-
1.
+1Alıntı bir örnekle durumu açıklayayım beyler:
1930'lu yıllarda Amerikada bir giyim mağazası işleten sid ve harry kardeşlerden sid satıştan sorumludur. Harry ise terzi atölyesinin başındadır. Dükkana bir müşteri gelir. Müşteri bir takım elbise beğenir aynanın karşısında dener. Sid, aynanın karşısındaki müşterinin takım elbiseyi gerçekten çok beğendiğini fark ettiğinde -ağır işitir- taklidi yapardı.. Müşteri fiyatı sorduğunda kardeşine seslenirdi; "harry, bu takım elbise ne kadar?" Harry dikiş masasından başını kaldırır cevap verirdi; "bu güzel pamuklu takım 42 dolar" -ki bu fiyat o zamanlar için fahiş bir fiyattır.-
Sid anlamamış gibi yapardı;" kaç?"
Ve harry fiyatı tekrarlardı;"42 dolar!"
O zaman sid müşteriye döner;"22 dolar diyor"
işte tam bu noktada müşteri 22 doları alelacele bırakır ve -gariban- sid hatasını fark etmeden pahalı takım elbiseyle birlikte koşar adım mağazadan çıkardı..
Özetle: her sakallıyı dedeniz sanmayacaksınız -
2.
+1Bunlar bir takım ulusalcı ezberler
-
- 1.
-
2.
0sshshahah ne sormuşlardı lan bu herife
-
3.
0Piyangoyu biliyoruz diyor, der demez ağlamaya başlıyor
diğerleri 1 -
3.
0Aslında o takım elbisenin fiyatı 22 dolar bu pgibolojik bir oyun
-
-
1.
0Doğru cevap amariganın oyunu olacaktı.. fark ettiysen yazının başında belirttim
-
2.
0Oyun büyük yiğenim
-
1.
başlık yok! burası bom boş!