1. 1.
    0
    evet beyler hikaye başlıyor. reservedleri ve başlık takipleri alın.

    edit: evet beyler başlıyorum. biraz yazıyım bugün. yarın gün içinde word'e yazıp rahat rahat kopyalarım.

    edit 2:

    ________________________________________________________________________________

    beyler hikayeyi okumak için kolaylık şeysi. sadece benim entryler

    ccc'den girenler için; http://ccc.incisozluk.cc/...n-hikayesi/@demirci-demir

    sözlük spottan girenler için; http://inci.sozlukspot.co...n-hikayesi/@demirci-demir

    link için (bkz: atlara fisildayan kovboy) panpamıza teşekkürler.

    __________________________________________________________________________________

    edit 3:

    beyler kimsenin okuyup giblediği yok. ama ben yazmak istiyorum.

    o sebeple yazıcam ara ara.

    evet...

    ________________ ★ _______________
    ···
  1. 2.
    0
    HERŞEYE RESERVED ATIYORUZ SENDEN Mi ESiRGiCEZ AMK YALAN OLDUĞUNU BiLE BiLE RESERVED AMK
    ···
  2. 3.
    +3 -1
    единичное изменение самой последней публикуемой цифры показателя. В пунктах измеряют колебания цен, котировок ценных бумаг и валют на биржах.[1]
    Например, если показатель публикуется с двумя знаками после запятой, то один пункт составит изменение на 0,01. Изменение цены с 30,15 до 30,25 можно интерпретировать, как рост на 10 пунктов. В свою очередь 100 пунктов называют фигурой. Т. е. рост на 100 пунктов ( на 1 цент ) с 30,15 до 31,15 = рост на одну фигуру.
    Измерение в пунктах позволяет быстрее сравнивать произошедшие изменения близких показателей, у которых отличается размерность. Например, изменение цены на некую валюту с 1,2345 до 1,2343 и на некий индекс с 9876 до 9874 вполне сопоставимы — цены снизились на 2 пункта.
    ···
  3. 4.
    0
    hikaye okumayalı baya oldu. hikayenin girişine göre seri şuku yada seri eksi veririm.
    ···
  4. 5.
    0
    evet beyler başlıyorum. biraz yazıyım bugün. yarın gün içinde word'e yazıp rahat rahat kopyalarım.
    ···
  5. 6.
    0
    reserve
    ···
  6. 7.
    +1
    özet geçiyorum, yıllar önce eğitildim, amerikaya yerleştim, anadilim gibi ingilizce biliyordum,10 yıl sonra bana ihtiyaç old görevimi yaptım ve sonra hapse düştüm ajan değişiminden tekrar anavatan rusyaya döndüm, kısacası uyuyan hücreydim
    ı love soğuk savaş
    ···
  7. 8.
    0
    reserve
    ···
  8. 9.
    0
    hadi baam reserved
    ···
  9. 10.
    0
    @3 kör oldum orosbu çocuğu
    ···
  10. 11.
    0
    12 Nisan 1979 - Sibirya-Kamçatka Yarımadası

    s.s.c.b..

    saat: 16.40

    - Komiserliğin seni bilgilendirmediğinden emin misin?

    + Pek faza bir bilgim yok. Oraya gidince anlıyacağız.

    - Buraya bir insanın ayak bastığına inanmak zor (helikopterden aşağıya bakarak) ayrıca amerikalıların sınırımızı geçtiklerine dair nasıl haber aldılar? Sınırımızı nasıl geçerler?

    + (gülerek) komikleşme. ömrümün 4/1'i Alaska'da geçti benim. Onlar içinde hiç problem değildir.

    - Alaska'da en az 15 tane gizli üsleri var. Bizim burda savunacak neyimiz var yüzbaşı?

    + onu inince göreceğiz. Bende bilmiyorum.

