/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 276.
    +9
    K: Ali'nin ve Kübra'nın nerede yaşadığını yani oturdukları evleri bilmiyorum.
    K: Ama okulu biliyorum, 29 Ekim ilköğretim Okulu. En son gittiğimde o okulun önünde buluşmuştuk.
    Burağa baktım önce, sonra Ahmetcan'a.
    Burağa döndüm tekrar.

    K: Burak, ben en son Bursa'ya dönerken otobüsteyken bir şey demiştin de saçmalama öyle bir şey olmayacak demiştim ya hani. 3 gün sonra yani Pazartesi sabahtan.
    Elimi masanın üstüne koydum, o anki ses tonumdan, bakışlarımdan anlamalarını bekliyordum ki beni yanıltmadılar.

    B: Sınavımız yok zaten.
    O da elini koydu elimin üstüne.

    Ah: Ne kaybederim ki hem gezmiş olurum.
    O da koydu.

    F: Cansu özür dilerim.
    Cansu'nun elini bırakıp o da koydu Ahmetcan'ın elinin üstüne.

    A: Siz ne planlıyorsunuz?
    C: Uff evet ya saçmalamayın ne düşünüyorsanız.
    B: iyi olur bu, hem şu meşhur Kübra'yı tekrar görürüz acaba gerçekten oldu mu onlar diye.
    C: Ne Kübrası be siz ne düşünüyorsunuz gerçekten?
    K: 29 Ekim ilköğretim'e gidip Sena ile konuşmayı.
    Ah: Tabi biraz Ali ve Kübra ile de.
    A: Siz kafayı yemişsiniz, gerçekten Pazartesi günü okula gelmeyecek misiniz 4ünüz?
    A: Hadi varsayalım ki gittiniz
    F: Varsayım yok şu anda.
    A: Tamam gittiniz, diyelim ki çocuğu dövdünüz bunun için
    Ah: Onu demeyelim.
    A: Off deli misiniz siz ya başınıza bela alacaksınız durduk yere.
    A: Burak otur oturduğun yerde sende.
    K: Beyler, benim net kararımdır, şu an sinirlerim tepemde ve muhtemelen bir şeyler yapmadan da yatışmayacak, ben şimdi buradan otogara gidip Pazartesi sabahı için bilet alıyorum, eve hiç bir şey söylemeyecem normal okula gidiyormuş gibi çıkacam evden sadece 1 saat kadar erken çıkmış olacam onda da birinizle buluşuyorum diye yalan söylerim anneme, okuldan sonra da buluşmuşuz gibi geç dönecem eve.
    K: Gelip gelmemek sizin kararınız

    Dedim ve kalktım masadan, Furkan yerinden kalkıp kolumdan tuttu.

    F: Tek başına gidip dayak yeme, beraber gidiyoruz ve hep beraber dayak yiyoruz.

    Hepsi kalkmıştı masadan, Furkan Cansu'ya Aylinle gitmesini, ne kadar durdurmaya çalıştılarsa da olmadı, otogara gidip Pazartesi sabah 8 için 4 gidiş 4 geliş bilet aldık ve paralarını ben verdim, otogara en yakın ev Furkan'ındı ve ailelerimize Pazar gecesi Furkanda kalacağımızı söyledik ders çalışmak için.
    ···
  2. 277.
    +9
    Pazar günü öğlenden sonra Furkanların evine gittik, annesi yemek hazırlamıştı. Yemeği yedikten sonra odasına geçtik 'ders çalışma' bahanesi ile.

    Ah: Ee beyler biz şimdi yarın gidiyoruz ama ne yapıcaz planımız nedir?
    B: Plana ihtiyacımız var mı olum? Ali'nin ağzıyla burnunun yerini değiştirecez sadece.
    K: Ben olay çıkmasını istemiyorum mümkün olduğunca, önce insan gibi konuşacaz. Daha sonra duruma göre bir şeyler yapılabilir, benim önceliğim bunun nedenini öğrenmek.
    F: King haklı, olabildiğince olaysız olmalı. Okul lan orası, başka şehirden gidip adam dövmek nedir?
    K: Ben de onu diyorum işte, ama ben kendimi tutamam. Ben bir şeyler yapmak için harekete geçtiğimde beni tutun olur mu? Beni biliyorsunuz öfkeme hakim olamıyorum sinirlendiğim zaman mutlaka bir şeyler zarar görüyor. Bunun örneklerini ağır şekilde gördünüz zaten okulda defalarca.
    B: Tutanın eli kopsun, vurursan bir tane de bizim için vuracaksın.
    Ah: Burak haklı.
    B: Haklıyım tabi yarram.
    K: Yarın 8'de hareket edecek bizim otobüs, 10da oradayız. Sena sabahçı, bu üçü aynı sınıfta olduklarına göre Ali ve Kübra da sabahçı.
    Ah: Off üstün zeka örneği.
    K: Boş yapma.
    K: 12 buçuk gibi falan çıkarlar okuldan veya 1 gibi, o saate kadar okulun çevresinde dolanırız biraz. Belki tenefüste denk gelir falan birisi, ben ve Burak Kübra'yı tanıyoruz, ben Ali'yi tanıyorum. Sena'yı zaten fotoğraflardan gördünüz siz.
    K: Okul çıkışında üçünüde yakalayıp kenara çeker konuşuruz.
    K: Aman üçü dediğime bakmayın işte prensesimin suçu yok burada, bahsettiğim kişiler Ali ve Kübra anlayın.
    B: Tamam gayet güzel düşündün olur.

