/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +2
    Rezerve
    ···
  2. 27.
    +6
    Eğer seni bu denli üzeceğimi bilseydim yemin ederim bir kez bile karşına çıkmazdım. Tabii bunu şimdi söylememin de payı var, çünkü bencil bir adamdım ben. Kimseyle hayatını paylaşmamış, kendisi uğruna karşısındakini çekinmeden kırıp geçecek biriydim. Hatta ilk zamanlar seni nasıl olur da unutamam diye kendime çok kızdım.

    Kalbimin ortasında büyük bir ağrı başladı o günden sonra, seni gördükten sonra hayatımdan eskisi gibi tat alamadım. Günler günleri kovaladı, o kadar çok içime kapandım ki odamdan çıkmaz oldum. Öyle ki uzun süre yediremedim kendime, beni tanımayan bir kıza nasıl bu kadar tutuldum ben diyerek kendimi yedim.

    Kimseye anlatamadım seni, içimde büyüttüm. Kimse olmadan, kimseye sormadan, içki içmeye başlamadan çözülmeyeceğime yeminler ederek kendimi sıkarak içimde büyüttüm. Çocukluğumdan beri arkadaşım olan Çetin'in sevgilisine asılacak biri değildim, kimseye kendimi böyle yansıtamazdım. Öyle ki, yazarken bile ismini yazmaktan korktum. Olur da biri görür, anlar diye.

    Gökhanlar çağırırdı, sırf seni görürüm kırılırım diye gitmezdim. Çetin bazen içmeye çağırırdı, yüzüne nasıl bakarım diye düşünüp reddederdim. içine kapanık, berbat herifin biri olmuştum. Durumumun anlaşılması uzun sürmedi, ilk önce ailem daha sonra Gökhan bu ani değişimin farkına vardı. Ancak anlatamazdım, anlatsam da mantıklı gelmezdi.

    Bana bile mantıklı gelmeyen bir şeydi bu, bir gölgeye sevdalanmak gibi. Çok kırıldım, inan ki çok kırıldım. Seni üzmek son istediğim şeydi, üzeceğimi de hiç akıl edememiştim.
    ···
    1. 1.
      +2
      f5 f5 f5 f5
      ···
  3. 28.
    +2 -1
    Yazlıkta kızlı erkekli içkili ortamı okuduktan sonrasını okumadım insanları yargılamam ama ailesi ona islami bir eğitim verseydi intiharın en büyük gunahlardan olduğunu ve imansız olme ihtimalinin yüksek olduğunu bilir belkide intihar etmezdi süphesiz en doğrusunu ALLAH bilir insallah rahmetiyle muamele eder.
    ···
  4. 29.
    +2
    Önyargı değil pampa intihar gerçekten büyük bir gunah dünyada en büyük sıkıntıları Peygamber'ler cekmistir Allah'a en yakın olanlar oldukları halde dünya hayatı süphesiz bir imtihandan ibaret ve pek kısadır
    ···
  5. 30.
    +2 -1
    Yazlıkta kızlı erkekli içkili ortamı okuduktan sonrasını okumadım insanları yargılamam ama ailesi ona islami bir eğitim verseydi intiharın en büyük gunahlardan olduğunu bilir belkide intihar etmezdi süphesiz en doğrusunu ALLAH bilir insallah rahmetiyle muamele eder.
    ···
  6. 31.
    +5
    Resimlerine baktım her gün, telefonu elime sadece senin güzel yüzüne bakmak için kullanıyordum. Bilgisayarı sadece nasıl olduğunu, nerede olduğunu, ne yaptığını öğrenmek için kullanıyordum. Kendime defalarca söz verdim, bakmayacaksın, takip etmeyeceksin, üzülen sen oluyorsun, onun senden haberi bile yok diye. Yine de dönüp dolaşıp geldiğim yer başlangıçtı.

    Bir ay olmuştu sanırım seni içime hapsedeli, az biraz bununla yaşamaya alışmıştım. Kırgındım, kızgındım ve çok çaresizdim. Yardımını isteyeceğim birinin bile olmaması işleri daha da zora sokuyordu. Ağlama nöbetleri geçiriyordum, ufak ya da büyük önüme çıkan tüm engellere karşı aşırı hassaslaşmıştım. Annem beni böyle görmeye dayanamadı, bir pgibolog ile görüşmemi teklif etti. Durumun bilincinde değildim, çözümü olmayacağını biliyordum ancak yine de kabul ettim.

