1. 1.
    +55 -3
    mümkün olsa da lise yıllarımı hafızamdan tamamen silebilsem.

    bir kişinin bile sana saygı duymaması nasıl bir şeydir bilir misiniz beyler? hep susmak zorundasınızdır. konuşsanız da susuyorsunuzdur. sözleriniz giblenmez. en doğru lafı siz etmişsinizdir ama adınız çıkmıştır, yine dalga geçilir sizinle. haklı olduğunuz durumlar sadece 2 sn sürer. sonra unutulur.

    ızdırap gibi geçen o dönem beni çok güçlendirdi tabii. şimdi kim çıksa karşıma ikna kabiliyeti olsun, vurdumduymazlık olsun, susturuyorum. tamam karakterim çok yol kat etti o lise yıllarındaki acı sayesinde, ama yine de, o zamanları hatırladığımda kendimi berbat hissediyorum. hepsini unutabilsem keşke.

    edit: hala niye şuku alıyor lan bu? geçmişte kaldı bu hocu, artık tam tersiyim lan bunun.
    edit2: oha hala şukulanıyor bu. inci mazlumun yanında imiş ya lan.
    edit3: oha amk oha şukuya boğulmuş gene. yeter avradını gibeyim.
    ···
  2. 2.
    +54 -1
    anılarımız vardır hatırlamak istemediğimiz hepimizin hatırladıkca vay amk" kafamı gibim!1" dediğimiz anılar işte
    onları buraya yazıyoruz beyler ben başlayayım,

    edit:yazan özgüveni olan herkese şuku

    beyler 3 yıl önceydi astsubaylık mülakatlarına izmire gitmiştim... girdik işte piskoloji testi falan ön sağlık muayenesi derken spora geldik amk neyse mekiğe geçtik panpalar ben mekiği çekerken tam karsımdada komutan var ama böyle 15 kişi yerde yatıyoruz diğer 15 kişide bizim ayaklarımızı tutuyor ve onlar sayıyor neyse bu bin sayıyor amk 1-2-3- zaaart dedi amk istemsiz olarak osurmuş bulundum binin evladı bastı kahkahayı.. amk o kahkaha atmasa anlasılmaz kimin osurdugu 15 herif mekik cekiyoruz huurnun dölü nasıl gülmüştü. birde o komutanın suratındaki yavşakça bıyık altı gülümsemeyi unutamam.

    edit2: @50 yazınca aklıma gelen bi anımı anlatayım beyler.

    lisedeyim ozamanlar lise 2 mi 3 mü neyse artık amk dershaneye gidiyorum otobüsten indim az biraz yürümem gerek neyse kaldırımda yürüyorum ama kalabalık kaldırım insanlar var bi ton kafamda cok karısıktı neyi düşünüyorum bilmiyorum ama hiçbişeyi farketmiyorum yürürken adamın birine omzum çarptı döndüm refleks olarak "pardon abi" dedim amk karşımda direk var.. mevzuyu gören bi kaç kişi kopmuştu bende baya bi gülmüştüm kendime
    ···
  3. 3.
    +53 -2
    lise son sınıftayım, ulan nasıl ishal olmuşum anlatamam. yani bu hastalığın evreleri varsa en son evredeyim o kadar yani.. neyse sınıfta ders dinlerken sürekli sıçasım geliyor, yok diyorum eve gidince hallederim falan. lan bende de takıntı vardır. oyle her yerde sıçamam.. derste ucuna geliyor içime ata ata artık böbreklerimden ses gelmeye basladı abartısız söylüyorum, kızın biri duydu 'ulan amma acıkmışım' ayağına yattım direk. gittim tenefüste böbrekteki baskının verdiği gazla alaturka tuvalete bi çömdürmeye basladım, lan bizim tayfa sigara içmeye gelmez mi.. kapıyı açıp bi girdiler beni görür görmez hepsi fotoğrafımı cekiyor.. dedim asıl şimdi tam anlamıyla sıçtık. ne irtibar kalacak okulda ne saygı. allah'tan muallakler halimden anlayıp sildiler fotoları. ya da ben halaa öyle sanıyorum

    edit: yeter şukulamayın amk. fotoları mı istiyonuz anlamadım
    ···
  4. 4.
    +39 -1
    lan bende bi kere belediye otobusunde sicmistim. pacalardan suzuldu resmen. herkes otobusu terk etti. küfür eden bela okuyan bile vardi.cok utanmistim.ama cok pis ishal olmustum lan insanlik hali. sonra pacalari soktum ayakkabinin icine eve kadar gittim. giderken pesime sokak kopeklerimi takilmadi. mahallenin haylaz kedilerimi.hay amk keske boyle bi gun yasamasaydim.hep derin yaralar birakti icimde.
    ···
  5. 5.
    +38
    onu hayatıma aldığım günü unutmak isterdim.. ona dokunduğum her günü ayrı ayrı unutmak isterdim, kokusunu unutmak isterdim.