    Plan kafamıza yatmıştı, aynen bu şekilde yapacaktık. Tenefüs zamanlarında bir tanesini görmeyi düşünüyorduk. Yalan söylediğimiz anlaşılmasın diye kitapları açmıştık, annesi veya babası odaya geldiğinde kitaplardan konuşuyorduk, saat 12ye kadar da oturmuştuk ve sonrasında uyuduk o akşam.

    Sabah babasına okula proje ödevi için erken gitmemiz gerekiyor dedik ve çıktık evden 6:45'de, durağa geldik.
    Otogar Furkan'ın evine 6 durak mesafedeydi, saat başı geçen otobüse sabah 7de bindik ve 20 dakika içinde otogara gelmiştik. 8e kadar zaman geçirdikten sonra otobüse bindik, koltuklarımıza oturduk. insanlar bize biraz garip bakıyordu, üstümüzde okul kıyafeti sırtımızda çantamız ile şehirlerarası bir otobüse binmiştik. Sohbet muhabbet eşliğinde geçen yolculuktan sonra saat 10:10da indik Kocaeli'ye, okulun oraya gittiğimizde saat 11di ve tenefüsteydi öğrenciler, biz okula yaklaşırken zil çalmıştı.
    Tümünü Göster
    ···
  3. 278.
    +6
    Yav yenge yorma da az düşün be
    Aliyi gibtiniz umarım
    ···
  4. 279.
    +9
    Hiç kimse aç değildi, bir şey yememiştik ama aç hissetmiyorduk. Okulun dışından bakıyorduk kim nerede diye, köşeye doğru bir yerde Sena ve Kübra oturuyordu. Kübra'nın yüzü bize dönük, Sena'nın arkası dönüktü. içeri giremezdik o yüzden tellerin diğer tarafından bakınıyorduk etrafa.

    K: Sena ve Kübra'ya bakın oturuyorlar orada.
    B: Aa aynen aynen hemen gidelim.
    K: Az bekleyin siz burada ben gelecem şimdi

    Dedim ve hemen arkasındaki tellere omzumu dayadım, onlara bakıyordum. Kübra gördü beni.

    Kü: King
    S: Hala nasıl king diyebiliyorsun? Sana benimle konuşmaman gerektiğini söylediğim halde yanıma gelip özür diliyorsun nasıl birisin sen ya?
    Kü: Sena king..
    S: Ee yeter be king king yeteri kadar üstümüze oynadınız zaten Ali ile bundan sonra ne seni ne de Ali'yi görmek istemiyorum anladınız mı beni?

    Sena kalktı yerinden koşarak içeri gitti, beni görmedi ben de hiç seslenmedim.
    Kübra da kalkıyordu ki seslendim

    K: Kübra yaklaşsana bana bi.
    Korkarak geldi yanıma

    Kü: Sen ne arıyorsun burada?
    K: Şimdi beni iyi dinle gerizekalı, duyduğum kadarıyla da Sena'ya gerçeği söylemişsiniz.
    K: Her neyse aptal kız seni konumuz bu değil, okul çıkışında burada olacağım ve sen yanına Ali ile Sena'yı alıp yanıma geleceksin, anlaştık?
    Kü: Neden yapayım ki böyle bir şeyi?
    K: Kübra küfür etmek istemiyorum, bağırıp çağırıp sinir olmak istemiyorum, insan gibi rica ediyorum senden. Okul çıkışında üçünüzü de karşıda bekliyor olacağız.
    Kü: T-tamam king nasıl dersen.