    5 dakika daha uçtuktan sonra, helikopter pilotunun sesi telsizden duyuldu;

    "2 dakika sonra iniş noktasına varacağız."

    son kez mühimmatlarını kontrol ettikten sonra adamlar helikopterin zemine biraz daha yaklaşmasını beklemeden kendilerini sonsuz bir beyaz örtünün arasına attılar. helikopter etrafı birbirine katarak uzaklaşırken iki adamda, beyaz kıyafetleriyle karların arasında ilerlemeye başladılar...
    ···
  11. 12.
    0
    beyler sessizce okuyan olursa bile en azından "reserved" gibisinden bir şeyler yazsında başlık uplanmış olsun.
    ···
  12. 13.
    0
    nava waner'i bize satma amk.

    şaka bin. up.
    ···
  13. 14.
    0
    @13 aman olum. ne alaka.
    ···
  14. 15.
    0
    part 2

    20 dakika içinde karların arasdında bir beton bina ve etrafındaki koca kuleler, teller ve garip bir şekilde etrafı aydınlatan trafolar gördüler. Yüzbaşı gözlerini binadan ayırmadan;

    - sanırım cevabımızı bulduk.

    + buda nedir böyle?

    - kim bilir? ama amerikalılar gözlerini buraya dikip sınırlarımıza girmeyi göze aldılarsa, önemli bir şeydir.

    + komiserlik sana başka neler söylemişti?

    - içerde 20 kadar delta force askeri var. ancak uydu görüntülerine göre 30 kişi sayılmış. geriye kalan 10 kişinin başka bir birimden olduğunu söylediler. Ancak büyük ihtimal onlarda amerikan. Ağır silahla donatılmışlar.

    + bunlara karşı ikimiz?

    - ne kadar az kişi duyarsa. o kadar iyi... çalmaya çalıştıkları neyse, onu buradan alıcağız.

    + anlaşıldı.

    - planı hatırlıyorsun değil mi?

    + hatılıyorum yüzbaşı.

    - hadi o zaman..

    bir sağ diğeri sol taraftan binaya yaklaşmaya başladılar.

    Bina bir tepenin yamacına kurulu bir vaziyetteydi. devamı ise, alabildiğince düzlük bir araziydi. o yüzden onları saklayabilecek bir şey yoktu. görünmeden binaya yaklaştılar. ikiside binanın etrafının ne tür bir güvenlik sistemiyle korunduğunu bilmiyorlardı ancak amerikalılar içeri girdiyse mutaka sistem devre dışı kalmış olmalıydı.
    ···
  15. 16.
    0
    part 3

    tahmin ettikleri gibi binanın 700 m ötesinde zemin metal tabakalarla kaplanmıştı ve yerdeki karlar sibirya'ya göre oldukça azdı. o yüzden artık saklanabilecekleri bir yer yoktu.

    Yegor, tellerden atladı. Etraf çok fazla sessizdi. Sessizce binanın bahçesine doğru yöneldi. Yerde silahlı adamların ölü bir şekilde yattığını gördü. Binanın arka tarafına çıkmıştı büyük ihtimalle. Binanın içine açılan metal bir kapıyı araladı. Etraf oldukça karanlıktı. Biraz daha ilerledi, dürbünü sayesinde karanlık ortamı görebiliyordu. Uzun koridoru yürüdükten sonra, içeri açılan büyük bir kapı gördü. Kapı güvenlik kontrollüydü ancak çoktan açılmıştı. içeri girdi Yegor. Zaten içeri girer girmez, yüzüne çarpan sıcağı hissetti. Binanın içi olduka sıcaktı belli ki.

