1. 1.
    +2 -2
    beyler ister gibleyin ister giblemeyin anlatcam amk. moralim çok bozuk lan, bi daha gibsen delikanlılık yapmıcam amk. banane lan banane amk di mi yani seni ilgilendirmiyosa gibtir git ordan ne diye salça oluyon ki züt.

    dün gece ne güzel kar yağıyordu. hadi dedim çıkayım iki tur atayım dıbına kodumun şehrinde kafam dağılsın. zaten gurbet ellerde harman kaldık. neyse işte düştük yollara, millet manitasıyla yürüyor. kimi almış çoluğu çocuğu eğleniyorlar. benim ünide keş diye adım çıkmış zaten karşıdan gören yolunu değiştiriyor. koskaca sınıfta beni seven 3 amlı var zaten ki onların biride rezerve.

    şuku nickaltı gibi bi beklentim yok, okumasanız da yazıcam. yazmak istiyorum hatta bütün hayatımı yazmak istiyorum. belki komik bi şeyler denk gelir, tebessüm edip bana söversiniz. canınız sağolsun.
    ···
  2. 2.
    +4
    okumazsınız diye sizin için buldum muallakler;

    deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır.
    güneş onu yakıp kavurur.
    o da tanrı'ya yakarır keşke güneş olsaydım diye.
    "ol" der tanrı. güneş oluverir.
    fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.
    bulut olmak ister. "ol" der tanrı. bulut olur.
    rüzgâr alır zütürür bulutu, rüzgârın oyuncağı olur.
    rüzgâr olmak ister bu kez. ona da "ol" der tanrı.
    rüzgâr her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur.
    her şey karşısında eğilir. tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.
    ordan eser burdan eser, kaya bana mısın demez!
    bildiniz, tanrı kaya olmasına da izin verir.
    dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı...

    bir sabah sırtında bir acı ile uyanır...
    bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır. ..
    "amor fati - nietzsche"
    ···
  3. 3.
    +2
    geçen sene arabasızlığa daha fazla dayanamayarak bir araba almaya karar verdim. ilk etapta böbreğimi satışa çıkardım ama umduğumu bulamadım. ilk arabam için lisedeyken hayaliyle yaşadığım peguot 106 gti uygundu. ergenliğimi bile hakkıyla yaşadım beyler. 16 yaşımdayken ehliyet için bir kez zütümü vermeye bile hazırdım. hatta babamı mahkemeye verip yaşımı büyütmeyi bile düşündüm ama mirastan men edilme tehlikesiyle karşılaştım. ileride para kazanmaya başlayınca fakir ferrasi s2000 almayı hayal ediyorum. araba tamamdı tamam olmasına da para konusu hala muammaydı. ananananannemin sekreterini arayıp randevu talep ettim. ne diyom ben amk ya atladım otobüse gittim bursaya. işte bu muammayı çözmek için soluğu ananananannemin yanında aldım. geleneksel aile içi selamlaşmamızı yaptıktan sonra anannanaanem evdeki yenilebilecek her şeyi önüme serdi. o güne kadar anananananaemin beni seven ender insanlardan olduğuna inanırdım. anananannanemi kıvama getirmek için havadan sudan muhabbet ediyordum. hatta kalkıp bi ara namaz mı kılsam diye düşündüm ama allahla pazarlık olmazdı. anannanananemin tak gibi parası var beyler. zaten rahmetli dedem 4 kat ev yapmış, 2sinde dayımlar 1inde kendisi oturuyor. evlerden biride kiralık. biz biniz zaten amk bize bi tak yok. neyse inönüye bağlamayak şimdi. işte bu kadın kuru ekmek ve suyla hayatını sürdüren emekli maaşı, dul maaşı, kira falan derken paranın annesiyle cinsel ilişkiye giren bi kadın. gizli zenginlerden yani ama eve hırsız girse çalacak bir şey bulamaz o kadar da pinti. zaten eskilerin alayı öyle. neyse daha fazla dayanamayarak ananenemden mirastan payımı istediğimi söyledim. illa ölmeni mi bekleyelim, sen hayattayken beraber yiyelim işte şu parayı diyerek 30.000 tl borç istedim. istemez olaydım amk duymadığım laf kalmadı. gayet masumane duygularla istemiştim halbuki. bi arabam olsa anannanannanemin ihtiyacı olduğunda yardımcı olsam fena mı olurdu. biraz kızdıktan sonra bende o kadar para ne arar oğlum, manyak mısın sen dedi. sen hele bi okulunu bitir para kazanmaya başla o zaman alırım bi araba sana dedi. saftım, masumdum, salaktım amk maldım parası olmadığına inandım.