    Döndü arkasını gitti.
    ···
  5. 280.
    +6
    Ulan yaşlar küçük olunca ayrı komedi oluyor sarıyor be
    ···
    1. 1.
      +5
      aynen pnp bir de şaşırıyorum ben o yaşta şehir dışına çıkıp kavga edecem yok daha neler gel şurada kavga var deseler bile gitmem ben o derece
      ···
      1. 1.
        +3
        Yapmadık demeyek be panpam
        ···
    2. 2.
      +4
      Şimdi olsa gitmem amk
      ···
      1. 1.
        +3
        Panpa spoiler muydu bu be
        ···
      2. 2.
        +4
        Hayır genel anlamda konuşuyorum, şu an değil başka şehire arka sokağa bile gitmem biriyle konuşmak için falan :D
        ···
      3. 3.
        +2
        Hayat yormuş be panpam seni
        ···
      4. diğerleri 1
  6. 281.
    +9
    Yanlarına döndüm bizimkilerin.

    K: Sena görmedi beni ama Kübra altına sıçtı görünce. Titredi ayaktayken, resmen titredi.
    K: Okul çıkışı Sena ve Ali'yi alıp yanımıza gelecek.
    Ah: Ya gelmezse? Ya bir şey söylemeden çıkıp giderse?
    K: zütü yiyorsa yapar öyle bir şeyi.
    B: Yok canım getirir Kübra ile konuştum ben akıllı kızdı.
    K: Ne demezsin dıbına koyim ne akıllı ne akıllı, neyse ben bir şeyler duydum ama geldiklerinde kendilerinden öğreneceğiz olayın tamdıbını, ya seve seve ya seve seve.

    Çimenlere oturduk, saat 12:40'ta son zil çaldı. Aradaki tenefüste ne Ali, ne Sena ne de Kübra dışarıdaydı, çıkmamışlardı. Okuldan herkesten önce üçü çıktı, Sena koşarak yanıma geldi diğerleri arkasındaydı ve ufak ufak adımlarla geliyorlardı. Yerimden kalkar kalkmaz Sena sarıldı bana.

    S: King, çok özür dilerim, ben aptalın biriyim.
    Ağlamaya başladı.
    K: Ağlama, niye ağlıyorsun. Şimdi çözecez işte sorunu onun için geldik zaten buraya.
    Kafasını göğüsümden çekmiyordu, bende fazla zorlamadım çekmesi için ama sarılmamıştım da, sadece saçını okşuyordum.

    B: KOŞSANIZA LAN
    Diye bağırdı Ali ve Kübra'ya. Birden hızlandılar ve yanımıza geldiler, arkasından okulda kim var kim yoksa çıkmaya başladı.

    K: Az bekleyin şuraya oturun bakalım, millet dağıldıktan sonra konuşmamız gereken şeyler var sizinle.
    K: Senacım, istersen sende bırak artık beni oturalım
    S: H-hayır.
    K: iyi peki o zaman biz ayaktayız.

    5-10 dakika içinde kimse kalmamıştı etrafta, bir tek okulda öğretmen olduğunu öğrendiğim biri gelmişti Ali "Arkadaşlarım bunlar hocam sorun yok beni ziyarete gelmişler" dedi ve gönderdi.

    F: Biz nereden senin arkadaşın oluyoruz? Ali miydi ismin?
    A: Evet abi Ali
    K: Eğer burada bugün elimden bir kaza çıkarsa bunun iki sebebi olacak.
    K: Ali, Kübra size diyorum
    K: 1 Böyle bir şey yaptığınız için, 2 meleğimi ağlattığınız için.
    Sena kafasını kaldırdı dolu gözlerle baktı bana.
    S: Seni seviyorum.
    K: Ben de seni seviyorum.

    Tekrar bastırdım başını göğüsüme, bırakmak istemiyordu çünkü.

    K: ilk hanginiz başlayacak anlatmaya?
    Ali ve Kübra'dan ses yoktu, Ahmetcan öyle bir bağırdı ki biz korktuk Sena ile.
    Ah: SiZE DiYOR SiZE CEVAP VERSENiZE
    K: Kanka sakin, ne demiştik dün insan gibi konuşacağız.
    K: Evet, ilk kim başlıyor anlatmaya?
    A: Ben anlatayım abi istersen?
    K: Ne abisi lan şimdi mi geldi aklına abi demek?
    A: Bu planı yapan bendim. Sana çok sinir oldum, belki aranızı bozarsam Sena senden ayrılıp benimle sevgili olurdu. Bu iş için en uygun kişi Kübraydı çünkü Sena ile en yakın olan kişi oydu.
    A: Kübra ilk başta yapmak istemedi, ben zorladım.
    K: Telefonunu ver bana.
    A: Neden?
    K: VER LAN iŞTE UZATMA.

