1. 351.
    0
    Bir anda yağmur'un durması hepimizi tahtaya çakılmış çivilerden farksız kıldı. Yağmur bana iki adım kadar yaklaştı "ben bir şey söylemedim söylemem de çünkü demin dediğim gibi bu olay beni ilgilendirmez" dedi "tamam sen söylemediysen zaten ben söyleyecektim" dedim de nereden çıkmıştı bu? Arya'nın bu olayı bir başkasından duyması her şeyi kötü bir hale sokabilirdi ve ben de artık daha fazla saklamak yerine anlatıp bitirmek istiyordum. "keyfin bilir" dedi "neyse ben gideyim artık" diyerek berke ile yağmuru orada bırakıp otobüs durağına giden o toprak yolda sigaramı yaktım ve nasıl söyleyeceğimi düşündüm. Geri dönüşü yoktu bu işin eğer söylemezsem arya'ya her baktığımda sakladıklarım aklıma gelecek arya ile görüşmekten korkar olacaktım. Bugün olmalıydı evet ne olacaksa bugün olmalıydı. Zaman geçmiş otobüs beni çoktan o duraktan alıp dershaneye zütürmüştü. hiç ders dinleyesim yoktu. Benim yaptığım onun geçen sene yaptığının yanında hiçti ama benim böyle bir durumda içim asla rahat edemezdi. Arya'ya "neredesin" diye mesaj attım canım'sız, bitanem'siz düz bir mesaj. "... Kafedeyim canım" diye yanıtladı ne kadar korksamda "on dakika sonra ordayım" dedim. Sevmek için izin almadığım gibi onu görmek için de izin alacak değildim. Yarım yamalak dinlediğim ders bitti. ilk defa çantamı tek omzuma takarak kafenin yolunu tuttum. Sırtı kapıya dönüktü karşısında bir kız vardı. Arya benim geldiğimi, ben daha kapıdan girer girmez bakışlarını bana diken arkadaşının gözlerinden anlamıştı. Başını bana doğru çevirdi gülümsedi gittim arya ile kısa bir sarılma sonrası arkadaşının elini sıktım. "daha oturacak mısınız?" dedim çünkü arya'nın önündeki latte bitmek üzereydi. "kalkarız şimdi" dedi kızlar aralarında konuşurken ben de aryanın telefonunu almış karıştırıyordum ki hiçbir şey bulamadım. Arya lattesinden son yudumunu alıp montunu giyerken hesabı ödemek için kasaya gelmiştim. Parayı uzattım "13" dedim arya bana yetişmiş kasiyere "burdan alır mısın" dedi kasiyer arada kalmış ikimize bakıyordu "kıza hesap mı ödeteyim al şurdan hadi" dedim arya hala parayı uzatıyordu ikimiz de inatçıydık ama adam beni dinlefi hesabı ödeyip çıktık bana ters ters baktı bir süre. Aryanın arkadaşı ile vedalaştık ve yürümeye başladık. Ellerimizi sıkı sıkıya kenetlemiş yürüyorduk. Benim soğukluğumu hissetmiş olacak "bir şey mi oldu?" diye sordu "hayır olmadı" dedim ama sesim ve ifadem beni eleveriyordu "bir şey olmuş" dedi "başka bir zaman anlatırım" dedim kaçmaya çalışıyordum. "peki üstelemeyeceğim" dedi kaçış için büyük bir yol sundu bana ama şimdi söylemezsem başka zaman asla söyleyemezdim "hoşuna gitmez o yüzden" diyerek biraz meraklandırmak istedim "gider gider sen anlat" dedi. Derin bir nefes aldım ve Eslemin ismini vermeden "ben çok kötü biriyim... " diye anlatmaya başladım. Anlatırken hiçbir şekilde sözümü kesmedi fakat yolun başında kenetlenmiş olan ellerimiz artık kopmak üzereydi. Konuşurken bu durumu fark etmiştim ama her şeyi olduğu gibi anlattım. biraz sonra ayrılacak olsak da dürüst olmak istedim. Anlattıklarım nihayet bitmiş, bir parkın içinde durmuştuk. Tam bulunduğumuz hizzadaki sokak lambası sanki yaşanacakları biliyormuş gibi sönük, loş bir ışık yayıyordu. O esnada arya, elimden kurtulup karşıma geçti sessizce suratımı izlemeye başladı.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 352.
