1. 1.
    +3 -1
    panpalar özel bir bankada 1800 tl maaşla çalışıyorum. mesailerimiz kolay değil, bütün gün amirlerin dırdırını, müşterilerin garip isteklerini çekiyor, bankadaki kızların sıkıntılarını dinleyip sanki biz aynı şeyleri yaşamıyor gibi derman olmaya çalışıyoruz.
    bundan 8-10 sene önce kurduğum çocuksu hayallerin hiçbirine ulaşma imkanı olmadığını gördüm. hayat başarı hikayelerinde anlatılığı kadar kolay ya da özet değil.ne kadar zor olduğunu gördükçe hayattan bir şeyler istemeyi bıraktım.bu benim gardım oldu sanki.sen beni zorlama,ben senden hiçbir şey istemeyeceğim der gibiydim sanki hayat bunu anlayacak gibi. bugün sıkıntılı da olsa büyük bir karar aldım, okur musunuz bilemediğim için hepsini buraya yazmadım.

    okursanız, yardımcı olmaya niyetiniz varsa. sizinle paylaşayım. dinler misiniz?

    edit:anlatmaya devam ediyorum
    ···
  2. 2.
    0
    @2 canın sağolsun panpam, anlatayım bari. seni görmek de güzel bu arada. kendim de rahatlarım belki.
    ···
  3. 3.
    0
    daha önceki yıllarda işle ilgili hayal kurarken hep aktif bir görevim olduğunu düşünürdüm. insan ilişkilerim genelde iyi ve kendimi rahat ifade edebilen biri olduğum için, çalıştığım firmanın ya da kurumun fikirlerini/pazarlamasını müşteriye hatasız bir şekilde empoze edip/başarabileceğimi düşünüyordum.iş arayışına girdiğinizde meselenin lokantada yemek ısmarlamaktan farklı olduğunu görüyorsunuz.bu sürecin derdi ayrı zaten. kimi işler çalışma koşullarından, kimi unvanından kimi de maaşından tercih edilmiyor.ben de kötünün iyisi olduğu için bu işi seçtim. tabi kafamdaki aktif ve sosyal görevle alakası olmayan bir bir işti. yine de kendimi kanıtlayıp, müşteri temsilcisi olabileceğimi, kendimi gösterdikten sonra da önümün açılacağını düşündüm.
    ···
  4. 4.
    0
    çok teşekkür ederim panpalar, hızlı yazmaya çalışacağım. hepinize cevap veremeyebilirim. zaten canım çok sıkkın.
    ···
  5. 5.
    0
    durumu ailemle paylaştım. onlar da hayatta her şeyin hayal kurar gibi olmayacağını söylediler. babam her zamanki edasıyla "sen daha hayatta neler göreceksin. kurduğun hayallerin %10 u gerçekleşirse şanslı sayılırsın. neticede iş bulmak da bir hayaldi,onu bulmuş olman %10 u gerçekleştirmektir."gibi moral veren bir konuşma yaptı. çalışma koşullarını kabul ettim, işe başladım.ilk gün mesai başlangıcından bir saat önce gitmem gerekti. burak bey isimli bankada hayli saygı gören müdürümüz benimle bizzat konuştu."biz müşteri odaklı bir bankayız,her bir müşteriye verilen hizmet bizim için çok önemli. buradan çıktığında bizim bankamız hakkında olumsuz konuşan her müşteri bize prestij ve para kaybettirir.bu nedenle sıkıntılı olduğun günlerde de,mutlu olduğun günlerde de aynı performansı sağlamak durumundasın. bankaların müşterilerine sunduğu oranlar birbirine bu kadar yakınken, aynı şartlarda aynı hizmeti verecek eleman bulmak da bizim için zor değil fakat biz her arkadaşımızla uzun süre çalışmak niyetindeyiz."manasına gelen bir konuşma yaptı. adam profesyonel olduğu için konuşmasının içindeki uyarı bölümlerini anlamam birkaç ayımı aldı.
    ···
  6. 6.
    0
    panpalar dinliyor musunuz? yazayım mı devdıbını?
    ···
  7. 7.