    ···
  4. 4.
    +2
    yolumu aydınlatan sokak lambaları eşliğinde gölgeme bakarak yürüyordum. bu sokak lambalarının devlet ekonomisindeki yerini düşünmeye başladım. mevcut matematik bilgim el vermeyice, ben o derste yoktum diyerek kurtardım kendimi. ne zaman okuduğumu hatırlayamadığım bir haber geldi aklıma. kaldırım taşlarına çok ufak hareket payı verip elde edilen kinetik enerjiyle sokak lambalarının yanmasını sağlayacak bir projeden bahsediyordu haberde. ham madde ve doğal kaynaklarımız kısıtlıydı malesef ve böyle devam edersek yeni nesiller büyük sıkıntılar çekebilirdi. işte bu yüzden ileride evlensem bile çocuk yapmamaya karar verdim. karşıdan gelen ve uzunları yakan huur çocuğu beni ayar etmişti. sinirlerime daha fazla hakim olamayarak bir sigara daha yakmaya karar verdim. ellerim aşırı derecede titrediği için bu sefer deri eldivenimi çıkarmaya ve sigaramı daha kolay yakmaya karar verdim. nihayet sigaramı ateşledim ve yıllardan beri uğraştığım ama bir türlü beceremediğim dumanla halka yapma fantezime başladım. etrafta pek kimse yoktu ve dudaklarımla abuk sabuk hareketler yapmam kimseyi rahatsız etmezdi. hem soğuk hava sayesinde duman konusunda avantajlı olan taraf bendim. yanlışlıkla da olsa bir tane halka çıkartmayı başardım. - onlar halka değil fil diyenin amk-. bu aptalca girişimlerim yüzünden sigaram yine bin olmuştu. sağımdaki çöp tenekesini sigaramı 3 sayılık göndermeye karar verdim. oldum olası basket oynayamam zaten, kodumun oyununda dokunsan faul oluyor. neyse 3 sayılık atışımda isabetliydi, halka yapamamıştım ama evren yine de beni teselli etmişti. amor fati!

    -amor fati demişken nietzsche'nin güzel bi hikayesi vardı, okumanızı tavsiye ederim.
    ···
  5. 5.
    +2
    o günden beri babama bile güvenmem. aradan 1 ay bile geçmedi ananannaannem 120 milyara yazlık aldı. 25 milyarda dıbına kodumun yazlığına masraf yaptı. 1 ay bile beklemedi lan, insan 40'ımın çıkmasını bekler ama nerde. eski nesil çok bozdu aga. sinirimden, öfkemden deliye dönmüştüm. geceleri uyuyamıyordum, gözümü ne zaman kapatsam o ev bir canavara dönüşüyor beni peşliyordu. daha fazla dayanamayarak tekrar bursa'ya doğru yola çıktım. kararımı vermiştim, benzin döküp yazlığı ateşe verecektim. bu iş için çakma zippo bile aldım. evi yakarken bi kaza çıkmaması gerekiyordu. - bu arada ev falan diyorum da siz saray olarak anlayın amk-. feribotta sigaramı yaktıktan sonra çakma zippomla manita avına çıktım. sanırım yakıt sorunu çektiğimiz için elimiz boş döndük. bursa'ya vardığımda bin kuzen - ah ah onuda özledim çok, küçükken beraber ferre izleyip otzbir çekerdik o kadar samimiydik- ve dayımla toplantı yapmaya karar verdim. toplantı için en uygun mekan kümesti. kümeste daire şeklinde oturduk, böylece hepimiz eşit olabilecektik. daha sonra çılgın projemden dayıma ve bin kuzene bahsettim. dıbına kodumun bini elinde telefon manitasıyla mesajlaştığı için beni giblemiyordu. neyse ki dayımın beni dinlediğini düşünüyordum. fikrini almak için yüzüne baktığımda, çok konuşma amk sıra sende al kapağını gibtir git dedi. dayım bile beni dandinlememişti, bu hayatın dıbına koymak geçiyordu içimden. zaten fikirleri benim için önemli değildi sadece 1 bidon benzin parası için çıkma isteyecektim muallaklerden.