    Etrafta bir gariplik vardı. Buranın ışıkları yanıyordu. Çıktığı kapı uzun bir koridorun tam ortasındaydı. Koridorin sağ ve sol bitişinde iki kap vardı. ilk önce hangi tarafa gideceğini düşündü. Sonra, soldaki kapının camın kırılmış olduğunu gördü. Oraya doğru ilerledi...
    ···
  16. 17.
    0
    rezerved
    ···
  17. 18.
    0
    part 4

    Kapıyı araladığında küçük bir girişe çıktı. Bu giriş, başka bir dış kapının açıldığı girişti. Ortam tekrar soğumuştu çünkü dışa açılan bu metal kapıda aralanmıştı. Merdivenleri gördü Yegor. Basamakları temkinlice çıkarken tüfeğinin namlusuda yukarı doğru dönüktü. Sonunda, başka bir kapıya ulaştı. Kapıyı sakince araladığında, kapının büyük bir alana çıktığını gördü. Ofis gibi bir yerdi. masalar, telefonlar... Yuvarlak bir zemini vardı. Yerde kırmızı bir orak-çekiç desenli halı vardı. Tavanda ise bir çok lamba vardı. Oda oldukça aydınlıktı. Temkinli bir şekilde ilerlerken masaların arasından salonun karşı tarafında ki kapıda arkası dönük silahlı bir adam gördü. Sonunda bir amerikana rastlamıştı. Biraz daha yaklaşınca arkası dönük olan amerikanın kapının ardından biriyle konuştuğunu gördü. Muhtemelen diğer, delta force kuvvetlerinden olmalıydı.

    Masaların arasından ilerleyerek gerekli yakınlığı sağladıktan sonra yerinen fırladı ve arkası dönük olan amerikana elindeki kalın bıçağı fırlattı. . Amerikalıya oldukça yakındı. Yegor amerikalının yere yığılmasını beklemeden tüfeğini ateşledi ve bıçakladığı delta force askerini delen mermiler karşısında ki adama isabet etti.

    Haklıydı.. iki delta force askerini haklamıştı...
    ···
  18. 19.
    0
    reserve
    ···
  19. 20.
    0
    part 5

    Amerikalıların durduğu kapıdan geçti hızlıca. O sırada binanın içinde silah sesleri geldi. " Yüzbaşı içerde" diye mırıldandı yegor. Kapı uzunca bir koridora çıkıyordu. Beyaz fayanslarla kaplı bu koridordu bu. Koridorun sağ ve sol tarafında bir çok kapı vardı ama yegor doğrudan koridorun sonundaki büyük kapıya yöneldi.

    Kapıyı açtığında etrafta, büyük tüplerin içersinde sarımsı yoğun sıvıların içinde hareketsiz duran silüetler gördü. Etraf karanlıktı ama bu büyük tüplerden çıkan ışık odayı aydınlatıyordu. Garipti... Masaların üzerinde bir çok deney tüpü, kağıt kalem... yerlerde kurşunlanan beyaz gömlekli kadın ve adamlar..

    Yegor bunlara şaşkınlıkla bakarken, son anda karşısında ki kıpırtıyı seçebildi. Hemen yere yattı. O sırada kurşunlar üzerine yağdı. Yegor, bir süre masanın ardında bekledi. Ateş sesi kesilir kesilmez kafasını çıkardığında ikinci bir tüfek sesi geldi. Yegorun kafasının hemen yanından es geçti. Şans yegorun yanındaydı. Soğukkanlı bir şekilde ateşin çıktığı yere gönderdi kurşunu. Bir amerikan daha düşmüştü. Hemen eğildi yegor. Diğer amerikan ateşe devam etti. yegor kıyafetinden bir alet çıkardı. Bu daha önce bir çok kez işe yaramıştı. Avuç içi kadar olan kapsülün tuşuna bastı ve yerden ateş etmekte olan amerikana gönderdi. Ardından hemen kar gözlüğünü geçirdi gözüne.

    Etraf aydınlandı bir anda. Kör edici bir flaş sanki tüm odayı kaplamıştı. Yegor doğruldu ve gözlerini acıyla kapatan çaresiz amerikanı gördü. Onuda kolayca indirdi..
    ···