bu başlıkta herkes kendinden bir şeylr bulacak

eve gidince okkalı bi dayak yemiş ifademi almıştım. ertesi gün annesi okula gelerek kendisini dövmeye çalışan popüler çocuktum. ne taktan bi durumdu.

bi kıza açılmada ilk bodoslama evreme yaklaştık. eskiden iş eğitimi dersi olurdu. gider etten püften bi şeyler yapardık. genellikle o dersten kaçar internet kafeye giderdim. çünkü korkadım. yapamayınca onlarda annem gibi azarlar mıydı acaba. bu duygular beni bi süre okuldan uzaklaştırmış devamsızlığım sınıra yaklaşmıştı. ailemin bu durumu öğrenmesi uzun sürmedi. bizimkiler bunun nedenin sorgulamak yerine okula gelip beni dövmeye yeltenmişler benim bundan sonradan haberim olmuştu. okulda yoktum çünkü.

insan doğduğunda ilk olarak ağız yoluyla dünyayla bağlantı kurar. emme refleksi çok gelişmiştir. ondandır ki dünyayla iletişimini ağızla kurar. bu yüzden bağlanacak kendini sütle besleyecek bir anne arar. süt içerken eğer bebek doymadan memeyi ağzından almaya kalkarsan bırakmamakta inat eder. eğer çocuk zorlanırsa ısrarcı, yıkıcı bir kişiliğin temellerini atmış olursun. düşünün çocuğun ailesiyle iletişimi bu kadar önemli.

çok erken ve çok geç sütten kesilen çocukların bilinçaltında karanlık yapılar oluşur. ortaokuldan devam ediyorum. bana sataşmalar hat safhaya ulaştı. bi şeyler yapmam lazımdı. içimde patlayacaktı her şey. o kadar yalnızdım. bi gün aldım birinin karşısına dikilip adam akıllı ifadesini aldım. lan ne güzeldi böyle insanın kendini koruma duygusu acayip haz aldım. sınıfta bana bakış da değişmişti. kendimi yalnız hissederdim ama içimde bir adet "ben" vardım.

reserved

anlatsana amk devam et bekliyoz

o günden sonra daha kendime güvenerek okula gittim. ergenliğinde başındayız. arada asılıyoruz. benim okuldaki tayfa akşam olunca ışıkları kapatıp birkaç kıza yanaşıyor. ay may sesleri geliyor ama benim ilgimi çekmiyor. ilkokulda bir kız arkadaşım olmuştu şimdiye kadar mektuplaşırdık. öpüşmek falan hiç bahsi geçmez ellerimizi tutmanın hayalini kurardık. burdaki binler mıncıklama dudaktan öpme olaylarında son derece keskin ve ileri seviyedeydiler.

erkekler eğer ergenlikte erken gelişir ve biraz uzun boya sahip olurlarsa kızlar tarafından daha fazla beğenilir ilgi odağı olurlar. ergenlikte kısa boylu erkekler ise çekingen olur alay edilen taraf olurlar. gene ışıkların kapatıldığı anların birinde uzun boylu çocuklardan birinin kızı dudağına yapıştığı iddiası ortalığı kasıp kavurdu. ortalık aydınlandığında ikisinin yüzlerinde tebessüm göze çarpıyordu. kararımı verdim o kıza yanaşacaktım.

bu kız benim arka sıramda oturuyordu. o zamanlar bize gel pul koleksiyonumu göstereceğim demek meşhur bi demeçti. kıza aynen bunu söyledim. güldü. evde başka ne yapacağımızı sordu. bir adet örnek takdim edebileceğimi ima ettim. yapamazsın ki diye diretti. o anda elimi henüz yeni gelişmeye başlamış tomurcuk halindeki göğsüne uzattım derin bir oh çekerek gözlerimi kapattım. hayatımda ilk defa bi kızın göğsünü elledim. acayip bi duyguydu. tatlı-sert. yanında arkadaşı da vardı. ne cesaretse amk. kız havalı bi kahkaha atarak tokadı yapıştırdı. ne yapacağımı bilemedim. kik kik kik yanımdan uzaklaştılar. bi kızı ilk elleme maceramdı.

bu arada okulda ortamımı yapmıştım. arada toplu meybuz yeme seansları düzenliyorduk. birkaç kızı daha yeni yeni duyduğumuz webcamde soyma planları yapıyorduk. artık ailemle de iletişimim dip seviyedeydi. onlar gene beni sallamaz ne sever ne sayarlardı.

hayatın bazı güzelliklerini tatmaya başlamış, kızları gördüğümde aleti sıvazlamayı alışkanlık haline getirmiştim. bizim binler laboratuvarda arkaya geçer sakin ama derinden asılırlardı. kendimi eve saklardım.

vay amk öğretmenliğine saygı duydum panpa, çok güzel anlatıyosun takipteyim