    0
    yaz panpa yaz yaz yaz
    ···
  3. 353.
    0
    panpa nerdesin
    ···
  4. 354.
    0
    Beyler yeni part yazıyordum yarım kaldı yarın tamamlarım Keyifli geceler
    ···
  5. 355.
    0
    Beni bırakırsa ihtimaline karşı, kaybetme çizelgeme atacağım o çiziği düşünüyordum. Öyle sevimli duruyordu ki sarılmamak için zor tuttum kendimi. Bana baktıkça ağlayasım geldi lakin siz de bilirsiniz ki erkeğin ulu orta ağlamayanı makbuldür. Aklımdan ona sarılıp sessizce ağladıktan sonra o görmeden gözlerimi silmek geçiyor ama rüzgara kapılıp uçmak istediği halde üzerine taş bastırılmış bir kağıt parçası gibi dalgalanıyordum. Gözlerimi kapatıp bunların gerçek olmadığına inanmaya çalıştım fakat aryanın arkasından yüzüme doğru esen meltem ciğerlerimde gezinirken her şeyin gerçek olduğunu anladım velhasıl bu koku hayal edilemeyecek kadar gerçek ve eşsizdi. Gözlerimi açtığımda o anı beklemişcesine; "kim o kız" dedi dişlerinin arasından. "ee.. eslem.." dedim ancak duyabileceği bir tonda. Ağızından sızan şaşkınlıkla "eslem mi?" dedi. Artık sakinleşmiştim "malesef" dedim yenilgiyi kabullenmiştim. "ne diyeceğimi bilmiyorum" dedi gözlerini benden kaçırmış uzakta bir yere odaklanmıştı. "bana kızdın mı?" dedim yüzsüzce. Çünkü biliyordum elbet kızmıştı ki o da "kızdım" diyerek beni yanıltmadı. "anlatmasam daha kötüydü ama bilmediğin başka hiçbir şey yok sana karşı tamamen dürüstüm" dedim başını yukarı aşağı salladı "anlatmasan daha kötüydü" diye söylediklerimi mırıldandı. "biliyorum ben aptal herifin biriyim" dedim kafamı eğmemiştim af dilenmiyordum ben buydum dahası yok "bu kadarım işte" dercesine bakıyordum "istemezsen giderim ama bil ki sana değer veriyorum" dercesine... "hayır kesinlikle değilsin hatta sen çok iyi birisin" dedi bunu beklemiyordum alttan almıştı. bense; "hayır iyi biri değilim bunu yapmaya hakkım yoktu" diyerek üsteledim. "sen hiçbir şey hissetmediğin halde onun mutlu olması için uğraştın bu herkesin yapabileceği bir şey değil hatta kendisini seven kızları kullanıp atanlar var inan bana sen çok iyi birisin" dedi ben onun gözlerinde parıldayan ışığı izliyordum. "biri" de neydi? artık onun için sadece "biri" mi olmuştum sıradan "biri"... Moralim halen berbat bir haldeyken konuşmayı "umarım dediğin gibidir çünkü sonu hiç de iyi olmadı ama sana söylediğim için rahatladım" diyerek sürdürdüm. "bana güven bitanem" dedi ve üstüme düşer gibi sarılırken onu yakaladım "sana hep güveniyorum bitanem" diye fısıldadım kulağına. "sakın kötü hissetme" dedi "sen yanımda olduğun sürece pek mümkün değil kötü hissetmem"dedim "ben hep yanındayım" dedi kollarından tutup onu kendimden uzaklaştırdım. Bir güvercini tuttarmışcasına narin ama kaçmasını engelleyecek kadar sıkıydı ellerim. "beni istediğin sürece ben de senin yanındayım" dedim sanki kafesin kapısı açık istersen git ama bence kal der gibiydim sonuçta zorla tutmuyordum onu. "seni seviyorum" dedi ve sol eliyle boynumu sarıp sağ eliyle bedenimi sardı dudaklarım dudaklarına değerken buzdan dudaklarım aryanın ateşten dudaklarına yenildi ve ben erimeye başladım. Nefes molasını fırsat bilip "ben de seni seviyorum" dedim.