    ···
  6. 6.
    +2
    aslında dedemle öyle çok bi hatıramız yoktu. küçükken yurt dışında yaşadığımız için akrabalarımı pek görmüyordum. hatta çoğunu tanımıyordum bile. türkiye'ye geldiğimiz zamanlarda zaten herkes bizi görmek için geliyordu. o kadar çok kişi geliyordu ki kimin kim olduğunu anlamlandıramıyordum. hem onlardan çok canım ülkeme geldiğimde tanıştığım; pokemon, sporcu kartları, bilyelerim ve tasolar ilgimi çekiyordum. tatilimin ilk haftasında kuzenimden hızlandırılmış kurs alarak bütün her şeyi öğrenmeye çalışıyordum. mahalle maçları ve mahalleler arası kavgalar oldukça keyifliydi. bu yüzden eşe dosta gereken önemi bir türlü veremiyordum ama daha çocuktum ve bu önemli değildi. aynı dili konuştuğun insanlarla oyun oynamak çok zevkliydi ve yazları çok eğleniyordum. bahçede ki erik ağacında günümün önemli bir bölümü geçiyordu. kuzenimle beslenme ihtiyacını o ağaçtan sağlıyorduk. o ağacı da rahmetli dedem dikmişti. dedemin ölümü üzerimde çok ağır izler bırakmıştı. benim yüzümden öldüğünü düşünüyor ve sürekli vicdan azabı çekiyordum. dedemin ölmesinin attığım kafayla bir ilgisi yoktu aslında. o tamamen başka bir olaydı; bir akşam 4 ekmek almam için beni besaş a - besaş: bursa da halk ekmek gibi bir şey beyler- göndermişlerdi. birde utanmadan tam para vermişlerdi amk. türkiye deyken ekmek almaya gitmekten hiç gocunmazdım. o ekmekte farklı bir şeyler vardı ve ekmeği alıp eve dönerken ekmekten tırtıklamak en büyük hobilerimdendi. neyse işte yola koyuldum ve yolda çikolata yiyen zengin bir bin görünce benim de canım çekti. 4 ekmeğin bizim için fazla olduğunu düşündüm ve kendime bir çikolata almamın hiçte fena bir fikir olmadığına karar verdim. nerden bileyim amk bi çikolata yüzünden dedemin öleceğini.
    ···
  7. 7.
    +2
    kar iyice şiddeti arttırmıştı bense hala yürüyordum. kar lastiğinin zorunlu olacağı muhabbeti aklıma geldi. birde kış lastiği alacaktık dıbını gibim. ne taka yarayacağı konusunda da bir fikrim yoktu. ileride gördüğüm efesçi den sigaramı almaya karar verdim. içeri girerken selamun aleykum demem uygun olur mu diye düşünüyordum. bu konu hakkında herkes farklı bir şey diyo amk. en güzeli iyi akşamlar diyerek girmekti ama bu seferde giderken diyecek bir şey kalmıyordu. bazen türkçem çok yetersiz kalıyor amk. iyi akşamlar diyerek içiri girdim ve bi uzun l&m istedim. kutu mu olsun soft mu olsun diye sorulunca bir an boş bulundum ve uzun olsunda nasıl olursa olsun diye yanıt verdim. muallak efesçi sırıtarak sigaramı verdi. aranızda bayrampaşa tribününde takılan varsa o bayiyi bilir. maçtan sonra adama gidip abi burdan amerika'ya nasıl gideriz diye sormuş huur çocukları. tabi sonra adam gibmiş bunların belasını, maçtan sonra bir sürü tantana amk.