    lisede aşık oluyoruz ya hepimiz. bende oldum. lise 1 den taa lise sona kadar. benim için o kadar önemli olduğunu bilmezdim o zamanlar. yaşanabilicek herşeyi yaşadık. lise bitti üniversiteye gittim. ben ankara o istanbul. ayda iki defa geliyorum. bazen olmuyo tabi. neyse böyle idare ettik bi kaç ay. ben hala o liseli saf, aşık çocuk tabi. pederin yolladığı paranın yarısını yola veriyorum yarısınıda orda kızla yiyorum sonra bi ay açım ama çok önemli değil yemek yemek gibi bi ihtiyaç benim için onu görmek. zaman geçti, nedenini anlayamadığım bi şekilde geç cevap veriyo, telefonlarını açmıyo, soğuk konuşuyo. olur ya dürttü şeytan; borç harç bilet parasını çıkardım final haftası bastım istanbula gittim. evlerine gittim evde yoktu annesi söyledi oğlum uzak dur artık o kızdan diye. aile dostu bi ailenin çocuğuyla tanıştırmışlar nişan falan olmuş. bizimkinin niyeti yoktur dedim o kadar sıkmadım canımı. bu arada o tanıştırdıkları çocuk şu an hepimizin tanıdığı zengin ailelerden birine mensup.. bizim kızın ailesiyle tanışıklıklarıda memleketten geliyo. neyse ayrıntıya çok daldım. annesi evde yok diyince ben bu son gelişim bi göriyim sonra gelemiycem zaten falan diye kolpaladım nerde olduğunu öğrenmek amacıyla. annesi yedi, aradı nerdesin kızım dedi benim geldiğimi söylemeden. bebekteymiş. saol melahat teyze diyip gittim. adresini aldığım kafeye girer girmez kızı gördüm. lavuğun kucağında.. beni görmedi o.

    bana verdiği bi bileklik vardı.. ordan bi garsona rica ettim bunu o masaya bırakırmısın diye. bırakmış. ben direk ankara yolcusu tabi. yolda aradı. üzgünüm dedi. hayır huursun dedim kapattım..

    keşke o günüde unutabilsem..

    geçen gün gördüm istanbulda.. oda beni gördü iyiydi gayet. evlenmiş o çocukla..