    O hafta içerisinde pgiboloğum ile görüştüm. Hissettiklerimi, kendimi ne denli yalnızlaştırdığımı, kendime olan kızgınlığımı anlattım. O an düşündüm de, dışarıdan bakıldığında çok basit bir konu gibi görünüyordu ancak beni içten içe nasıl bitirebiliyordu anlamıyordum?

    Bana bazı şeylerin sormasının ardından odadan çıkabileceğimi söyledi. Pgibiyatr'a sevk edildim, aradan zaman geçti ve belirtilerin "Majör Depresyon" olduğunu açıkladılar. Bir takım ilaçlar, görüşmeler doğrultusunda geçeceğini, ancak bu duruma getiren sorunun tamamen kafadan atılmaması halinde sürekli tekrar edeceği söylendi.

    ilaçlar, bu ilaçların çözüm olacağını düşündüren şey de neydi? Bir insanı bu haplar mı unutturacaktı? Yine de önyargı düzeyi çok düşük biri olduğumdan kullandım. Yaradı, seni umursamamayı öğrenmiştim. Ancak bıraktığımda daha kötü bir düşüş olacağı kanaatindeydim. Bu şeyleri kullanan bir sürü tanıdığım vardı ve yaşattığı şeyler ciddi sorunlardı.

    Yarınım yokmuş gibi kullandım, ilk önce içki ile kullanmaya başladım. Ölümden korkacak bir halde değildim, rüyamda bile defalarca kendimi öldürmüştüm. Bir yandan ise bunu yaparken çok aciz hissediyordum. Daha sonra dozajından fazla kullanmaya başladım, kullanmaya başladıktan 2 ay sonra iki kat daha fazla doz alıyordum. Ve bir gün beklenen oldu.

    içki ile beraber fazlaca hapı yuvarladım, amacım kendimi öldürmek olmasa da bu ihtimali göz önünde bulundurarak yaptığımı hatırlıyorum. Uyandığımda annem midemin yıkandığını söyledi. Koluma serum takmışlardı, serumun bitişini bekleyip tuvalete gittim. Aynaya baktığımda herkesin hatırladığından çok daha berbat birisi vardı. Göz altları mosmor olmuş, yanakları çökmüş, cildi bozulmuş bir ben vardı. işte o gün, ne yapıyorum ben diye sordum kendime. Sen yetmezmişsin gibi bir de ilaçlarla, içkilerle başım dertteydi.
    Tümünü Göster
    ···
  7. 32.
    +2
    Rezerve
    ···
  8. 33.
    +3
    Rezerved.
    Duygulandım
    ···
  9. 34.
    +3
    Ruh hastası bir kızın 80'li yıllarda yazılmış bir Günlüğü vardı beyler. Bilen varsa link atabilir mi?
    ···
    1. 1.
      +2
      bulursan bana da atar mısın panpa?
      ···
  10. 35.
    +2
    Bundan iyi roman olur
    ···
  11. 36.
    +2
    müthiş izin verin wattpadde hikayesini yazayım mk
    ···
    1. 1.
      +3
      maalesef panpa kitap platfortmuna aktaramam çünkü ailesiyle görüşmek zorunda kalmak istemiyorum bu olayın acısını hala yaşıyorlar
      ···
    2. 2.
      +2
      anlıyorum saol bu arada ben kızım haberiniz olsun diye dedim *
      ···
      1. 1.
        +3
        buradaki eli gibinde gezen elemanlardan değilim sana karşı tutumum değişmez yani
        ···
      2. 2.
        +2
        öyle bir yargı içerisinde değilim zaten
        ···
      3. 3.
        +3
        tamam panpa
        ···
      4. diğerleri 1
  12. 37.
    +2
    okudum. hepsini okudum, en azından senin buraya attıkların kadarını okudum. benzer şeyleri ben de yaşadım, aynı değil, aynı olmasi onun ve benim bireyselliğime hakaret olur. pgibiyatristin dediği şeylerin yani unutmanın kendine ne denli büyük bi hakaret olduğunu biliyorum en azından. arkadaşının mektubu bu kadar olamaz çünkü herseyi kendi açısından anlatıp kendini ortaya koymaya çalışmış. bundan bi süre sonra sıkılıp kısa kesmiş olabilir ama bu kadar olması tamamiyle saçmalık olur. kendine verdiği son görevi yarım bırakması çok yönlü bi hakaret olur çünkü. devdıbını kâh mesajla kâh buradan bekliyorum en ince detayına kadar. sigara ve çay tedariğim sağlam bu gece
    ···
    1. 1.
      +3
      panpa daha çok var ancak işlerim dolayısıyla aktarmakta çok zorlanıyorum ama söz veriyorum son sayfaya kadar yazıcam
      ···
    2. 2.
      +2
      hergün bakamasam da burayı takip edicem. geç olsun sorun değil. olsun yeter
      ···
  13. 38.
    +2
    aynen amk boş durma burda bitemez
    ···
  14. 39.
    +4
    yemeğimi yiyip devam ediyorum arkadaşlar meraklanmayın yarım bırakmayacağım
    ···
  15. 40.
    +4
    Toparlanmam gerektiğini herkesten daha çok ben biliyordum, bu kolay bir şey değildi. Haplar, içkiler beni çürütüyordu. Düşünerek, kendi özümle tartışarak çok ciddi kavgalar ettim kendimle. Sonuca varamadım, sebepleri çok belirgin görebiliyordum ancak hayır, sonucu nerede bulacağımı asla kestiremedim.