    dışarıda ki soğuk hava koşullarında sigaramı yakmak zor olacağı için dükkandan çıkmadan sigaramı yakmaya karar verdim. dışarı çıktığımda soğuk hava yüzümü okşuyordu ama bundan zevk almıyordum. zaten bir amlının saçının yüzüme değmesinden de nefret ederdim amk, böyle ilginç huylarım var. belki bu yüzden kısa saçlı kızlar hep ilgimi çekmiştir. yeterince yürümştüm ve artık u dönüşü yapmanın zamanı gelmişti. bizde geri vites olmadığı için gerekli şartlarda u dönüşü yapardım. sinyalimi vererek dönüşümü yaptım ve az sonra yiyeceğim dayağa doğru adım adım ilerlemeye başladım.
    ···
  8. 8.
    +1 -1
    çöp tenekesine - teneke demişken, şırnak'ta vatani görevini yerine getiren kan kardeşim tenekem'e selam ederim- yolladığım sigarayı söndürmediğimi fark ettim. aslında buna pek dikkat etmezdim zaten lapa lapa kar yağıyordu ama geçen nisan ayında okulun kapısının önünde sigara içerken başıma gelenler beni temkinli davranmaya itiyordu. o zamanda sınıfımız 5 şövalye ruhlu genci ve ben yani sınıfın bini bizim blokun önünde sigara içiyorduk. gerçi şövalyelerden biri sigara içmiyordu ama yanımızda duruyordu işte. ben tam çöp tenekesinin önünde duruyor ve yine ne muallaklik yapsam diye düşünüyordum ama işler kesattı aklıma bir şey gelmiyordu. derin düşüncelere daldığımı gören şövalyeler yine ne muallaklik düşünüyon lan deyince kendime geldim. hiiç öyle ex manitamı düşünüyom deyip geçiştirdim. sigaramın yarısına gelmiştim ama daha fazla içesim yoktu. genelde sigarayı izmaritine kadar sömüren bir bin olduğumdan kimseye göstermeden sigaramı çöp kutusuna sallamaya karar verdim olacaklardan habersiz. çöpün en üstünde poşet varmış galiba ufak ufak yanmaya başladı. hemen ellerimi zütümün üstünde birleştirerek çakmağımı ateşledim. ateşi daha da hızlandırdım ve birkaç saniye sonra çöp kutusu alev alev yanıyordu. bizim şövalyeler bir anda dağıldı. 2 tanesi kantine doğru yola çıkmıştı, 2 tanesi de çoktan sınıfa topuklamıştı. son şövalye benle kalarak en zor görevi üstlenmişti. biraz ilerideki banka oturarak olacakları izlemeye başladım. biraz mal olduğum için bütün bu olanlardan zevk alıyordum. beni orada gören herkes çöpü benim yaktığımı tahmin edebiliyordu. zaten günah keçisi hep bendim amk.
    ···
  9. 9.
    +2
    bu sefer halka yapmaya çalışarak sigaramı bin etmemem gerektiğinin farkındaydım. 1 lira bozuk param vardı ve 80 tl'de cüzdanda yatıyordu. sigara almak için hesap kitap işine girdi. l&m'nin 6 liraya düşmesiyle üstümde bozuk para kalmadan bu işi halledebiliyordum.- 6.5 iken hep bi muallaklik oluyodu, 6 lira yapan yetkili abilere çok teşekkür ama 5 olsa düz olsa çok güzel olur.