1. 226.
    +1
    Lisede, arkadaşıma “yazın hep beraber tatile gideceğiz, sen de gelsene.” Demiştim. O da, “Çok isterdim ama, bizimkilerle tatile gideceğiz. ””demişti. “Aa, sen kimlerle gidiyorsun” diye sorunca, “E ailemle gideceğiz, çok eğlenicez ya, şimdiden sabırsızlanıyorum” demişti. Bütün bir gün boyunca, bu konuşmayı düşünmüştüm, yine de “aile, tatil ve eğlenmek” kelimelerini aynı cümle içinde düşünemiyordum.
    ···
  2. 227.
    +1
    Babamın içinde olduğu her şeyde olduğu gibi.
    ···
  3. 228.
    0
    Aslında, babamsız çok iyiydik. En, annem ve kardeşim… Evin içinde o kadar eğleniyorduk ki… Espriler, şakalar, komiklikler… Kendimiz olabiliyorduk. Hep böyle sürsün istiyordum, üçümüz o kadar mutluyduk ki…
    ···
  4. 229.
    0
    Bu anları, tek bir ses bozardı: Kapının açılma sesi. O anlarda, eve bir sessizlik hakim oluyordu, hepimizin boğazında bir düğüm… O gerilim, içte bir yerlerde hissediliyordu, sanki oksijenin yerine o gerilimi soluyorduk…
    ···
  5. 230.
    0
    Babam gelmişti.
    ···
  6. 231.
    0
    Hemen hemen hiç konuşmazdı. “Yemek hazır mı?” “Tuzu versene” “iyi geceler”. Bu kadar. Baba, benim için yan kanepede sessizce uzanan bir adam demekti. Son yıllarda, annem de kavgalardan bıktığı için, hiç konuşmazlardı. Kavgalar bitmişti, ama yerini gerilime bırakmıştı. Hiç konuşulmayan, ama her saniyesinde hissedilen bir gerilim… Ne zaman ki babam uyumaya giderdi, o zaman eve huzur gelirdi. Üçümüz de derin bir ”oh” çekerdik. Sessizce.
    ···
  7. 232.
    0
    Babasızlığı hep düşünmüşümdür. Babasız büyümek nasıl bir histi ki acaba? Ya da olup da olmaması? Belki de en ağırı buydu.
    ···
  8. 233.
    0
    Kuzenimin babası şehit olmuş, o 1 yaşındayken. Babasız büyümenin ekgibliğini hep yaşadığını anlatır, ağlardı. Bir kız çocuğu olarak, onu hep düşündüğünü söylerdi. “Bir ilişki yaşamak bile, ona ihanet ediyormuşum gibi hissetiriyor, sanki beni izliyormuş gibi. Ben de kendimi geri çekiyorum.” Saatlerce ağlardı. Bu ağlamaların birinde, “Sen şanslısın asında” dedim.
    ···
  9. 234.
    0
    "Niye ki?” diye sordu. “En azından babanın olmadığını biliyorsun, ona göre hayatını kuruyorsun.” Dedim. “Benimki var da yok gibi. Ben, babam varken babasızlığı yaşıyorum.” Donup kalmıştı. “Doğru aslında, sen de benim gibi büyüdün.” Dedi. “Hatta, belki de daha kötüsü” dedim. “Her akşam, başımı yastığa “acaba bugün kavga edecekler mi” diye koyardım. Sen en azından o gece kavga olmayacağını bilirdin.”
    ···
  10. 235.
    0
    Bir kere olsun, o yastığa başımı huzurla koyamadım. Uzakta olsam bile.
    ···
  11. 236.
    +2
    Ailemin yanında olsam da olmasam da, tek düşündüğüm onlardı, kavga ediyorlar mıydı, birbirlerine bir şey yaparlar mıydı? Bir cinnet anında, belki de… Bu düşünceler, ne Ankara’da, ne askerde, ne de kendi evimde hiç aklımdan çıkmadı. Askerde, o kadar dert arasında, tek düşündüğüm onlardı. Her akşam aradığımda, annemin ya da kardeşimin ses tonundan anlamaya çalışırdım: “Bugün kavga etmişler mi?”
    ···
  12. 237.
    0
    Her nöbette, sadece bunları düşünüyordum. Böyle bir derdim varken, hayatımda iki tane çocuk varken, başka bir şeyi düşünemiyordum. Diğer dertler o kadar komik geliyordu ki.. Olgunlaşmak dedikleri buydu sanırım, bu benim hiç hoşuma gitmiyordu.
    ···
  13. 238.
    0
    Çocuk olmak istiyordum, başka bir ailede.
    ···
  14. 239.
    +1
    Askere gittiğimde, belki de babamla ilk defa çok önemli bir şey paylaştım. Karlı bir kış sabahıydı, beni birliğime bırakmaya gelmişti, o ana kadar pek konuşmamıştık. Her zamanki gibi. Nizamiye kapısına geldik, durduk. içeri girecekken, beni durdurdu, sarıldı. Ağlamaya başladı. O kadar içten ve hisli bir şekilde ağlıyordu ki… içime bir taş oturdu sanki. Yine olgunluk sırası bendeydi, teselli etmeliydim. “Ağlama baba, gidip geleceğim işte” dedim. “Dikkat et oğlum” dedi. Arkasına baka baka, içini çeke çeke uzaklaştı.
    ···
  15. 240.
    +1
    Ah be babam… Duygularını gösteremeyen adam…
    ···
  16. 241.
    +1
    Böyle bir anı, bir kere daha yaşamıştık. Ben askerdeyken, babam prostat ameliyatı olmuş, sonra da hastanede enfeksiyon kapmış. 2 haftaya yakın orda kalmış, öleceğinden korkmuşlar. Neyse ki, sağ salim çıkmış. Tabii, bunu bana söylemediler, gelince haberim oldu. Kontrole gitmesi gerekiyordu, gidecek hali yoktu, ben zütürdüm. Doktor bakmış, çıkışta “tuvalete gideyim” dedi. Kapıda bekledim, bi süre sonra geldi. “Yapamadım” dedi “Canım çok acıyor…”
    ···
  17. 242.
    0
    Babaların da canı acırmış…
    ···
  18. 243.
    +1
    O an, her şeyi bırakıp, ağlaya ağlaya çökmek istedim bi köşeye. Saatlerce… Ama yapamazdım. Yutkundum, “Geçer baba, üzülme, hadi gidelim” dedim.
    ···
  19. 244.
    +1
    Arabada, yanımda bitkin bir şekilde oturan adama baktım. Bu adam benim babam mıydı? Hani, bize kan kusturan adam? Bu küçücük adam? Başkası bana bunları anlatmış olsa, o anda hayatta inanamazdım. Bu adam bunları yapmış olamazdı… Eve gidene kadar, içime attım bütün gözyaşlarımı. O günden sonra, babamın yaptıklarına aldırmaz oldum. Ben ondan güçlüydüm.
    ···
  20. 245.
    +1
    Ben babamdan güçlüyüm.
    ···