    şu sigarayıda bırakamadım bi türlü be panpalarım yine yaktırdınız..
    ···
  6. 6.
    +29 -1
    hangi hafıza hangisini sileyim bilmiyorum
    - utanmak değil. gurur duyarım ama yok mu o fakirlik. o nasıl bir eziyettir. bir haşlanmış yumurtayı 4 kişinin paylaşması. eve dayının getirdiği bir koli yumurtanın büyük sevinci. buzdolabını açıp açıp seyretmek. vay anasını yumurta var. hem de otuz tane. hadi hafızam unut bunu.
    - fiş defteri alamamak. yanında ki sınıf arkadaşının topkek yemesi ve ona gıpta ile bakman. hadi hafızam unut bunu.
    - ortaokulu bir tek takım elbiseyle bitirmek. aynı ayakkabıyı kullanmak. altına pençe attırmak ve bundan müthiş utanmak. hadi hafızam unut bunu.
    - topun olmadığı için hep defansda olmak yada fasülyeden olmak. harçlıklardan nice sonra top almak. ayağını kırmak. senin topunla maç yapmaları. kahrolman. o topun patlaması. parayı ödememeleri. hadi hafızam unut bunu.
    - lisede aşık olmak ilk aşk. devrimciyiz. nasıl deliyim. kız o kadar güzel ki- yazdım bunları takip eden anlamıştır- okulun en bomba kızı. dikkat!!! benimle çıkıyor felan. evleneceğiz. nasıl inançlyız. meydanlardayız. slogan atıyoruz. bir gelirsin ki bir gün tam karşında tam faşist tam düşmanın tam olmaz bir adamla öpüşürken görmek. 18 yaşındasın. intihar etmek istemek. ama yaşamayı sevmek. yaşamaya karar vermek. hadi hafızam unut bunu.
    - dudağı yoran bir söze kırıldık. dönemedik. kal dersen kalırım dedi. kal demedim gitti. kal diyememek. hadi hafızam unut bunu.
    - kısa keseyim. hafıza. hadi hayatı unut. sıfırdan. yapabilirmisin?.
    - hadi hafızam herşeyi unut:))
    ···
  7. 7.
    +27 -2
    lisedeyiz. alı diye bir arkadaş var. binin önde gideni herif. bugün çak baş görse eline ayağına sarılır abimsin diye. öyle bir şey. bunlar karum'a gidiyor tahir'le birlikte. dolanıyorlar falan. bi' kalabalık dikkatlerini çekiyor, o tarafa yöneliyorlar meraktan: müzeyyen senar orada. imza dağıtıyor, sohbet ediyor sevenleriyle. bizimkiler türk sanat müziği dinlediğinden değil de unlu birini gördüklerinden heyecanlanıyor. alı "ben imza alaçam" diye gidiyor müzeyyen senar'ın yanına ama yanında kağıt yok. para çıkarıyor cebinden, merhaba bi' imzanızı rica edebilir miyim deyu sorup uzatıyor. kadın "ben üzerinde atatürk resmi olan parayı imzalamam" deyip reddediyor. ucube gibi davranıyor bizimkine asdfdsfsd. göd ediyor resmen.

    neyse,

    bu içleniyor tabii. büğelenk konmuş dana gibi ordan orada koşturuyor. neticede aklına gelen fikir: ben imza alamadıysam kimse alamasın. ve bomba ihbarı yapmaya karar veriyor.. arıyor polisi abi diyor karum'da bomba var yarım saate kadar patlayacak. kapatıp beklemeye başlıyorlar.. 20 dakika sonunda ne gelen var ne giden. züt kispetten çıkınca yannan bağdat'tan gelirmiş ya, o hesap bi' daha arıyor. abi diyor ciddiye almadınız galiba ama karum'da bomba var diyorum size, 10-15 dakika sonra patlayacak.. ve film başlıyor.

    zamanın başbakanı ecevit, başkan da sezer. karum meclis taraflarında olduğu içün o günkü güzergahları arasında mevcut.. e bomba ihbarı da yapılmış, al sana emniyet birimlerinde oluşacak en kralından suikast endişesi. son ihbardan yaklaşık 5 dakika sonra 7 ekip arabası doluyor karum'un önüne. hakeza özal harekat polisleri ve bomba imha ekipleri.. ki bizimkiler de yaptıkları şeyin ciddiyetine o an gark ediyor. iş isten geçtikten sonra hanı. polisler karum'u boşaltıp metrekare metrekare bomba arıyorlar ama mafiş.. yok öyle bir şey. ama ihbar söz konusu?

    bu noktada sıkı tutma sırası bana geliyor, ki hiçbir şeyden haberim yok. alının kullandığı hat annemin üzerine. o gün saat geçe 2,5 falan kapı çalıyor.. paldır küldür kalkıyoruz ev ahalisi olarak ama telsiz sesleri daha kapıyı açmadan duyuluyor. inletiyor apartmanı resmen. kapıyı açınca 5 polisi görüyoruz karşımızda, kalanı da merdivenlerden itibaren apartmana dağılmış:

    - x y'nin evi burası değil mi?
    + evet :/
    - kendisiyle görüşebilir miyiz?
    + benim :/
    - xxxx xxx xx xx no'lu telefonun sahibi siz misiniz hanımefendi?
    + evet ama oğlum kullanıyor o hattı.
    - ikiniz de bizimle gelin lütfen. zorluk çıkarmayın.
    + giyinmemize müsade edin geleceğiz. rica ediyorum. zaten bi' yanlışlık olmalı.
    - peki.

