1. 176.
    0
    @134 deki soruma cevap ver görmemezlikten geliyorsun ateizim ney oldugunu bilmiyorsun ateizim dünyanın tesadüflerin sonucu oldugunu savunan bir bilim midir artık herne gibimse adı bile yok dıbına koydugumun şeyi müslümanlıgın getirdigi kurallara uymak istemeyen gereksizlerin toplandıgı bir catı şimdi @134 deki soruma cevap ver
    ···
  2. 177.
    0
    benim insanların evrim sonucu oluşmadığının bir kanıtım yok doğru, peki senin bizim allah tarafından yaratılmadığımıza dair bi kanıtın var mı
    ···
  3. 178.
    0
    yaw sorduğunuz soruyu gibeyim ben dinsel sorualr diyorum adamın sorduklarına bak

    1-bu dünyanın müthiş dengesini nasıl açıklayabilirsin
    2-hamilelikte 3 aylıkken kalp atışlarının başlmasının ruhun gelmesini nasıl açıklayabilirsin
    3-hayvanlar ilk doğduğunda onların içgüdülerine göre doğruyu bulmalarını veya koşmalarını veya sürünmelerini ne gibimse nasıl açıklayabilirsin
    4-bing bang e inanıyorsan o zmn eyfel kulesi patlayan atomlardan yapılmıştır niye şuan patlamıyo amk ?
    ···
  4. 179.
    0
    ulan birinci soru okdr mantıklıkı sen konuscak 2 kelamın olmadıgından mantıksız lıstesıne eklemısın bınbang tesadufen olmadımı o halde dunyada tesadufen olustu pekı bu yaratılanlar nasıl bu kadar mukemmel ve kusursuz şimdi seni - leyip gidiyorum bida böyle başlık acma
    ···
  5. 180.
    0
    arkadaşım cevap versene bu işin dinseli bilimseli yok işinize gelince dinsel işinize gelince bilimsel diyorsunuz
    EĞER BiR KONUYU irdeleyicekseniz tümüyle ele almalısın
    örnek : dünya güneşten koptuysa neden burada durdu da platon çok uzağa gitti.
    eğer kadınlar adem'in kaburgasından yapılmadıysa neden erkeklerde bir kaburga ekgibtir? bilimm adamları mezurayla mı ölçtü de yıldızların milyonlarca yol uzakta olduğunu biliyorlar.
    dna denen asitin içine nasıl bilgi yüklersin flash disk mi bu?
    ışık hızında giden ışık için neden zaman durmuyor?
    BU GEnler milyarlarca kod yazılımları bunlar neki amkkkkk
    ciddden spermden bir insanın oluşması neki amkkkkk ve sen o canı bir açıkla spermden hücreler oluştu. peki kalp atışları nasıl başlıyor ona emri kim veriyor
    iLK ökaryot HÜCRENiN nasıl oluştuğunu bana açıklayabilirmisin ? bekliyorum birader hadi
    ···
  6. 181.
    0
    @143 sorularının mantıklı olan yani anladığım kadarıyla ;
    Günümüz teologlarının, dindar felsefecilerin, dini benimseyen bireylerin bitmek tükenmek bilmeyen sevdası: Din ile bilimi uyuşturmaya çalışmak... Bunu o kadar sık görüyoruz ki hangi iddiaların sunulduğu yerine hangi iddiaların sunulmadığını saymak daha kolay olur desek yeridir. O kadar çok iddia dönüp dolaşıyor ki "Kutsal kitabımızda Büyük Patlama yazıyor" demedikleri kaldı. Pardon ya onu da demişlerdi değil mi ?

    O halde bu yazıda bundan bahsedelim biraz. Şöyle ki Caner Taslaman da dahil olmak üzere günümüz müslümanlarından ve genel anlamda semavi din yandaşlarından çok duyduğumuz bir iddiaya göre şunlar sıralanabilir:

    1- Modern bilim bize evrenin başlangıcı olduğunu gösterdi. Bunun yanlışlığını tarih boyunca materyalist filozoflar savunmuştur. Evrenin başlangıcı olması tanrıyı kanıtlar, materyalizmi çürütür.

