K: Şaka bir yana, bizim vizeler bitince döndüğümüzde aklım burada kalacak, ilk başta sende sonra arabada
R: Araba sadece garajda duracak merak etme, dokunmam bile
K: Yok ondan değil, istersen al kendi araban yerine kullan o sıkıntı değil. Çalınmaz dimi

Rüya kahkaha attı

R: Saçmalama ne çalınması ya, hem sen dönmeyecek misin buraya geri
K: Dönecem, en azından dönmeyi düşünüyorum
R: Tamam işte, 1 bilemedin 2 ay boşta duracak araba
K: Tamam bakalım, ben ufaktan yatayım, bak işin ağrısı şimdi vurmaya başladı bacaklara ve kollara
R: Senin şu an dinlenmemen bile hata zaten
K: Bana bak, ben uyurken bir şey yapmayın ha

Rüya gülerek bir vurdu koluma, zaten ağrıyordu iyice beter ağrımaya başladı amk.

Ah: Ben de yatarım birazdan ya, uykum var nedense
R: Yine tek kalıyorum yani burda öyle mi
K: Eh, bir kaç gün idare et. Lan sen niye yatıyosun
Ah: Uykum var aga ya, dün gece 3-4 saat uyudum telefonda oyunda bir şeye yetişcem diye
K: Vay amk lükse bak, neyse hadi ben gittim
R: iyi uykular

Çıktım odaya, yatağa uzanana kadar sadece ağrı vardı. Yatağa uzanmamla kolumu kaldıramamaya başlamam bir oldu, ulan tamam iyi hoş da bu kadar mı etkiler ilk iş günü.

Bugünü böyle bitireyim, yarın akşam uzuu~uun bir gün geliyor.

iyi geceler herkese.

Yarına

R E Z

Bugünlere geldiğimde anlatacağım 14 Ağustos 2021'in özeti resmen "Bu kız niye sana bakarak kalp yapıyor anasını satayım, baksana şuna doğru bi" diyen Burak amk. :D

1, 1.5 saate buradayım. Benim saatime göre 12-1, oraya göre 1-2ye kadar seri şekilde yazıyorum bugün.

Bu arada evet ben Aleyna hala hayatımda dedim ama nasıl olduğunu söylemedim.

7 Ağustos

---

Bugün doğum günüm olduğu iyice çıkmış aklımdan. Saat 9 gibi uyandığımda aşağı indim, Ahmetcanla Rüya doğum günümü kutladıklarında hatırladım doğum günüm olduğunu. Nasıl olsa bugün izinli olduğum için dışarı çıkmayı teklif ettiler, dedim olur yani niye olmasın. Kahvaltı yaparken Rüya\'nın telefonu çaldı, konuştu etti biraz ama sanki bir gariplik vardı konuşmasında, rahat konuşamıyor gibiydi.

K: Kimdi o
R: Bir arkadaşım, yarın için anlaşmıştık da
K: Ha anladım, nereye gidiyoruz
R: Buraya yeni bir yer açılmış, oraya bir bakalım mı
K: Tamam olur bakalım. Güzel mi bari
R: Çok iyi değil ama idare eder tabi

Kahvaltımı bitirdikten sonra yukarı üstümü değiştirmeye çıktım, aşağı inerken Ahmetcan'ın "Tamam görüşürüz orada" dediğini duydum.

K: Sen kimle konuştun la orada görüşürüz dedin
Ah: Babamla ya, Türkiyede görüşürüz anlamında söyledim onu
K: Ha okay, siz hazırsanız çıkalım
R: Dur dur makyaj yapmadım ben
K: Ne makyajı
R: Az bekle 10 dakikaya geliyorum
K: Ne makyajı bu ya altı üstü dışarı çıkıyoruz, önceden niye makyaj yapmadın hiç dışarı çıkarken
R: Bugün doğum günün, öyle ruh gibi olmayayım dimi ama
K: Valla bir şey demicem
Ah: Kız milleti işte ne yapıcan
K: Doğru haklısın

Telefonum çaldı, babam arıyordu. Açtım konuştum bir dakika kadar, kapadı. Peşinden Aylin aradı.