- üzerimde bozuk para kalmamasıda beni endişelendiriyordu. bir konuda kararsız kalırsam ve atama danışmam gerekirse ne yapacaktım. artık kendi ayaklarımın üzerinde durma vakti geldiğine karar vererek 6 lira hazırladım. en yakın efesçi'den sigaramı alabilirdim. bu hesap kitap işleri yine kafamı karıştırmıştı ve sigaramı biraz daha rüzgara kaptırmaya niyetim yoktu. her şeyden uzaklaşarak sigarama konsantre oldum. sigaram bittiğinde sigaranın aylık ekonomimdeki yerini düşünerek sigarayı bırakmaya karar verdim. aslında tamda karar verememiştim, zaten yokluktaydım ve sigara'da olmasa ne tak yiyecektim. büyümek ne zor şeydi amk, küçükken hiç böyle dertlerim yoktu. keşke hep çocuk kalsaydım. aslan babam bana ne güzelde bakıyordu. çocukken arabamı kırdığımda, bozduğumda üzülme oğlum ne olcak yenisi alırız derdi. şimdi bi kaza yapayım bırak kazayı bi yere sürtsün o araba bi gibmediği kalıyor amk. şimdi de alsana yenisi, o zamanki gibi aslan babam olsana ama nerdee. ileride baba olursam yapacağım 2 şey var;
    eve gelirken telefon açıp ekmek lazım mı diye soracağım. neden bilmiyorum ama bunun babalığın önemli bir parçası olarak görüyorum. birde pazar günleri aslan oğlum yada çirkin kızım banyo yaptıktan sonra salonda oyun oynarken yanıma çağırıp saçlarını koklayacağım. ohh mis gibi kokuyor dedikten sonra poposuna ufak bi tekme atıp tekrar oyun oynamaya göndereceğim. çocuğu fazla tutmayın beyler, beni küçükkene hep oyunun en heyecanlı yerinde alıkoyarlardı uyuz olurdum. hatta bir kere yeni kalp ameliyatı olan dedeme, beni rehin aldığı için kafa atmıştım. rahmetli ambulansla çıktı mahalleden. anananananem gibicekti belamı...
    ···
  10. 10.
    +2
    gardaş pıt mı atıoz üstüne soda mı çakıoz ayık mı oluyoz şşşş
    ···
  11. 11.
    +1 -1
    lastiklerine zincir takılan araçların gürültüsü eşliğinde yoluma devam ediyordum. sigaram da bitmek üzereydi ve vodka konusunda hala bi karar alamamıştım. böyle iki ihtimalli zor durumlarda karar vermek için danıştığım bir kişi vardı ve yine onun yolu gözükmüştü. cebimden çıkardığım 1 lirayla önce atamı selamladım. - cüzdanımda bozuk para koymaya yer yok o yüzden cebimde taşıyorum-. atama halini hatrını sorduktan sonra hakkımda hayırlsını temenni ettim ve 1 lirayı attım. gibtimin parasını tutamadım ve önüme düştü. zate her yer kar olduğu için fazla uzağa gidemezdi. atatürk tabikide içmemi söyleyecekti. ayaklarımın ucundaki paraya baktığımda çok üzülmüştüm. atamı görmeyi o kadar çok bekliyordum ki ama göre göre 1 türk lirası yazıyordu. vodka içemeyecek olmaktan çok atamın yere değmesi, onu görememek beni çok üzdü. allah birdir diyerek paramı aldım ve yoluma devam ettim.
    ···
  12. 12.
    +1 -1
    @10 hayır lisedeyken huur çocuğu müdür zaten kontenjan az gibtir git gelme dedi üni gezisine. o giden huur çocuklarının alayının kazanacağı belliydi zaten ama ben dünya gözüyle bir daha üniversite göremeyebilirdim. eğitimdeki fırsat eşitsizliğini gibim. bu arada dershaneler kapatılmasın...
    ···
  13. 13.
