1 daire verdiler.5 kişi bir dairede nasıl kalacaktık?Oda sayısı az olduğu için herkesin grupça dağıtıyorlardı.Biz kendi grubumuzla kalmaya karar verdik. Birbirimize güveniyorduk en azından. Askerler Anıl, Kerem ve Mehmet'in asker olduğunu anlayınca onları beraberinde zütürdü ve galiba görev vereceklerdi. Gökyüzünde bir sürü helikopter vardı ve ateşe başlamışlardı. Tanklar, tüfekler, helikopterin atış sesi sağır eder derecedeydi. Buranın başındaki her kimse, sürüden kurtulduğunu sanarken,bu kıyamet sesleriyle çevreden, ilçelerden,her yerden aylak toplanıyordu buraya gelmek üzere.Ama sanırım mutasyonluların sese duyarlı olduğunu bilmiyorlardı. Aylaklarda merak ettiğim şeylerden biri, insan yiyorlardı ve kanlarını doyasıya içiyorlardı.Üstelik kana duyarları vardı bir köpekbalığı gibi. Galiba bir şeyleri çözmüştüm.

    Erkeklerin hepsi ben dışında askerdi ve şuan neredeler bilmiyordum. Gamzeyle tek kalmıştık. Beraber daireye yerleştik. Oturma odasında 2 kanepe vardı. Mehmet ile Anıl burda yatsın diye düşündüm ve çantalarını oraya koydum.Çocuk odasında bir yatak vardı. Burada da Kerem kalır,ben nerde kalacağım diye düşünürken, meğerse en iyisini kendime ayırmışım. Yatak odasında büyük rahat bir yatak vardı. Yatağa koştum ve atladım. Nedense hep yapardım büyük yatak görürsem. Biraz zıpladım ve yorulup uzandım. Mutlu olmuştum sonunda yorgunluğumu atabilecektim. Amaa , ben burda yatarsam Gamze nerede yatacak. Yatmaya müsait başka oda yoktu. Aklımdan geçirdim;bu sorunu Gamze'ye belli edecek sonrada ben yerde yatarım diyecektim.Oda büyük ihtimalle beraber yatalım yatak büyük birşey olmaz diyecekti. Bende sorun olmaz dimi diye safa yatacaktım.O da bir kere daha ısrar ederse hemen yatağa gidicektim.
    Gamze geldi. Farketmemiş gibi yere bir yastık koyup uzanmaya başladım.
    (G)-Niye yerde yatıyorsun yatakta uzansana.
    (B)-Başka yatacak yer yok.Tek yatak bu onuda senin için ayırdım.
    (G)-Ya önemli değil beraber yatarız yatak büyük
    Plan işe yarıyordu.
    (B)-Yok ya seni rahatsız etmeyeyim.
    (G)-iyi sen bilirsin.Üstüne örtü de al.
    Haydaa, böyle olmaması gerekiyordu. Benim planıma göre.Ya Eminnn lafımı olur gel kıvrılır yatarız yha sjsjsj”demesi lazımdı. Ulan yerde buz gibiydi ya.Döndüm ve yer çok soğukmuş, ısrar etmiyecek misin? dedim.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Rezz güzel reyiz devam devam
      ···
  11. 11.
    +5
    Beyler galiba yalnızca 3 kişiyiz. Hikaye çok uzun olacak. ileride e kitap haline getirmeyi düşünerek başladım bu işe bu yüzden inkaya herşeye dikkat Edip yazıyorum. Fakat anlıyacağınız üzere her yazar gibi fazla okunmak ve tatmin olmak isterim. Trenddeki aptal şeylere baktıkça motivasyon düşüyor bende. Fakat 2 kişide olsa sonuna kadar devam edeceğim. Okuyan 1 k8şide olsa okuyucuya saygım sonsuzdur.Ama sizden ricam başlığı yaymaya çalışmanız. Destekleriniz için şimdiden teşekkürler. Yeni part yolda. Basligi sıkça kontrol edin hergun.
    ···
    1. 1.
      0
      E kitap yapacaksan gereksiz yerleri çıkart la paragrafın başından sonunu anlıyorsun ya da çok çarpıcı detaylara gir
      ···
      1. 1.
        0
        Pampam telefondan yazıyorum ve herşeye dikkat ederek yazmak zor fakat önemli ölçüde başardığımi düşünüyorum. Egerki e kitap durumu olursa tabiki de çok kesme biçme düzeltme olacak.Ama şuanlik buraya göre iyiyiz bence ha?bu arada yeni bayağı part attım. Bugunun son partlari bunlar bakabilirsin.