    Haplarımı kontrollü almaya başladığımda çok ağır duygusal sıkıntılar içerisine girdim. Bedenim daha fazlasını istiyordu, kendimi uyuşturmaya yetecek dozda almam gerektiğini hatırlatıyordu ancak kendime sahip çıkmamın zamanı geldiğini düşünerek hakim oldum. Bir süre hapların sadece sonuçları geciktirdiğini anlayarak bıraktım. Ben bu kadar aciz biri değildim, ne beni tanımayan bir kıza aşık olacak kadar ne de haplardan içkilerden medet umacak kadar çaresiz biri değildim.

    Pgibiyatr tedavisini reddettim, pgibolog ile görüşebileceğimi söyledim. Seni anlatıyordum ona hep, bana nasıl zararlar verdiğini görmezden gelip gözlerini bile pgiboloğa anlatıyordum. Anlatacağım tek bir kişi bile yoktu çünkü, bu iğrenç saplantıdan kimsenin haberdar olmasını istemiyordum. Hafızama kazıdığım gamzelerini bile anlattım, güldüğünde gözlerini kısarken ne kadar güzel olduğunu da.

    Zehirli bir sarmaşık gibi her gün ayaklarımdan başıma doğru tırmanıyordun, ancak bende bıraktığın tatlı kaşıntı bile seni içimden atmama engel oluyordu. Şimdi sana bunları yazarken düşünüyorum da, ben senin varlığını düşünerek nefes alırken senin aklın nerelerdeydi acaba? Senin suçun değil yanlış anlama, ben senin sadece bir kere gördüğün adamın biriydim.

    Biliyor musun bazen "acaba şu an ne düşünüyor, neyi düşünüyor?" diye düşündüğüm vakitler bile oldu. Bazı vakitler geldi ki seni düşünmeyi kendime yasakladım, ancak sarıldığım her içki şişesinden sonra kendimi seninle buldum.

    Bu dönenceden çok kez kaçmak istedim, ancak olmadı. inan bana seni istediğimden bile daha çok istedim senden vazgeçmeyi, ancak varlığın mı denir yokluğun mu denir bilmiyorum ama peşimi hiç bırakmadı.
    ···
    1. 1.
      +2
      vay be adamdaki sevgiye bak yeminlen gece gece duygulandım...
      ···
  16. 41.
    +2
    rezerve
    ···
  17. 42.
    +4
    Sayfaların arasında böyle bir kompozisyon buldum nereye yazayım emin olamadığım için yazıyorum. Bu yazıyı çok beğendiğim için blog'umda paylaştım, blogumu takip eden arkadaşlarım zaten görmüştür.

    ---

    Her şeyden uzaklaşmak.

    insanlardan, duygulardan, iyiden, kötüden, öfkeden, sevgiden.

    ilk önce insanlardan, fiziksel olarak insanlardan uzaklaştım. Bunu yaşarken sanki bir şey beni çekip alıyormuş gibi hissettim. Daha sonra sanki onları sadece izliyormuş, içinde bulunulması mümkün olmayan bir görüntü gibi algılamaya başladım.

    Sevdiklerinden başlarsın, senin bu hastalıklı halinin tesirini gören ilk kişiler onlardır. Git gide hiç bir şeye, kimseye ait olamadığını farkedersin. Bu his, seni herkesten koparıp bambaşka yerlere atar.

    Tebrikler, artık varlığınız somut olmasa da soyut olarak orada değil.

    Böylesine büyük bir dünyada sanki tüm ışıklar sönmüş, son sahnesi çoktan bitmiş bir tiyatro oyunundan sonra hala koltuğunuzda oturuyor gibisinizdir.