    0
    üç sene evvel üniversitedeki bir hocam,"iş yerinden arkadaşınız olmayacak çocuklar. neredeyse hepiniz özel sektörde çalışacaksınız. bugüne kadar nasıl birbirinizin rakibi de arkadaşı da olduysanız, bundan sonra hep rakip olacaksınız. evde eşinizle mi tartıştınız,iş yerine gidince moralin mi bozuk derlerse, havadandır diyeceksiniz."şeklinde bir konuşma yapmıştı. mesai arkadaşlarımla tanışırken aklımda bu cümleler vardı. fakat içlerinden bir tanesi "ah kardeşim ah,hehehe"şeklinde beni karşıladığında sanki ona bu tür bir konuşma yapılmamış ya da gerçekten canına yetmiş diye düşündüm.ilk günler iş hayatının verdiği idealistlik ve kendi paramı kazanacak olmanın sevinciyle nispeten mutlu şekilde çalıştım. bankada gördüğüm ilk fırça olayı meltem isimli bir kızın yaptığı hesap karışıklığı üzerine oldu. kız kendi başına durumu toparlamaya çalıştıysa da beceremedi. burak bey in odasından çıktığında ağlamaktan rimeli akmıştı. üzerime vazife olmamasına rağmen ne olduğunu öğrenmeye gidip, kıza destek olmaya karar verdim.
    ···
  8. 8.
    0
    @12 konu am gibi de panpa, hayatın gerçeği malesef. benim de moralim bozuk.

    @13 ediyorum panpa.
    ···
  9. 9.
    +2
    çıkışta kızın yanına gittim, neyin var çok mu kızdı müdür sana diye sordum. kız yok bi şey, canıma yetti falan dedi. kız triplerinden hoşlanmadığım ve kendisinin de hatasının farkında olduğunu gördüğüm için üzerine gitmedim. onun ağrına giden fırça yemek ve saatlerce bilgisayar karşısında oturarak hayatının eritiliyor olmasıydı. bankada beni ilk karşılayan ve sonra da arkadaşım olan emre ertesi akşam beni evine çağırdı. öğrenci evini andıran fakat biraz daha toplu bir evi vardı.tek sosyal uğraşı ps de pes oynamakmış.ben futboldan anlamadığım için onu da beceremedik. sonra bana iş hakkında düşüncelerini açtı,"ben bu işin devamlı olabileceğini düşünmüyorum. hani portakal suyunu sıkarsın da artık portakal kalmaz ya,bu iş de onun gibi" dedi. nasıl yani diye sordum söylemek istediğini anlamış olsam da."bizimki hayat mı?" dedi."kim bize bu şekilde yaşayacağımız söyledi.her zaman okuyun iyi günler ileride, okuyun rahat edeceksiniz, okuyun iki sene daha sıkıntı sonra geçecek demediler mi?şimdi kendi paramızı kazanıyoruz ama ne işe yarıyor zaten yarısı kiraya, yakıta,faturalara, yola gidiyor."diye iç geçirdi. söyleyecek bir şey bulamadım."haklısın" diyebildim..
    ···
  10. 10.
    0
    dinleyen var mı bu arada? kendi kendime mi yazıyorum?
    ···
  11. 11.
    0
    anlatmıyorum amk. size hep ciks, gibiş başlığı açmak lazım.
    ···
  12. 12.
    0
    tamam panpalar anlatıyorum. sevişme başlıkları sayfalarca dolunca canım da sıkkın, dinlenmiyorum sandım.
    ···
  13. 13.
    0
    eve gidince sabah kahvaltıda arkadaşımın nasıl olduğunu sordular,iyi çocuk dedim. annem tebessüm ederek "sadece iyi çocuk mu?" dedi."hiçbir şey konuşmadınız mı, anlatmadı mı sana iş yerinde kim kimdir,ne nedir diye?"dedi. sadece işi pek sevmiyor diyerek sorularını geçiştirdim. zaten işten çıkma kararı aldığımda da hep emre yi suçladılar. kafana o girdi, aklını çeldi,ona gittikten sonra değiştin gibi şeyler söylediler. belki benim kıllığımı kabul etmek istemediler, belki de gerçekten oğullarının kendi fikirleri olabileceğini hesaba katmadılar. neticede emre ye gittiğim akşam işte henüz çok yeniydim. yine de aileme bu kadar büyük bir hayal kırıklığı yaşattığım için onlara hiçbir zaman sert çıkışlar yapmadım. onlar da hep"emre yeni iş bulsun, bakalım seni tanıyor mu"demeye devam ettiler. kaç yaşına gelseniz de neticede onların gözünde çocuksunuz işte. belki de doğanın kabunu budur. beni sakin gören kızlar arada bir"ay sen ne kadar rahatsın,sen bu işi seviyorsun herhalde" gibi gereksiz yorumlarda bulunmaya başladılar. samimi olmak istemediğim hıı, evet diyip hepsinin cümlelerini kendilerine iade ettim.