    ...

    annem ağladı ağlayacak, ben şoktayım.. giyinip çıkıyoruz evden. kolumuza giriyor polisler. ki o esnada tüm komşular telsiz seslerinden dolayı uyanmış bizi izliyorlar. 10-12 polisin arasındayım. görsen terör örgütünün hain elebaşısı; iç mihrak sanarsın direkt. o an polislerin arasındayken kafasını eğenleri, yüzlerini gizlemeye çalışanları da anlıyorum. acaip bi' pgiboloji söz konusu. anlatmak mümkün değil. böyle çok pis züt olmuş gibi hissediyorsun kendini. oluk oluk kan alacaklar benden deyu geçiriyorsun aklından. tedirginlik üst limite vurup duruyor.

    herneise, aktepe karakoluna zütürüyorlar bizi. ankara'nın en namlı polis merkezlerinden biridir burası, bilen bilir. bi' odaya alıyorlar. amir giriyor soru sormaya.

    + bu numara annenin adına mi?
    - evet.
    + sen mi kullanıyorsun?
    - hayır.
    + kim kullanıyor ulan o zaman? dalga mi geçiyosun? zaten yaktın başını, daha da mi yansın istiyosun?
    - arkadaşım var alı, hat onda abi. o kullanıyor.
    + evini biliyo musun?
    - evet.

    ...

    anında sattım alıyı dıbına koyyim. satarım. olayın ne olduğunu bilmiyorum ama binin büyük bi' tak yediğini anlamak da zor değil. 2 ekip arabasıyla bu defa alilerin evine gidiyoruz. geçe 4 falan. kapıyı annesi açıyor. ki hayatımda tanıdığım en cazgır insandır. polisleri ve beni görünce basıyor figanı: "benim oğlumu bunlar bu hale getirdiii, siz yaktınız benim oğlumuuu, oğlum yapmaz öyle şeeey".. yapmaz, da önce bi' olayın ne olduğunu öğren be. insaf arkadaş. polis zor sakinleştiriyor kadını. alıyı kaldırıyorlar. o da sok oluyor gördükleri karşısında ama yalan söylemiyor: "ihbarı ben yaptım abi, gidelim isterseniz". annesi yine figanlarda...

    yolda arka koltukta oturuyoruz aliyle. n'aptın? diyorum, gülüyor bin. sen merak etme diyor.. ulan muallak merak etmesi mi kalmış, annem ve ben karakoldayız. tüm apartman telsiz sesleriyle inlemiş. neyi merak etmeyecen? etmemek mümkün mu anasını satayım? o ara bi' hareketlenme başlıyor bunda. elimde bişi var al diyor, belinin arkasından uzatmaya çalışıyor, ne bu diyorum, al al diyor.. prezervatif. giber misin sabaha mi bırakırsın bunu şimdi? adamın umrunda değil içinde bulunduğu durum. polislerden biri farkediyor bişi uzatmaya çalıştığını.. ver ediyor kalayı, ver ediyor zılgıtı. eşşoleşşeğe çeviriyor bizi 2 dakkada.

    karakoldaki ilk sorgusunda alı her şeyi kendi yaptığını, yanında da tahir'in olduğunu söylüyor. bu defa sabaha karşı 5.30'da gidip tahir'i evden alıyorlar polisle. biz bekliyoruz annemle. döndüklerinde annemden özür dileyip eve gönderiyorlar ekip arabasıyla ama alı ben ve tahir kalıyoruz. bizi karum'un bağlı olduğu çankaya polis karakoluna getiriyorlar. onlar ilgileniyormuş konuyla.

    soru üstüne soru soruyorlar.. yaklaşık 1,5 saatlik diyalogların ardından ne alının ne de tahir'in bomba koyacak çapta adamlar olduğunu anlıyorlar. ki tipleri de müsait değil zaten. elemanların tipine bakıp suçlarını öğrensen zütünle gülersin. öyle tezat var ortada. ben pasif durumdayım. soru sorduklar falan yok. bi' daha hatlarını kimseye kullandırma, bu muallaklerle arkadaşlık etme tarzı nasihatler veriyorlar bana. çay ısmarlıyorlar. aktepe karakolundan sonra insan olduğumuzu hatırlıyoruz bu sayede sağolsunlar.