    Çıkardı çantasından telefonunu, dandik bir şey kullanıyordu.
    Tümünü Göster
    ···
  7. 282.
    +6
    Direkt mesajlarına baktım, silmemişti ve mesajlar olduğu gibi duruyordu. Tek tek sesli şekilde okudum mesajları.

    A: Kübra bana yardım edebilir misin?
    K: Ne konuda Ali?
    A: Sena ile king denilen şerefsizi ayırma konusunda.
    K: Niye böyle bir şeyi istiyorsun?
    A: Çünkü Sena benden onun için ayrıldı, ben Sena'yı hala seviyorum.
    K: Tamam seviyor olabilirsin ama onlar birbirini deli gibi seviyorlar, king buraya ilk kez geldiğinde bunu gözlerimle gördüm.
    A: Bana yardım etmezsen Ersin'e onu sevdiğini söylerim. Bana bunu yaptırtma.
    K: Ali neden ben? Başkasından istesene sen bunu ben satmam Sena'yı sırf sen onu seviyorsun diye.
    A: Onun en yakın arkadaşı sen değil misin? Seninle yapmak daha etkili olur.
    K: Ersin.. Tamam söyleme ona onu sevdiğimi, bilmesin. Ne istiyorsun?
    A: Şimdi ben mesajlar arasında boşluk bırakacağım sen bana mesaj atacaksın işte ne yazarsan artık king beni sevdiğini söyledi, senayı kullanarak benimle buluşuyor biliyor muydun bunu falan diyeceksin. Ben de şaşırmış gibi yapıcam. Neden boşluk bırakacaksın dersen mesajları Sena'ya gösterirken ikna edici konuşup göstereceksin, geçmişi görmeyecek sadece o son konuşmayı görecek.
    K: Tamam kabul ediyorum. Sena umarım beni affedersin.
    A:
    A:
    A:
    A:
    K: Ali biliyor musun king beni seviyor hani şu Sena'nın sevgilisi var ya.
    A: Oha gerçekten mi?
    K: Evet evet hatta esas bomba şu, Sena'yla buluşma ayağına buraya gelip benimle buluşuyor ama Sena bunu bilmiyor.
    A: Biliyordum şerefsiz birisi olduğunu, demek Sena'yı kullanıyor ha sana ulaşmak için.
    K: Aynen öyle.
    ···
  8. 283.
    +7
    Sena hala aynı pozisyondaydı ama ağlaması geçmiş gibiydi fakat az da olsa devam ediyordu, biraz kısık ve ağlamalı bir ses tonuyla "Sizden nefret ediyorum" dedi.
    Burak Ali'nin kafasına vurdu.

    B: Bu mesajlar ne lan?
    A: Mesaj... işte abi
    B: giberim şimdi seni de abini de, derdiniz ne lan sizin?
    K: Burak sakin
    B: Ya dıbına koyim sen nasıl bu kadar sakinsin ya biz delirdik lan burada sen okurken
    K: Sakin olmak zorundayım, hele bu pozisyondayken
    Diyip Sena'yı işaret ettim gözümle ve başımı salladım.
    S: Elini kaldırmaya bile değmeyecek, boşver hep böyle kal sen, sadece bana sarıl ve beni hiç bırakma.
    Kü: Özür dilerim king, Sena.
    K: Sen hiç konuşma, Sena için en yakın arkadaşım demiyor muydun sen? Neden kabul ettin böyle bir şeyi? Ersin midir nedir o çocuğa sevdiğini söylese ne olacak?
    Kü: Bilmediğin şeyler var king o yüzden.
    K: O zaman sen gerçekten gerizekalısın, başkalarına anlatıyorsun yani bu tarz şeyleri.
    Kü: Hayır, öyle bir şey değil.
    Kü: Anlatamam ama öğrenmemesi gerekiyor.
    Sena başını kaldırdı ve bana baktı.

    S: King, beni affedebilecek misin?
    K: Ben seni çoktan affettim, senin hiç bir suçun yok burada.
    K: O kadar safsın ve o kadar saf, bir o kadar da temiz bir kalbin var ki her şeye inanıyorsun.
    K: Ama lütfen bundan sonra bir şeye inanmadan önce nedir ne değildir diye bir bak etrafına olur mu?
    S: Tamam sevgilim, söz veriyorum bundan sonra körü körüne inanmak yok hiç bir şeye.
    K: Aferim sana.
    Saçını okşadım, gülümsedi istemsizce ben de gülümsedim orada.
    ···
    1. 1.
      +5
      huur cocu ali
      ···
  9. 284.
    +11
    Ali titrek bir sesle konuşmaya başladı.