    +2
    caddeden geçen araba saysınıda ki önemli düşüş dikkatimi çekmişti. şaka lan şaka zaten züt kadar şehir amk, bi tak dikkatinizi çekmiyo... küçük ama seri adımlarla yoluma devam ediyordum. karşıdan gelen lavuğun sesiyle " noluyoz dıbınıgibim" moduna girdim. acaba bana mı bağrıyorlardı, şehrin gençlerinin bir kısmıyla aram oldukça iyiyken bir kısmıda benden nefret ediyordu. işte bunlar hep tribün... pgibopat oluşumdan ötürü kolay kolay kimse benle zıt gitmezdi. bu da zütümü epey kaldırmaya yetiyordu. - yazın bir gece sokakta yürürken 3 tane lavuk çıktı karşıma, tip tip bakıyo muallakler. bende de geri vites yok, öleceğimi bilsem geri vitese takmam. lavuğun biri yanındakine " usta ben sana çıkarken emanet alalım demedim mi bak lazım olcakmış" deyince ufaktan tırstım ama yine de bozuntuya vermedim. the godfather izleyenler bilir " duygularını asla karşındakine belli etme"... - sesin geldiği yöne bakıyordum ama lavuğu bir türlü göremiyordum. karşıya geçmeye karar verdim, bir sıkıntı varsa halletmem gerekirdi. babamdan böyle öğrenmiştim ama öğrenmez olaydım. seni ilgilendirmiyosa gibtir etmeyi bilcen aga. bu da önemli bir şeymiş bunu da öğrendim. daha önce deplasmanda kavga ettiğim ve üzerimde muştayla yakalandığım için denetimli serbesttim (4 aya yakın hapis cezamda var dıbınıgibim)ve bu çoğu konuda elimi kolumu bağlıyordu. uzun zamandır dışarı çıkarken yanıma emanet almıyordum. zamanla bunların da kadar boş şeyler olduğunu anladım ama yine de muştamı çok seviyordum ve onu özlüyordum. hakim mahkemeden çıkarken yerinde olsam bundan sonra ekmek bile kesmem dikkatli ol demişti. okuduğum bölüm gereği ileride devlet bünyesinde çalışacağım için denetimli serbestliğim boyunca temkinli davranıyordum. olası bir kavga da haklı olan ben olsam bile hapise girebileceğimi ve eğitim hayatımı çöpe atacağımı biliyordum. babama bunu yapmamalıydım ve yapmayacaktım.
    ···
  14. 14.
    +2
    sende keş olma oç neymiş ünide adım keşe çıkmış ulan sen üniye gittiğine dua et dıbına kodumunumunumun
    ···
  15. 15.
    +1 -1
    keşlik konusunda istediğiniz diyin amk gibimde değil. 10 000 kişilik üniversiteye ben gezi düzenlenirken bile gidemedim amk.

    neyse işte ben böyle hayatın anldıbını sorgulayarak gidiyorum. bir yandan da vodka içebilir miyim diye hesap yapıyorum. şimdi içersem yılbaşında içmem zor. ekonomi sarsık melesef dümen yok. öte yandan sokakta gördüğüm mutlu aile tabloları yüzünden, benden adam olmıcak mı acaba diye de düşünüyorum. sevdiğim insanlar için yapmayacağım şey yoktur ama ileride aile kurmak, baba olmak korkutuyor beni. babam gibi bi baba gibsen olamam mesela.
    ···
  16. 16.
    +1 -1
    saçma sapan düşüncelerim devam ederken çocukluğum geldi aklıma. o zamanlar babam beni severdi, çok severdi hemde amk. kışları benimle oynardı, beraber vakit geçirirdik. o zamanlar mutlu bir çocuktum. şimdi ise ne hale gelmiştik ve sanırım sorumlu bendim. bütün bu efkara daha fazla dayanamadım ve cebimden sigaramı çıkarmaya çalışıyordum. dıbına kodumun çakma deri eldivenleriyle bu iş oldukça zordu ama sigarayı çıkarmak en kolayıydı. o soğukta bide o sigarayı yakması vardı. 1 liraya aldığım dandik çakmağımla o sigarayı ateşlemek büyük yetenekti ama bende kolay pes eden biri değildim. güç bela sigaramı yaktım ve ilk nefesimi çektim. babam geldi aklıma yine, o sigara içmezdi ki amk. ben ne takuma adamın parasını buralara harcıyom diye de düşündüm. sonra karar verdim ki baba olmak sadece tohumlamakla olmuyudu ve bunun rahatlığıyla yürümeye devam ettim.
    ···
  17. 17.