    sabah 9 gibi tahir'le alının babaları, oğullarının yediği cezaları yatırınca çıkardılar bizi karakoldan. ayrılırken "bombacılar akıllı durun bakın, bi' daha görmeyecem sizi buralarda" diyordu amir. asdsafgda. bombacılara bak. alı muallaksi bankacı oldu, o eski halinden eşer yok şimdi. karakola bi' daha ancak hortumlamadan gider giderse. tahir desen mühendis. malzemeden çalmazsa onun da yolu düşmez. ha iyi bi' ders olmadı mi yaşadıkları/mız? olmuştur. niye olmasın.

    annem çok kızdıydı bana eve gelince, bağırıp çağırıyordu. anne dedim içerden yeni çıktım bak beni delirtme.. 20 yıl yatıp çıktım sanarsın tribi görsen. kontrolü kaybetti bu lafı duyanda, oklava arıyordu, odaya zor attım kendimi. içerde geçen anlarımı düşündüm.. hüzünlendim. bi' sigara yaktım hoyratça
    Tümünü Göster
    ···
  8. 8.
    +26
    babamın bi arkadaşının yazlığına gitmiştik onlar da bizim gibi 4 kişilik bi aileydi. ilk defa orda uydulu televizyon görmüştüm. salonda kimse yokken başladım kurcalamaya, ab sat promo diye bi ciks kanalı buldum 168. kanaldı işte sayıyı aklımda tuttum. sonra akşam oldu bütün millet salonda. aldım kumandayı, "rastgele bir basayım bakalım şansıma ne çıkacak" diyip bilerek 168 i tuşladım amk.

    şimdi anlam veremiyom niye böyle bişey yaptığıma
    ···
  9. 9.
    +24 -1
    lisede çok fena aşık olduğum bi kız vardı. bi ara onunla konuşuyoduk. çok korkunç bir konuşma olmuştu. bi ara bu bana "gel bi gel" dedi. ben de sandım ki bu konuşmayı unutalım ve sarılalım istiyo. ellerini bana doğru uzattı, ben de buna sarılmak üzere atladım. sonra bir de baktım ki arkadan araba geliyormuş ve bu rahatsız olup beni kenara çekmek istemiş.

    çok gülmüştü. çok rezil hissetmiştim.

    not: ergenlikte aşık olan bilir, ergenlikte aşık olan anlar... ergenlik aşkı en büyük aşktır.
    ···
  10. 10.
    +18
    orta 3 te hoşlandığım bi kız vardı karşı dairede kızın odasını cdıbına boncuk tabancasıyla ateş edip saklanıyodum meğer ailesiyle ışığı kapatmışlar salondan beni izleyip daşşak geçiyolar ertesi gün anneme söylediler oda babama söyledi tüm mahalla evdekiler daşşak geçti 1 ay çok acıklıydı amk
    ···
  11. 11.
    +16 -1
    7-8 yaşında küçücük bebeydim bikeresinde babamla boğuşuyoruz yalandan beni dövüyo bende ona vuruyorum ama babam tabiki beni hep yenerdi oyunun sonunda işte durum böyle olunca aklıma başka bi taktik geldi ancak öyle yenerim dedim başladık kavgaya o bana vuruyo ben ona sonra babamın taşşakları bi teklemeye başladım ama böyle ard arda kaç kere vurdum sonra ben bıraktım babam yerde kıvranıyodu nasıl vicdan azabı çektim anlatamam kim bilir kaç hafta gibişememiştir
    ···
  12. 12.
    +11 -5
    geçen seneydi;güz dönemi 2.vize zamanları. Ders calısmak amacıyla bi arkadaşa gidecektim. Kız arkadaşımı yurduna bıraktım ve ders notlarımı alıp arkadaşa geçtim. Sabaha kadar kastık. Gece 4 gibi bi mesaj geldi seni çok seviyorum bunu sakın unutma gibilerinden.O aralar da aramız biraz soğuktu nedenini bilmiyordum.Şaşırdım ve var bunda bi iş dedim. Meğer kevaşe o gece ben onu yurduna bıraktıktan sonra dışarı cıkıp başkalarıyla takılmış artık ne tak yediler bilmiyorum ve bunları bana çatır çatır anlattı. Benim keşke yaşamasaydım dediğim durum aslında bu değil;keşke o karı karşıma hiç çıkmasaydı ya da.. Keşke bir kız uğruna trabzona okumaya gelmeseydim...