    A: Özür dilerim king abi, yaptığım yanlıştı bunun farkındayım ama olan oldu bir kere.
    K: Ee peki meleğimin ağlaması özür dilemenle geçti mi? Bak bakayım ne halde kız.
    Ahmetcan bana kaş göz yapıyordu ne yapıcaz diye, hiç bir şey demek için başımı salladım. Yapamazdık, orada olmazdı o iş.

    F: Evet, şimdi gelelim esas konuya.
    K: Ne o esas konu Furkancım?
    F: Bize bugün okulu astıran ve buraya getirten Ali kardeşimizden özür alma kingcim.
    B: Aa dimi bizim bugün devamsızlığımız yazıldı hem de raporsuz. Ali, söylemek istediğin bir şey var mı güzel kardeşim?
    S: Siz okula gitmediniz mi bugün gerçekten king?
    K: Hayır, okula gitmiş olsak şu an burada olur muyduk?
    S: Doğru haklısın ama sizde gerçekten manyakmışsınız. Ama şunu da söylemek istiyorum aşkım, ne iyi ettin de geldin. Ama bir daha geleceğin zaman hafta sonu gel tamam mı okulunu aksatma.
    K: Olur sen nasıl istersen.
    Ah: Yenge kingin tek başına dayak yemesine gönlümüz razı gelmedi, biz de geldik işte Ahmetcan ben.
    F: Ben furkan.
    K: Burağı zaten tanıyorsun.
    S: Memnun oldum.
    Sena hala bana sarılmış vaziyetteydi ve ayaktaydık neredeyse 1 saattir.

    Ah: Ali kardeşim hani arkadaşların falan yok mu biz biraz aksiyon olur diye 4 kişi geldik ama?
    A: Ne arkadaşı abi?
    Ah: Ee kavga etmek için
    A: Ne kavgası abi? Dövecek misiniz beni?
    B: Sence dövmeli miyiz Ali?
    A: Bence dövmemelisiniz.

    Ben artık karışmayı bırakmıştım, sadece Sena'ya sarılmış bir şekilde birlikte onlara bakıyorduk.
    ···
  10. 285.
    +6
    Kübra'ya oradan uzaklaşmasını söyledi Burak, Kübra'da dinlemek zorundaydı çünkü suçluydu. Kalktı diğer tarafa geçti.

    Ali'yi dövseler sadece okuldan görebilen olacaktı, başka hiç bir yerden gözükmüyordu bulunduğumuz çimenler. Arkalarda evler vardı ama ağaçlar kapatıyordu onların görüşlerini, bulunduğumuz yer okulun arka kapısıydı ve bekçisi de ön büyük kapıdaydı, o da göremezdi.

    K: Ali kalk ayağa.
    A: Buyur abi(Sesi iyice titremeye başladı)
    K: Şimdi burada öncelikle Sena'yı ağlattığın için, daha sonrasında Kübra'yı işine alet edip böyle aptalca bir şey yaptığın için, daha da sonrasında bize bir gün devamsızlık yazdırdığın için herkesten özür dileyeceksin.

    Dediğimi yaptı, özürünü diledi. Dokunsam ağlayacak noktadaydı, korkudan ölmek üzereydi belki de.
    Sena'ya "Bir saniye hayatım" diyip kollarını çektim.

    K: Ali baksana bana bi.
    A: Efendim abi.
    K: Bak Ali
    K: Bugüne kadar kimleri tanıdın, nasıl biriydiler bilmiyorum.
    K: Ben sakin birisiyim, kedi gibi bir insanım yani huzur doluyum.
    K: Kolay kolay kimseyle kavga etmem, elimi kaldırmam.
    K: Tamam öfkelendiğim zaman kontrol edemediğim dönemlerim oluyor olmuyor değil.
    K: Ama söz konusu sevdiğim kişi olduğunda ki ben onun için kalkıp şehirden şehire geliyorsam
    K: Bu onu ne kadar çok sevdiğimi gösterir.
    K: Hiç kimse
    K: Ama hiç kimse
    K: Benim sevdiğimin gözünden yaş indiremez.

    Çok sert bir yumruk attım dudağına doğru, orayı tutarak yere düştü.

    K: Ya beyler kusura bakmayın, vurma kırma olmayacak dedim ama sözümü tutmadım.
    B: Sorun yok aga, takıl sen biz daha buradayız.
    K: Ali iyi misin?