    Tümünü Göster
    ···
  6. 356.
    0
    Panpa kitap bastır kitap yeni partı beklerken can vericez , yazı yeteneğin çok iyi.
    ···
  7. 357.
    0
    @289 eyvallah panpa yeni partı yazıyorum
    ···
  8. 358.
    0
    rezerved
    ···
  9. 359.
    0
    Az önce yerlerde sürünen moralim tavanlardaydı. Evet Arya benim sevgilim değildi ama beni böyle de yeterince mutlu edebiliyordu. Yine istenmeyen bir veda ile aryayı bırakmak ve yola kendim devam etmek zorunda kaldım. Belki onu bırakıp tek başıma yürüdüğüm yollar hayatın ayrılığa beni hazırlamasıydı.

    ( https://www.youtube.com/watch?v=B3cQQNEFjDk )
    O günün sabahı erkenden uyanmıştım içimde bir huzursuzluk vardı. Balkona çıktım kahvaltı bile etmeden bir sigara yaktım. Yer gök sisle kaplıydı soluduğum dumandan zevk alamadım yarıda söndürdüm sigaramı ve arya'ya mesaj attım; "günaydın bitanem, sen halen uyurken ben çoktan sigaramın dumanıyla şehri sisle kapladım. Birazdan sınava gireceğim çıkınca mesaj atarım, seni seviyorum"
    Evet beyler o gün benim dershane denemem vardı telefonumu titreşime alıp cebime koydum mutlaka görür bana günaydın mesajı atar ben okuyamasam da cebimin titremesinden onun mesaj attığını anlar mutlu olurum diye düşündüm. Sınav başladı, bir saat geçti... Bir saat daha... Artık öğlen olmuştu arya'nın da dershanesi vardı mutlaka kalkmış olmalıydı. Düşünmekten yapamadığım sınavı bırakıp Geçen arya'yı aldığım kafeye girdim aynı masanın kapıyı gören kısmına oturdum art arda sigaralarımı tutuşturdum. Kendimi boş bir amaca harcamış gibi hissediyordum. Arya.. O her şeyden çok değer verdiğim ekgib parçam... kafede yarım saat kadar zaman geçirmiştim ama hala oturuyor istemsizce elimi uykusuz gözlerimin üzerinde gezdiriyordum ve mesaj yerine arya'nın ta kendisi geldi. Beni önce seçemediğinden birkaç adım attı sonra durdu. Arkasından iki arkadaşı daha gelmiş ne olduğunu anlamak için arya'ya baktılar. Bakışları tek doğrultuda birleşti ve üç çift gözü üzerimde hissettim.

    Bu gecelik bu kadar takip eden panpalarıma keyifli geceler
    ···
  10. 360.
    0
    @292 panpa kaç gecedir türk dizileri gibi final yapıyorsun hikayeden soğutacaksın valla , neyse ellerine sağlık keyifli geceler
    ···
  11. 361.
    0
    şöyle bırakma şu hikayeyi panpa bu gece seri yaz
    ···
  12. 362.
    0
    hala gelen giden yok beklemedeyim tamam
    ···
  13. 363.