    edit:Varlığınla yokluğun arasında kalmayacağım artık, sadece olmayacaksın. Sensiz kalma ihtimali olmayacak aleyhine kurulmuş cümlelerimin sonunda. Belki birkaç satır arasında unutulacaksın bir müddet sonra. içimden olmayacak, boş bir kağıdın gölgesine sığınmayacak sana sitemlerim. Hani hep kızardın ya “Konuş konuş konuş” derdin, haykırabilir miyim şimdi korkaklığını. Bıraktığın bu mavi düşleriyle avunan yalnızlığı, artık sahiplenilmeyecek olmanın burukluğunu yaşarken, haykırabilir miyim dersin, susar mıyım, gülüp geçer miyim yoksa …?
    Aslında alıştırmalıyım kendimi hiç dönmeyecekmişsin, dönülmeyecek bir yerdeymişsin gibi farzetmeli, unutmalı. Seni hiç tanımamış gibi yaşamımı sürdürmeliyim. Var olduğum her yer aşk(ın) şehri olmalı artık, yeniden sevmenin, sevilebilmenin yeri her yer, zamanı yaşanan ve gelecek tüm zamanlar olmalı benim için. Evet, sayfalardan koparıp bir bir savurmalıyım seni yaşanmış tüm zamanlara, uzaklaşan her adımımla hapsetmeliyim bu anılar sokağına. Kopan takvim yaprakları sensiz geçen günleri saymamalı, bende yokluğunun güncesini tutmayı artık bırakmalıyım. Her yeni güne seni getirmedi diye isyan etmemeliyim. Kabullenebilmeli, hazmedebilmeli, aldırmamalı hatta sana hak verebilmeliyim. Bu satırlarla büyümeye başlamalıyım, sırf seni ve çocuklaşan bir aşkı kolayca unutabilmek için. Zira yoksun. Sanki benim hiç senim olmamış, sanki bizi hiç yaşamamışız, sanki aşk denen o hoyrat şarkıyı mırıldanmış ve sonra yarım bırakmışız gibi. Artık yeni bir şarkı söylemenin vakti, Yaşanmışlığına, yitikliğime hiç aldırmadan,
    Sanki benim hiç senim olmamış gibi…
    ···
  13. 13.
    +14
    ...
    ···
  14. 14.
    +13
    lise1 e gidiyodum meslek lisesi. bi gün dersteyiz hoca anlatıyo ama herkes kendi arasında muhabbet ediyo herneyse.. ben bi anda istemsiz olarak osurdum ama hiç ses çıkarmadan yanımdaki sıra arkadaşım bin eliyle ceketini tutup burnunu kapattı.. osurdu kaçın dedi.. ben cam kenarı arkadan 2. sırada oturuyodum bizim sıralar hep ayağa kalktı millet kaçışıyo ama böyle bi koku yok herkes ayağa kalktı amk ben oturuyorum. herneyse yan sıralar falan hep kalktı sadece kapı tarafındaki sıralar kalkmadı. neyse ders bitti kapı kenarı en arkada oturan bi arkadaş vardı tam sınıftan çıkıyoruz bana demez mi -kardeşim derste birimi osurdu bi koku geldi. amk ya o bile duymuş ama oraya gidene kadar koku azaldı heralde...
    ···
  15. 15.
    +11 -1
    keşke onu tanımasaydım diyorum kendime 4 aydır . Bütün bi lise hayatını onunla geçirdim hayaller vardı tabi ankaraya okumaya geldik. o hacettepe ben ankara üni. gibtiğmin memleketine gelince değişti ayrıldı gibtir oldu gitti. arkasında büyük bi enkaz bıraktı be panpalar. aramız cok iyidi fazlasıyla iyidi. arkadaşlarınla dışarı çıkcagı zaman beni zütürmeden kendide gitmezdi. her türlü fedekarlıgı yaptı ama sonra sebebsiz yere çekti gitti. neyse doluyum dıbına koyayım. budur işte yaşasın gececi tayfa
    ···
  16. 16.
    +11
    ilk telefonumu aldığımda ilk hafta sağı solu arıyorum, küçüğüm tabi o zamanlar yine arıyorum birilerini sanırsam büyük kuzeni aramıştım, yanımdada okul arkadaşlarımdan birileri vardı telefon kapalıymış aradığınız kişiye ulaşılamıyor falan dedi bende teşekkür ederim dedim kapattım,ne oldu dediler telefona ulaşılamıyomuş bi kadın çıktı ulaşılamıyor sonra arayın dedi, bende teşekkür ettim kapattım dedim arkadaşlar baya bi güldüler bana okuldada salak salak konuşmuşlardı baya mal durumuna düşmüştüm amk, hiç bu kadar çok kişinin dalga geçtiğini hatırlamıyorum
    ···
  17. 17.
    +10
    ben lisede sıramda uyukluyodum önümdeki iki kız kafama kalemle vuruyodu bende bi durun lan diye uyandım tabi gribim o sıra kışın. birde istemsiz bi şekilde burnumdan böle hoğğ diye sümük fışkırdı ikiside gülmekten yere yattı ipneler, bide ben bi tanesinden hoşlanıyodum amk :(
    ···
  18. 18.
    +5 -4
    hafızamdan silmek istediğim şeyi buraya yazsam hepinizi öldürmek zorunda kalırım.
    ···
  19. 19.
    +9
    mrb panpalar. daha önce kimseye anlatmadığım bişeyi size anlatıyorum.
    olayın olduğu zamanlar kocaeli üni. okuyodum. evimiz istanbulda olduğu için servisle gidip geliyodum.
    okuldan bi sevgili yaptım kendime. uğruna 9 ay peşinde koştum. saçlarımı beyazlattım. türlü dertler çektim ama sonunda elde ettim.
    hem okulda beraberiz hemde serviste beraberiz. evlerimiz arası arabayla 10 dk sürüyo. her türlü yakınız birbirimize.
    bu kızın eskiden olan bi ilişkisi var. 4 yıl süren ve sonunda 2 kere aldatılmayla biten bi ilişki.
    kız bu yüzden kimseye güvenemiyorum falan diyodu. o böyle dedikçe ben daha çok peşinde koşuyodum. zor olsa da bi şekilde başladı ilişkimiz.
    uzatmadan asıl konuya geliyorum..
    aylardan ekim yada kasım. ilişkimizin 4 yada 5. ayındayız. servisle eve dönüyoruz, hava karanlık. çalan müziklerde hep aşk sevgi içeren özlem içeren parçalar.
    birden gözlerinden yaşlar akmaya başladı. noldu diyorum ses yok daha şiddetli ağlıyo. o an ne yaptım hiç hatırlamıyorum. kurtköyde opet mehmetçik vakfı tesisleri var oraya çektik arabayı. bu dışarı çıktı nefes aldı kızlar hemen destek oldu falan. kız göre göre gözümün önünde eski sevgilisi, onu aldatan, onu kandıran, ona hiç değer vermeyen biri için; ona aşık olan, onu herşeyin üstünde tutan, ona sonsuz güven sunan birinin karşısında ağlıyodu. bu olay çok koymuştur bana. aklımı gibiyim ki ben hala bu kızla beraberim ve tam bugün ilişkimizin 2. yılı bitti. 2 yıl boyunca silmek istediğim iki olaydan biri buydu diğeri ise:

