/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 26.
    +4
    gece 1 e yaklaşmıştı sanırım . Daire şeklinde beyaz fonda siyah çerçeveli saat salonda 1 i gösteriyordu . Daha okula başlamamıştım. 1 ay sonra başlayacağımı söylemişti babam . Ama rakamlarla aram iyiydi . Su tekerlemeyi devamlı tekrar eder , zeki ve akıllı olduğumu hissettirmeyi severdim insanlara. Bir kere bir bir , iki kere iki dört, uc kere üç dokuz , dört kere dört on altı, beş kere beş 25 ... 10 a kadar devam ederdim bu tekerlemeye . Para saymayı da iyi bilirdim . Babamın işyerine gittiğimde babamın arkadaşlarının bana verdiği paraları saymaya bayılırdım. Sonra o paraları kosa kosa anneme verir , o da beyaz şekerli leblebilerden alır gün boyu yerdir. Ah annem ne çok özlüyorum şimdi seni . Ne çok canım acıyor bunları yazarken. Memlekete babamın dayaklarjndan kaçmak için teyzemlere gittiğimizde teyzem sana yol parası vermişti hani. Dayimlara gidecektik oradan bir on beş günde orada kalacaktık. O bir kac lira yol parasını otobüse vermeyip helva almıştın hani annecim . Çok severdin tatlıları. Sonra onu çantana koymuştum hani . Siyah boyası atmis pazar mali çantana. Sonra elimden tutup bana türlü hikayeler anlatıp dayimlara gitmiştikte gece döşekte ikimiz köyün koyuna uyurken ekmekle beraber yemiştik o helvayı. Kalın kalın kesiyordun çok mutluydun hatırladın mi anne . Ben hiç unutmadım. Yattığın yerde umarım cennetin tüm güzelliklerini yaşayıp tadını çıkarıyorsundur dunyasizligin. Çünkü bu dünya sana ve yavruna hiç iyi davranmadı annecim. Sen göremedin ama ben çalıştım kazandım anne . Şimdi burada olsan neler vermezdim sana . Neyse beyler dağıldım kusura bakmayın. Bu hikayeyi anlatırken ara ara böyle bedbin havaya girebilirim . Neyse devam ediyorum. Annem yatağında uyurken odamdaki karyoladan kalkmış sessiz ve karanlık salonda , salonun tam ortasında durup saate bakıyordum. Pgibolojim bozulmuştu beyler . Karanlıkta korkumla yüzleşmem gibi bir algıya kapılmıştım. Saat ve ben ve o karanlık salon bir şeylerle savaşmak için bir resim oluşturmuştuk sanki . O resim kötülüğe karşı içimizde varolan kötülügun sanki. Beni yenmeye çalışan o şeytan ruhların karşısına dikiliyordum. Savaşıyordum o salonda . Uzun bir süre ki karanlık bir odada 15 dakika ve 6 yaşında bir çocuk için o 15 dakika belki bir gün gibidir. Sanki asırlarca kalmışım ve yorgunluktan oluyormuşum gibi kendimi halinin uzerine atmis uyuyakalmistim.
    Büyük bir gürültüyle uyandım. Çatlayan duvar sesleri üst ve yan komşudan gelen çığlıklar , ağlayan çocuk sesleri . O sesler yaşadığım korkuya korku katıyordu. Yer yok inliyordu . Her şey ama her şey sağlı sollu yukarı asagi sallanıyor ve calkalaniyordu. Olduğum yede halida uzanırken babamın kollarında buldum kendimi . Babam beni kucaklamış annemi uyandirmis ve disari çıkarmıştı. Evimiz ilk katta olduğundan hemen çıkabilmiştik. Sersem gibiydim. Sarhoşluk bir çocuğa nasıl yakışmazsa biz yetişkinler küçük bir çocuğun sarhoşluğunu vicdanlarımıza nasıl anlatamazsak yaşadığım o sersemliği ve korkuyu bugün kendime öyle açıklayamiyorum. 6 yaşında bir çocuk böyle korkunç bir şey gormemeliydi. Yaşamamalıydı. Sokakta ınsanların sıra sıra dizildigini hatırlıyorum. Ve ay ışığının çok kuvvetli olduğunu. Sokak lambalarının elektrigi kesilmesine rağmen ınsanların yüzlerini ve vücudunu ayırt edebiliyordum . Deprem bitmişti. Ardinda kaos bırakarak . Ardından babamın binaya girip çıktigini hatırlıyorum . Sırtında yaşlı kadın vardı. Evden çıkmaya çalışırken ayağını kırmış ve aşağıya inememişti. Babam lider ruhlu bir insan olduğundan sonradan anlattığına göre aşağıda olmayan tek kişinin yaşlı kadın olduğunu anlamış, hiç bir şey düşünmeden yukarıya çıkıp yaşlı kadını almıştı. Yaşlı kadın sarı beyaz kaldırımların çürük taşlarına oturuyordu şimdi. Yaşlı kadın susuyordu .
    Herkes ağlarken ve yana yakıla etrafta koşuyorken yaşlı kadın susuyordu beyler .
    Babam dallardan 2 esit uzunlukta parca koparmış üzerindeki beyaz atletin lastiğinden yaşlı kadınin bileğini ayağıyla beraber ilkel bir yöntemle sabitlemiş, tüm bu işleri bittikten sonra annem ve benim yanıma gelmişti. Annemin kucagindaydim şimdi.
    Karşımızda yaşlı kadın sabit gözlerle bize bakarken annemin aklına bir kaç saat evvel yaşlı kadının söylediği sözler gelmiş olacak ki şimdi o da yaşlı kadına bakıyordu.
    Herkes bir şeyleri anlayıp kimse gerçeği göremiyordu.
    O gün o gerçeği görmüştüm.
    O gün onu anlamıştım.
    Geliyordu gelmekte olan .
    Deprem artcilariyla ınsanları çocuklara işkence yapmak için zütürdüğüm arsaya doğru çekerken, Yaşlı kadın kaldırımda gülümsüyordu.
    Tek ben görebiliyordum yaşlı kadını şimdi.
    Annem evimize doğru yaşlı gözlerle bakarken
    Insanlar şok içinde etrafa kosustururken
    Yaşlı kadın ve ben büyük bir maceraya başlıyorduk.
    O sonunu biliyordu .
    Bense sonumu..
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster