Son olarak dün gece saat 10 gibi son tütünümü içtim. Dün gece yine son olarak öz doyumu yaşadım. Verdikleri hazların etkisi hızlı geçen bu bağımlılıkları yaptıktan belli bir süre sonra (yaklaşık 8-12 saat) her sabah kahvaltıdan sonra sigara yaktığım için aklıma; sigara dumanının boğazımdan geçerken verdiği, uzun süre tütün mamulü kullanmadıktan sonra o ilk nefesin verdiği mutluluk geliyor. Ve tütün kullanmak istiyorum. Git bir paket sigara al diyor bir yanım.
Ayrıca sabah uyanıp mynet e girdiğimde gördüğüm ‘işte göğüslerine silikon taktıran ünlü isimler’ vb. haberler; ulan bunlar da ne zevk verir tarzında düşünceleri aklıma soktu. Ve öz doyum (31) yapmak istiyorum. Şu proxy’i aç diyor bir yanım. Aslında mynet e girmeme bile gerek yok. TV’deki reklamların en az %30’unda yine cinselliğe çağrışım yapılıyor.
Kısaca yine aynı hazları yaşamak için bağımlılıklarımı tekrarlayınca olan iyi duyguları düşünmeye başladım. Ki bu gayet normaldir. Çünkü insan beyni hazları hatırlar ve tekrar ettirmek ister. Bunun için de aynı hareketleri tekrar etmemiz gerektiğini düşünürüz. Bahsettiğim üzere bu bizde doğal seçilimden kalmış bir özelliktir.
isteklerim ilk başlarda bu şekilde. Bunlara nasıl dayanacağım?
Örnek olarak çocukluğunuzdan beri çayınıza 4 şeker attığınızı düşünün. Artık 4 şeker atma işlemi önünüze çay geldiğinden itibaren sizin için kendiliğinden olan bir işlem haline gelir. Eğer önünüzde çay var fakat ortamda 4 şeker yoksa bu sizin sinirlenmenize yol açabilir hatta bunu dışa bile vurabilirsiniz. “Ne demek şeker yok???” Sizin için standartlaşmış olmazsa olmaz şeyler yavaş yavaş bağımlılığınız haline gelmiştir. Bu çay şekeri bile olabilir.
Çaya şeker atmayı bırakmak için çayı artık daha AÇIK ve şekersiz içmeye başlamıştım (Eğer şekere ihtiyacınız olmazsa kullanmazsınız) . ilk başlarda işe yaramadı, yine şekerli çay içmek istiyordum. Fakat ilerde artık şekerli çay içmek istememiştim.
Tütünden ve öz doyumdan aldığım hazlar yerine, şimdilik az da olsa onların yerine geçebilecek şeyler yapmaya çalışıyorum. Arkadaşlarla gezmek, komik diziler izlemek, kitap okumak vb. Eğer bağımlılığa karşı tolerans (
Şimdi biraz bağımlılığa geliştirilen toleransa
http://bayder.com.tr/beyin-ve-bagimlilik/ sitesinden aldığım kopyayla bakalım
New York’taki Brook Hava Ulusal Laboratuvarı’nda beyin mekaniği, görüntüleme yöntemleri ile belirlenmeye çalışılmaktadır. Haz alma sürecinde temel güç olarak dopamin kimyasalı üzerinde durulur. Bu laboratuvardan elde edilen bilgilere göre, acı ve hazla ilgili bilginin bir hücreden diğerine sıçraması için bu kimyasal gereklidir. işte bağımlılarda, bu kimyasalın beyinde üretimi ileri derecede artar. Kişi maddeyi aldığında kendisini çok zinde hisseder ve beyin burada yanılır. Bu yanılmaya karşı kendisini korumaya alan beyin, alıcı sayısını azaltır. Böylece kullanıcının ruh durumu, ilacı almadan önceki ruh durumuna göre daha kötü olur ve bağımlılığa neden olan geribildirim başlar. Dopamin alıcıları sürekli devreden çıktığından dolayı madde kullanıcıları aynı etkiyi yakalamak için sürekli dozu artırırlar (tolerans gelişimi), böylece bağımlılığın ilk adımı atılmış olur.
) gösterip daha fazla kez ya da daha fazlam miktarda bağımlı olduğunuz eylemi yapıyorsanız. Bu şeyler bağımlılığınızın yerine geçmeyecektir.
Fakat yine de hormon alıcı sayım tekrar yükselene kadar birkaç gün dayanıp yoksunluğum bitene kadar diğer şeylerle oyalanabilirim.