    2- Tarih boyunca bilim ve ateist felsefeciler bize evrenin sonsuz olduğunu söylerken bizim dinimiz evrenin başlangıcı olduğunu söylüyordu. Bu da mı tesadüf ateistler?

    3- Bigbang Kuranda yazmaktadır.

    EVRENiN BAŞLANGICI VE TANRI
    ilk iddia öyle bir iddiadır ki tüm dindarları kendine bağlar. Bu kadar gayri-akli bir iddianın nasıl bu kadar çok takipçisi olduğunu anlıyor gibiyim. Neredeyse herkes evrenin bir başlangıcı varsa tanrı olmalıdır görüşüne sahip. Bu görüşe o kadar bağlılar ki evrenin öyle ya da böyle bir başlangıcı olduğunu göstermeye çalışırlar. Güya evrenin bir başlangıcı oluşu "ateizm argümanları" ile çelişiyordur. 'Evrenin ve maddenin başlangıcının olmasını kabul eden biri ateist olamaz' gibi genel bir yanlış kanı içindedir bu kişiler.

    Öncelikle belirtmeliyim ki ne evrenin bir başlangıcı oluşu ateizmi "kıvrandırır" ne de materyalizmi "süründürür." Yeni Ateizm akımının fizik alanı üzerindeki öncülerinden sayabileceğimiz Lawrence Krauss ve ben de dahil olmak üzere bir çok ateist evrenin bir başlangıcı olması ile ateizmin beraber yürüyebileceğini savunuyoruz. Anlayacağınız ateizim kavramı ile kozmolojinin aşkı henüz bitmemiştir, üstelik ateizm akımı "Büyük Patlama Kuramı"nın kapısını çalıp 'Sorun sende değil tamamen bende, bu ilişki artık yürüyemez, ayrılmak zorundayız' dememiştir. "Hiç Yoktan Bir Evren" kitabında Krauss evrenin tanrısız ve hiçbir doğaüstü güç altında kalmadan oluşabileceğini savunuyor. Victor Stenger de "Başarısız Hipotez: Tanrı" kitabında evrenin başlangıcındaki değerleri ele alarak, bu değerlerin "tıpkı tanrının yokluğunda nasıl görmeyi bekliyorsak o şekilde" olduğunu söylüyor ve evrenin başlangıcında dahi bir tanrının müdahalesinin olmadığını savunuyor.

    MATERYALiZM ÇÖKTÜ MÜ?

    O halde şu ana kadar gördüklerimize dayanarak "Evrenin başlangıcının olması tanrıyı gerektirir" argümanının yetersizliğini anlayabileceğimizi sanıyorum. 1. maddenin diğer mantık hatası ise şudur:

    1- Tarih boyunca materyalistler evrenin ebedi olduğunu savunmuştur.
    2- O halde materyalizm evrenin sonsuzluğu ile denkleştirilebilir.
    3- Evrenin başlangcı vardır
    4- Dolayısıyla materyalizm çökmüştür.

    Bu argümantasyonda mantık hatası bize gözlerini açmış sırıtıyor. Eğer tarih boyunca materyalistler evrenin ebedi olduğunu savunmuşsa, bu materyalizmin de evrenin ebediliği üzerine kurulu olduğunu mu gösterir? Bu görüşe göre evrenin ebedi olmadığı halinde materyalizm gerçekten darbe alacaktır ama malesef ki gerçek bundan çok daha farklı. Bu argümanı sunmak "Tarih boyunca Hintlilerde kast sistemi uygulanmıştır. Dolayısıyla bir Hintli özgürlüğü savunamaz" demek gibi bir şeydir. Bu örneğe bakarsak bir kişinin Hintli oluşu ile onun özgürlüğü savunup savunmaması arasında bağlantı kurulamaz. Aynı şekilde bir kişinin materyalizmi kabul etmesi ile evrenin ebediliğini kabul etmesi derin bir bağla bağlanmış değildir.