    0
    Beyler dünü es geçtik bugün kaldığımız yerden devam edelim

    Aryanın ayak sesleri kafenin ahşap zeminini titretiyordu. Yanındaki iki aradaşından biri kız diğeri erkekti. Arya masama ulaşana kadar ben toparlanıp kalkmaya çalışıyordum montumu geçirmiştim ki bana yetişti ve "nereye gidiyorsun" dedi duraksadım kafamı zorlukla çevirip "bilmem" dedim sanki sevmediğim bir arkadaşımla konuşuyormuşcasına soğuktum. "dur şurda! çıktığında neden mesaj atmadın?" dedi yine ben mi suçlu oldum şimdi. "sen günaydın mesajı attın mı da benden bunu bekliyorsun hep ben mi yazacağım ben mi taşıyacağım ilişkimizi daha benim neyimsin onu bile bilmiyorum" dedim "aysar bu konuyu konuş... " derken sözünü kesti çünkü arkadaşları olayın kötüye gittiğini anlamış ve can kurtaran edasıyla bizi kurtarmaya çalışıyordu. "merhaba" dedi geniş boğazlı tişörtü olan çocuk, ama ben kurtulmak istemiyordum can simidini elimin tersiyle ittim "bir şey konuşuyoruz görmüyor musun?" dedim ve sözlerim gülümseyen yüzüne tokat gibi çarptı "peki" dedi arkasını dönüp gitti. Aryanın hoşuna gitmedi bu hareketim ama hiç samimi güler yüzlü herifi oynayamazdım şimdi. "ne yapıyorsun sen kendinde misin?" dedi sesi hiç de azarlar gibi değildi "asıl sen bende misin?" dedim alay edercesine. "aysar şimdi iyi olduğunu düşünmüyorum sonra konuşalım lütfen" dedi. sert kızdı arya; Lütfen derken bile emir verir gibiydi. Hiçbir şey demeden kasaya yöneldim hesabı ödedim ama o hala bir hoşçakal bekler gibi bıraktığım yerde duruyordu. Arkadaşları çoktan bir masaya oturmuşlardı. Kasiyere masayı göstererek "şu masaya üç kahve, parasını da burdan al" dedim. arya ile Beraber arkadaşlarının yanına gidip arkadaşlarıyla tokalaştım ve sanki çok önemli bir işim varmış gibi ayakta yaptığım bu selamlaşmadan sonra aryaya, arkadaşlarının gözü önünde göstermelik sarıldım. kafeden çıktım. Tüm bunlar empati yapmamın etkisiydi biraz kabalık etmiştim ve bunun bir daha yüzüme çarpılmasını istemiyordum ayrıca benim sorunum o insanlarla değildi. peki hala aryaya kızgın mıydım? Kesinlikle evet!
    ···
  14. 364.
    0
    Berke'ye telefon açtım "kanka biraz moralim bozuk bi şeyler içelim mi?" dedim adam tereddütsüz "geliyorum kanka gelince anlatırsın" dedi. Ben minibüs duraklarına gidip onu beklemeye başladım üç sigara sonra geldi. Barlara doğru hem yürüdük hem anlattık ve biz bara girdik alt katta yer yokmuş üst kata önden ben çıkıyorum arkamda berke var. Yağmuru gördüm yanında eslem ile yağmurun eski sevgilisi umut vardı. "Berke yağmur var" dedim bir anda beni tuvalete çekti ne olduğunu anlayamadım ama sonra mesajlarını gösterdi yağmur Berke'ye "evdeyim bitanem bugün dışarı çıkmıyorum" yazmış hem de mesajın üzerinden yarım saat bile geçmemişken tesadüfen onları barda bulmuştuk. Berkeyi sakinleştirmeye çalıştım ama hışımla kapıdan çıktı boynundaki yağmurun aldığı atkıyı çıkardı masaya bıraktı "çok güzel yalan söylüyorsun dinleyecek başka birisini bul artık" dedi ve merdivenlere yöneldi arkasından yağmur " berke dur" dedi ama durmadı ben de kendi olayımı unutmuş berkenin peşinden gidiyordum sokağa çıktık arkamızdan önce yağmur sonra eslem geldi biz hızlı adımlarla yürüyorduk ama arkamızdalardı. Berke durdu ve "yağmur gibtir git seni daha fazla dinlemek istemiyorum" dedi