    Alinin eline baktım, dudağı patlamıştı. Sırıtmaya başladım, Sena sadece bana bakıyordu o an ne yaptın sen der gibi.
    ···
    1. 1.
      0
      Ali altına etcekmis az daha hshahshshahha
      ···
  11. 286.
    +5
    Ulan yaşadıklarım aklıma geldi komedi zamanları resmen
    ···
  12. 287.
    +5
    Bence dövmemelisiniz kısmı çok iyi hahshaspksğlp
    ···
  13. 288.
    +8
    https://www.youtube.com/watch?v=QIzP1nGcHoU
    American Hi Fi - Another Perfect Day

    I'm holdin' on
    Waiting for your call
    It's simple but I can't explain this
    I'm sinking down
    I feel like I could die
    I'm fallin' off I don't know why

    ---

    Sena'nın elinden tutup yolun karşısına geçmek için yürümeye başladım, arkamdan Furkan seslendi.

    F: La olum nereye gidiyonuz
    K: Gelicez kanka siz kalın burada

    Tellerin önüne geldiğimizde durduk. Gözümün içine bakıyordu Sena.

    S: Neydi o kızın adı hani benimle o gün telefonda konuşan
    K: Aylin
    S: Ha Aylin, ben o kadar salak ve safım ki hiç düşünmemiştim konuşmadığınızı.
    K: Saf olduğun konusunda hak veriyorum ama salak değilsin.
    S: Aylin bana onları söylemeseydi ben seninle hiç konuşmayacaktım bile, belki şu an burada olmayacaktın belki gerçekten ayrılmış olacaktık.
    S: King, beni bırakma, lütfen bırakma

    Dedi ve ağlamaya başladı, tekrar sarıldı bana.

    K: Ben seni zaten bırakmam ki, bunu düşünme şimdi.
    Elimi tuttu kalbinin üstüne koydu.

    S: Bak, senin yanındayken böyle atıyor kalbim. Seni seviyorum, herşeyden ve herkesten çok seviyorum king.

    Bir süre öpüştük orada, ayrıldığımızda göz ucuyla ne yapıyor bunlar diye baktığımda Ahmetcan'ın Ali'ye tokat attığını gördüm, ne konuşuyorlardı merak etmiştim.

    K: Bak, bizimkiler Ali'yi tokatlıyor haha
    K: Ne konuşuyorlar acaba
    S: Bilmiyorum, bilmek ve onları görmek istemiyorum.
    S: King, gitme hiç burada kal olmaz mı?
    K: Keşke kalabilsem, okulum var.
    S: Off ya off hiç bırakmak istemiyorum seni
    K: Bırakma zaten, okullarımız bittikten sonra da evleniriz biz.

    Gözleri parladı birden.

    S: Gerçekten mi?
    K: Evet, gerçekten.
    S: Saat ne çabuk geçiyor, 3 olmuş saat.
    K: Ona bir çare yok, zaman öyle geçiyor ama sadece senin yanındayken böyle. Başka türlü geçmek bilmiyor okulda, evde falan.
    S: Off evet.
    K: Hadi gel yanlarına gidelim, görmek istemiyorsun biliyorum ama
    S: Gidelim sevgilim.

    Yanlarına geri gittiğimizde Ali'nin yüzü kıpkırmızıydı.
    ···
  14. 289.
    +5
    Hepsi sıradan tokatlamışlar çocuğu, Sena ile beni gülme tuttu, durduramadık kendimizi başladık gülmeye.

    K: Lan ne yaptınız çocuğa böyle ahahahaha
    B: Bizim suçumuz yok kanka, kendi kaşındı
    K: Alla alla niye lan
    B: Bizim duymadığımızı sanarak ne tak yemeye geldiyseniz buraya dedi. Ama Allah'ın hikmeti işte duyduk söylediğini.
    K: Bak seen
    A: Ben o anlamda söylemedim onu abi yemin ederim
    Ah: Konuşma lan sığır sen yat kalk Furkan abine şükret yanında mendil ve su taşıyordu yoksa eve kadar kurumuş kanlı dudakla gidecektin.
    Tekrar tokat attı, iyice kızardı suratı.