    MUTLAK MUCiZE ARGÜMANI

    Öncelikle her ne kadar evrenin yoktan varolduğunu söylesek bile bunu mutlak bir doğru ile savunamayız. Şu an teorik fizik alanında evrenin oluşumu ile ilgili çok sayıda hipotez dolaşıyor ve yoktan varolma da bunlardan biri. Sandığımızın aksine evren yoktan varolmamış olabilir. Şu an teorik fizikte en az yokta varolma kadar populer olan bir fikir var örneğin: "Sabun Köpüğü Modeli"

    Bu modele göre, her evren bir sabun köpüğü gibi farklı bir boyuttur. Bizim evrenimiz, diğer paralel evrenler ile dans eden sayısız sabun köpüğü modelinden biridir. Bu boyutlar genişler ve bir süre sonra köpük evrenler o kadar genişlemiş olur ki farklı evrenler oluşturur. işte bu Bigbang olabilir. Ve ya farklı iki köpük evren çarpışır ve daha büyük bir evren oluşturabilirler. Bu da bigbang olabilir.

    Bunun gibi bir sürü hipotez ortaya atılıyor ve "yoktan varolma" bunlardan sadece biri. Gerçekten güzel bir kuram fakat mutlak değil. Ve Mutlak mucize argümanının bize söylediği ise "Değişebilir bilgiler mutlak olduğu iddia edilen bilgilerin ayağı niteliğinde olmamalıdır." Bu sebeple: yoktan varolma belki kutsal kitabı doğrular ama bu mutlak doğru değildir ki o kadar üzerinde duruluyor !

    BiG BANG VE KURAN

    "O inkar edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, Biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı? (Enbiya Suresi, 30) "

    iddiaya göre Kuranda Bigbangin yazdığı ayet buymuş. Daha önce Bilimsel Dindarlık yazımda şu örneği vermiştim :

    "Tebbet1: Ebu Lehebin elleri kurusun." bakın bakın işte el kurutma makinesi bundan 1400 yıl önce yazıyordu...  "

    El kurutma makinesinin icadının bu ayetten çıkarılması, Enbiya/30 dan Bigbangin çıkarılmasından daha kolaydır. Gerçekten de "göklerle yerin bitişik olması ve sonradan ayrılması" büyük patlamayı mı söylemektedir bize?

    Mitlerde "Gökler ve Yerler"

    Eğer gerçekten öyleyse, gerçekten de gökler ile yerlerin ayrılması bigbangi anlatıyorsa aşağıdaki çok tanrılı din olan Sümerlerdeki anlatım neyi ifade eder?

    "Adı yokken göğün daha
    Yerin daha adı yokken
    Babaları okyanustan
    Anaları Ki-ama-t kargaşasına
    Sular karışıp bir oluyordu.

    Gök, yerden ayrıldıktan sonra
    Yer, gökten ayrıldıktan sonra
    insanın adı konduktan sonra
    An, göğü alıp zütürdükten sonra
    Enlil, yeri alıp zütürdükten sonra. "

    Ve ya aslı yine Sümerlerin "Enüma Elis" bulunan, Türk mitolojisinde geçen bu hikayeye ne demeli: "Büyük Tanrı Marduk, Tiamat'ı tuttu. Vücudunu ikiye bölerek bir parçasını yukarı attı, bundan gökler; bir parçasını aşağı attı, bundan da yerler meydana geldi."
    Görüldüğü gibi gökler ile yerler tanrının vücudunda biraradaydı, daha sonra tanrının vücudu bölünüp, gökler ve yerler ayrıldı. Aynı anlatımın daha ilkel versiyonu sadece...