        ···
  12. 12.
    +5
    Bunları hallettikten sonra aklıma ailem geldi.Şuan nasıllar dı? Hemen aradım fakat ulaşamadım. Anlaşılan hatlar çok yoğundu. Sürekli denemem sonucunda bir saat sonra abime ulaşmıştım.Ona olayların ciddi olduğunu. Dayımlarla ve dedemlerle annemi alıp köye gitmesini söylemiştim. Babam yoktu benim annem ile ayrılırdı ve babamın yaptığı ahlaksızlık ve daha birçok sebep yüzünden annemi seçmiştim. Abimle durum değerlendirmesi yaptıktan sonra ilk fırsatta onların yanına memleke dönmeye çalışacağımı söyledim. Konuşmamız bittikten sonra bir kaç el silah sesi duydum. Pencereye koşup baktığımda sokağın iki tarafından da dört beş tane mutasyonlunun arada kalmış askerlere koştuğunu gördüm. Askerler arada kalmış ateş ediyorlardı fakat mutasyonlular silah sesi ve kan kokusuna duyup gittikçe toplanmaya başlamıştı. Pencereyi açıp hemen askerlere doğru bağırdım. Buraya doğru koşmalarını kapıyı otomatik ile açacağımı söyledim. Beni duymaları için biraz uğraştım faket kendimi farkettirdim. Hemen kapıyı açtım ve onları apartmandan seslenerek katı söyledim ve gelmelerini bekledim. Yukarı çıktıklarında kendilerine hemen su verdim ve teşekkürlerini dinledim. Oldukça yorulmuşlar dı ve kendilerine arkadaşımın odasını verip oradaki yatakları ayarladım. Kendilerinin dinlenmelerini, kendilerine gelince akşam konuşacağımızı söyledim.
    ···
  13. 13.
    +4
    Mehmet ile apartmanı yağmalamaya karar verdik. Uyuyan diğer asker uyanınca onada bundan bahsettik ve mutfaktan bıçak aldık. Evde bulduğumuz çekiç de işimize yaratabilirdi. Diğer askerle de tanıştım. ismi Anıl'mış. Askerleri tarif etmek gerekirse,25 yaşlarında, uzun boylu kimselerdi. Anıl köseydi. Mehmet ise keldi. Hazırlandıktan sonra hepimiz bir adet el feneri ve bıçakla kapıdan çıktık. Mehmet aşağı kata apartman kapısına taraf bakacaktı, apartmanda mutasyonlu varmı diye.Ben ve Anıl karşı komşumdan başlamak istedik. Karşı komşum köylü yaşlı bir çiftti. Köye gittiklerinde çiçekleri sulamam için paspas altına yedek bir anahtar bırakırlar dı. Anahtarı aldım ve kapıyı yavaşça açmaya başladım,her kilit açılma sesinde dahada ürküyordum. Anıl hemen sağımda kapıyı açar açmaz çıkacak bir yaratığa karşı beni korumak için bulunuyordu. Kapıyı açtık,tam o sırada Mehmet de zemin katın temiz olduğunu söyledi ve yanımıza geldi. içeri girdik ve bir hareketlenme hissettik. Hepimiz refleksen aynı yere tuttuk elfenerini.Şoke olmuştum.
    ···
  14. 14.
    +4
    Bir süre şok la olanları izledik.Üzgun ve sinirliydim. Heleki diğerleri arkadaşlarını kaybettikleri için üzgündü. içeri geçtik ve sohbet etmeye başladık soğuk bir biçimde. Askerin adı Kerem, polisin adı ise Halil'di.Aramızda konuşurken bütün telsizlerde aynı komut geçti.”52 numaralı şehirdeki birlikler.Şehirin tamamı düştü. Hayatta kalan birlikler yanlarında siviller ile Belediye binasının önüne gelsin. Helikopter ile taşınacaksınız. Erzak ve su gibi önemli ihtiyaçları yanınızda getiriniz. Saat yarın 14.45 e kadar vaktiniz var”bu sözler üzerine hemen hazırlık yapmaya başladık. Erzakları ve suları bulduğumuz çanta ve poşetlere yerleştirdik ve kapı önüne dizdik. Merkezi bir yerde otursamda belediye binası pek yakın değildi ve bu kadar yük ile yaya gidemezdik. Aklıma Murat amcanın pikapı geldi. Camdan kapı önüne baktım ve oradaydı. Oğlu nu evde bulmuştuk anahtar büyük ihtimalle ondaydı. Planımızı yaptık ve çok geç olmuştu saat. Erken kalkmamız gerektiği için hemen yatmak için dağıldık.Ben ve Anıl benim odamda ranzada, Kerem ile Mehmet ise oturma odasında çekyat üzerinde yatacaklardı. Halil ise misafir odasında ki çekyatta yatacaktı.