    +2
    bu kış zütümüz donacaktı, hava şartları bunu gösteriyordu ama yapacak bir şey yoktu. sonuçta buraya okumaya ve ülkeme faydalı bir birey olmaya gelmiştim. gerçi yaptığım bütün binlikler bunu gölgeliyordu belki ama ülkeme faydalı biri olmak en büyük hayalimdi. yolumda emin adımlarla ilerlerken karşıma şehrin eski hayat kadınlarından biri çıktı. şehrin dini hassasiyetlerinden dolayı merkezde bulunan genelev kapatılmış orada çalışan kadınlarsa sokaklarda yaşamaya başlamış. bu kadınlarda sinyalci olup yoldan geçenlerden sigara veya para isteyerek hayatlarını sürdürmeye çalışıyordu. karşıdan gelen kevaşeyle aram hiç iyi değildi. daha önce benden para istediğnde herkesin içinde bağıra bağıra " abla sen daha iş yaparsın" demiştim ve yerel halkın düşük zekası sayesinde olası bi linçten son anda kurtuldum. zaten geçen sene bu kadına bonz sarıp içirme gibi bi hayalim vardı, belki ölürdü ve ikimizde rahat ederdik. ne var ki kız arkadaşım bu duruma izin vermiyordu. her zamankisi gibi gelip sigara istedi zira benden para koparamayacağını biliyordu. bu soğuk havada bir sigarayı çok görmemem gerektiğini düşünerek bi dal attım. seni çok yakında öldüreceğim diyerek yanından uzaklaştım, ayrılmadan önce hep böyle derdim ona. saat iyice ilerlemiş ve mutlu aile tabloları yavaş yavaş kaybolmaya başlamıştı. sokaklarda benim gibi sürrealist fırça darbeleri ise giderek artıyordu. artık sokakları devralma vaktimiz geliyordu.
    ···
  18. 18.
    +1
    gibtir git okulunu oku amk keşmiş dıbına kodumunu
    ···
  19. 19.
    +1
    bütün bunlar aklımdan geçerken, telefonum hala çalıyordu. bütün kötü duygularımdan arınarak telefonu açmaya karar verdim. tam açmak için hamlede bulunuyordum ki telefon kapandı. amk öğrenciyim lan ben bi de utanmadan çaldırıyordu beni. daha da çok sinirlendim. dakikam da vardı aslında ama kızmıştım bir kere. zaten yaz okulunun sonunda sahte karne yapıp birde üstüne teşekkür belgesi yapıp 200 lirasına konmuştum kadının. gerçi daha sonra annananaananem anamı arayıp, bu çocuk adam oluyo galiba teşekkür getirmiş falan deyince babam gibiyodu belamı. babamın dolandırıcılığa hiç tahammülü yoktur beyler, bence kesin onu da tokatladılar bi ara. bu anananannanem her taku anneme anlatmasa ilişkimiz çok daha güzel olabilirdi. acaba üniversitede karne verilmediğini mi öğrendi diye bir merak uyanınca dayanamadım aradım anananananemi. biraz konuştuktan sonra 2 senedir bana ördüğü ama hala bitmeyen hırkanın akıbetini öğrenmek istedim. o bana saldırmadan ben ona saldırmalıydım. en son bana ördüğü hırkayı sınıfta mezata çıkarmıştım. allahtan bu yaptığım duyulmadı ve hırkayı kaybettiğime herkes inandı. ananannananem fazla boş durmadı ve hemen kontra yaparak derslerimi sordu. hay dıbınıgibiyim birazda ben terleyecektim ama hava soğuktu. beklemediğim bir şekilde ananannananem e-okul dalgasını öğrenmişti ama bir dakika ben liseyi bitireli 3 yıl oluyordu. bu yüzden endişelenmem yersizdi. sonra aklıma zekice bir fikir geldi ve anannananannem zaten çakozlamaz diyerek üniversite'de e-okulun olduğunu söyleyecektim. böylece dönem dönem değil her sınav sonucuma göre anananannemden para koparabilrdim. hem yalanda sayılmazdı otomasyon mu ne taksa işte öyle bir şey vardı. bütün bunlar aklımdan hızlıca geçerken telefon kapandı. o kadar fikir boşa gitmişti. herhalde anananananemin şarjı bitti diyerek giblemedim. lapa lapa yağan kar eşliğinde dayağıma doğru yürüyordum her şeyden habersiz. kar çok güzel yağıyordu ve yine çocukluğum aklıma geliyordu. içimi kaplayan bu anlamsız huzurla son sigaramı da ateşledim.
    ···
  20. 20.
    +1
    @60 panpama öyle deme giberim kanım ısındı bine
    ···