    Alman Efsanalerinden Hint efsanelerine kadar sayısız mitolojide bu tür anlatımlara rastlayabiliriz. Hatta sadece göklerle yerin ayrılmasıyla sınırlı kalmayıp, ilkel dinleri incelersek bigbange atıf yapacak mitler bulabiliriz. Yani eğer Kuranda bigbang yazıyrsa bile bu şeref ilk ona ait değildir. Bu da onu mucize yapmaktan çıkarır.

    Nasıl bir mucize

    Şimdi de bahsi geçen ayetin, bigbang ile ne derece ilişkili olduğuna bakalım. "Göklerle yerin bitişik olması ve daha sonra ayrılması" bigbangi mi anlatır? Eğer gerçekten tanrının anlatak istediği buysa, kozmolojisi pek iyi değildi anlaşılan. Bigbang evrenin başlangıcından itibaren gelişimini ve genişlemesini açıklar. Evren yaklaşık 13,7 milyar yıl önce müthiş bir genişleme yaşamıştır. Dünya ise 4,5 milyar yaşındadır. Yani evrenin 9 milyara yakın zamanında Dünya diye bir gezegenden bahsedemiyoruz. Dünya bigbangten 9 milyar yıl sonra gerçekleşiyor ama bigbang göklerle yerin ayrılması oluyor öyle mi?

    Bigbang sırasında henüz yer diyebileceğimiz bir dünya, gezegen yok. Bu sebeple "Göklerle yerin ayrılması" bigbange işaret edemez. Göklerle yerin ayrılması durumu geçmişten günümüze kadar gelen, ilkel efsaneler ve mitolojilere dayanan hikayelerdir ve günümüz kozmolojisi ile uzaktan yakından alakalı değildir. Kuranda böyle bir tabirin kullanılması, onu mucizevi kılmaktan ziyade, mitlerden etkilenen ilkel bir kitap olduğunu gösterir. Bu da kuranın insan yazımı olduğuna iyi bir delil oluşturur. Ancak insan yazımı bir kitap, bu derece ilkel anlatıma başvurabilir.
    Tümünü Göster
    ···
  7. 182.
    0
    selam kanka nasılsın
    ···
  8. 183.
    0
    Evrendeki bu muhteşem düzen kendiliğinden mi oluştu?

    Öncelikle evrende "tanrısal mükemmellikte" diyebileceğimiz bir düzen mevcut değil. "Entropi" dediğimiz düzensizlik sürekli artar
    (Termodinamiğin 2. Yasası). Düzensizliğin sürekli arttığını düşünürsek o kadar da mükemmel bir düzenin olduğunu savunmamız da mantıksızdır.

    Peki ya varolan düzen kendiliğinden mi oldu? Eğer bir tasarım argümanından bahsediyorsak ve evrenin "mükemmelliği" ile "düzeni" bir yaratıcıyı
    kanıtlar diyorsak büyük bir çelişkiye düşeriz. Eğer evreni, düzeninden dolayı tasarlanmış kabul edersek, evreni tasarlayanı da biri tasarlamış
    olmalıdır, çünkü evreni yaratan güç, evrenden daha "mükemmel" olacaktır.

    1- Evrende mükemmel düzen vardır
    2- Dolayısıyla bu düzeni yaratan bir güç olmalıdır

    1- Evreni yaratan güç, evrenden daha mükemmeldir
    2- Dolayısıyla onu da yaratan bir güç olmalıdır

    Eğer bu basit hataya düşüp evrendeki düzenden tanrıya ulaşırsanız, tanrıdaki mükemmellikten onu yaratan güce çıkmalısınız. Eğer "tanrıyı yaratan güç
    diye bir şey yoktur" diyorsanız aynı şekilde "evreni yaratan güç diye bir şey yoktur" argümanını mantıklı bulmalısınız.
    ···
  9. 184.
    0
    akıl gib değil ki size sokak amk
    ···