B: Bak aynı bizim gibi
K: yannan sizin gibi, sizin olayınız bambaşka olum
E: Ya Burak ben seni baya gördüm aslında buralarda ama hiç sormadım biliyo musun, ulan dedim ben bu çocuğu bir yerden tanıyorum, bizim Burağa benziyor. En son gittim yanına bunun dedim ki birader sen Bursa Hürriyetteki Sakarya ilköğretimde mi okudun, bir arkadaşa çok benziyorsun da
B: Ben evet dedim, hep orada mıydın dedi, yine evet dedim şubeyi sordu D dedim, direkt sarıldı bana amk. Ne oluyo derken Ertuğrul olduğunu söyledi
K: Vay amk, olaya gel. Ne sorcam, kardeşin vardı senin. Annen baban ayrıldı, sorun yaşadın ikisiyle de kalktın geldin üniversiteye, şimdi de yaşayacam diyorsun eyvallah. Kardeşine ne oldu
E: O da burada
K: Ne
E: Benden sonra o da sorun yaşamış anne babayla, anlattı bir gün telefonda bana. Dedim liseni bitirdikten sonra git kendine pasaport ayarla, vize ayarla ben sana para gönderecem topla eşyalarını gel yanıma, kardeşim değil misin ben sana bakarım kraliçeler gibi. Hem okudum hem çalıştım Damlaya para göndermek için bak benim buradaki 3. senem olacak yani bu bardaki.
K: Damla nerde şu an
E: Evde, geçen sene morali baya bozuktu o yüzden üniversite konusu açılmadı hiç ama bu sene başlıyor
B: Ha okuyacak yani
E: Aynen, ya ben bu muallakyle aynı okulda okumuşum haberim yok. Sen hangi üniversiteye gittin King
K: Gitmedim ben liseden sonra
E: Aa niye lan
K: Boşver

BiR R E Z DAHA

Çok ısrar etti, başladım anlatmaya amk. Bir yerden sonra da içmeye başladık Burakla. Ben anlattıkça Ertuğrul şaşırmaya devam etti.

E: Ee o kızla ne oldu
K: Ayrıldık amk
E: Vay be, ilkokulda baya bahsediyodun ondan
B: Bunlar bir ilişki yaşıyordu var ya, bütün lise kıskanıyordu bunları
E: Oha
K: Sonra ne oldu, benim yüzümden vuruldun bilmem ne, benim suçum bunlar bla bla, ayrılalım bitti bu kadar işte
E: Ne vurulması
K: Eski erkek arkadaşı silahla vurdu olum beni bacağımdan
E: Sen ciddi misin ya
B: Maalesef, çok zarar verdi Kinge o çocuk. King sırf Sena rahat olsun, rahatsız edilmesin, zarar görmesin diye çok uğraştı ama kız ayrıldı sonra
E: Ya abi tamam iyi hoş güzel ama bi kız için hayatını riske atmaya değer mi
K: Değer abi niye değmesin
E: Hala seviyor musun onu

ikisine de bi baktım şöyle "Bu nasıl bi soru amk, tabi ki evet" dedim

B: Bence bu alkole fazla kaptırmış kendini, sevdiği falan yok
E: Sevmiyor mu yani
B: Yok be, saygısı mutlaka vardır onca geçen seneden dolayı ama sevgi yoktur, yok lan dimi King
K: Evet mi dedim ben az önce
B: Yok amk ben malım dedin
K: Ben malım evetten daha mantıklıymış şu an fark ettim. Sevgi var olmaz olur mu, ilk sevgilim o benim, ilk aşkım yani aga. Belki eskisi kadar sevmiyorumdur ama yine de ufak bir şeyler var içimde
E: Ha bak ona tamamım, bu gayet normal
K: Dimi, bak bu züt anlamıyor(Burağın kafaya vurdum bir tane)
B: Bence o kadar olandan sonra normal değil ama sen bilirsin yine de
E: Yok be harbiden normal bir şey bu, ilkleri asla unutamazsın, ufacık kırıntı da olsa seversin
K: Sen anlat lan ne var ne yok amk seni dinleyelim biraz

Başladı anlatmaya taa lisenin başından, bu da boş değilmiş baya bir şey yaşamış, sevgilisini anlattı, nasıl ve neden ayrıldıklarını anlattı. Araya müşteriler girmese güzel gidiyordu konuşmamız.

E: Ondan sonra işte geldim buraya, kardeşim de burada
B: Zor olmuyor mu
E: Yok be aga ne zor olacak, kardeşim bana ağır gelmez ki ben yemem o yesin yani
K: Sen şimdi burada çalışıyorsun ha
E: Aynen, 3 yıl geçti burada. Tatillerde bile çalıştım ama artık işin ustası oldum diyebilirim
K: Vay amk. Ne kadar alıyon la
E: Boşver, şöyle söyleyeyim evin kirasını ödüyorum, aylık markettir ıvır zıvırdır alışverişten sonra kardeşime de para veriyorum, ona rağmen bana kalıyor fazlasıyla
B: Söyle işte yabancı mıyız amk
E: Ben 4500 euro alıyorum, diğerleri 2000 alıyor maksimum

B: Oha lan çok iyi, aylık mı bu
E: Aynen toplamı öyle ama günlük alıyoruz, ben 150 alıyorum tabi
K: Yine çok iyi her gün iş çıkışı trink nakit elinde
E: Öyle, çok değil 7 saat çalışıyorum zaten. Akşam 10 gece 5e gelirsem cumartesi pazarları 200 alıyorum işte o kadar, gerisi yine 150. Yazın 5000e kadar çıkabiliyor toplam aldığım
K: Kaçta kapanıyo ki bura
E: Sabah 5, açılışı da öğlen 3. iki vardiya var işte 3-10 ve akşam 10-5

Saat 10a yaklaşmış farkında değiliz amk biz geldiğimizde saat 5i yeni geçiyordu.

E: Bekleyin az beraber çıkalım
B: Tamam madem, ben Aylinle konuşayım haber vereyim burda siz muhabbete devam edin
K: Ne zamanlar gece ne zaman gündüz çalışıyorsun
E: Yazın full gecedeyim, Ekim başında gündüze geçiyorum yaza kadar gündüz. Tabi okul varken öyleydi, burada devam edersem çalışmaya ne olur bilmiyorum
K: Yoğun oluyor mu bari yazın
E: Olmaz mı, sabaha karşı 4e kadar full olan geceler oluyor
K: izin yapmıyor musun
E: Çalışma saatlerim her şeye uyduğu için bir kez bile izine çıkmadım Damlanın geldiği gün hariç
K: Anladım aga

Burak da bitirdi konuşmasını, saat 10 gibi diğer barmen geldi, Ertuğrul bir şeyler söyledi sonra bize dönüp gidiyoz gelin dedi

B: Ee olum hesap
E: Ne hesabı
K: içtik ya o kadar
E: Ha, hallettim ben
K: Nasıl lan, ne kadar tuttu ki bizim hesap
E: Ya gibtir et ne kadar tuttuğunu amk, hallettim işte hadi gidelim

Ne kadar ısrar etsek de ne parasını aldı ne de miktarı söyledi, çıktık bardan kardeşini aradı biraz geç geleceğini söyledi, bizim adımızı verdi burdalar onlarlayım kapadı.

E: Selamı var ikinize de
K: Hatırlıyor mu bari bizi
E: Hatırlamaz mı ya, adınızı duyunca sesi bile değişti. Gelin bir ara eve de görün onu da, sevinsin
B: Okulda arada geliyodu yanımıza hatırlıyorum, sen az çocuk dövmedin amk Damlanın saçını çekti diye
E: O zaman dövüyordum, şu an olsa Damlanın canını yakanın canını alırım
K: Geliriz geliriz, 2 hafta falan burdayım ben

içsek mi diye düşündük ama baya içmiştik üstüne Burağın evine gidecektik Ertuğrulla ayrıldıktan sonra, o yüzden vazgeçtik. Gittik oturduk park gibi yeşillik bir yere.

E: Sen de çoluk çocuğa karıştın ha
B: Sorma, belki kazaydı ama severim ben böyle kazayı
E: Nasıl kız iyi mi
B: iyi çok şükür
E: Aman iyi olsun da, siz lisede de beraberdiniz amk şanslıları sizi
K: Aynen, hatta şu an tam anlamıyla 5 kişiyiz, Aylin, Burak, Cansu ve Ahmetcan isimli iki arkadaş ve ben
E: Burak bahsetti ya biraz onlardan, baya sağlam grup kurmuşsunuz. Bir kaç kişi daha varmış ama haber yokmuş galiba
K: Öyle, ya birinden haber var Ahmetcanın nişanlısı işte
B: Onlar nişanlandı mı
K: Nişanlı sayılırlar işte aga önümüzdeki yaz nikahları var
B: Önümüzdeki yaz parti var o zaman desene
K: Senin evlenme planın var mı lan
E: Kız yok ki evlenme planım olsun, ya aslında görüştüğüm birisi var da, anla öyle o anlamda değil henüz
B: Umarım o yönde ilerler
E: Ümidim yok hiç

40-45 dakika falan oturduk orada sonra kalktık, Ertuğrulla birbirimize numaralarımızı verdik bağlantıyı tekrar kaybetmemek üzere söz verdik. Kalktık oradan, bir yerden sonra Ertuğrul ayrıldı yanımızdan, biz de eve doğru yürümeye başladık.

B: Çok değişmiş lan bu çocuk öyle böyle değil
K: Belki biz de değiştik ama sürekli birbirimizi gördüğümüz için farkında değiliz, ona farklı gelmiş olabiliriz
B: Mantıklı, olabilir
K: Fazla mı içtik lan acaba
B: Yok be hala sallanmıyoruz, sorun yok bence
K: O da doğru
B: Beğendin mi bari buraları
K: Daha dur gezmedik hiç, bi gezelim fikrimi söylerim ama gördüğüm kadarıyla güzel
B: Beğenirsin bence, neyse az dur da şu markete gireyim ben gece yemelik bir şeyler alayım, sabahlıyoruz dimi
K: Sordun mu sen cidden bunu

Bir şey demedi girdi markete, bir süre sonra 3 poşet şeyle çıktı içeriden, eve kadar geldik en sonunda bir de doldurmuş poşetleri kolum koptu amk. Eve baktı "Işıklar yanmıyor, yatmışlar galiba" dedi sessiz sessiz girdik içerisi kapkaranlık.

B: Aynen yatmışlar
K: Gel benim odaya orda takılalım
B: Odaya ne gerek var salon kocaman takılırız burada
K: Tamam madem öyle olsun

Geçtik salona açtık ışıkları, poşetten çıkardık Burağın aldığı şeyleri. Bir yandan yerken bir yandan geçmişten konuştuk durduk hep, neredeydik, nereye geldik, nasıl geldik, niye geldik hepsini konuştuk. Alkolün etkisinden midir nedendir bilmem saat 2ye doğru uykum gelmeye başladı, söyledim Burağa ben yatıyorum diye, sen söylemesen ben söyleyecektim dedi. Topladık masayı "Aleyna konusunda konuştuklarımızı unutma" dedi ve yukarı çıktı. Ben de odaya geçtim, uzandım yatağa kulaklığımı takıp uyumaya başladım

Bu geceyi bitireyim, yarın 2 günü birden yazmayı düşünüyorum.

iyi geceler herkese.

22 Ekim

---

Akşam 8 gibi çıktık evden Burakla, Ertuğrulun çalıştığı bara gidip o işten çıktıktan sonra Ertuğrulun evine gidecek şekilde anlaşmıştık dünden. Bara geldik, ayak üstü Ertuğrulla muhabbet ettik biraz sonra ayrı bir yere oturduk Burakla, saatin 10 olmasını beklemeye başladık.

B: Yapacağın şey belli işte, diyeceksin böyleyken böyle Sena bana böyle yaptı ben de ona böyle bir şey yapmak istiyorum, bitti ne gerek var kızı yatağa atmaya, hem de sen sırf oyun oynayacaksın diye
K: Ben galiba artık öyle duyguymuş oymuş buymuş hissetmiyorum veya işime gelmiyor, bundan sonra gibimin keyfine göre yaşamaya devam edecem gibi duruyor
B: Yapma işte onu
K: Neden
B: iyi bir şey değil birini kullanmak o yüzden. Bak sana samimi bir şey söyleyeyim. Eğer olur da Aleynaya karşı bir şey hissetmediğin halde ona oyun olduğunu söylemeden sevgili olursan, üstüne çakarsan ona benden çekeceğin var
K: Sen niye böyle davranıyon
B: Abi bak anlamadığın nokta şu, kimsenin duygularıyla oynayamazsın, bunu benden iyi senin bilmen gerekiyor

K: Neyse ya kapatalım şu konuyu, sen ne iş yapmayı düşünüyorsun burda
B: Bilmiyorum, ona bakıcam bir ara. Zor değil zaten iş bulmak burda, her yer part time eleman arıyor
K: Ciddi ciddi burada yaşamaya kararlısınız yani
B: Dedim ya orası kızımın geleceği için pek parlak değil, burası çok daha iyi olacak. Hem bana, hem Ayline hem de kızıma
K: Hayırlısı olsun ne diyim demek isterdim ama beni bırakıp gidiyosun amk
B: Ee yarram gel burda ev tutalım sana burda yaşa
K: Yok be, o iş yaş
B: Konuşma o zaman

Saat 10a doğru Ertuğrul geldi yanımıza, çıktık ordan onun evine doğru yola koyulduk.

E: Yengeye sıkıntı olmasın
B: Yok aga kalmıcaz, bir kaç saat takılır döneriz herhalde dimi King
K: Aynen ya kalmayız
E: iyi peki siz bilirsiniz
K: Biraz ilkokulun dedikodusunu yaparız işte o bir kaç saatte fena mı amk
E: Konuşcak çok şeyimizin olduğu aşikar zaten
B: Katılıyorum, o kadar çok şey var ki

ilk partlarda geldiğine göre gecikmeden rezimi alayım

Yaklaşık 20 dakikalık yürüyüşün ardından evine geldik, çaldı kapıyı bir kaç saniye sonra kardeşi Damla açtı kapıyı.

D: Hoşgeldiniz
E: Naber kız
D: iyidir abi senden
E: iyi, bak kimleri getirdim
D: Gördüm gördüm, geçin içeri de öyle konuşalım

Girdik içeri oturduk, Damla hepimize kahve yaptı geldi, oturdu abisinin yanına.

B: Damla ne kadar güzelleşmiş öyle ya baksana şuna
K: Dimi, ya Damla sen hep böyle siyah saçlı mıydın sanki bir ara kahverengiydi
D: Yok abi hep siyahtı
K: Hee o zaman unutmuşum ben
E: Unutman normal olum kaç yıl geçti, 8de görüştük en son 4 yıl lise 3 yıl üniversite de 7 sene koskocaman 7 sene. Beni bile tanımadın
D: Burak abinin burda olduğunu biliyordum da, seni yeni öğrendim
K: Bu yanımdaki muallakyi ziyarete geldim işte, burda kalıcı değilim

Damla güldü baya bi.

D: Hala görüşüyorsunuz yani
B: Hiç bağlantı kopmadı ki, liseyi de beraber okuduk biz
D: Ciddi misin sen
B: Tabi, aynı sınıf, aynı sıra tıpkı ilkokuldaki gibi
E: Çok şanslı bunlar da farkında değiller henüz onun
K: Hıı ne şans ne şans sorma

D: King abi sen bir ara Zeliha ablayla takılıyordun, görüşüyor musun hala onunla
B: O soruyu sormasaydın iyiydi be
D: Niye ki
E: Harbi niye, onu ben de soracaktım aklıma gelmedi hiç. Senayı biliyorum da Zelihayla baya samimiydi King zamanında, belki görüşüyorlardır
K: Görüşüyorum ya sıkıntı yok, ben anlatıyorum o dinliyor sürekli
D: Nerde şu an o Bursada mı
K: Evet Bursada
E: Hala aynı yerde mi oturuyor
K: Hayır
E: Niye sesi falan bi garipleşti bunun
B: Aga yarasına bastınız
D: Yanlış bir şey mi söyledim ben, özür dilerim
K: Yok yok sorun yok
E: Burak
B: Aga şimdi şöyle
K: Zeliha 3 sene önce vefat etti
E: Ne diyosun ya, nasıl ve niye
K: Beyin kanaması
E: Üzüldüm lan, valla üzüldüm şu an, başın sağ olsun

B: Konuşmayı kesmeseydik o akşam belki anlatırdı, sevgili oldular yıllar yıllar sonra, tabi King Senayla ayrıydı
D: Bilmiyordum, gerçekten özür dilerim yaranı acıttıysam
K: Sorun değil, ben o acıyı dışıma vurmamayı, içimde yaşamayı öğrendim artık
K: Sahi ne dicem, baya oldu gerçi ama Esini gördüm ben Bursada
E: Burağın ilkokul manitası Esin de bayılayım şurda
K: Aynen o, Burakla konuştu hatta, biz Buraktan bahsederken üstüne aradı bu mal
E: Lan bana bak döncen mi Esine
B: Esin yarramı yesin amk, ne döncem ben ona yıllar geçti üstünden. Senelerdir Aylinle beraberim ben, Esin aklımdan çıktı benim artık

Ertuğrula telefon geldi, Almanca konuştu bir süre sonra kapattı.

K: Ne diyon olum anlamadım ben
E: Önemli bir şey değil ya, bardan aradılar bir şey için
B: Gitceksen eğer
E: Yav yok amk nereye gidecem, salak yine bardak kırmış nerdeydi diye soruyor
B: Ha sen ondan depoya bak falan dedin
E: Aynen
K: Ben hiç anlamamak Almanca

Bugün ben geç kalırım size iyi okumalar panpalar

R E Z

D: Ben bir seneden fazla oldu Türkiyede değilim, değişiklik var mı orada
B: Bana bakma bu sorunun muhattabı King, ben de 3 senedir orada değilim
K: Yok ya ne değişecek aynı, bizim ilkokulda takıldığımız park bile aynı sadece bir kaç eklentisi var
E: Soğukkuyu, özledim oraları be
K: Biz sürekli ordayız lan, seneler geçti tek mekanımız orası amk. Hatta lisede canımın içi Cansu ve ruh hastası Ahmetcan da orada takıldı bizimle, lise bitti hala buluşma yerimiz orası
D: Cansuyla Ahmetcanın fotoğrafı var mı

Burak çıkardı telefonu, bir fotoğraf gösterdi ama ben ilk kez gördüm onu. Okan, Gözde falan da var okulda çekilmiş amk, Aylin, Furkan ohoo ekgibsiz tam kadro.

K: Lan züt bu ne
B: E fotoğraf
K: Benim niye haberim yok bu fotoğraftan
B: Bilmiyor muydun
K: Yoo
D: Bu Aylinse, bu Cansudur. Baya da tatlı kızmış he, şunun tipinden Ahmetcan olduğunu düşünüyorum da diğerleri kim
B: Doğru tahmin, amk at hırsızı herkes anlıyo seni. Bu Furkan, bu Gözde o manyağın nişanlısı, bu da Okan
D: Vay be, sağlam grup
B: Tabi görüşen 5 kişi kaldık orası ayrı
E: Modelleri kes, gide gide o liseye mi gittiniz
K: Beğenemedin mi amk
E: Ya beğendim de daha iyi yere de gidebilirdiniz bence

B: gibtir et, okuduk bitti mi bitti diploma var mı var gerisinin koy zütüne
E: Orası öyle şimdi
D: Baya değişmişsiniz yalnız siz
E: Hele Burak, bi şu fotoğrafa bak bi de şu anki haline bak, evrim geçirmiş çocuk
B: Hadi lan ordan
K: Siz sanki o senelerle aynısınız amk, hani sen demesen Damla evde diye haberimiz olmadan gelsek ben yenge mi bu kız diye sorardım
E: Abartma amk
K: Ne abartcam amk gerçeği söylüyorum burda
E: Şeyi hatırlıyo musunuz siz ismailin olayını
K: O olay unutulur mu be kardeşim ya, biz gördük isoyu, bizim Gülşahla beraberlerdi
E: Oha amk görüşmediğimiz zamanlardan neler neler çıkcak acaba daha ortaya çok merak ediyorum şu an
B: Sahi la, bu bi tak bilmiyor şu an
K: Aynen, anlatalım mı ne var ne yok
E: Bunun sonunu hiç beğenmedim ama anlatın hadi cidden merak ediyorum şu an

Burak başladı anlatmaya lise 1in ilk gününden, ben Kocaeliyi sordum Ertuğrula yok anlatmadın dedi, onu da anlattı Burak.

Benim ilk gece anlattığım yerler hariç kalan kısımları tek tek anlattı. Sena ile yaşananları anlatırken bir ara Damla girdi araya.

D: Vay be aşka bak King abideki
B: Ohoo abin anlatmadı mı sana
D: Neyi
B: King o aşkı uğruna ölümden döndü, dayak yedi, silahla vuruldu
D: ÇÜŞ CiDDi Mi ŞU AN BURAK ABi
K: Evet
B: Neyse özetle yeri geldi aksiyonlu yeri geldi romantik yeri geldi deli gibi eğlendiğimiz zamanlar oldu, zaman zaman da beraber ağladık aha bu puşt Senadan ayrılınca mesela
E: Şimdi benim anladığım kadarıyla Cansu ve King baya samimiler, e sen niye Cansuya yürümedin abi Senayla ayrılınca
K: O ne demek la
E: Basbaya, siz sağlam çift olurmuşsunuz
K: Yok ben Cansuya gibseler o gözle bakmam, onu geçin dostum o benim ya
B: Hani tanımasam bu ikisini, uzaktan görsem biri bana anlatsa böyle böyle samimiler diye, sevgili bunlar derdim
E: Onu dicektim, ee Senayla beraberken nasıl Cansuylasın diye de sonradan sen düzelttin onu

Rezimi aldım