    geçen sene nisan ayında oldu. bi kız var güya çok iyi fal bakıyomuş. tüm kızlar toplandı fal baktırdı. benim hatun fal baktırdıktan sonra kızlarla fısır fısır konuştuktan sonra yanıma geldi. ondan sonraki konuşmalar ise:

    -geldim aşkım
    +ne çıktı?
    -geçmişe dair herşeyi bildi şok oldum. bi kaç tane de harf çıktı falımda..
    +hangi harfler?
    -h,a,l,z,y...
    +kim ki bu?
    -sen tabi aşkım. kadir yılm...
    dedikten sonra ben züt olmuş vaziyette dona kaldım. o ise aşkımmmmm deyip yediği takun farkına vardığı için bana sarıldı.

    ben onur yılmaz. ama o eski 4 yıllık sevgilisinin adını söyleyip bana sarıldı.
    aynı polatın elif diye ebruya sarılması gibi..

    herşeyi yuta yuta hala beraberim hatırladıkça nefret ediyorum ama hala seviyorum.
    ···
  20. 20.
    +8
    5 - 6 yaşlarındaydım 90larda denizli çok soğuk olurdu , annem ve abimle gidiyoz yolda, annem de ben üşümym diye atkıyı kafama bi dolamış bi tak göremiyom , böle giderken bunlar benm elimden bıraktı bende düz yolda direğe kafamı çarptıydım bu da böyle bi anımdır
    ···