    Artık göğsünüzün ortasına oturup gitmeyecek koca bir sıkıntıya sahipsiniz.

    Daha sonra da insan olarak genellediğiniz toplumdan uzaklaşırsınız, olabildiğince kaçıp kurtulmak istersiniz. Durduğunuz yerden, çok uzaklara gidip kaybolmak gibi istekler başlar. Fırsatını bulduğunuz anda imkanı olan en uzak yere gidersiniz.

    Duygusal yalnızlığı, gerçek anlamda yalnızlıkla giderebileceğinizi sanırsınız.

    Çok aptalca, çivinin çiviyi söktüğü falan yok, Daha önce çakılmış çivinin yanına defalarca çakılıp çıkarılan bir çivi gibi daha çok.

    içkinizi alıp, bomboş bir sahilde ya da ne bileyim bir manzara da içip düşünmenin iyi geleceğini düşündünüz.

    Gelmiyor, kendiniz tarafından yalnızlaştırıldıkça daha çok düşünür daha çok üzülürsünüz.

    içilen içkinin, ardı ardına yakılan sigaraların alıp zütürdüğü bir şey yok.

    Umutsuzluk, endişeler seyir eder bunlardan sonra.

    Hiç olmayan, yaşamadığınız bir anı bile hayal ederek kırılacak derece gelir bu durum.

    Daha da kötüsü, umutsuzluk içinde kaybolurken ara sıra umutlanmanın daha çok yıpratmasıdır.

    Bir şeyler doğru değil diyerek başlar, ben doğru biri değilim ile biter.

    Geçmez, bunu bir kere yaşadığınız andan itibaren sürekli nükseden bir kanser gibi peşinizi bırakmaz.
    ···
  18. 43.
    +2
    Blogunu paylasirmisin kardesim
    ···
  19. 44.
    +2
    Lanet olsun ya ask varya o ask benide bitirdi
    ···
  20. 45.
    +4
    Ailemle kalmam, onları çok ciddi üzüyordu ve evdeki huzuru bozuyordu. Kendime ettiğim zulmü onlara da yansıtmamak adına ayrı eve çıkmak istediğimi belirttim. Maddi sıkıntılarımız olmasa da başta babam yanlarından ayrılmamı istemedi. Israrlarım üzerine, ve ziyaretleri şartıyla kabul ettim.

    Büyük bir ev istemiyordum, stüdyo dairesi olmasını ekledim. Üç-beş gün sonra babam temiz, güzel bir daire bulduğu haberini verdi, üstelemeden onayladım. Oldu bitti işte, taşınacağım gün geldi.

    Odama girdiğimde sana olan sevdamı burada büyüttüğümü anımsadım. Eskiden gizli gizli içtiğim sigaraları, içkileri düşündüm, seni görmeden önce yaşayabildiğim hayatı düşündüm. Şimdi yaşayamıyorum, yaptığım şey yaşamaya çalışmak. Odamı toparlarken kütüphanemin yanında yarım bir Vodkaya denk geldim.

    Eskiden sek içemezdim vodkayı, ancak bir süredir öyle içmişim ki artık farketmiyordu. O gece yatağıma yatıp son içkimi içtim bu odada. Son sigaramı içtim sabaha karşı. Uyumadan kalkıp odamın kapısını araladım, kızarık gözlerle babama baktım. Halime üzüldüğünü her baktığımda anlayabiliyordum. Bana acımaları beni çok yıpratıyordu, her ne kadar çaktırmak istemeseler de..

    Bir kaç eşya, bir kaç bavul kıyafeti arabaya koydum. Odama son kez girip oturdum, sana yazdığım şarkıları, içtiğim her bardağı, tavana bakarak kurduğum tüm hayalleri son bir kez burukça anımsadım. Ağlamak istemedim, beni evimden ayrılırken böyle görmelerini istemedim.

    Hoşçakal yağmurları izlediğim pencere, hoşçakal uykusuz geçirdiğim her gecede bana eşlik eden sandalyem, hepinize teker teker veda etmek isterdim ancak gidiyorum.

    Sakin adımlar ile evimden çıktım, arabaya bindim. Annem ve babam ile kısa bir vedalaşmadan sonra yeni evime doğru yola çıktım. Yaşadığım depresyondan ve ilaçlarla yaşadığım savaş yüzünden ellerim titriyordu araba kullanırken. Kim bilir, belki de içimde geçirdiğim kavgaların bedeliydi.
    ···