    ···
  14. 14.
    0
    işe başladığımın ikinci ayında banka müdürümüz burak bey ara ara her elemanına yaptığı gibi beni de mesaiden bir saat önce bankaya çağırdı."bir şikayetin var mı?"diye sordu. hayır yok teşekkür ederim dedim. bana gülümseyerek"arkadaşlarının dedikodu ortdıbına katılmaman dikkatimi çekiyor. sadece emre yle muhabbetin var sanırım. boş muhabbetlere girmemen senin için iyi zira kızlar hem birbirlerinin moralini bozuyor,hem de her kümelenişleri(bu kelimeyi dedikodu yapanlar için kullanırdı)kendi hanelerine eksi yazılıyor."dedi.bu adamın kendini saçma işine bu kadar adamış olması çok ilginç geldi.bir an yeni idolüm o mu olmalı diye kendi kendime takıldım. fakat ben onun gibi biri olamazdım.ne onun gibi makineleşebilirdim ne de onun kadar hayatı sorgulamadan devam edebilirdim.
    ···
  15. 15.
    0
    dışarı çıktığımda da emre de gelmiş hazırlanıyordu. yanında diğer arkadaşlarımızdan kazım ve enis de vardı. çok muhabbetim olmasa da iyi çocuklardı. neticede hepimizin yaşadığı şeyler birbirine benziyordu. saatlerce çalışıyor elimize 1800 tl para alıyor bunun da büyük kısmını biriktiremiyorduk.ben ailmemin yanında yaşadığım için işim daha kolaydı ama bir kısmı yalnız yaşıyordu ve onların durumu benden de beterdi. yine de onların zor durumda olması benim çok rahat bir insan olduğum anldıbına gelmiyordu."ne dedi burak bey, uyardı mı seni de?"diye sordu enis dediğim arkadaşımız.o anda şaşırdım demek ki bu görüşmeler sadece motivasyon konuşması değilmiş. hayır dedim şaşırdığımı belli ederek."uyarılacak bir yanın da yok zaten" diye gülümsedi enis. sonra her zamanki mesaiye başladık. banka şifresini hatırlamayan teyzeler, çalışan kızların aralarda onları anlamayan sevgili muhabbetleri, kredi almak isteyip teminat gösteremeyen dedeler,24 tl kartsız havale ücretine sanki cebimize atıyormuşuz gibi sinirlenen insanlardan sonra arkadaşım emre nin dediği gibi suyumuz sıkılmış olarak evlerimize doğru dağıldık.
    ···
  16. 16.
    0
    @35 iyi geceler panpam.

    dinleyen var mı şu an başka?
    ···
  17. 17.
    0
    dinleyen yok herhalde. panpam da yattı, başka zaman anlatırım artık. zaten başım ağrıdı.
    ···
  18. 18.
    0
    o gün ilk defa ciddi olarak, bana yazık değil mi diye düşündüm. arkadaşlarım da benim durumumdaydı. onların da sıkıntıları vardı ama hiçbir zaman grupsal düşünme konusunda başarılı olamadım.ben her zaman kendi başıma geleni önce düşündüm.ilk zamanlar bu işte başarılı olamayacağım diye üzülüyordum. sonraları kendime üzülmeye başladım ve bu daha kötüydü. ailem o güne kadar bana birçok şey yapmıştı, hala da yapıyorlardı. arkadaşlarım benim aileme verdiğimden daha fazla başarıyı ailelerine veriyorlardı. fakat ben sorguluyordum, sanırım sıkıntı da buradan çıkıyordu. sistem bizi öldürüyor, insan olma hakkımız yok. üzerimize düşen görev yok olmak gibi düşünceler zihnimde anaforlar oluşturuyordu. birkaç kez düşüncelerimi ailemle ve arkadaşlarımla paylaşmaya çalıştım. aile tarafından gelen tepki, bunun gençliğin verdiği idealistlikten ileri gelidği, henüz kendi ailemi kurmadığım için bu tür şeyler düşünmemin normal olduğuydu. arkadaşlarımsa genelde ne demek istediğimi anladılarsa da üzerinde durmadılar. onlar için önemli olan aydan aya maaşlarını almaktı.
    ···
  19. 19.
    0
    devdıbını yarın yazacağım panpalar şu an hayli yorgunum. bugün çalışmadım ama başım ağrıyor.
    ···
  20. 20.
    0
    up up up
    ···