    ···
    1. 1.
      0
      Sen gelecektenmi geliyorsun ben anlamadım herhalde hötünden sallıyorsun🤨
      ···
      1. 1.
        0
        Dostum o açıklarsam. suan anlattıklarından 2yil otedeyim ilk entr gibi. Fakat olayların başlangıç tarihini ve nasıl başladığını o 2 yıl naptım anlatıyorum. Anlatirkende gibilmamaniz için geçmiş zaman eliyle değilde şimdiki zaman ekiyle anlatıyorum dahaiyi betimlemek için. Umarim anlamışşındir panpam
        ···
      2. 2.
        0
        Yani bunlar gerçekmi zombi salgınımı olucak annen babana ne oldu
        ···
      3. 3.
        0
        Pampa tabiki de böyle birşey yok kurgu.Bu bir roman.bir zombi kitabı salgın kitabı okur gibi oku . Umarım iyi anlatmışimdir panpam. benim
        ···
      4. 4.
        0
        He anladım tamam
        ···
      5. diğerleri 2
  15. 15.
    +4
    Şimdilik bu kadar yeter akşam veya sahura doğru yeni partlar atarım. Kontrol etmeyi ve başlığı yaymayı unutmayın.
    ···
  16. 16.
    +4
    Bugün bu kadar yeter telefondan wordden yazıp serice atıyorum buraya. Sarjim azaldı. Okuyanlar rezzlesin yarın bir 2 3 kişi bile takip ediyor olursa devam edeceğim
    ···
  17. 17.
    +4
    Artık umursamamaya ve duygusuzlaşmaya başlamıştım. Soğukkanlılık gelmişti.Her şey o kadar hızlı gelişmiştiki daha 10 dakka önce planda olmayan bir kız adını bile bilmeden bir anda bize dahil olmuştu.Çantaları sağlam yerleştirdik ve arkamızdan koşan mutasyonlulara bakıyorduk.Çok yaklaşanlara ateş açıyorduk fakat koca bir sürü takip ediyordu. Eger böyle ordunun yanına gidersek bütün herşey iptal olurdu. Hemen aklıma herhangi bir ilkyardım durumu için alkol aldığımız geldi. Anıl’a şişeleri gösterdim ve hemen anladı.Çakmak çıkardı ve çantadan bir bez parçası çekti. Molotofları ayarladık ve teker teker yaktık.2 şişe ayırmıştık ve elimizde 5 Molotof vardı. hemen birini arabanın arka tekerleğinin biraz ilerisine fırlattım.Bu sayede bizi takip eden en yakındaki aylaklar yanmaya başladı ve diğerlerini yavaşlattılar. Sürü yavaşlamış iç içeyken, fırsattan yararlanıp birini de sürünün tam ortasına attı Anıl. Sokakları geçer geçmez hemen yakalanmamak için sokağın girişlerini yakıyorduk. Caddeye çıkmıştık yol şu anlık boştu fakat ileriden dumanlar yükselmişti. Cadde geniş olduğu için aylaklar daha fazla ve büyük bir alanda üstümüze koşuyorlar dı.Ne kadar çoğunu yaksakta hala peşimizde küçük bir sürü vardı ve belediye önüne tertemiz gitmek zorundaydık. Anıl bir el bombası çıkardı ve tam sürü ortasına attı. Anlık patlamayla işitme kaybı yaşıyor duymuyordum. Fakat gözüme giren tozları sildiğimde yoldan çıkıp kaldırım üzerinde gittiğimizi, bir sağa bir sola gittiğimizi farkettim. Bombayı tam ortaya atmıştı Anıl bu yüzden en öndeki aylaklar bize doğru fırlamıştı. Arabanın ön camı üzerindeki 2 aylak hem camı yavaşça kırıyor hem de görüş acımızı etkilediği için hemen bir yere çarpabilirdik. Kerem ön cam üzerinden ateş etti ve cam kırıldı beraberinde aylaklar da gitti. Fakat çok geçti ve biz önümüzdeki araca çarpmıştık.Yol arabalarla kaplıydı ve artık yayan gitmek zorundaydık. Cadde başından gördüğüm dumanlar bu arabara aitdi.