K: Efendim Aylin
Ay: King, doğum günün kutlu olsun canım benim nice senelere
K: Teşekkür ederim
Ay: Burak şu an müsait değil o yüzden ben arayayım dedim, gerçi saat farkı var ama olsun. O da kutluyor
K: Sağ olun ikinizde
Ay: Nasılsın iyi misin
K: iyiyim nasıl olayım, Rüyayı bekliyoruz dışarı çıkacaz şimdi
Ay: Oh iyi iyi, selam söyle oradakilere. Fazla tutmayayım şimdi seni, hoşçakal çok iyi bak kendine, tekrardan iyiki doğmuşsun
K: Siz de öyle. Çok teşekkür ederim

Ben kapadım, 10-15 saniye sonra Rüya geldi, hazırlanmış etmiş "Hadi çıkalım" dedi, yine telefonum çalmaya başladı. Baktım Cristina arıyor, açtım hemen. Doğum günümü kutladı, nasıl olduğunu sordum iyiye doğru az ama emin adımlarla gidiyormuş. Bu haber biraz neşemi arttırmıştı. Ben konuşurken Rüya da telefonla konuşmaya başlamış "Tamam tamam geliyoruz" "Ben haber verecem" falan diyordu, çıktık kapıdan, ikisinin de neresinden bakarsan bak şüpheli hareketleri vardı.

K: Nereye geliyoruz? Ne haberi?
R: Ya bir arkadaşım da gelecek yanımıza, sorun olmaz dimi sana
K: Yok yok olmaz merak etme
R: Oh güzel
Ah: Bak Rüya ne diyor
K: Ne diyor
R: Ben benim arabayı Ahmetcana veriyorum, senin arabayla sen ben gidelim, o da arkamızdan gelir
K: Olur da, niye böyle bir şey yapıyoruz
R: Azıcık havamız olsun dimi
K: Ne havası amk sevgili miyiz biz
R: illa sevgili mi olmamız gerekiyor King, hem görsünler
K: Kim görecek
R: A... Arkadaşlarım
K: Arkadaşın mı, arkadaşların mı
R: Ya öf, anladın işte. Al sen şu anahtarı

Arabasının anahtarını verdi Ahmetcana, o garaja giderken biz yola çıktık. Ben dün akşam kapının önündeki yola park etmiştim, garaja değil.

Gün geçtikçe hem arabaya hem de sürmeye iyice alışıyordum, bu kesinlikle bir artıydı. Bindik biz, baktık Ahmetcan bizi bekliyor. Rüya daha gaza basmadan "Şu taraftan git" dedi, mecburen U dönüşü yaptım ve bastım gaza. Bu saate kadar herkes aramıştı beni arayamayanlar da Whatsapptan yazmıştı, bir kişi hariç, Cansu. Unutmuş olamazdı, olamaz, dimi? Cansu unutmuş olamaz? Onun bozukluğu çöktü birden üstüme.

R: iki kişi benim arkadaşlarım
K: iki, tamam
R: Ne oldu sana
K: Bir şey yok
R: Bir şey var, niye keyifsizsin sen
K: Yok bir şey, iyiyim ben
R: Bu halin mi iyi senin
K: Herkes aradı, yazdı doğum günüm için. Yazmışlar hatta uyanınca da gördüm mesajların hepsini. Aleyna dahil.
R: Ee buna mı bozuk moralin
K: Hayır, nerdeyse herkesten önce böyle şeyleri yazan ya da arayan, asla sektirmeyen birisi ne aradı ne yazdı
R: Kim o
K: Cansu, unutmuş olamaz dimi
R: Yok daha neler, o hemen 1 saat farklı yerde, ayrıca daha öğlene geliyor saat, işi vardır mutlaka yazar arar
K: Doğru aslında haklısın

Evet ya, işi vardır, yoğundur yoksa unutmaz o, unutmaz. Tarif ede ede getirdi beni mekanın önüne, kaldırımın yanına yanaştırıp durdum, Ahmetcan da arkamıza geldi yanaştı, indi arabadan, o inince biz de indik. Gösterdi bize girişi, gittik oturduk, garson geldiğinde Rüya 2 kişinin daha geleceğini ve onlar geldiğinde sipariş vereceğimizi söyledi.

K: Kim bunlar
R: Benim arkadaşlarım ya, tanımazsın
Ah: Bak şimdi merak ettim şu arkadaşları
K: Ben de ben de
R: Gelirler 5 dakikaya, hatta belki gelmiş bile olabilirler
K: Türkçe konuştuğuna göre Türkçe biliyorlar
R: E yani, dur hatta arayayım bakayım nerdelermiş

Telefonunu çıkarttı, o ararken masada benim telefon titremeye başladı, ben elime alana kadar kesildi titremesi "Cevapsız çağrı: Mustafa abi izmit)"

Yine başladı aq sitesi

---

Arasam mı aramasam mı diye düşünürken Rüya "3-4 dakikaya burada olacaklarmış" dedi, tamam az durun birini aramam lazım dedim, aradım Mustafa abiyi.