    Kübra biraz uzaktı onlardan. 5-6 adım kadar.
    Kü: Ben Ali'ye söylemiştim inanmamıştı bana.
    Kü: Gördün mü Ali hani ben sana demiştim ya deli gibi seviyorlar birbirlerini diye.
    Kü: Al bak bu da sana kanıtı olsun, 1 haftadır yüzü asık olan Sena nasıl da gülüyor kingin yanında.
    Kü: Sena ben senden tekrar özür dilemek istiyorum herkesin önünde, yaptığım yanlıştı, yapmamalıydım.
    S: Ben seni ve o salağı görmek istemiyorum artık, yarından itibaren kendine başka sıra arkadaşı buluyorsun.
    S: Neyse ki bu sene son sene ve kurtuluyorum sizden, annemlerle konuştum ben liseyi burada okumak istemiyorum diye. Henüz olumlu veya olumsuz bir şey söylemediler ama eğer olumlu olursa kingin lisesinde okul hayatıma devam etmek istediğimi söylemiştim. Dayımda kalma şartı ile.
    K: Ne diyorsun sen Sena?
    S: 2. dönem başladığında düşünmüştüm bunu ve annemlere de söyleyeli bayağı oluyor. Henüz bir şey söylemediler, ne olacağını bilmiyorum. Eğer kabul ederlerse dayımda kalıp seninle aynı okulda olmak istiyorum.
    K: Bana bunu neden söylemedin?
    S: Sürpriz olsun demiştim ama söylemiş bulundum artık ne yapalım, öğrenmiş oldun.

    Güldü ve sarıldı bana tekrar.

    Ali bunu duyunca şaşırmış olmalı ki gözleri açıldı birden, ben de şaşırmıştım tabi, hiç beklemiyordum böyle bir şeyi.
    ···
  15. 290.
    +9
    Annesi biliyordu ama babası bilmiyordu durumumuzu, nasıl olacaktı ki?

    K: Ee peki aşkım annen biliyor ama baban bilmiyordu hani sevgili olayına karşıydı ya okulun bitene kadar, ne dedin ki?
    Ali atladı oradan heyecanlı heyecanlı.
    A: Nasıl yani baban bilmiyor mu sevgili olduğunuzu?
    K: Sana konuşma hakkını kim verdi?
    A: Özür özür
    Dedi ve gülmeye başladı.

    S: Babama söyledim herşeyi, anlattım. Ne zamandır sevgili olduğumuzu falan, hatta buraya iki kere geldiğini anlattım. içimin rahat etmediğini söyledim, bir şey saklamak istemediğimi söyledim.
    K: Ee baban ne dedi?
    S: Kızdı ilk başta, ilk başta şüphelenmekte haklıydım demek ki dedi.
    S: O gün konuşmadı benimle, ertesi gün okuldan geldiğimde konuştuk biraz. Kingi tanımıyor olsaydım eğer onaylamazdım bu durumu ama king gibi birisinin seni üzeceğini sanmıyorum dedi.
    K: Vay be, gururum okşandı şu an. Neyim varsa benim.
    S: Neyin yok ki.

    Hepsinin içinde dudağımdan öptü beni ve o an Ali'nin suratı tekrar düştü, kaşınıyordu resmen.

    S: Sonra işte dedim baba izniniz olursa ben liseyi kingle beraber aynı okulda okumak istiyorum, hem orada dayımın evide var, orada kalırım.
    S: Bana bu konuyu sonra konuşuruz dedi ve orada bıraktı. Annem de bir şey demiyor henüz.
    S: Sen istemez misin benimle aynı yerde olmayı?
    K: isterim tabi ki o nasıl soru ya?

    B: Vaay yenge o zaman iyice emin ellerde olacaksın, sadece dayın ve king olmayacak gelirsen. Biz varız, Aylin var, Furkan'ın sevgilisi Cansu var. Daha bir sürü arkadaşımız var senin yanında olup sana destek olacak. King sayesinde bütün okul tanıyor seni
    S: Yapma ya öyle mi?
    S: Teşekkür ederim bu arada Burak, ama bana dayım ve king yeter.
    K: Burak haklı.

    Küb: Şey ben evime gidebilir miyim artık?
    K: Tamam git ama Sena'nın söylediklerini de unutma.
    Küb: Tamam unutmam, kendinize iyi bakın.

    Çocuklar sıkılmış gibiydi.

    K: Ne o lan sıkıldınız mı? Bu hal ne?
    Ah: Kanka şu an burası sana güzel, sevgilin yanında. Bizim için aksiyon yok, biz dönelim sen kal burada.
    K: Saçmalama lan hep beraber döneriz.
    S: Aşkım siz dönün, çok bile kaldınız burada bak saat 4e geliyor.
    K: Öyle yapacaz gibi duruyor.
    B: Ali, hadi gibtir git sende evine mi nereye gidiyorsan.
    B: Bir daha Sena'nın yakınında olduğunu kingden veya yengemden veya herhangi bir yerden duyarsam gelirim buraya kingin attığı yumruğu mumla ararsın ben geldikten sonra, anladın?
    A: Anladım abi.
    B: Hadi kalk gibtir git şimdi şurdan gözümüz görmesin seni.
    A: Kendinize iyi bakın abi, görüşmek üzere.
    Ah: LAN NE GÖRÜŞMESi BiR KEZ DAHA BiZiMLE GÖRÜŞÜRSEN HiÇ iYi ŞEYLER OLMAZ, BAS GiT