ama yağmur bu söze rağmen hala arkamızdaydı. Yağmur bana baktı "aysar lütfen konuşur musun" dedi "ben bu olaya karışmam berke ne karar veriyorsa o. Çünkü sana güvendikçe beni haksız çıkardın" dedim evet intikam bu hemde istemeden elime geçmişti bu fırsat. Daha fazla dayanamadığım için alışveriş merkezinden içeri attım kendimi arkamdan berke de geliyordu ama yağmurla konuşmaya başladılar ben de içerden izliyordum ki eslem içeri girdi ayakta zor duruyordu ama içtiği biranın kokusunu alabileceğim kadar bana yaklaştı. "konuşabilir miyiz" dedi acıyarak baktım ve "konuşacak bir şeyimiz yok" dedim. "yağmur, berkeyi gerçekten seviyor" dedi hala sallanıyordu belki parmağımın ucuyla dokunsam domino taşı gibi devrilebilirdi. "eminim seviyordur" dedim. "neden benimle artık konuşmuyorsun" dedi artık kendisi de ayakta duramayacağını anlamış sırtını kolona yaslamıştı "o savunduğun arkadaşın böyle daha iyi olacağını söyledi" dedim ama hiç yüzüne bakmadan konuşuyordum "sence daha iyi bir halde miyim?" dedi istemsizce nasıl göründüğüne baktım simsiyah giyinmişti fakat sol bileğine düğümlediği sarı bez parçası, aşağıya doğru gün kızıllığı şeklinde yayılan kurumuş kanla gülümsüyordu. Sorusununu duymazdan gelerek "bileğine ne bağladın" dedim ilgili gibi davranmamaya çalışıyordum ama beni rahatsız etmişti ve bu sırada göz ucuyla cam kapının dışındaki berke ile yağmura bakıyordum. Eslem bileğindeki bezin düğümünü çözdü ve bileğindekş bıçakla çizilmiş bir düzine kırmızı izi gösterdi. "sen hala aptal bir çocuksun" dedim sanki ismimi koluna yazdırmış gibi umursamaz bir tavırdaydım ama içten içe sinirlenmiştim berkenin yanına çıktım zaten onun da yağmurla konuşacak bir şeyi kalmamış. Arkamdan yetişen eslem çoktan yağmurun yanında yerini almış gidişimizi izliyorlardı. Bir yanda aryanın umursamazlığı bir yanda berkeye ayarladığım kızın yediği haltlar ve diğer bir yanda iplemez bir tavır aldığım ama içten içe vicdan azabı duyduğum eslem. Böyle bir gecede içmezsek ayıp olur.
    Tümünü Göster
    ···
  15. 365.
    0
    Bugün burda bırakalım beyler herkese keyifli geceler
    ···
  16. 366.
    0
    panpa hafta sonu bari seri bir kaç part at
    ···
  17. 367.
    0
    şuraya parkedeyimde hatırlayayım nerde kaldığımı
    ···
  18. 368.
    0
    reserved
    ···
  19. 369.
    +1
    Barlar sokağına bir daha dönemezdik o yüzden tekelden aldığımız votkamızla bizim evin yakınlarındaki -daha önceden bildiğim- bir yere oturduk. Şişe bittikçe hayat boşlaştı. Yaşadıklarımızın, nerede olduğumuzun önemi yoktu hayat sadece bir uğultudan ibaretti. Yeterince konuşup dertleşmiştik. Berkeyi durağa kadar zütürdüm eve doğru yürürken bir banka oturdum ve kendimi ekgib hissettiğim o an sigaramı yaktım ama yetmedi. Huzura bir adım kala tek eksiğimdi Arya! neden benden bu kadar zıt birine bu denli bağlanmıştım ki? Arya bir deniz gibi etrafımı sarmış ben de denizin ortasında tek kara parçası olan bir adada mahsur kalmıştım ve belki okur diye şişelere doldurduğum mektupları ona bırakmıştım. Ancak o bana o küçük kara parçasını çok görmüştü ki boynuma kadar suya batmıştım oysa bilmiyordu beni boğarsa içimin arya dolacağını…
    ···
  20. 370.
    0
    @302 panpa hoşgeldin kaç saattir bekliyoruz az part atıp kaçma :D
    ···