Aslında odasından çıktıktan hemen sonra küçük çaplı bir araştırma neticesinde kendisi hakkında bir çok şeye ulaştım ama hakkında bilmediğim bir çok şey vardı bir dünya şey...

Otobüs geldi, bu gün son kez biniyorum ve artık eve gidiyorum. Yoruldum, hem fiziksel hem ruhsal.
En arka koltuğa geçip kafamı cama yasladım müzik listemi açıp Mazzy Star - Fade Into You şarkısını açtım gözlerimi kapattım bir süre şarkının ağır tonuyla klibindeki karakterleri kendim canlandırmaya başladım, bitimine yakın buna benzer başka parçalar eşliğinde içimdeki bunalımı bastırmaya çalıştım, yol bitti ve artık eve geldim

kapıyı açmamla birlikte pişmiş et kokusu yüzüme çarptı ben vejetaryenim ve bu kokudan nefret ediyorum hiç vakit kaybetmeden banyoya girdim sıcak suyla vücudumun buluşması çok iyi hissettirmişti tabi Evren ve kainat hakkında düşünmek felsefe yapmak daha bir çekici gelirdi bana sonra çıkıp yemek yerken kitap okurken vakit geçmişti uyku saatim yaklaşıyordu babam kahvedeydi son kez balkona çıkıp bir sigara daha yaktım acaba ne yapıyordur diye düşündüm ve yarın ne olacağını merak ediyordum asıl mesele, yarın sabah bu kız büyük bir ameliyata girecek zaten korkuyordu zaman yaklaştıkça daha da korkmasından üzülüyordum

Sigara bittikten sonra banyoya gidip dişlerimi fırçaladım yatağıma giderken annem fark etmiş olacak ki bir sorunun olup olmadığını sordu.
Herzaman ki gün stres koşuşturmaca diyerek göz teması kurmadan sorduğu soruyu giderdim.

Yatak odama geldim herşeyin normal seyrinde olduğunu kanıtlamak adına yatağa yüz üstü zıplayarak yattım, annem yatağı kıracağımdan söylenip gitti artık herşeyin normal bir gün olduğunu lanse ettim bu mesajı vermiştim anneme.
Aylin hakkında iyi dileklerde bulunup uyudum...

Sonraki sabah annem uyanmam için kırk kere kalk uyan demedi soğuğa aldırış etmeden kendim uyandım zaten sıcak yatağın içinden aniden çıkınca soğuktan tokat yemiş gibi oldum bütün tüylerim diken diken oluverdi fakat umrumda değildi titreyerek soğuk kıyafetlerimi hızlıca giydim üşümemek elde değil deli gibi titriyorum sonra yüzümü yıkayıp kahvaltı faslı da geçtikten sonra soğuk merdivenlerden yarı utangaç yarı korkak adımlarla inip ayakkabılarımı yavaşça giydim bu gün çok başka olacaktı bundan eminim kendimi garip bir şekilde hazırlıyordum.

Kapıyı açıp evden çıktığımda aniden soğuk bir rüzgarın traşlı yüzümü yaladığı ve hafif acı bir tebessümün yüzümde belirdiği ve devamında elimi cebime atarak buruşmuş paketten bir sigarayı çıkartıp rüzgarı arkama alarak duvara yaslandım. Öyle bir soğuk ki üşümemek elde değil hele ki benim gibi soğuktan nefret eden biriyseniz tam bir işkence.

Sigarayı bitirdikten sonra yola çıktım otobüs durağına hızlı adımlarla vardım birkaç dakika sonra otobüs geldi ve ve arka tarafa geçip büzüşerek oturdum.

Kulaklığı taktım sabahın köründe her yer karanlık ışık da kör zaten hiçbir yer seçilmiyor, müzik listelesinde sevdiğim bir şarkıyı açtım, diğer yolcuların içeride nefes alıp vermesi sayesinde içerisi biraz ısınmıştı titremem gitti kafamı cama yasladım dışarıyı seyrediyorum güneşin yeni doğuyor olması bu saatte bana hep moral verir hayallere dalıp diğer durakta kendime geldim bu çok sürmedi nitekim uykusuzluğum yine üzerimde sadece başımı kaldırıp nerede olduğumuzu kontrol edip geri aynı pozisyonda hayallere daldım bu arada bir çok müzik değişmiş epey vakit geçmişti son durağa yaklaştık hazırlandım yani çantamı sırtıma aldım o kadar uygun bir yerde indim ikinci durağa yöneldim 2. Otobüse binmek için durağa yaklaştığımda her günkü gibi nefret eder hayattan bezmiş bir ifadeyle kalabalığın içine daldım herkes işe gidiyor bu saatte diğer grup ise öğrenciler sonraki grup ise erkenden gezmeye giden kişiler , ihtiyarlar falanlar filanlar epey kalabalıktı anlaşılan yine çok sıkışık bir vaziyette ayakta işe gideceğim daha doğrusu otobüse binebilirsem...