K: Buyur abi aradın yetişemedim
M: Ha evet, Amerikada olduğunu biliyorum ama saat farkından dolayı emin değilim doğum günün mü bugün diye
K: Burada 7 Ağustos
M: Ha güzel düzgün hesaplamışım, iyiki doğmuşsun Kingcim, nice senelere
K: Teşekkür ederim abi
M: Bak Sevgi ablan, Salih abin ve Selin de kutluyor
K: Sağ olsunlar
M: Nasılsın iyi misin
K: iyiyim nasıl olayım, takılıyorum işte Ahmetcan ve kuzenimle
M: Oh tabi keyfini çıkartın doya doya, hadi ben fazla meşgul etmeyeyim seni, dikkat et kendine
K: Olur abi ederim

Belki de bilerek Sena dememişti, ailesi oradaysa muhtemelen kendisi de oradaydı.

K: Hadi ya nerde kaldı bu arkadaşların
R: Gelirler şimdi, sen niye bu kadar sabırsızlandın
K: Sabahtır dilinden düşmeyen şu arkadaşlarını merak ettiğim için olabilir mi
Ah: Ben de o haldeyim bak
K: Sen bana hiç inandırıcı gelmiyosun şu an, siz bişeyler karıştırıyorsunuz ama dur bakalım

R: Cansu aramadı mı hala
K: Yok, ne aradı ne yazdı
Ah: işi vardır aga kızın
K: Ben de öyle düşünüyorum, yoksa asla unutmaz böyle şeyleri

Rüyanın kafası biraz yana yatar gibi oldu, sanki arkama bakıyordu birden toparladı "Ya şimdi ara diyecem uygun değildir falan" demeye başladı. "Sen nereye baktın" dedim "Arkadaşlarım geldi sandım da onlar değilmiş" dedi.

K: Yok be benim aramama gerek yok, o uygun olunca ya yazar ya da arar dert değil
Ah: Mutlaka arar
K: Kaçırmaz, sektirmez
R: Düşünme, arar mutlaka en kötü yazar ne taktın kafaya sende
K: Cansudan şüphem olamaz zaten, güzelim benim ya kim bilir ne kadar yoruyorlardır onu

Ahmetcan "Ben bi lavaboya" gidip geliyorum diyerek kalktı yanımızdan.

Her yenilemeye ya bağlantı sıfırlandı diyor ya yenileyin diyor, acil serverları değiştirmeleri gerekiyor sitenin yoksa çok yaşamaz burası. Amk iyi ki dolu dolu anlatıcam dedim, sitenin anasına atlıyorlar.

---

Ben Rüya ile konuşurken Ahmetcan geri geldi oturdu, o oturduktan çok ama çok kısa süre sonra kulağıma "Doğum günün kutlu olsun" diye birisi fısıldadı, Cansunun sesiydi bu. Kafayı arkaya çevirmemle Cansuyu ve Chloeyi görüp ayağa kalkmam 2 saniye bile sürmedi, o an anladım Rüyanın arkadaşlarını, Ahmetcanın kiminle konuştuğunu. Daha oturmamıştık, sarıldım onlara önce hala ayaktaydık

K: Bu hal ne Cansu
C: Aa ne olmuş halime
K: Saçın
C: Kötü mü
K: Hayır, bayıldım
C: Korkuttun beni ya
R: Hoşgeldiniz, saçın muhteşem olmuş
C: Hoşbulduk, teşekkür ederim
K: Ben de diyorum bu kadar saat oldu Cansu hala aramadı yazmadı

Gözlerim doldu, tekrar sarıldım ona.

C: Yakınımdasın, 7 saat 40 dakika kadar yakınımda. Mesafe bu kadar kısa iken ben neden kuru kuru telefondan kutlayayım, yanına gelmek varken

Şu gibtiğim şeyine çözüm yok mu amk? Kopyalamayı unutmuşum baştan yazdım 4 dakikalık uğraş sonucu tekrar girince.

---

Oturduk masaya hepimiz.

K: Teşekkür ederim, sen var ya birtanesin
C: Sen de öylesin canım benim
Ch: How are you doing King
K: Just chilling, thank you for this visit
Ch: Anytime dear, anytime for you
K: Uhh, thanks
Ch: What about your wife, does she changed her mind for divorce?
K: Yeah, she told me that she dont want to divorce anymore
Ch: Nice to hear that, this means you still will be happy at least on near future, right
K: Who knows, maybe
R: Siz çok güzel anlaşıyorsunuz farkında mısınız
K: Biz mi
C: Yok benle Ahmetcana diyor
Ch: What did she say
K: She said we get along well
Ch:(Güldü) That is true, we get along very very well
K: Yea and im happy with this
Ch: Same here
Ah: Evlisin sen farkındasın dimi
K: Ne amk Cansuyla daha yakınım ona niye bişey demiyon
Ah: O başka bu kızı daha yeni yeni tanıyorsun

https://ibb.co/wQQN4gS

...

1.5 saatte sadece 7 part yazabilmişim, rezalet bu akşam site. Heves kırıyor sadece başka bir şey değil.