    ···
  18. 18.
    +4
    Beyler trende çıkmış başlık. Baştan beri beni destekleyen okurlarıma çok teşekkür ederim. Harika bir motivasyon kaynağı oldu. Yeni gelen arkadaşların şuku ve rezini bekliyorum hedef. Trend ilk üç. iftara kadar yazacağım bugün yani saat 7.10 a kadar
    ···
    1. 1.
      0
      Rica ederim yakışıklı
      ···
    2. 2.
      0
      Boş beleş başlıklar çıkacağına emek verilmiş başlıklar çıksın.
      ···
    3. 3.
      0
      Rezerve
      ···
      1. 1.
        +1
        Yeni part girildi. Bildirim gelmesi için yanıtlandı.
        ···
    4. diğerleri 1
  19. 19.
    +4
    Karşımda Murat amcanın oğlu bir kadını parçalıyordu. Işığı yüzüne tutar tutmaz hemen ayaklandı ve bize doğru koridordan hızlıca koşmaya başladı.Ben donmuştum ve tepki veremiyordum. Anıl beni hemen kenara itti ve gelen mutasyonlunun hızlıca üstüne atladı.Çenesine baskı yapıyordu dirseği ile ısıramaması için. Mehmet hemen bıçağını çıkardı ve Anıl'ın altında ki mutasyonlunun kafasına geçirdi.Çıkan kan Anılın suratına gelmişti ve kusuyordu Anıl, iğrenmişti. Mehmet Anıl'ı kaldırdı yerden ve lavaboyu beraber buldular. Anıl yüzünü yıkarken ben kendime nihayet gelebilmiştim. Yerde yatan kadına bakıyordum. Galiba Murat amcanın oğlu evin boş olmasından yararlanıp arkadaşını getirmişti. iğrenerek baktım ve artık evi aramamız lazımdı. Köylü iseniz bilirsiniz.Her köylünün evinde asılan bir pompalı, tüfek olurm. Murat amca ava meraklıy dı ve daha önce bana bahsettiği için bir av tüfeğinin olduğunu biliyordum. Silaha ihtiyacımız olacaktı. Askerlerin silahı olsa bile bize daha fazlası lazımdı. Mehmet beni mutfağa çağırdı. Mutafakta bir dolabı açmış bakıyordu gülerek.Bir sürü elma ve armut vardı.O an aklıma geldi. Murat amca köyden süt, yoğurt, peynir,bal getirir ve şehirde satardı meyvelerle. Daha önce almıştım ve lezizdi. Hemen buzdolabı, dondurucu ne varsa açtım ve gördüğüm erzak lar bize uzun süre yeterdi.iki küçük kavanoz bal,1 bidon peynir , süt ve yoğurt vardı.Üstüne dondurucu da et ve tavuk vardı. Hemen evde poşet bulduk ve ne varsa koymaya başladık.Üstelik biraz yemiş de bulmuştuk.Biz mutluca doldururken poşeti. Anıl’ın bağırış sesi geldi. Anıl en son lavaboda ihtiyacını gideriyordu. Hemen mutfak masasında bulunan bıçağı aldım ve koşmaya başladım. Geçen sefere göre tepki verebiliyordum. Koridordan geçerken dikkat ettim. Yerde yatan kadın yoktu. Onüme baktım ve Anıl'ın üstüne atlamış dişlemeye çalışıyor du.Arkadan geçtim ve güçlü olduğumu hissedip mutasyonluyu tekme atıp Anıl'ın üstünden yana attım ve hemen ayakkabım ile boğazına bastırdım.Çöktüm ve bıçağı anlının ortasına soktum ve çektim. Güçlü fakat berbat hissediyorum ve aklımda bir soru vardı.
    ···
  20. 20.
    +4
    Beyler okuyan kalmadı mı yahu? Rezz alacak bir kaç kişi varsa onlar için hemen part atayım.Bir saate 3 4 part aarım fakat okuyan varsa görmek isterim başlık terkmi edildi ?
    ···
    1. 1.
      0
      Gönder gelsin
      ···
      1. 1.
        +1
        Bı sen bı ben kaldık panpa galiba growa mesaj atsana reyiz yok burda sabahtandir.
        ···