ikinci otobüs geldi ama dolu bir şekilde ama ben de bindim sorun yok yani dksk
Aşırı kalabalık bir otobüs insanların nefes alışları duyuluyor bu gün de idare ettim iş yerimde indim klagib bir durum olan sigara yakma faslına geçtim içeri girene kadar bitti

işten çıktım ve yine otobuse bindim otobusde yaslı bi amca bana dayıyordu ilk basta rahatsiz olsamda sonralardan hosuma gitmeye baslamisti amcaya kas goz yaptim ve ayni durakta indik devam edimmi beyler okuyan varmı

Otobüste bir dayı sürekli beni resmen dar alanda kısa pas atıyordu. Öyle yanıma sokuldu ki nefesi hisseder oldum. Resmen beni yoklamaya alıyordu. işte o gece onun oldum sevgili okuyucularım...
Son.

Klagib bir hikaye.

2 son var.

1-Kız ölecek.
2-Kız ölmeyecek ve mutlu son!

durumum yoktu okuyamadım

LAN NiYE HEPSiNi BiRDEN YAZMIYON DELiRCEM YA NE GÜZEL OKUYODUM AMK YARIN YAZCAM DiYON yannan VAR YARIN YAZCAN HiKAYEYi UNUTCAM NE GÜZEL AÇTIM ARKADAN SAKiN ŞARKI OKUYODUM YAVAŞ YAVAŞ O DUYGUYU ALARAK NiYE YAZMIYOSUN YA

Rezliyorum emek vermişsin şuku attım müsait zamanda okuyacam iyi geceler panpa

Rezerve

Kalemin fena değil 👍

içeri girdim sabahın ilk ışıklarında uykulu görüntülerine aşına olduğum güvenlikçilere bir bakış selamıyla asansöre yöneldim 1. Kat düğmesine basarken o an gözlükleri buğulanmış ve emeklilik için yaşa takılmış olması muhtemel tarzda bir hemşire girdi kapı kapandı

ilk başta birbirimize ters ters baktıktan sonra hıh deyip yüzlerimizi başka yönlere çevirdik sanki o gelmesin diye asansörün kapısını acil kapatmaya çalışmıştım gibi bir tavrı vardı 1. kata çıktım normalde ilk etapta 4. Kata çıkıp soyunma odasında üniforma giymeye gitmem gerekirdi sonra 1. Kata inerdim ama içim içimi yiyordu Ayline ne olduğunu merak ediyordum korkuyordum üzerimi değiştirmeden yoğun bakıma daldım deskin etrafında hemşireler ve birkaç tane cerrahi uzmanı duruyordu işte ben de o sırada başımla selam verip yan bölüme geçiyorum ayağına hızlıca ilerledim Aylin'in yattığı odanın önüne geldiğimde her adımım daha ağır ve pür dikkat odasının içine baktım fakat Aylin odada yoktu

O an jeton düştü Aylin yarın sabah erkenden
ameliyata gireceğini söylemişti, ulan tüh be diyerek arka kapıdan geri çıktım yine asansöre bindim kendi bölümümüm katına geldim asansör aynasında üstüme başıma bi çeki düzen verdikten sonra kartı okutup kapıyı açtım ve Serhat Durmuş - La Câlin şarkısının vermiş olduğu gazla efektif bir giriş yaptım fakat koridorda kimse yoktu boşuna havaya girdim yani kimse görmedi :d

Ana ofis odasına girdim şef yardımcısı daha gelmemiş saat da 07:55 civari bi selam verip ordan çıktım asepsi soyunma odasına girdim 5 6 kişi var ortam da var yani sabahın körü çünkü Mustafa abinin muallak hikayeleri anlatılıyordu "pekekentliğe giden adamın yakalanışı"

Küçük sohbet muhabbet derken asepsiden toplu olarak çıktık herkesin aklında şu soru "acaba bu gün nasıl geçecek" ofisten herkes kendi evraklarını alarak bölümüne gitti ben de gittim

Bölüme girdim yine ilk iş Aylin\'in odasına koştum hala gelmemiş ben biraz daha korkmaya başladım, Allah muhafaza kız masada kalır falan diye sonra kendimi rahatlamaya çalıştım işime ufaktan başlama kararı almışken salman geldi

Salman: S
Ben: B

S: Hani olum nerdesin lan iki saattir seni bekliyoruz gel kahvaltıya
B: La oğlum işe geç kalıyorum zaten iş bittiği yok damarım tıkandı bir haftadır tüm katlara ben bakıyorum gibecem işini gücünü
S: Lan gel bitirirsin işi bişe olmaz gel kahvaltıya
B: Tamam lan geliyorum muallak hatrını gibeyim

Bunları dedikten sonra salman öyle bir gülüş attı ki Salvador Dali görse bıyığı dökülür amk

https://wallsdesk.com/wp-...vador-Dali-Wallpapers.jpg