/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 43.
    0
    rezerved
    ···
  2. 42.
    0
    Anlat pnp
    ···
  3. 41.
    0
    Anlat pNp
    ···
  4. 40.
    0
    Rezerve
    ···
  5. 39.
    0
    Rezonans
    ···
  6. 38.
    0
    Rez alak bakarı
    ···
  7. 37.
    0
    Rezervasyon
    ···
  8. 36.
    0
    Rez amk keli rez bozma sakın
    ···
  9. 35.
    0
    Rezerved
    ···
  10. 34.
    0
    Şiddet ve korku nerde AMK
    ···
  11. 33.
    0
    Duygulandım beyler. Başlığı açan kardeşim bana ulaşır mısın ? Bu hikayeyi bi yerde kullanmak istiyorum
    ···
  12. 32.
    0
    Okumadim
    ···
  13. 31.
    0
    Rezerved
    ···
  14. 30.
    0
    Vay amk
    ···
  15. 29.
    0
    Upupupupp 26. Yı okuycam iyi yazıyon
    ···
  16. 28.
    +7
    buyrun" dedi hastane müdürü, senetlerimi verdi. ardıma bile bakmadım. yürüdüm kapıya. köşeyi dönene kadar zor sabrettim, yürüyerek gidecektim ya hani eve; koşarak gittim o gün işte. o gün bugün acıdır bana esmerler.
    ···
  17. 27.
    +5
    aile apar topar gelmiş, üstlerindeki para belli, çıkışmıyor. hadi para toplayalım dediler, ama 150 akrabanın 140 tanesi yok oldu bir anda hastane müdürünün "dışarıda bekleyin" çağrısına nedense tam da o para toplanma anında uyup. ulan 10 tane adamız ama 190000 lira çıkıyor ancak. yani 9 tane adamlardı, sonra beli silahlı abi benden 10000 lira isteyince 10 kişi olduk para toplayan. maaşımın büyük bir bölümünü(ki cebimde tam olarak 10250 lira vardı ve 250 lira beni eve zütürmüyordu, yürüyecektim mecbur eve kadar parayı verdiğim taktirde.) orada bırakmış olan benim yardımlarımla 200000 lira toplandı ve hastane müdürüne teslim edildi.
    ···
  18. 26.
    +5
    300000 lira da güzel para o zaman. bu zamanın ne kadarı bilemem ama benim maaş falan yetmiyor; maaşı katlıyor hatta mebla. aile itiraz etti haliyle. hastane pazarlığa yanaşmıyor. hastane müdürü bile indi aşağı. hatta lobideki akrabaların gereksiz olanlarını dışarı çıkarttı. ateşli bir pazarlık başladı 10 hısım ve hastane yönetimi arasında. ben seyirciyim ama imza benim imzam. senetleri almadan gibseler gitmem; öyle iki arada bir deredeyim. sonra saolsun silahlı öküz arkadaş devreye girdi diğer 3-4 silahlı hısımla birlikte. "olmaz bu kadar bu fatura, indirim yapın" diye rica ettiler, direk 200000 liraya düştü yönetim silahlı abilerin hatırını kırmadan.
    ···
  19. 25.
    +4 -1
    - horaustaa bey! nereye gidiyorsunuz?
    - 1 dakika lütfen!

    işte o an, hard core ciksi keşfettiğim andı(artık ablanın memeleri umrumda değildi!). ulan! bıraksana kadın beni! resepsyona geri dönmemi istiyordu. gerisinde durduğu masa bana idam sehpam gibi geliyordu. bazı arkabaların sırıtan bakışları altında isteksizce geri döndüm. özlem'i hastaneye getirdiğimde başka yakını olmadığından mal gibi senetleri ben imzalamıştım. özel hastane, senetsiz almıyor adamlar o zamanlar. e kredi kartı da yaygın değil o yıllarda. gerçi yaygın olsa ne yazar. bende ne işi var. yaş 19. 300000 liralık senet var ortada. hastane kasası açılmadan ve senet mevzu çözülmeden bir yere gidemeyeceğim söyleniyor. umutsuzca gece tanıştığım halasına baktım. silahlı abi ve halası hariç başka hiç bir akrabasıyla muhattap olmamıştım. bir mukayese yapılınca kız tarafı daha adil gelmişti. tahmin ettiğim gibi aile hiç itiraz etmeden masrafları karşılayacaklarını söyledi. ama hastane parayı nakit istiyordu(sonuçta kızın durumunun gerçekten ağır olmadığı ortaya çıkarsa paralarını alamazlardı).
    ···
  20. 24.
    +6
    iş yerinden arkadaşım" kelimeleri döküldü dudaklarımdan ama, sesim öyle cılız çıktı ki, (normalde gür bir sesim vardır) böyle düşük voltajdan mefta olmak üzere olan ampülün son ışıkları gibi zayıf; duyuldu, duyulmadı.

    baktı herif gözlerimin içine. benim yaş daha 19. "gibtir git lan" dedi. acıdı belki halime. "görmücem bi daha seni burda!"

    "oh" dedim içimden. askerlikteki ilk bir haftanın sonundaki ilk sıçma sekansı gibiydi. beton gibiydi, zor çıkmıştı, ama tarif edilemez bir duyguydu.

    ağzımdan yine belli belirdiz bir "peki abi" çıktı. korkudan mı yoksa sevinçten mi bilinmez ama bacaklarım tir tir titriyordu. zar zor dengede durup geriye döndüm. kalbim güm güm çarpıyordu. koşmak istedim, ama köşeyi dönene kadar sabretmem gerekiyordu. sakin adımlarla, acele etmeden kapıya doğru yürümeye başladım. attığım her adımda bir başka akrabanın gözlerini üstüme diktiğini hissediyordum. o hastaneden gerçekten de çıkabileceğime inanamıyordum. kapıya yaklaştığım her adımda içimdeki umut biraz daha büyüyordu. kapıya bir kaç adım kalmıştı. bütün akrabalar gözlerini üstüme dikmiş olduğu halde özgürlüğüme kavuşuyordum ki arkadan güzel memeli hemşirenin sesi duyuldu:
    ···
    1. 1.
      0
      Betimlemeler efsane
      ···
    2. 2.
      0
      Rezerve
      ···