    Ali kalkıp giderken Ahmetcan zütüne tekmeyi yapıştırdı, dengesi bozulmuştu sanki Ali'nin biraz yamuk yürüyordu kalktığında.
    Tümünü Göster
    ···
  16. 291.
    +6
    Ali rahat durmaz çok dayak yedi ilerde bela olur gavat
    ···
    1. 1.
      +3
      Sen olsan durur muydun?
      ···
      1. 1.
        +2
        Kimse durmaz panpam
        ···
  17. 292.
    +10
    Sena'nın evine kadar zütürme teklifini sundum bizimkilere, kabul ettiler. Sena'yı evine kadar zütürdük, Sena eve davet etti beni ama hiç girmeyeyim dönelim biz dedim. Sarıldık birbirimize apartmanın girişinde, vedalaştık ve evine girdi, biz de otogara gidip saat 6ya biletimizi aldık. Hala bir şey yememiştik, otogara girip bilet aldıktan sonra ilk işimiz yemek yemek oldu, aç gibi saldırmıştık oradaki büfeye.

    Belirlediğimiz saatten çok daha geç varmış olacaktık evlerimize, hepimiz ailelerimize mesaj attık saat 8 gibi bitecek işimiz diye. Hepimizin keyfi yerindeydi otobüste, özellikle de benim. 2 saat civarı bir yolculuktan sonra şehrimize gelmiştik, otobüslere dağılıp evlerimize gittik. Ben erkenden uyumuştum.

    Ertesi gün okula geldiğimizde Aylin'in neredeyse tüm okula durumu yaydığını öğrendik.

    K: Aylin ciddi bir sorum var sana
    K: Sen salak mısın amk?
    K: Niye anlatıyorsun insanlara? Bilmeleri mi gerekiyordu?
    A: Hehe ne olacak king öğrendiler işte senin kimi ne kadar çok sevdiğini.
    K: Bu ne böyle ya imalı imalı konuşmalar şimdi?
    A: Ne iması be sana öyle gelmiş, neyse iyisiniz dimi bir şeyiniz yok?
    Ah: Aylin hepimizin eli acıyor.
    C: Aa niye ne oldu?
    C: FURKAN NE OLDU?
    F: Bir şey yok aşk çocuk tokatladık sadece.
    K: Aynen ya ciddi bir şey yok, lavuklar 20-25 kişiydi ama başa çıkabildik.
    B: Ya gibtir git
    B: Yalan söylüyor inanmayın 20-25miş, en az 50 kişiydiler.
    Ah: Ben niye tek kişi gördüm lan sadece Ali yok muydu orada?
    K: Bu çocuk vallahi salak dıbına koyim ya öffff
    Ah: Ne lan ne Aliydi sadece orda ne zütünüzden element uyduruyorsunuz 20-25miş yok 50 yok anasının amı yok 1500 kişiydiler.
    A: Ne olduğunu biri söyleyebilir mi?
    K: Bir şey yok ya, Ali'ye ben yumruk attım arkadaşlar tokatladı tek kişiydi o kadar.
    A: He tamam o zaman ama tek kişiyi dövmek yakışmamış. Dayak yiyecektiniz sözde.
    K: Ne bileyim arkadaşları gelir toplanırlar diye düşündük ama sadece Kübra ve Ali oradaydı.
    A: Heee
    C: Hadi sınıfa geçelim bir daha da böyle bir işe kalkışmayın, çok merak ettik sizi dün.

    Sınıfa girdiğimizde herkes bize garip bakıyordu, sanki adam öldürmeye gitmiştik.
    -Sena yenge nasıl?
    -Çocuğa neler yaptınız?
    Gibisinden sorular aldık hep, üstü kapalı şekilde anlattık olanları, hiç bir zaman detayları bilmeyeceklerdi.
    ···
  18. 293.
    +8
    16 part olmuş, yoruldum beyler.
    Bazı partları yazarken ağladım istemsizce ama yapacak bir şey yok.

    Yarın yine 10'da buradayım, görüşmek üzere iyi geceler.
    ···
  19. 294.
    +4
    Iyi geceler dostlar
    ···
  20. 295.
    +3
    şu sevgili işleri midemi bulandırıyor amk. sözüm meclisten dışarı king, yanlış anlama.
    ···
    1. 1.
      +1
      Vıcık vıcık olanları ben de sevmiyorum ama hem sevgili hem en yakın dost olanlara hastayım.
      ···