Bir saate tekrar bakacam, serilik yoksa hala bugünü kesecem.

Devam ederse rez o halde

Knk kopyala yazdığın boşa gitmesin doğrusu düşünmüşsündür

15-20 dakikadır sorun yok gibi.

---

K: Ya yeni tanısam ne tanımasam ne, ben limitimi biliyorum sen rahat ol
Ah: Umarım biliyorsundur
C: Ahmetcan sana samimi bir sorum var, neden King Chloe ile konuşsa, bir şey yapsa parlıyorsun
Ah: Sinirde mi etmeyelim, uğraşmayalım mı onunla arada
C: Dozunu kaçırıyorsun bazen
Ah: Ha bak o zaman eyvallah, dozunu kaçırıyorsam ve King de bunu söylerse ona göre konuşurum
K: Amk Chloeyi seviyosan söyle aranızı yaparım
Ah: Saçmalama amk, alakaya maydanoz
C: Öyle hareketlerin var haberin olsun, sanki bahane buluyormuşsun gibi
Ah: Lan ne alaka, ben Gözdeyi seviyorum alooo, merhabaaaa
K: En son ne zaman konuştun onunla
Ah: 2-3 gün belki

Tekrar Aleyna aradı beni, açtım ama açar açmaz "Bir saniye" diyerek kapattı, bu sefer görüntülü aradı. Açmak zorundaydım.

Açtım, bir süre konuştuk "O mor saçlı kız kim" diye sordu, gösterdim Cansuyu.

A: Ohooo Cansu da oradaymış
C: Burdayım tabi ya, bi sen yoksun
A: Yakında geliyorum, başka kimler var hayatım orda
K: Rüya var, Ahmetcan var, Cansu var ve Chloe var
A: O kim? Chloe yani
K: Cansunun arkadaşı
A: Haa Cansunun arkadaşı, peki senin doğum gününde senin yanında ne işi var
K: ingilizce biliyorsun az buçuk, vereyim sen sor istersen
A: Aman yok, gerek yok boşver.
K: Ben sana söylemedim mi bu kızı
A: Söylediysen de hatırlamıyorum valla
K: Neyse olabilir dert değil, burası tamam yani anlayacağın
A: Hıhı, o kızı hiç gözüm tutmadı ama haberin olsun
K: Nolur başlama ya
A: Ben içimden geleni söyledim sana
K: içini senin, her neyse. Eylülde Türkiyeye geliyorum, istersen o arada sen de gel halledelim işleri
A; Tamam olur onun detaylarını konuşur anlaşırız, sıkıntı değil
K: Tamam
C: Sana bir sorum var Aleyna
A: Buyur canım sor
C: Bu gözüm tutmadı dediğin kız ile King tanışalı hepi topu 1 ay oluyor, kız buna rağmen sırf doğum günü diye iş yerinden güç bela yalvar yakar benim gibi 3 günlük izin aldı geldi Kanadadan Amerikaya, King yalnız hissetmesin diye. Sen neden gelmedin
Ah: Oyyyyy, yalnız bu soruyu kesinlikle cevaplaman lazım senin

C: Bak bir aylık tanışma mı daha büyük yoksa senelerdir tanışıyor olmak artı üstüne evli olmak mı
A: Tabiki de evli olmak ama gelsem sıkıntı olurdu
C: Ne sıkıntısı ya, eşin o senin eşin, ne gibi sıkıntı olabilirdi acaba
K: Bunun beyin pilleri zayıflamış, arada sapıtıyor ama farkında değil işte
A: Kalacak yer özellikle
C: Ne kalacak yeri, biz sanki evde mi kalıyoruz, oteldeyiz, en kötü otele giderdin ama King salmazdı seni otele
A: Neyse ya, olan oldu artık gelemedim işte
K: Bu bana biraz düşündürdü biliyor musun
A: Neyi düşündürdü
K: Hiç hesapta yokken bu iki kız Kanadadan kalktı geldi, yanıma gelene kadar haberim bile yoktu geldiklerinden, tamamen sürpriz oldu. Son zamanlardaki davranışların, söylemlerin falan beni ciddi anlamda düşündürüyor, sanki eşin değil de sıradan arkadaşınmışım gibi. Neyse Aleyna, Türkiyede görüşürüz artık veya müsait olursam ararım ben seni tamam
A: Kapatıyor musun
K: Evet, hiç bir şeyi kafasına takmadan yanıma gelenlerle, yanımda olanlarla ilgilenmek istiyorum
A: Laf mı soktun sen şimdi
K: Nasıl anlıyorsan hayatım
A: Hoşçakal King

Suratıma kapadı. "Vay amk yine ben trip yiyorum" diye söylendim gülerek.