1. 326.
    -1
    Sonra fulden yanıma oturdu. Üzülme, sıkılma sen; ben varım dedi usulca. Usul usul konuşmasında, derinden gelen sesinde bir kadınsılık vardı. Bunu hissettirmeye çalıştığı aşikârdı. Ellerimi tutup üzerine doğru çekmeye başladı. Ne yapacak, öpecek mi sevgi dolu bir tavırla falan diye merakla bakarken ellerimi bacaklarına zütürdü. Ben şaşımıştım. Ne olduğunu da anlamamıştım ama ellerimi bacaklarının içlerine doğru zütürüyordu. Şaşkınlığımı fark edip durumu anlamaya çalışmak istediğimi de görünce “bir şey paylaşacağım seninle” dedi. Tabii, diyebildim sadece. Ellerim kapattığı bacaklarının arasındaydı şimdi. Hem sıcacık, hem güzeldi ama sanki bu gül dalında başka bir diken vardı sanki, rahatsızdım.
    ···
   tümünü göster